Eşimle sorunlarımız. Bana bu konuda yol gösterir misiniz?

Marketi işletmeyi ve şu kurduğunuz kardeşi çalışacak bize verecek mantıcının az çık herkes bilir. Herkesin bilmediği Hesap kitap yapmaktır. Sizde bilmiyorsunuz. Mesela kaç aydır gelir giderlere baktınız? Muhasebenizi ne kadar ödüyorsunuz? Verginiz stopajınız ne kadar çıkıyor? Aylık malzeme ne kadar alınıyor? Mesela size Yol yemek diyorum evi yakın diyorsunuz. Bunu bile bilmiyorsunuz. Yoldan kasıt bir çalışan olarak yan haklarını almasıdır. Yakında olsa yol yemek ödenir mesela gibi gibi.
Bunları bilmiyorsunuz. Her zaman bu sebeplerle de kandırılmaya açıksınız. Yoksa herkes 2 kilo elime tartıp kasadan geçiriyor.

gerçekten o kadar sinirlerim bozuk ki böyle anlayıp dinlemeden yorum yapacaksanız hiç yormayalım birbirimizi. Abimin de marketi var ve KDV den stopaja kadar bu işleri çok iyi biliyorum ben. Ama bu işe dahil olmadım çünkü eşimin kardeşi ben neden dahil olayım dedim. Eşim ilgilensin diye düşündüm.

Eşim de işten anlıyor daha önce teyzelerinin dükkanında çalışıyordu çünkü. Kardeşi okumadığı için böyle market işine devam etti eşim kendi mesleğine yöneldi. Ama ikisinin de bir market geçmişi var. Sadece kardeş kimseyi dükkanda istemedi ben durayım siz işlerinizde devam edin dedi. Kendisi maaşını da alıyor. Dükkan üzerine olduğu için Bağ-Kur’lu da oldu. Çalışanların maaşı sigortası her şeyi de ödendikten sonra kalan miktar paylaşılır ama paylaşılmıyor işte
 
Benim kuzen şey der eşimi adam edene kadar 10 yilimi harcadım..siiznki de o hesap olucak ama cozulmeyecek derdiniz yok gibi geldi bana.esiniz ailede ezildigi icin kisiligi pasif kaliyor.kardesinle konusmayacaksan ben konusacagim diyin ve ne tepki verecek bir bakın. Belki o da bosanmak istemiyor degismek istiyor.bi sans daha verin derim ben.esiniz konusmayi reddederse siz konusun kardesle.sonucta siizn de o parada hakkiniz var bosanacaksaniz bile bu konuyu cozume kavusturun.
 
gerçekten o kadar sinirlerim bozuk ki böyle anlayıp dinlemeden yorum yapacaksanız hiç yormayalım birbirimizi. Abimin de marketi var ve KDV den stopaja kadar bu işleri çok iyi biliyorum ben. Ama bu işe dahil olmadım çünkü eşimin kardeşi ben neden dahil olayım dedim. Eşim ilgilensin diye düşündüm.

Eşim de işten anlıyor daha önce teyzelerinin dükkanında çalışıyordu çünkü. Kardeşi okumadığı için böyle market işine devam etti eşim kendi mesleğine yöneldi. Ama ikisinin de bir market geçmişi var. Sadece kardeş kimseyi dükkanda istemedi ben durayım siz işlerinizde devam edin dedi. Kendisi maaşını da alıyor. Dükkan üzerine olduğu için Bağ-Kur’lu da oldu. Çalışanların maaşı sigortası her şeyi de ödendikten sonra kalan miktar paylaşılır ama paylaşılmıyor işte
Iyi ki işten anlıyorsunuz resmen dolandirilmişsiniz ama . Kızmak için yazmıyorum bu devirde babamda tapu bırakmam siz bodanmayi düşünüyorsunuz çocuğunuzun hakkını dolandırıcı kardeşi yiyecek yazık günah adam parmağını kipurdatmiyor sizin bosanacaginizi zannetmiyorum ama bari araba parasını kurtarın
 
Merhaba hanımlar
Yıllardır burayı takip ederdim ama kendi konumu açmak için yeni üye oldum. Aslında iki konu var ama ortak noktası eş ailesi olduğu için ikisini birlikte anlatacağım. Biraz uzun olacak şimdiden okuyacak arkadaşlara teşekkür ederim.

Eşimle 2 yıl birliktelikten sonra evlendik. Bir ay sonra evliliğimizin de 2.yılı dolacak. Nişanlandık ailesiyle ilgili sorun yaşamaya başladım yanımda olmadı. takıntı yaptığımı söyledi zamanla ben de buna inandım. Bir daha ailemle ilgili bir şey anlatma dedi bazı şeyleri tek başıma yaşadım. Evlendikten sonra da sorunlar devam etti kendisi de görmeye başladı. Ya da ben sorun çıkarmayayım diye mi yanımda gibi göründü bilmiyorum artık her şeyi sorgular hale geldim. Ben de biraz drama queen bir insanım kabul. Basit bir şeyi abartıp hayatı kendime zehir edip saatlerce ağlayabilen bir insanım. Başlarda eşim ağladığım zamanlarda yanımda olurdu ama artık salonda tv izlemeyi tercih ediyor. Bıktı muhtemelen. Bıkarsa bıksın kendi kendime de ağlayıp rahatlıyorum kimsenin tesellisine ihtiyacım yok. Yapı gereği kolay ağlayan ama ağladıkça rahatlayıp kendimi daha iyi hisseden bir insanım normal mi bilmiyorum.

Ailesi nedeniyle hep kavga ettik ve kime anlatsam herkes bu durumu eşimin çözmesi gerektiğini söylüyordu ama o hiçbir şey yapmadı. Ben konu açtığımda sustu tartışmadan kaçtı. Hatta bazen susup anlamasını beklediğim zamanlarda bile çok iyi anladığı halde yine de tek kelime etmedi konuşmadı hep sustu hep pasif kaldı. Bu halleri beni hep daha fazla üzdü.

Zamanla farkettim ki benim sorunum ailesiyle değil eşimle. O bu kadar pasif davrandığı için ve bana karşı bu kadar duyarsız olduğu için ben ailesinden daha fazla nefret ettim. Biraz tavır koysa ailesine beni önemsediğini gösterse onlar da beni sevmeseler bile oğlumuzun eşi diyip saygı duyabilirlerdi. Karşımda duvar gibi bir insan var resmen. Hem duyarsız hem pasif. Bu pasifliği nedeniyle kendisinden de soğuduğumu farkettim. Bir de işten gelip yemek yiyip tv başına geçiyor. Ne bir sohbet ne bir iletişim. Ne güzel bir söz. Emekli dedeler gibi yaşıyor. Ben konu açarsam konuşuyoruz yoksa yok.

önemli ya da önemsiz onun ailesi yüzünden problemler yaşıyorum. Hiç alışık olmadığım şeyler yaşıyorum. Biraz da maddi sorunlar yaşıyoruz ki bu da eşimin askerlik borcu yüzünden. Çünkü dolar borç alıp bedelli askerlik yapmış ve doların yükseldiği dönemde borç veren kişi geri istedi kredi çekmek zorunda kaldık. Benimle hiç alakası olmayan benden önce alınmış bir borç ama hiç lafını etmedim birlikte bu yükün altına girdik. Hatta eşim başka bir kredi ödediği için ona çıkmadı ve krediyi ben çektim. Çünkü akrabası beklemediğimiz bir anda parasını isteyince eşim çok bunaldı ve başka çaremiz yoktu.
Tüm bunlara katlandığım halde duyarsızlığı ve pasifliği tak etti ve yeter artık dediğim anda beni nankörlükle itham etti. Bir aydır kendisiyle iletişim kurmuyordum. Duvara anlatsam dile gelirdi artık susmaya karar vermiştim. Kendisi de işten gelip yemeğini yiyor uykusu gelene kadar tv izleyip yatıyordu. Ben susunca iletişimimiz tamamen bitti.

İkinci meseleye gelecek olursak bizim bir arabamız vardı. Düğün takılarıyla almıştık. Modeli düşük eski bir arabaydı. Sonrasında eşim de üzerine ekledi model yükselttik. Amacımız elimiz düzeldikçe arabayı yükseltmekti. En son satıp bir iş yaparız hem dolar borcunu öderiz diyorduk. Borç veren kişiyle de konuşmuştuk canınızı sıkmayın bana lazım değil işinizi kurun o zaman ödersiniz diyordu. Sonra eşimin kardeşi bir işle geldi. Markete ortak olacakmış siz de olur musunuz dedi. Bana çok cazip geldi. Çünkü eşim işten çıkmamış olacak kardeşi marketle ilgilenecek. Bir ortak daha var ama o da sadece eşimin kardeşini istiyormuş başka ortak istemiyormuş. Şöyle anlaştılar 500 bin nakit verilecek market için. Bunun 250 binini diğer ortak verecek. 250 bin eşimle kardeşi. Biz arabayı sattık 100 bin ediyor. Kardeşinin de nakiti yok bankadan 150 bin çekti. Buraya kadar her şey normal görünüyor. O süreçte ben erken doğum yaptım hiçbir şeyi düşünmüyorum zaten sadece bebeğime odaklanmışım ama bir taraftan da inanılmaz seviniyorum çünkü oğlum kısmetiyle geldi marketimiz oldu falan. Tabi hiçbir detayı hesaplamıyorum ne de olsa eşimin kardeşi ilgileniyor. Ama burada eşim hesap yaptı mı o da benim gibi kardeşinden kazık mı yedi onu hala anlayamadım. Marketten bize ilk ay bir para geldi bir daha para gelmedi. Sadece tüm ortakların aylık ücretsiz alışveriş hakkı var ama nakit para gelmiyor. Eşime soruyorum diyor ki böyle karar verildi borçlar ödenene kadar kimse nakit almayacak. İyi diyorum ne güzel bizim paramız eksikti kardeşi bankadan daha çok çekti ama birlikte ödersek yine de kardeşiyle yarı yarıya ortağız diye seviniyorum bir de. Basit bir hesap yapsam anlayacağım ama gözüm kapalı resmen. Ta ki geçtiğimiz hafta abim bana işler nasıl diye sorana kadar kör gibi yaşadım. Şimdilik bir şey kazanmıyoruz kredi ödüyoruz diyince şaşırdı siz zaten nakit vermiştiniz kredi mi çektiniz dedi. Kardeşi çekti ama kardeşiyle yarı yarıya ortak olmak için biz de birlikte ödüyoruz dedim. Ama siz daha fazla Ödemiş olacaksınız diyince farkettim ki kredi borcu bitişinde biz 175 bin (100 bin nakit, 150 bin kredinin de yarısını biz ödeyince 75 de ordan) Ödemiş oluyoruz kardeşi ise sadece 75 bin. Yani cebinden bir kuruş çıkmamış oluyor. Ve kendisi bekar, ailesiyle yaşıyor kirası yok ev geçindirme derdi yok. Biz arabayı satıp bu işe girdik ve şu an iki tane kredi ödüyoruz bir de uyanık kardeşin kredisine ortağız. Sonra gelip eşime sordum neden böyle diye. Baştan öyle anlaştık kabul ettik dedi. Ben böyle anlamamıştım sen de mi anlamadın dedim. Anladım ama başka türlü diğer ortak kimseyi kabul etmiyorum demiş biz kardeşime kar ortağı olduğumuz için böyle dedi. Çünkü kardeşi girmese biz de bu işe giremezmişiz kardeşi sayesinde ortak olmuşuz onun parası olmasa Bile yine bir yerden bulur olurmuş da biz o kabul etmese olamazmışız. Yani kardeşi bizim sırtımızdan market sahibi oluyor benim anladığıma göre. Sizce yanlış mı düşünüyorum? Ama onun kredisine neden ortağız o zaman biz verdiğimiz para kadar ortak olalım krediyi ödemeyelim bize verdiğimiz nakit kadar aylık pay verilsin dedim. Ya da madem biz daha fazla ödüyorsak ortaklık payımız da dava fazla olmalı dedim. Öyle olmaz çünkü şu an dükkan kendini döndürüyor aylık bir kazanç yok günlük kazandıklarından kredi ödüyorlar falan filan dedi. Biraz üzerine gidince benim de sen söylemeden önce canım sıkkındı dedi. Çünkü şu an annesi babası sürekli dükkan sadece küçük kardeşinmiş gibi konuşuyor. Ramazan’da imsakiye bastırmış altına kendi ismini yazdırmıştı. Bir kere oraya gittiğimizde oğlumu severken sen amcanın dükkanına mı geldin falan dedi. Eşimin de bunlar kafasına takılmış. Ve bilin bakalım dükkan kimin üzerine? TABİKİ KARDEŞİN.

Başta anlattığım durumdan dolayı zaten gel gitler yaşıyordum. Şu olayı da görünce iyice çıldırdım. Bir şeyler yapması gerektiğini söyledim. Ne yapabilirim baştan kabul ettik diyip duruyor. Ya kardeşine artistlik yapmak için en başında bu durumu farketti ama sesini çıkarmadı. hadi benden nakit para git ortak ol havalarına girdi kardeşine karşı. Ya da başta o da benim gibi hesaplamadı sonradan farketti ama ben olay çıkarırım diye hiç dile getirmedi. nasıl olsa ben de farketmedim böyle devam edecekti. Bir aydır iletişim kurmuyordum ama son bir haftadır daha kötü durumdayız. Boşanmayı bile aklımdan geçiriyorum çünkü bu pasifliğine tahammül edemiyorum artık. Yaşadığım hiçbir sorunda bir duruşu tavrı olmadı. Benimle karşılıklı tartışmayı bile beceremedi hep sustu. Duvardan farksızdı. Ne yaşadıysam onun ve ailesinin yüzünden yaşadım. Şimdi de bu duruma sessiz kalıyor deliriyorum. Birkaç defa konuşmaya gitti kardeşi orada değilmiş. İstese arar geliyorum nerdesin der. Beni oyalıyor aklı sıra. Kardeşine ne diyeceğini bilmiyor.

Boşanma konusuna gelince artık soğudum pasifliğinden bıktım dedim. Bir sürü şey saydım. Senden kurtulmak mutlu olmak istiyorum ama öyle bir hale getirdin ki parasızlıktan boşanma davası bile açamıyorum dedim. Çok ağır konuştum. Nefret ettiğimi düşündü ama nefret etmiyorum işin kötüsü. Üzülüyorum bu haline. İnanılmaz içine kapanık bir insan. Ailesi hep kardeşini övdüğü için hep gölgede kalmış. Herkese karşı çok iyi niyetli bana karşı da hep iyiydi hakkını yemek istemiyorum. Öte yandan da o kadar enayi gibi hissediyorum ki kendimi. Acaba beni hep böyle iyi davranarak mı kandırdı diyorum.

Tanıdık avukatı var ben ayarlayacağım sen dava açma dedi. Sana iyi bir koca olamadım ama sen çocuğuma çok iyi bir anne oldun o yüzden asla onu senden koparmayı hiçbir zaman düşünmem dedi. Bildiğiniz boşanma anlaşması yaptık. Kredileri konuştuk falan. Bana biraz zaman ver yeni iş yeri olduğu için hemen izin almak istemiyorum bir gün izin alıp gider avukatla görüşür başvuru yaparım dedi. Ağladı. Sustu.

Bana zaman kazanmaya çalışıyor gibi geliyor. Kardeşiyle de hala gidip konuşmuyor. Evde süt dökmüş kedi gibi. Zaten bana hep yardım ederdi şimdi daha da fazla ediyor. Sürekli YouTube’da izlediği saçma dizilere söylenirdim şimdi tam tersi sürekli tv de tartışma programları açıp gündem takip ediyor. Bana sürekli bir şeyler söyleyip sohbet etmeye çalışıyor. Ben de beni oyalama artık dedim. Oyalamıyorum ama şu süreci evde düşman gibi geçirmek istemiyorum diyor.

O kadar karışığım ki. Bu zamana kadar bana olan duyarsızlığından sonra şimdi bir de beni enayi yerine koyduğunu düşünüyorum. Eğer öyle değilse de kardeşi bizi kazıklıyor şu an. Her türlü yine ben zarardayım yani. Ve ne yapacağımı bilmiyorum.

Bana bir yol gösterir misiniz ne yapayım? Gerçekten kafam o kadar dolu ki birinin şöyle hareket et demesine o kadar ihtiyacım var ki. Sorgusuz sualsiz söyleneni yapacak duruma geldim. Ailem henüz olayı bu kadar detaylı bilmiyor kimseye de anlatmak istemiyorum şu an. Önce bir kendim hazmetmek anlamak
 
Simdi baştan ztn bir sorun var siz 25 bin eksik katkı sağlamissiniz ayrıca vakit ve emek var esiniz ayrı işte çalışacak çok karışık bir ortaklık olmuş
Ortaklık sevmem aile ile olanı hiç sevmem
Esiniz pasif belli marketten kazıklanmis eşiyle sorun yaşamış çokta büyük olay olarak gördüğünü sanmıyorum.
Yaşadığınız ilk sorun bu mu? Kolay değil ben baştan izin vermezdim bu hale gelmişken ne yaparım bilemedim

Evet 25 bin eksik. Bu durumda doğru olan nedir? Ya verdiğimiz 100 Bine göre bir ortaklık payı belirlenir ya da biz çekilen 150 bin kredinin 25 binini öderiz. Böylece kardeşiyle yarı yarıya pay sahibi oluruz. Ama kardeş diyor ki ben olmasam siz bu diğer ortakla iş yapamazdınız benim param yok ama borcu birlikte ödersek sizi de ortak ederim. Borç bitince de yarı yarıya ortak oluruz.
 
O zaman kardeşi ile siz konuşun. 25 bini faizi ile bitirdiğinizde kar almaya başlayın. Madem para kazanmak istiyorsanız market ile de ilgilenin. Hatta gidin kasa da bile durun. Gelir giderleri hesaplayın. Boşanacaksanız önce bu konuyu halledin. Boşanmayı sonra konuşursunuz. Sonuçta orada sizin de katkınız var sormak karışmak en doğal hakkınız.

Ayrıca ortaklığınızı da resmileştirin.
 
Iyi ki işten anlıyorsunuz resmen dolandirilmişsiniz ama . Kızmak için yazmıyorum bu devirde babamda tapu bırakmam siz bodanmayi düşünüyorsunuz çocuğunuzun hakkını dolandırıcı kardeşi yiyecek yazık günah adam parmağını kipurdatmiyor sizin bosanacaginizi zannetmiyorum ama bari araba parasını kurtarın

Dolandırılma sebebimizin işle ilgisi yok eşimin pasifliği. Resmî bir ortaklık olacaktı öyle konuşuldu başta. Dükkanı üzerimize alıp noterde hemen pay edilecek denildi. Dükkan alındıktan sonra sürekli eşime sordum ne oldu diye. Başta öyle dendi ama şimdi yapmıyor ben mi gidip söyleyeyim diyor. Bunun işle ne ilgisi var eşim Peşine düşmüyor daha doğrusu peşine düşmüş görünmek istemiyor sebebi bu
 
Dolandırılma sebebimizin işle ilgisi yok eşimin pasifliği. Resmî bir ortaklık olacaktı öyle konuşuldu başta. Dükkanı üzerimize alıp noterde hemen pay edilecek denildi. Dükkan alındıktan sonra sürekli eşime sordum ne oldu diye. Başta öyle dendi ama şimdi yapmıyor ben mi gidip söyleyeyim diyor. Bunun işle ne ilgisi var eşim Peşine düşmüyor daha doğrusu peşine düşmüş görünmek istemiyor sebebi bu
Şimdi yapmıyor ne demek ben de bunu anlamıyorum işte eşiniz pasıf mi yoksa psikolojisi mi bozuk mecbur yapacak adam . Böyle kocayla da ömür geçmez siz boşanacaksiniz diye mal mı kaçırıyor acaba
 
Eşinizin ailesi boşanacağınızı biliyor mu?Yada onların yüzünden boşanacağınızı biliyor mu?Ben olsam söylerdim;"sayenizde oğlunuzun(kardeşinizin)yuvası yıkılıyor,zil takıp oynayın"diye...Eşiniz düzelmez haberiniz olsun.
 
O zaman kardeşi ile siz konuşun. 25 bini faizi ile bitirdiğinizde kar almaya başlayın. Madem para kazanmak istiyorsanız market ile de ilgilenin. Hatta gidin kasa da bile durun. Gelir giderleri hesaplayın. Boşanacaksanız önce bu konuyu halledin. Boşanmayı sonra konuşursunuz. Sonuçta orada sizin de katkınız var sormak karışmak en doğal hakkınız.

Ayrıca ortaklığınızı da resmileştirin.

Ben bir avukatla görüştüm zaten. Eğer boşanacak olursam dükkandan payımı alabileceğimi söylüyor. Çünkü arabayı düğünden gelen takılarla almıştık. Arabayı satıp dükkana verdik. Bu durumda hak talep edebileceğimi söylüyor. Ama ben gerçekten bu yolla mı çözmeliyim onu bilmiyorum.

Eşim zaman istedi bekliyorum bakalım bana olayı unutturmak için mi zaman kazanıyor yoksa gerçekten bir şeyler yapacak mı. Konuyu unutmaya niyetim yok sadece nasıl bir yol izlemeliyim bilmiyorum beklemedeyim.

Asla gidip o markete alışveriş bile yapmam yüzlerini de görmek istemiyorum kaldı ki hesap yapayım. Eşim bir şekilde halletmek zorunda. En son çare yasal yol olur benim için.
 
Evet 25 bin eksik. Bu durumda doğru olan nedir? Ya verdiğimiz 100 Bine göre bir ortaklık payı belirlenir ya da biz çekilen 150 bin kredinin 25 binini öderiz. Böylece kardeşiyle yarı yarıya pay sahibi oluruz. Ama kardeş diyor ki ben olmasam siz bu diğer ortakla iş yapamazdınız benim param yok ama borcu birlikte ödersek sizi de ortak ederim. Borç bitince de yarı yarıya ortak oluruz.


Bu sonradan konuşulmaz ki baştan konuşulacak birsey ya kabul edecek ya paranızı çekeceksiniz ama ne zaman ödenir bilemem
Bunu baştan hiç konuşmamış olmanız imkansız bence.
Sizde para eksik onda emek fazla nasıl anlayacaksınız?
Ayrıca kredi 150 ye 150 ödenmez en az 200 kusur vardır tam rakam biliyor musunuz?
 
Şimdi yapmıyor ne demek ben de bunu anlamıyorum işte eşiniz pasıf mi yoksa psikolojisi mi bozuk mecbur yapacak adam . Böyle kocayla da ömür geçmez siz boşanacaksiniz diye mal mı kaçırıyor acaba

İnanın ben de anlamıyorum konu açma sebebim de bu. Gerçekten anlamıyorum. Ama kardeşi aylarca beni her gördüğünde diyordu ki sizin bu araba çok kötü hemen satın elden çıkarın. Dükkan açalım size dükkan üzerinden araba alalım ben de yardım edeyim falan filan. Dükkan olunca hiç lafını bile etmedi. Tipik her ailede olan dolandırıcı kardeş profili. Eşim de her ailede olan ailenin pasif agresif evladı.
 
İnanın ben de anlamıyorum konu açma sebebim de bu. Gerçekten anlamıyorum. Ama kardeşi aylarca beni her gördüğünde diyordu ki sizin bu araba çok kötü hemen satın elden çıkarın. Dükkan açalım size dükkan üzerinden araba alalım ben de yardım edeyim falan filan. Dükkan olunca hiç lafını bile etmedi. Tipik her ailede olan dolandırıcı kardeş profili. Eşim de her ailede olan ailenin pasif agresif evladı.
Yani eşiniz o tipik pasif evladın dışına çıkmış çok tuhaf yani bu kadarı da anormalin de dışında . Insan evladının hakkını bu şekilde gasp ettirmez bu nasıl bir davranış şekli . Bilmediğiniz şeyler olabilir yoksa bu kadar umursamaz olunmaz adam göz göre göre yemiş arabayı üstüne dükkan sahibi oldu
 
Bu sonradan konuşulmaz ki baştan konuşulacak birsey ya kabul edecek ya paranızı çekeceksiniz ama ne zaman ödenir bilemem
Bunu baştan hiç konuşmamış olmanız imkansız bence.
Sizde para eksik onda emek fazla nasıl anlayacaksınız?
Ayrıca kredi 150 ye 150 ödenmez en az 200 kusur vardır tam rakam biliyor musunuz?

70 kardeşi 80 babası çekmiş bu şekilde faiz daha az olmuş. 20 ay vadesi varmış. Net bilmiyorum eşimin anlattığı bu şekilde. Kendisi de bence detay bilmiyor.

Bence eşim kardeşine karşı hesap soruyormuş gibi olmamak için ona hep sen nasıl biliyorsan öyle yap dedi ama bana böyle anlatmıyor.
 
Ben bir avukatla görüştüm zaten. Eğer boşanacak olursam dükkandan payımı alabileceğimi söylüyor. Çünkü arabayı düğünden gelen takılarla almıştık. Arabayı satıp dükkana verdik. Bu durumda hak talep edebileceğimi söylüyor. Ama ben gerçekten bu yolla mı çözmeliyim onu bilmiyorum.

Eşim zaman istedi bekliyorum bakalım bana olayı unutturmak için mi zaman kazanıyor yoksa gerçekten bir şeyler yapacak mı. Konuyu unutmaya niyetim yok sadece nasıl bir yol izlemeliyim bilmiyorum beklemedeyim.

Asla gidip o markete alışveriş bile yapmam yüzlerini de görmek istemiyorum kaldı ki hesap yapayım. Eşim bir şekilde halletmek zorunda. En son çare yasal yol olur benim için.
Siz sorunun kendiliğinden çözülmesini, oturduğunuz yerden para gelmesini istiyorsunuz. Madem eşinize güvenmiyorsunuz nasıl eşim çözecek diye bekliyorsunuz. Yüzlerini görmek istemediğiniz kişi sizin ortağınız. Bu konuyu çözmek için sizin kardeş ile konuşmanız şart. Aksi takdirde eşiniz yalan da söyleyebilir. Boşanacağım deyip durmayın bu süreçte. Çünkü, size mal kalmasın diye bile bu durumu yapmış olabilir. En azından kardeşi ile konuşup hissedar olmayı teklif edin. Borç bitince en azından kazancınız resmileşir. DüZgün bir hesap şart size. Kardeşin maaşı ne kadar bunu bile bilmeden ne kadar almanız gerekiyor hesaplayamazsınız.
 
Yani eşiniz o tipik pasif evladın dışına çıkmış çok tuhaf yani bu kadarı da anormalin de dışında . Insan evladının hakkını bu şekilde gasp ettirmez bu nasıl bir davranış şekli . Bilmediğiniz şeyler olabilir yoksa bu kadar umursamaz olunmaz adam göz göre göre yemiş arabayı üstüne dükkan sahibi oldu

Bilmediğim şeyleri öğrenmek çok isterim ama sanırım eşim konuşmadığı sürece onu da öğrenemem. Ya da bilmiyorum bazen öyle bir şey oluyor ki bir anda öğrenmen gereken şeyler karşına çıkıyor. Bu işin içinden ne çıkar ben de bilmiyorum. Sadece görünen tabloya baktığımda anladığım şu. Başta kardeşi işi anlattı. Bende para yok sizin arabayla bu işe girelim yarı yarıya ortak oluruz dedi. Eşim de kardeşine tamam dedi. Çünkü hep bi ailesine kendini ispat etme çabası var. Yani aklı sıra kardeşini iş sahibi yaptı. Ama ailesine sorarsan kardeşi bizi iş sahibi yaptı. Kardeşi patron. Kardeşi de bence bizi iş sahibi yaptığını düşünüyor. Zaten kimin kimi iş sahibi yaptığı çok dert değil. Kardeşi hem ortaklık payını hem maaşını alıyor hem Bağ-Kur’u ödeniyor. Bir kaybı yok bize lütuf da bulunmuyor yani. Yardım da değil hakkını alıyor çünkü.
 
Bilmediğim şeyleri öğrenmek çok isterim ama sanırım eşim konuşmadığı sürece onu da öğrenemem. Ya da bilmiyorum bazen öyle bir şey oluyor ki bir anda öğrenmen gereken şeyler karşına çıkıyor. Bu işin içinden ne çıkar ben de bilmiyorum. Sadece görünen tabloya baktığımda anladığım şu. Başta kardeşi işi anlattı. Bende para yok sizin arabayla bu işe girelim yarı yarıya ortak oluruz dedi. Eşim de kardeşine tamam dedi. Çünkü hep bi ailesine kendini ispat etme çabası var. Yani aklı sıra kardeşini iş sahibi yaptı. Ama ailesine sorarsan kardeşi bizi iş sahibi yaptı. Kardeşi patron. Kardeşi de bence bizi iş sahibi yaptığını düşünüyor. Zaten kimin kimi iş sahibi yaptığı çok dert değil. Kardeşi hem ortaklık payını hem maaşını alıyor hem Bağ-Kur’u ödeniyor. Bir kaybı yok bize lütuf da bulunmuyor yani. Yardım da değil hakkını alıyor çünkü.
Kardeşi dükkanı almış sigorttasi yatıyor maaşı yatiyor . Onlar nasıl anne baba niye abinin payını vermiyorsun demiyorlar. Valla eşiniz zaten hepsinden tuhaf bilmiyorum yazık cocugunuxa da size de
 
Siz sorunun kendiliğinden çözülmesini istiyor, oturduğunuz yerden para gelmesini istiyorsunuz. Madem eşinize güvenmiyorsunuz nasış eşim çözecek diye bekliyorsunuz. Yüzlerini görmek istemediğiniz kişi sizin ortağınız. Bu konuyu çözmek için sizin kardeş ile konuşmanız şart. Aksi takdirde eşiniz yalan da söyleyebilir. Boşanacağım deyip durmayın bu süreçte. Çünkü, size mal kalmasın diye bile bu durumu yapmış olabilir. En azından kardeşi ile konuşup hissedar olmayı tekli edin. Borç bitince en azından kazancınız resmileşir. DüZgün bir hesap şart size. Kardeşin maaşı ne kadar bunu bile bilmeden ne kadar almanız gerekiyor hesaplayamazsınız.

Ben acaba doğru ifade edemedim mi kendimi? Boşanacağım diyip durmuyorum boşanmayı bile düşünüyorum dedim. Ve em kötü durumda hak talep edebiliyor muyum bunu öğrendim. Boşanacaksam bile çocuğumun hakkını son kuruşuna kadar almak için elimden geleni yaparım. Ama şu an nasıl bir yol izlemeliyim önce eşimle aram mı düzelmeli düzgünce kardeşiyle konuşmaya mı ikna etmeliyim ya da dediğiniz gibi zaten eşim mal mı kaçırıyor hiçbir şey bilmiyorum. Biraz fikir almak amaçlıyla konu açtım. Ama gidip kasaya oturup hesap yapmak şu an için düşüneceğim bir şey değil. Onu yapmam için boşanmaya karar vermem lazım. Boşanmayacaksam eşim bu hesabı yapmalı diye düşünüyorum.
 
Kardeşi dükkanı almış sigorttasi yatıyor maaşı yatiyor . Onlar nasıl anne baba niye abinin payını vermiyorsun demiyorlar. Valla eşiniz zaten hepsinden tuhaf bilmiyorum yazık cocugunuxa da size de
Maaşı ve sigortası yatmalı zaten çünkü orada çalışıyor. Sabah açıyor gece kapatıyor hale gidip sebze alıyor işçilerle ilgileniyor. Maaşı hakkı zaten. Sorun başka işte krediyi fazla ödetiyor. Anne babası da oğlumuz patron oldu havasında abi kimin umrunda. Gerçi babası bu kadar detay bilse eminim ki eşimden yana olur da annesi tam bir şark kurnazı.
 
Şöyle bir durum var eşiniz orada çalışmıyor kendi işine devam ediyor ama kardeşi mesaisini markette harcıyor. Eğer şuan kardeş marketten mesaisine karşılık bir para almıyorsa aslında sizden fazla para çıkmış olmuyor. En kötü ihtimalle ayda 6 7 bin tl maaş alacağını var sayarsanız kardeşi de ortaya emeğini ve mesaini koyuyor.
Gelecek kârdan kardeşin mesaisi çıktıktan sonra kalan paya ortak olabilirsiniz ama zaten sizde başta 25000 tl eksik vermişsiniz.

Bu sebepler, ortada birde çocuk varken boşanmak için yeterli mi bilmem ama sizde başta duruma yaklaşırken ortak kafasıyla değil az para ile kâr ettim düşüncesi ile yaklaşmışsınız bu da hoş değil.

Marketin aylık kârı nedir ve ne kadar kredi ödeniyor bunları oturup kardeşi ile konuşmanız ve öyle hesap yapmanız lazım.

Ama her ne okursa olsun kardeşin gelen kârdan önce kendi mesaini alması ve kalan parayı bölüşmeniz lazım.

Biraz sakin olun ve bu konuda sürekli eşinizi ezmeyin. Kardeşini bir akşam yemeğe davet edip güzelce konuşun ve durumları netleştirin. Siz marketin 1/5 ine ortak olacak kadar para vermişsiniz eğer konuşmadan sonra durum içinize sinmiyorsa borç bittikten sonra yine marketin ederinin 1/5 ine denk gelecek şekilde paranızı ister çekilirsiniz.

Birde askerlik borcu konusunda biraz üstten yaklaşıyor gibisiniz. Nihayetinde evlenmeden önce sizin bir borcunuz olsaydı ve eşiniz size bu borçta yardımcı oluyor olsaydı bunun üzerine de lütfediyor gibi davransaydı hoş olur muydu bunu da biraz düşünün derim..
 
X