Söyleme tarzını bilemiyorum tabi belki bunu size söylemesi gerekiyordu ama o zamanda yapmama konusunu sizin inisiyatifinize bırakmış olacaktı, yani eşiniz yine farkına varamayacaktı.Ama bunu söylemesi iletişimimizi daha da berbat etti. Demek ki bunu söylemenin yolu bu değil. Sonuçlarını düşünecek kadar uzman değil demek ki.
tamam da güzel kardeşim kadın da gelmiş burada diyor ki terapistin önerisinden sonra bizim ilişkimiz daha kötü olduHaydaaa
Adam annesine yakinmiyor. Arkadasina cekistirmiyor, bir forum sitesinde konu açmıyor.
Terapistine anlatıyor.
Neden gizlesin hissi buysa ya?
Bu mu mantıklı olan? Demek ki cozemedikleri bir şey var ki onca para dokmusler bir uzmana gitmişler. Cozebilmek için konuşmak gerekmiyor mu?
'Neyse ayıp olur, neyse o da karakteri, neyse çoğu huyunu seviyorum en azindan' diye anlatacaklarina sansür koyulan terapi süreci mi olur?
Teşekkür ederim yol gösterdiğiniz için.Bu yorumunuz bana ilginç geldi. Eşiniz peşinizden koşan tarafmış, önceki söylediklerinizden bunu anladım. Evliliklerin dinamiği farklıdır elbette, kadın olarak peşimizden koşulmasını isteriz. Ama eğer bu sürekli hale gelmişse (sizde öyledir diye demiyorum, siz kendinizi en iyi bilirsiniz) bu karşı tarafı yorar. Boşanalım derse boşanırız ama çabası hoşuma gidiyor diyorsunuz. Siz boşanmak istiyor musunuz? Veya evli kalmak karşıdakinin çabasına mı bağlı sadece? Bunları ister istemez sorguladım.
Kişiliğinizin zıt olduğuna dair daha önce yorum yapmıştım. Evlenmeden önce birlikte vakit geçirdiğinizi düşünüyorum. Genelde zaten aktivite içeren buluşmalar oluyor. Bana eşinizin sosyal yönü zaten ortadayken sizinkini belki de o göremedi gibi geldi. Ama eğer kendinizden bahsederken, arkadaşlarımla sık görüşmem, kaliteli ama aralıklı vakit geçirmeyi tercih ederim (farazi söyliyorum) gibi konuştuysanız, eşiniz size dair bile bile belki de değiştiririm diye düşünerek evlendi.
Bunlar hep ayrıntı gibi görünen şeyler ama ortak noktada buluşup kararlar alınırsa çözülemez gelmiyor bana. Örneğin işe, eşinizle değil erken saatte kendi başınıza gitmeniz ve böylece geç kalmamanız gibi.
Ama eşinizin, sizin olmadığınız halde arkadaşlarınıza hamile olduğunuzu söylemesi veya çalışmanızı istememesi gibi kendinize dair sizi değiştirmeye zorlayan kararlar aldırmaya çalışması bence daha büyük meseleler.
Canım eşim Azeri Türk'ü. Amerikalı değil ki, çok uzak kültürler değil. Bizden bir tık daha gösterişi vs seviyorlar o kadar.Bence eşinin tuhaf olmasının bir nedeni de Türk olmamasi, bambaşka bir kültürden gelmesi. Ülke adi vermek ister mi bilmiyorum ama ben bir yerde okumuştum o ve oralı tanıdıklarım hep çok farklı gelmiştir bana da. Tabi sadece bu da değil aile yapısı da çok ilginç, annesi estetik parası istemişti oğlundane adamın bir de kendi tuhaflıgi da eklenince, çok kolay yalan söyleyebilmesi falan.. Yani her konuya manipülasyon falan yazıyorlar gıcık oluyordum ama bence an alasını bu adam yapıyor. Handeli hala iyi niyetinden adam terapi istedi sanıyor mesela bazı üyeler bile çok çocuk istediği için hamile yalanı demiştir yazık demişlerdi, halbuki amaç bence bambaşkaydı
Yanlış hatirlamiyorsam iranda yetişmişti, azerbaycan mi yoksa? Ben yorumu iranli arkadaslarimdan yola çıkıp yapmıştım, Azeri konusuna hiç girmeyeyimCanım eşim Azeri Türk'ü. Amerikalı değil ki, çok uzak kültürler değil. Bizden bir tık daha gösterişi vs seviyorlar o kadar.
Ben iyi niyetimden demiyorum da bir insan düzeltmek istemese neden terapi istesin diyorum.
Hamile demesinin amacı neydi peki?
Canım eşim Azeri Türk'ü. Amerikalı değil ki, çok uzak kültürler değil. Bizden bir tık daha gösterişi vs seviyorlar o kadar.
Ben iyi niyetimden demiyorum da bir insan düzeltmek istemese neden terapi istesin diyorum.
Hamile demesinin amacı neydi peki?
Ben bu hamile konusunu buradaki yorumlar sayesinde hatırladım, maalesef terapiste bahsetmeyi unuttum ama mutlaka bahsedicem ilk seansta. Nasıl unuttum bilmiyorum ben de.Yanlış hatirlamiyorsam iranda yetişmişti, azerbaycan mi yoksa? Ben yorumu iranli arkadaslarimdan yola çıkıp yapmıştım, Azeri konusuna hiç girmeyeyim
İnsan düzeltmek için değil ikna etmek için de terapi isteyebilir. Zaten gördüğümüz üzere böyle böyle sorunlarımız var ne yapalım değil de, handeli böyle böyle yapıyor haksız mıyım diyerek kendisi de belli ediyor bunu.
Çocuk işinde de üstünde gizli bir baskı kurmak için yapmıştı. Yani içten içe üzülüp de hayal kurup yapmış gibi bir olay değildi bu. Bazıları çocuk konusunu çok kutsal gördüğü için adamın tarafından bakmisti ama böyle bir yalanı sağlıklı bir insan söylemez. Terapiste konuyu anlattiysaniz mesela orda da kendini haklı çıkarmak için muazzam bir yalan söylediğine eminim.
Ben bu hamile konusunu buradaki yorumlar sayesinde hatırladım, maalesef terapiste bahsetmeyi unuttum ama mutlaka bahsedicem ilk seansta. Nasıl unuttum bilmiyorum ben de.
Zaten sürekli haksız mıyım diyor terapi esnasında. Biz haklı haksız aramıyoruz dedi terapist de.çünkü terapi, bir moda haline geldiğinden beri amacından saptı. bunun şarlatan bir psikologun dizilerinin gündeme yerleşmesinde de payı var.
artık insanlar, terapi alırken kendinde zorluk yaratan noktaları düzeltmek ya da yaralarını sarmak amacıyla değil; sorumluluğun kendisinde olması gereken herşeyi karşı tarafa yüklemek amacıyla alıyor.
Örnek vermek gerekirse; aile dizimi şaklabanlığı çıktığından beri insanlar karakterinde gündelik hayatını dahi zorlaştıran yanları törpülemek yerine "annem bana hamileyken babam bağırmış da ben bu yüzden böyle olmuşum" gibi.
sizin eşiniz de farklı bir noktada dğeil bu anlamda. ilişkinizde bir pürüz varsa bunda her ikiniz de sorumluluk sahibisiniz ama eşiniz ergenliğine henüz girmiş bir oğlan çocuğu terapiste ağlamış da ağlamış. bütün sorumluluğu ve yükü sırtından sizin yüklenmeniz için atmış.
Sizin de vesilenizle söyleyeyim, belki bir gören olur. Eğer iyi bir terapistle ilerleyen hanımlar varsa özelden yazsınlar lütfen.aynı terapist ile görüşmemelisiniz sanırım. lütfen burada alandaki uzman hanımların da görüşlerini alın bu konuda ve bunu yabana atmayın.
Sizin de vesilenizle söyleyeyim, belki bir gören olur. Eğer iyi bir terapistle ilerleyen hanımlar varsa özelden yazsınlar lütfen.
Şu "ev islerinde yardim eder" cumlesini asla anlamadim ve anlamicam sanirim, bu cümleyi kullanan kadinlarin sayisi da o kadar cok ki.Ev işlerine yardım ediyor ama yeterli değil, maalesef kadın eli erkek eli farkı var. Mesela evi süpürür, bulaşık ve çamaşır makinelerini boşaltır. Lavaboyu yıkar. Geri kalan her şeyi ben yaparım.
Terapist cidden daha da kötü etti gibi bu seanstan sonra.
Eşime göre evde oturup dinlenmek suç, ben de öyle bir psikolojiye girmişim ki evde oturunca kendimi kötü hissediyorum artık.
Size katılıyorum söyleme tarzı yanlış anlaşılıyor ama ben sadece benim görevim gibi düşünmüyorum. Ben de ona yardım ediyorum o zaman. Bizim aramızda böyle bir şey hiçbir zaman olmadı, ev işi tamamen senin falan. Sadece iş bölümümüz var. Mesela çamaşır katlamak benim işim olduğu için eşim onu yapmamış diyebiliyor. Ev süpürmeyle ilgili bana sitem edemez çünkü o onun işi. Çoğu işi ben yapıyorum evet ama bu da benim tercihim. Eşim diğer ev işlerinde başarılı değil, içime sinmiyor.Şu "ev islerinde yardim eder" cumlesini asla anlamadim ve anlamicam sanirim, bu cümleyi kullanan kadinlarin sayisi da o kadar cok ki.
Ev islerini o kadar kendi gorevleri gibi goruyorlar ki, esleri sadece yardım edebilir.
Hanimlar şunu herkes kabul etsin, anlasin, artik her neyse, ev isi o evde yasayan herkesin görevidir, birinin digerine yardimda bulunduğu bir sey değil.
O kadar ustleniyorsunuz ki evin görevlerini, karsi taraf rahatca, is yapmamis, yatmis diyebiliyor
Evlilik terapisi sacmaligina inanmayanlardanim.
Benim icin yasam koclugundan daha cok para tuzağı.
Bireysel evlilik terapisi nasil oluyor hem?
Evliliginizdeki sorunlari da anlayamadim, adamin sorunu sizin arkadaslarinizla sosyal Aktivitäte yapmamaniz mi yani?
Merhaba kızlar. O kadar sinirliyim ki dünden beri anlatamam. Eşimle birkaç problemimizden dolayı terapiye başlamıştık. Hem çift hem bireysel. Online alıyoruz. Dün akşam 21.30'da eşimin seansı vardı. Evden çıkabileceğimi söyledim rahat konuşması açısından ama gerek görmedi. Ben de o zaman odanın kapısını kapatabilirsin dedim, ben de tvyi açarım duymam seni dedim; o şekilde anlaştık. Seans başladı ama eşim sanki bana duyurmaya çalışır gibi yüksek sesle konuşuyordu. Ben de merakıma yenik düşüp duymamak için çaba sarf etmedim açıkçası. Evet ayıp ettim biliyorum ama onun da çabası yoktu duymayayım diye. Terapiste resmen beni şikayet ediyordu, şikayet ederken de ben eşimi kimseye kötülemem, sadece size anlatıyorum ki bana çözüm sunun vs. Sonuçta siz uzmansınız diyordu ama söyledikleri o kadar manasızdı ki. Söyledikleri şunlar;
1- 'Eşim gezmeyi sevmiyor' (O kadar geziyoruz ki, hafta sonu asla evde oturmayız ama asla. Hatta o kadar dışarıdayım ki arkadaş çevremde alay konusu oldu evde oturmuyorsun vs diye)
2-'Eşim girişken değil, soğuk bir insan'. (Mesafeliyim evet, eşimi memnun etmek için sahte mi davranmalıyım? Eşimin arkadaşları bana uygun değil, dolayısıyla onlarla görüşmek istemiyorum, buna sinirleniyor en çok. Ben daha çok çift olarak gezmeyi seviyorum.)
3-Dün 1 mayıs olduğu için evdeydim, eşim işe gitti. 1 mayıs gecesi eğlenmeye gittik, eve geldiğimizde saat 03.00 falandı. Ben de uyudum bütün gün, dinlendim. Çamaşırlar vs vardı katlanacak, onları toplamamıştım ev de bir tık dağınıktı. Her zaman evimin düzenine ve temizliğine dikkat ederim, sadece 1 gün kendime izin vermiştim :) Terapiste; 'Eve geldim, hiçbir yeri toplamamıştı. Ben evi temizler diye düşündüm, bütün gün uyumuş' dedi :)
4-'Eşim arkadaşlarıyla plan yapmıyor, istiyorum ki kendi çevresiyle de sosyalleşsin' (Yahu ben haftanın 6 günü çalışıyorum. Bütün arkadaşlarım da çalışıyor. 1 gün iznim var, seninle geçiriyorum. Sevinmen gerekmez mi? Ki fırsat buldukça arkadaşlarımla da plan yapıyorum. Konser, tiyatro vs sık sık giderim. )
Allah aşkına bunlar suç mu? Yoksa benim karakterim, yapım mı? Bunları nasıl değiştireyim, ben buyum! Beni ot gibi yaşıyorum gibi hissettirdi, yetersiz hissettirdi bu söyledikleri. O kadar sosyal bir insanım ki inanın evde durmuyorum, ona rağmen 'iş-ev-uyku üçgeninde yaşıyorsun' diyor. Napayım artık çadır mı kurayım dışarıya?
Terapist de eşime, Handeli'nin sevgi dili sizden ilgi görmek, sizin onun peşinden koşmanız dedi! Eşim bir konuda suçluysa peşimden koşar düzelmem için bu doğru ama hatasını bildiği için yapar bunu. Terapist böyle yönlendirince eşim sabah bana günaydın bile demedi :) Baktım resmen küsüz gibi. Dün akşam biraz tartıştık ama 1-2 cümleyle yani, onun için küsmüş gibiydi, normalde asla takılmayacağı şeyler. Terapist hata yaptı bence, yanlış yönlendirdi.
Son olarak biz işe beraber geliyoruz. Motorumuz var, aynı muhitte çalışıyoruz. Eşimin kendi işi, ben bir yerde çalışanım. Geç kalmam doğal olarak hoş karşılanmıyor ve ben de geç kalınca rahatsız hissediyorum. Yüz kere 8'de evden çıkmamız lazım dememe rağmen çıkamıyor. Sabah kalktı 8'e geliyor saat, duşa girdi :) 15 dk geç çıktık, trafik de yoğunlaştığı için 20 dk geç kaldım. Bilerek yaptığını düşünüyorum.
Nasıl bir yol izlemeliyim? Şu an konuşmuyoruz. İdare etmekten bıktım. En azından hatasını bilip özür dileyip yanaşırdı, şimdi terapist öyle söyleyince adam 180 derece döndü, beni peşinde koşturmak istiyor.
Ev işlerine yardım ediyor ama yeterli değil, maalesef kadın eli erkek eli farkı var. Mesela evi süpürür, bulaşık ve çamaşır makinelerini boşaltır. Lavaboyu yıkar. Geri kalan her şeyi ben yaparım.
Terapist cidden daha da kötü etti gibi bu seanstan sonra.
Eşime göre evde oturup dinlenmek suç, ben de öyle bir psikolojiye girmişim ki evde oturunca kendimi kötü hissediyorum artık.
ay sinirden cümleyi alıntılayamadım. Hadsiz terapist ne demek ya pesınden kosmanızı ıstıyor ne demek bu ya bunlara bu diplomayı kim veriyor.Merhaba kızlar. O kadar sinirliyim ki dünden beri anlatamam. Eşimle birkaç problemimizden dolayı terapiye başlamıştık. Hem çift hem bireysel. Online alıyoruz. Dün akşam 21.30'da eşimin seansı vardı. Evden çıkabileceğimi söyledim rahat konuşması açısından ama gerek görmedi. Ben de o zaman odanın kapısını kapatabilirsin dedim, ben de tvyi açarım duymam seni dedim; o şekilde anlaştık. Seans başladı ama eşim sanki bana duyurmaya çalışır gibi yüksek sesle konuşuyordu. Ben de merakıma yenik düşüp duymamak için çaba sarf etmedim açıkçası. Evet ayıp ettim biliyorum ama onun da çabası yoktu duymayayım diye. Terapiste resmen beni şikayet ediyordu, şikayet ederken de ben eşimi kimseye kötülemem, sadece size anlatıyorum ki bana çözüm sunun vs. Sonuçta siz uzmansınız diyordu ama söyledikleri o kadar manasızdı ki. Söyledikleri şunlar;
1- 'Eşim gezmeyi sevmiyor' (O kadar geziyoruz ki, hafta sonu asla evde oturmayız ama asla. Hatta o kadar dışarıdayım ki arkadaş çevremde alay konusu oldu evde oturmuyorsun vs diye)
2-'Eşim girişken değil, soğuk bir insan'. (Mesafeliyim evet, eşimi memnun etmek için sahte mi davranmalıyım? Eşimin arkadaşları bana uygun değil, dolayısıyla onlarla görüşmek istemiyorum, buna sinirleniyor en çok. Ben daha çok çift olarak gezmeyi seviyorum.)
3-Dün 1 mayıs olduğu için evdeydim, eşim işe gitti. 1 mayıs gecesi eğlenmeye gittik, eve geldiğimizde saat 03.00 falandı. Ben de uyudum bütün gün, dinlendim. Çamaşırlar vs vardı katlanacak, onları toplamamıştım ev de bir tık dağınıktı. Her zaman evimin düzenine ve temizliğine dikkat ederim, sadece 1 gün kendime izin vermiştim :) Terapiste; 'Eve geldim, hiçbir yeri toplamamıştı. Ben evi temizler diye düşündüm, bütün gün uyumuş' dedi :)
4-'Eşim arkadaşlarıyla plan yapmıyor, istiyorum ki kendi çevresiyle de sosyalleşsin' (Yahu ben haftanın 6 günü çalışıyorum. Bütün arkadaşlarım da çalışıyor. 1 gün iznim var, seninle geçiriyorum. Sevinmen gerekmez mi? Ki fırsat buldukça arkadaşlarımla da plan yapıyorum. Konser, tiyatro vs sık sık giderim. )
Allah aşkına bunlar suç mu? Yoksa benim karakterim, yapım mı? Bunları nasıl değiştireyim, ben buyum! Beni ot gibi yaşıyorum gibi hissettirdi, yetersiz hissettirdi bu söyledikleri. O kadar sosyal bir insanım ki inanın evde durmuyorum, ona rağmen 'iş-ev-uyku üçgeninde yaşıyorsun' diyor. Napayım artık çadır mı kurayım dışarıya?
Terapist de eşime, Handeli'nin sevgi dili sizden ilgi görmek, sizin onun peşinden koşmanız dedi! Eşim bir konuda suçluysa peşimden koşar düzelmem için bu doğru ama hatasını bildiği için yapar bunu. Terapist böyle yönlendirince eşim sabah bana günaydın bile demedi :) Baktım resmen küsüz gibi. Dün akşam biraz tartıştık ama 1-2 cümleyle yani, onun için küsmüş gibiydi, normalde asla takılmayacağı şeyler. Terapist hata yaptı bence, yanlış yönlendirdi.
Son olarak biz işe beraber geliyoruz. Motorumuz var, aynı muhitte çalışıyoruz. Eşimin kendi işi, ben bir yerde çalışanım. Geç kalmam doğal olarak hoş karşılanmıyor ve ben de geç kalınca rahatsız hissediyorum. Yüz kere 8'de evden çıkmamız lazım dememe rağmen çıkamıyor. Sabah kalktı 8'e geliyor saat, duşa girdi :) 15 dk geç çıktık, trafik de yoğunlaştığı için 20 dk geç kaldım. Bilerek yaptığını düşünüyorum.
Nasıl bir yol izlemeliyim? Şu an konuşmuyoruz. İdare etmekten bıktım. En azından hatasını bilip özür dileyip yanaşırdı, şimdi terapist öyle söyleyince adam 180 derece döndü, beni peşinde koşturmak istiyor.
Hiçbir fikrim yok.neden evden bu kadar nefret ediyor eşiniz
terapistinizin soyledikleri cok yavan ve klise, umarim yetkin biridir.Merhaba kızlar. O kadar sinirliyim ki dünden beri anlatamam. Eşimle birkaç problemimizden dolayı terapiye başlamıştık. Hem çift hem bireysel. Online alıyoruz. Dün akşam 21.30'da eşimin seansı vardı. Evden çıkabileceğimi söyledim rahat konuşması açısından ama gerek görmedi. Ben de o zaman odanın kapısını kapatabilirsin dedim, ben de tvyi açarım duymam seni dedim; o şekilde anlaştık. Seans başladı ama eşim sanki bana duyurmaya çalışır gibi yüksek sesle konuşuyordu. Ben de merakıma yenik düşüp duymamak için çaba sarf etmedim açıkçası. Evet ayıp ettim biliyorum ama onun da çabası yoktu duymayayım diye. Terapiste resmen beni şikayet ediyordu, şikayet ederken de ben eşimi kimseye kötülemem, sadece size anlatıyorum ki bana çözüm sunun vs. Sonuçta siz uzmansınız diyordu ama söyledikleri o kadar manasızdı ki. Söyledikleri şunlar;
1- 'Eşim gezmeyi sevmiyor' (O kadar geziyoruz ki, hafta sonu asla evde oturmayız ama asla. Hatta o kadar dışarıdayım ki arkadaş çevremde alay konusu oldu evde oturmuyorsun vs diye)
2-'Eşim girişken değil, soğuk bir insan'. (Mesafeliyim evet, eşimi memnun etmek için sahte mi davranmalıyım? Eşimin arkadaşları bana uygun değil, dolayısıyla onlarla görüşmek istemiyorum, buna sinirleniyor en çok. Ben daha çok çift olarak gezmeyi seviyorum.)
3-Dün 1 mayıs olduğu için evdeydim, eşim işe gitti. 1 mayıs gecesi eğlenmeye gittik, eve geldiğimizde saat 03.00 falandı. Ben de uyudum bütün gün, dinlendim. Çamaşırlar vs vardı katlanacak, onları toplamamıştım ev de bir tık dağınıktı. Her zaman evimin düzenine ve temizliğine dikkat ederim, sadece 1 gün kendime izin vermiştim :) Terapiste; 'Eve geldim, hiçbir yeri toplamamıştı. Ben evi temizler diye düşündüm, bütün gün uyumuş' dedi :)
4-'Eşim arkadaşlarıyla plan yapmıyor, istiyorum ki kendi çevresiyle de sosyalleşsin' (Yahu ben haftanın 6 günü çalışıyorum. Bütün arkadaşlarım da çalışıyor. 1 gün iznim var, seninle geçiriyorum. Sevinmen gerekmez mi? Ki fırsat buldukça arkadaşlarımla da plan yapıyorum. Konser, tiyatro vs sık sık giderim. )
Allah aşkına bunlar suç mu? Yoksa benim karakterim, yapım mı? Bunları nasıl değiştireyim, ben buyum! Beni ot gibi yaşıyorum gibi hissettirdi, yetersiz hissettirdi bu söyledikleri. O kadar sosyal bir insanım ki inanın evde durmuyorum, ona rağmen 'iş-ev-uyku üçgeninde yaşıyorsun' diyor. Napayım artık çadır mı kurayım dışarıya?
Terapist de eşime, Handeli'nin sevgi dili sizden ilgi görmek, sizin onun peşinden koşmanız dedi! Eşim bir konuda suçluysa peşimden koşar düzelmem için bu doğru ama hatasını bildiği için yapar bunu. Terapist böyle yönlendirince eşim sabah bana günaydın bile demedi :) Baktım resmen küsüz gibi. Dün akşam biraz tartıştık ama 1-2 cümleyle yani, onun için küsmüş gibiydi, normalde asla takılmayacağı şeyler. Terapist hata yaptı bence, yanlış yönlendirdi.
Son olarak biz işe beraber geliyoruz. Motorumuz var, aynı muhitte çalışıyoruz. Eşimin kendi işi, ben bir yerde çalışanım. Geç kalmam doğal olarak hoş karşılanmıyor ve ben de geç kalınca rahatsız hissediyorum. Yüz kere 8'de evden çıkmamız lazım dememe rağmen çıkamıyor. Sabah kalktı 8'e geliyor saat, duşa girdi :) 15 dk geç çıktık, trafik de yoğunlaştığı için 20 dk geç kaldım. Bilerek yaptığını düşünüyorum.
Nasıl bir yol izlemeliyim? Şu an konuşmuyoruz. İdare etmekten bıktım. En azından hatasını bilip özür dileyip yanaşırdı, şimdi terapist öyle söyleyince adam 180 derece döndü, beni peşinde koşturmak istiyor.