• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Eşimle aramızda cinsel soğukluk

ya bu ev giyimini bir türlü öğrenemeyeceğim galiba, buraları okuyunca çok şaşırıyorum. Bende gariplik var galiba.

evde kimse eşofman giymiyor gibi konuşuluyor hep. Sanırsın sadece ben giyorum

hanımlar ciddi soruyorum ya. Mesela yatarken sort askılı tarzında yada tek parca penye pamuklu gecelikler giyorum yaz kış. Oldum olası satene alışamadım.

uyanınca da gidip çay koyup, evdeysem tayt tişört yada eşofman alti-tisort tarzı şeyler giyorum.

mesela adidas eşofman altıyla yatilmiyor ki zaten. Ev içinde giymiyor mu kimse bunları? Illa yürüyüşe çıkarken mi giyilmesi gerek çözemedim ben.

galiba herkes ev içinde kot triko giyor. Usul öyle midir yani? Bana da bi el atın hanımlar be cidden merak ettim
bu biraz evde geçirdiğiniz zamanla ilgili sanırım. ben evden çalışıyorum, eğer sürekli pijama ya da eşofman giyersem depresyona girerim. belden oturan pamuklu, ucuz aldığım elbiseler var, rahat hippi tarzı pantolonlarım ve üstlerine pamuklu gömlekler tişörtler... ama mesaili çalışsam eve gelip eşofmanı çekip oturabilirim sürekli. bir de eşimizin sevgilimizin bizi hangi ortamlarda gördüğü de önemli. mesela ben sürekli evden çalıştığım için eşim beni sadece eve, özel alana, dinlenmeye mahsus biri gibi kodlamasın diye o akşam eve geldiğinde neredeyse dışarı çıkacak kadar giyiniyorum. ama dediğim gibi mesaili çalışsam sabah evden beraber çıksak akşam dönerken karşılaşsak beni zaten dışarı kıyafetleriyle göreceği için ev kıyafetime özen göstermem. mango'nun h&m'in sezon indirimlerinde 40-50 liraya şahane pamuklu elbiseler satılıyor. penti'nin sezon indiriminde ispanyol paça gibi eşofman altları plaj pantolonları oluyor gene çok ucuza. onlar da pijama kadar rahat ama en azından uyku çağrıştırmıyor ve paspal görünmüyor. bu arada evde kot giyenlere ben de hayret ediyorum.
 
Sizin onca mesajınızı okumak ve içlerinden kesin bir yargı çıkarmak zorunda değiliz.
Ne yazıyorsanız o yani:)
Estafurullah bu arada.
Ee tamam işte bende onu diyorum zaten :)) ben söylediğimden siz anladığınızdan sorumlusunuz bu durumda hesap sorup ozaman şöyle şöyle yapıp böyle diyeceksin gibi Emir kipiyle konuşma hakkını size verdiğimi hatırlamıyorum
 
O çocuktan çocuğa değişen bir durum.
Ne sizin başarınız ne de konu sahibesinin başarısızlığı.
Bazı çocuklar var ki, bırakın oda ayırmayı, kucağınızdan indirmeye kalktığınız an eti kopmuş gibi ağlıyor.
Şahsen bende bu cinsten 1 tane mevcut.
Küçük olanı da beşiğe karşı mesela, ayrı yatıyor ama koltukta!!!
Çıkamayacağı, birine bağlı olduğu yerde yatmayı reddediyor.
Bazı çocuklar dediğiniz gibi oluyor ama yüzde beş en fazla. Milyondan fazla satan kitaplar var mesela niye satılıyor onlar? Niye daha hamile iken bir sürü insan okuyor. Kusura bakmayın da ben hamile iken araştırmaya okumaya başladım ve iki aylıktan itibaren uygulamaya başladım bazı şeyleri. Yoksa 6 aylıkken odası ayrılan bebekler çok mülayim oluyor diye bir şey yok. Hatta tam tersi gece 15 kere uyansa da yerimden kalkmadan bir el uzanması ile bebeği almadım kalktım yürüdüm alıp sakinleştirip geri koydum. Benimki daha yorucu idi bebeğini kendi yatağında veya yatağının hemen yanındaki beşiğinde yatirandan... Ki zaten hep bir arada iken göremesek de tatile çıkınca görüyoruz diğer bebek veya çocukları. Bir tek bizim milletimizin çocukları böyle olacak değil ya... Ailesi biraz uzaklaşınca ağlamayı basan bebek veya çocuk da güvenli bağlanmamış demektir hepsi bu. Boş yere gelişim psikolojisi dersine girmiyor bu güvenli bağlanma,güvensiz bağlanma, güvenli kaçınan bağlanma gibi kavramlar.
 
Sebep?
Eşinizi karşılarken niye rimel sürüyorsunuz?
Eşiniz evde sizin için ne yapıyor mesela?
Siz onu göreceksiniz diye sabah duş alıp saçlarını fönleyip, losyonlar sürüyor mu siz uyanmadan?
Bende makyaj yaparım hep. Her koyun kendi bacağından asılır o yapmıyor diye bende yapmazsam ben yapmıyorum diye o yapmaz sa nasıl olacak bu iş mesela . Ayrıca da bir erkek ne yapabilir duş alır traş olur parfüm sıkar eeee daha ne yapabilir ki
 
Niye ayakta salliyorsunuz çocuğu. Bir de iki saat. İnanır misiniz beş dakika salladim ve yaptığim yanlışın farkına varıp vazgeçtim. Hiç sallamadim ayakta. Biz bence yine söylüyorum abartiyoruz. Ya memede uyutuyoruz ya ayakta... Kendi başına uyutmayi ogrermelisiniz ebeveynleri olarak. Önce bir saatte uyur sonra o iner yarım saate yirminsakikayau en son on dakikaya.
Bazı çocuklar dediğiniz gibi oluyor ama yüzde beş en fazla. Milyondan fazla satan kitaplar var mesela niye satılıyor onlar? Niye daha hamile iken bir sürü insan okuyor. Kusura bakmayın da ben hamile iken araştırmaya okumaya başladım ve iki aylıktan itibaren uygulamaya başladım bazı şeyleri. Yoksa 6 aylıkken odası ayrılan bebekler çok mülayim oluyor diye bir şey yok. Hatta tam tersi gece 15 kere uyansa da yerimden kalkmadan bir el uzanması ile bebeği almadım kalktım yürüdüm alıp sakinleştirip geri koydum. Benimki daha yorucu idi bebeğini kendi yatağında veya yatağının hemen yanındaki beşiğinde yatirandan... Ki zaten hep bir arada iken göremesek de tatile çıkınca görüyoruz diğer bebek veya çocukları. Bir tek bizim milletimizin çocukları böyle olacak değil ya... Ailesi biraz uzaklaşınca ağlamayı basan bebek veya çocuk da güvenli bağlanmamış demektir hepsi bu. Boş yere gelişim psikolojisi dersine girmiyor bu güvenli bağlanma,güvensiz bağlanma, güvenli kaçınan bağlanma gibi kavramlar.
Bu arada ben öğretmenim.her türlü Türkçe ve İngilizce yayınlar okudum.2 yaşına kadar bebeğin annenin koynunda kokusunda uyuması uyanması gerektiğini biliyorum.ben şuan evde olduğum için çocuklarıma daha fazla musammara gosterebiliyorum.gecicek bu günler Yeter ki aglamasinlar uzulmesinler diyorum.oglumdada yaşadım şimdi mışıl mışıl uyuyor.
 
Katılıyorum sana.biz bile bakıyoruz dışarıda çok süslü kadınlara.esim bende makyajı da sevmez.pijamalarimda dediğim gibi yeri geliyor tayt yeri geliyor eşofman uzun etek oluyor ben kısaca pijama dedim.
Acaba sizdeki isteksizlik iki çocuğun verdiği yorgunluktan kaynaklı olabilir mi? İlk aylar o kadar uykusuz ve sıkıntılı dönemler geçirdim ki bırakın cinselliği aklıma getirmek, kocamın yüzünü bile görmek istemediğim olmuştu. Bendeki bu ruh halide eşime yansımıştı haliyle. Sizin istemediğinizi düşünüp çekmiştir kendini. Kıyafet vs değil belkide sıkıntınız. Bu durumda çocukların uyku rutinlerini oturtmak çok önemli inanın. Gece 1 den önce uyutamadığım oğlum 9 gibi uyumaya başlayınca eşimle diyaloğumuz değişti, hiç bişey yapamazsak sarılıp korku filmi izliyoruz :anne:siz iki çocukla bir başınıza yıpranmışsınız, tüm olay bu bence. Uyku eğitimi zor farkındayım ama sizin için kilit nokta bu. Dinlenmiş şekilde eşinizle başbaşa kalamıyorsunuz çünkü.
 
Yanlış yoldasınız. 2 yaşında kızım var ve bebekliğinden beri gazlı gece uykusu olmayan bi çocuktu 6. Ayından itibaren kendi odasında yatırmaya alıştırdım gece 10 seferde kalksa emmeye ben gidip odasına emzirdim geri eşimin yanına yattım bebefon alıp bunu uygulayabilirsiniz şuan da çok rahatım uyku saati gelince direk odasına gidip yatıyor o bilince alıştı çünkü. Eşiniz dışarda milyon tane insan görüp geliyor eve ben eşim gelmeden önce mutlaka bi allık parfüm sürerim günlük elbiselerim vardır ev için onları giyerim en olmadı tayt tişört bunları yapıp güleryüzlü karşılamak zor değil gençsiniz daha
 
Acaba sizdeki isteksizlik iki çocuğun verdiği yorgunluktan kaynaklı olabilir mi? İlk aylar o kadar uykusuz ve sıkıntılı dönemler geçirdim ki bırakın cinselliği aklıma getirmek, kocamın yüzünü bile görmek istemediğim olmuştu. Bendeki bu ruh halide eşime yansımıştı haliyle. Sizin istemediğinizi düşünüp çekmiştir kendini. Kıyafet vs değil belkide sıkıntınız. Bu durumda çocukların uyku rutinlerini oturtmak çok önemli inanın. Gece 1 den önce uyutamadığım oğlum 9 gibi uyumaya başlayınca eşimle diyaloğumuz değişti, hiç bişey yapamazsak sarılıp korku filmi izliyoruz :anne:siz iki çocukla bir başınıza yıpranmışsınız, tüm olay bu bence. Uyku eğitimi zor farkındayım ama sizin için kilit nokta bu. Dinlenmiş şekilde eşinizle başbaşa kalamıyorsunuz çünkü.
Ya var ya gerçekten tercüman oldunuz hislerime.kendimi kolay açan biri değilim.dediginiz gibi çok yorgunum.ve kimsesizim.bazen nefes alamıyorum.
 
Böyle konulara da kadınların kendi güzellik algısına göre yorum yapıştırmasına hasta oluyorum.
Evde pijamayla dolaşılmasını itici buluyorum, yataktan çıktığım anda çıkarırım pijamamı ama bu konuda herkesin ‘giy bir tayt ‘ yorumu bana çok garip geliyor. Tayt çok güzel ya da çok seksi bir şey mi? Tayt giyince kadın bakım adına her şeyi yapmış mı oluyor? Tayt üstü kazak bence dünyanın en aptal kıyafeti, kazağın altına bir şey giyilecekmiş de unutulmuş gibi. Bana göre taytın üstüne olsa olsa tişört, atlet gibi şeyler giyilmeli. Ama bana göre. Bunu giymeyen kadına da ‘ aaaa kalk hadi kendine bak biraz, çek bir tayt altına ‘ demek çok saçma.
İnsanların kendine göre güzel bulduğu şeylerle burda başkalarını yargılaması gerçekten enteresan.
Kocası bu durumu değiştirmek için napıyor acaba?
 
Bu arada ben öğretmenim.her türlü Türkçe ve İngilizce yayınlar okudum.2 yaşına kadar bebeğin annenin koynunda kokusunda uyuması uyanması gerektiğini biliyorum.ben şuan evde olduğum için çocuklarıma daha fazla musammara gosterebiliyorum.gecicek bu günler Yeter ki aglamasinlar uzulmesinler diyorum.oglumdada yaşadım şimdi mışıl mışıl uyuyor.
Hangi yayından veya hangi yazardan okudunuz bunu bir söyler misiniz? Hiçbir yerde 2 yaşına kadar anne koynunda uyusun veya uyansın yazdığını görmedim. Ben de ogretmenim.. Bunun onla da çok alakası yok benden çok iyi çocuk yetiştiren velilerimi görüyorum çünkü. Ama hiçbir uzmanın sizin dediginizi yazdığını görmedim okumadim. İlk 2 yaş çocuğun özgüveni oluşması açısından önemli ama çocuğunuzu koynunuzda uyutup koynununuzda uyandıran diyen kimler. Yazın biz de okuyalım aaa diyelim hem.
 
Hangi yayından veya hangi yazardan okudunuz bunu bir söyler misiniz? Hiçbir yerde 2 yaşına kadar anne koynunda uyusun veya uyansın yazdığını görmedim. Ben de ogretmenim.. Bunun onla da çok alakası yok benden çok iyi çocuk yetiştiren velilerimi görüyorum çünkü. Ama hiçbir uzmanın sizin dediginizi yazdığını görmedim okumadim. İlk 2 yaş çocuğun özgüveni oluşması açısından önemli ama çocuğunuzu koynunuzda uyutup koynununuzda uyandıran diyen kimler. Yazın biz de okuyalım aaa diyelim hem.
En başta Adem Güneş.butun kitaplarinda der.
 
Ben anlamadım şimdi durumı.
Pijama denilen şey, rahattır.
Ve günümüzde haminne tarzı şeyler değiller.
Kadın paçalı don giyiyorum dememiş, pijama demiş.
Gayet ev kıyafeti gibi, rahat ve temiz olması yeter de artar.
Ayrıca pijamalı gezen biri deyince neden akla saç baş dağınık, totosu başı ayrı yerde biri geliyor akla hemen?
Şu cinsel meseleyi kadınların şekilciliğe bağlamasına inanılmaz sinirleniyorum.
Her şey iki kıyafetle, az biraz dekolteyle bitiyor sanki.
O zaman her öyle giyinen kadına da ‘avcı’ gözüyle bakmak normal oluyor, bu fikre göre.
Nihayet benim gibi düşünen biri.
Koca eve geliyor diye de rimel sürmek falan... herkes bir enteresan
 
Bazı çocuklar dediğiniz gibi oluyor ama yüzde beş en fazla. Milyondan fazla satan kitaplar var mesela niye satılıyor onlar? Niye daha hamile iken bir sürü insan okuyor. Kusura bakmayın da ben hamile iken araştırmaya okumaya başladım ve iki aylıktan itibaren uygulamaya başladım bazı şeyleri. Yoksa 6 aylıkken odası ayrılan bebekler çok mülayim oluyor diye bir şey yok. Hatta tam tersi gece 15 kere uyansa da yerimden kalkmadan bir el uzanması ile bebeği almadım kalktım yürüdüm alıp sakinleştirip geri koydum. Benimki daha yorucu idi bebeğini kendi yatağında veya yatağının hemen yanındaki beşiğinde yatirandan... Ki zaten hep bir arada iken göremesek de tatile çıkınca görüyoruz diğer bebek veya çocukları. Bir tek bizim milletimizin çocukları böyle olacak değil ya... Ailesi biraz uzaklaşınca ağlamayı basan bebek veya çocuk da güvenli bağlanmamış demektir hepsi bu. Boş yere gelişim psikolojisi dersine girmiyor bu güvenli bağlanma,güvensiz bağlanma, güvenli kaçınan bağlanma gibi kavramlar.
İşte zaten o kitaplarla başlıypr her şey.
Çocuğu tektipleştirme ile.
Dünyada 6 milyar insan var ise, bir olaya en az 1 milyar farklı tepki çıkacağı gibi, bebeklerin karakterleriyle doğduğunu reddeden bir görüş hakim şuan pedagoglar arasında.
Ne güzel, siz uyanınca yerine koyabiliyorsunuz, şanslı annesiniz.
Benim şu son 4 yılda herhalde büyümesine yakınen eşlik ettiğim 50 60 bebek mevcut.
Ve yarısı, aynı sizin bebeğiniz gibi olsa da ömrümde aklıma gelmeyecek şeyler iateyen bebekler var.
Mesela sadece annesinin kucağında, anne yürürken yüzü dışarı dönük, oturur vaziyette uyuyan bir bebek var benim bildiğim.
Ve annesi, okul öncesi eğitmeni.
Aynı şekilde doğduğu günden bugüne sadece kanguruda duran, yatmayı, eğik pozisyona geçmeyi reddeden bebekler var.
Cahil bir kesimden bahsetmiyorum.
Gelişim ve uyku eğitimi kitaplarını hatmetmiş bir çevre bu.
Aynı şekilde ferber ile 5 günde bit kadar bebeğe uyku eğitimi veren arkadaşım da var.

Ha benim çocuklarıma gelirsek, kendi doktorlarının bile kabullendiği, high need özelliklerinden dolayı tüm yöntemleri sadece 2 3 gün uygulayabildiğimiz, gerisinin çocuğa işkence konumuna geldiği bir haldeyiz.
Ve benim çocuklarım çok erken diş çıkardı, 4 5 aylıkken.
Zaten bu sürede sancı çeken çocuğa pedagoglar bile eğitimi ve ayrı olmayı önermiyor.

Velhasıl kelam, şanslısınız.
Ben şanssızım, benim gibi birçok anne de öyle.
Bunun hele bu devirde bilgi eksiliği ile değil, çocuk istekleri ile alakası vardır diyorum.
 
En başta Adem Güneş.butun kitaplarinda der.
Himm Adem Güneş diyorsunuz. Belki de biraz yabancı kaynak okumalisiniz hazır yabancı dil de varmış. Farklı kaynaklardan yararlanmak da fayda var. Aynı yazarın bütün kitaplarını okumaktansa farklı kişilerden farklı görüşler almak iyidir.
 
Himm Adem Güneş diyorsunuz. Belki de biraz yabancı kaynak okumalisiniz hazır yabancı dil de varmış. Farklı kaynaklardan yararlanmak da fayda var. Aynı yazarın bütün kitaplarını okumaktansa farklı kişilerden farklı görüşler almak iyidir.
Çağımızın hastaligi sanırım.ben çok sıkıldım kibirli insanlardan.muhatap olmiycam.ne de olsa sizler sizin gibiler her zaman en iyisini bilirler.
 
Bende makyaj yaparım hep. Her koyun kendi bacağından asılır o yapmıyor diye bende yapmazsam ben yapmıyorum diye o yapmaz sa nasıl olacak bu iş mesela . Ayrıca da bir erkek ne yapabilir duş alır traş olur parfüm sıkar eeee daha ne yapabilir ki
Şimdi, yine dönüp dolaşıp şekilciliğe geliyoruz.
Dışarıda makyaj mevzusunda ‘doğallık’ diye bağıran üyeleri buraya beklemekteyim.
Efendim, her insan kendi için temiz, düzgün bie görüntüye sahip olmalı.
Savunulan fikir, alt metin bu.
Kocam ya da karım beni beğensin hareket noktası ile, şartlı koşullanarak ancak özgüven eksikliği doğurulur.
Süslenin, kendiniz için.
Giyinin, kendiniz için.
Ne yapıyor ya da yapmıyorsanız kendiniz için yapın bunu.
Ha bana gelirsek, evinde tshirt pijama ile takılan kocaya gecelik falan da giyemem.
Beni sadece bakımlı olduğumda beğenmesi de kanıma dokunur.
Sabah gözümde çapakla, saçım başım dağınıl gördüğünde tiksiniyor diye düşünürüm o halde.
 
İşte zaten o kitaplarla başlıypr her şey.
Çocuğu tektipleştirme ile.
Dünyada 6 milyar insan var ise, bir olaya en az 1 milyar farklı tepki çıkacağı gibi, bebeklerin karakterleriyle doğduğunu reddeden bir görüş hakim şuan pedagoglar arasında.
Ne güzel, siz uyanınca yerine koyabiliyorsunuz, şanslı annesiniz.
Benim şu son 4 yılda herhalde büyümesine yakınen eşlik ettiğim 50 60 bebek mevcut.
Ve yarısı, aynı sizin bebeğiniz gibi olsa da ömrümde aklıma gelmeyecek şeyler iateyen bebekler var.
Mesela sadece annesinin kucağında, anne yürürken yüzü dışarı dönük, oturur vaziyette uyuyan bir bebek var benim bildiğim.
Ve annesi, okul öncesi eğitmeni.
Aynı şekilde doğduğu günden bugüne sadece kanguruda duran, yatmayı, eğik pozisyona geçmeyi reddeden bebekler var.
Cahil bir kesimden bahsetmiyorum.
Gelişim ve uyku eğitimi kitaplarını hatmetmiş bir çevre bu.
Aynı şekilde ferber ile 5 günde bit kadar bebeğe uyku eğitimi veren arkadaşım da var.

Ha benim çocuklarıma gelirsek, kendi doktorlarının bile kabullendiği, high need özelliklerinden dolayı tüm yöntemleri sadece 2 3 gün uygulayabildiğimiz, gerisinin çocuğa işkence konumuna geldiği bir haldeyiz.
Ve benim çocuklarım çok erken diş çıkardı, 4 5 aylıkken.
Zaten bu sürede sancı çeken çocuğa pedagoglar bile eğitimi ve ayrı olmayı önermiyor.

Velhasıl kelam, şanslısınız.
Ben şanssızım, benim gibi birçok anne de öyle.
Bunun hele bu devirde bilgi eksiliği ile değil, çocuk istekleri ile alakası vardır diyorum.
Uyku eğitiminden bahsediyordum ben. Yani çocuğu 2-3 yaşına kadar kendi odanda yatırmak dediğinize giriyor bence. Ayakta sallamak ya da kucağına alıp kokumu içine çekerek uyusun demek tek tiplestiriyor demek bence. Çocuğun tek başına karar alma mekanizmasını engelliyor bile olabilir bu... Yine örnekler verirdim ama yanlış anlaşılmak istemiyorum
 
Back