Evet, terapist de eşime 'siz hatalı arıyorsunuz, bu şekilde bir şey çözümlenemez' demişti çift seansta. Eşim sürekli olayları anlatıp 'haksız mıyım' diyordu.Bu arada uzman varsa beni düzeltsin fakat şu anda siz destek almıyorsunuz.
Terapilerde ortak bir nokta vardır. Ortadaki kusurlu durumun düzelmesi için gerçekten ortada bir hata olduğunu bilen ama çıkar yol bulamayan birey, bir uzmanın görüşüne başvurur. Sizin eşiniz ise birşey düzeltmeye çalışmıyor; çünkü kendisinin kusurlu olduğunu düşünmüyor. o, sadece sizden dert yanarak kendini haklı çıkarmanın derdinde. bu şekilde hiçbir şey düzelmez.
Ayyy(!) Ben de bu yorumları anlamıyorum. Problem yaşadığımız ve çözemediğimiz için zaten bir uzmandan destek alıyoruz. Özel hayatımı yakın çevreme açabilen biri değilim. İnsanlardan fikir almak için bu platformu kullanıyoruz. Doğru ya da yanlış bir şeyler yapıyoruz ve göremediğimiz hatalarımızı görmemize yardımcı olacak, 3. gözlerden yorum alıyoruz.
Çift terapisi de çözüme ulaştırmazsa bizi zaten sonuç belli. Hiç çabalamadan, aaaa deyip kestirip atıp hemen evliliği bitireceksek emin olun dünyada evli insan kalmaz. Evet, neden hala evlisin diye düşünülmesi de normal bu arada ona da lafım yok. Yalnız evlilik böyle bir şey ne yazık ki. Çat diye kestirip atmak istemiyorsun. Hele de arada hala sevgi varsa. Bazen sevgi yetmiyor evet ama elimden geleni yaptım rahatlığına da erişmek lazım.
Terapist konusuna gelince de, terapistin yaptığı anormal geldi. Yine fikir almak için yazdım. Siz eğer bu tarz konulardan hoşlanmıyorsanız BDV konusundan acilen uzaklaşın zira çoğu konunun yanında benim konum çok masum :) Hayır ne bekliyorsunuz bu başlık altında ne kadar mutlu olduğumuzu mu yazalım?!
Evet, terapist de eşime 'siz hatalı arıyorsunuz, bu şekilde bir şey çözümlenemez' demişti çift seansta. Eşim sürekli olayları anlatıp 'haksız mıyım' diyordu.
Hayır ben de onu anlamıyorum. O zaman yan baktın deyip herkes boşansın. Maalesef evlilik böyle bir şey. Şiddet ve sadakatsizlik yoksa, sırf anlaşamıyoruz diye boşanılacaksa evli çift kalmazdı. Önemli olan 2 tarafın da çözüm araması.bende tüm yorumları okuyamadım ama , aynı kişiden hem bireysel hem de çift terapisti almanın doğruluğundan emin olamadım ben
Bende eşimle çok başka sorunlar yaşadığım için bir konu açmıştım herkesin tek yazdığı şey boşan oldu.
Ben konuyu açtıktan sonra , herkes boşan yazmıştı bana , o akşam eşim gelip sen benden boşanmayı düşünüyorsun hissediyorum deyip , ne var ne yok konuştuk , resmen kızların buradaki yazdıkları adama enerji olarak gitmiş bi silkelendi
Şimdi evet boşanmak ilişkiyi bitirmekte bir tercih ama zaten mevcut durumun düzelmesi için bir yol arayışında değil miyiz hepimiz ? Mevcutu düzeltmek daha makul bi çözüm , orta yolu bulmak
Bence siz terapisti bırakıp , o kadına ödediğiniz parayla daha kaliteli vakitler geçirip , daha detaylı konuşmanız lazım , birbirinizle kavga etmeden , olabildiğince dürüstçe
eşinizin bazı konularda haklı olduğunu duymaya ihtiyacı olabilir mi ? Bunu sizden duysa belki daha iyi olma mı ?Evet, terapist de eşime 'siz hatalı arıyorsunuz, bu şekilde bir şey çözümlenemez' demişti çift seansta. Eşim sürekli olayları anlatıp 'haksız mıyım' diyordu.
Aaa o üyemi buuu.Bi kere de hamile değilken hamile filan demişti sanki sizin eşiniz. Yanlış hatırlamıyorsam. Siz de mi terapistiyle görüşseniz acaba farklı şeyleri bahane ederek tabi.
ya bura maalesef öyle bir kitle var , direk boşan yazan var.Hayır ben de onu anlamıyorum. O zaman yan baktın deyip herkes boşansın. Maalesef evlilik böyle bir şey. Şiddet ve sadakatsizlik yoksa, sırf anlaşamıyoruz diye boşanılacaksa evli çift kalmazdı. Önemli olan 2 tarafın da çözüm araması.
Eşimin yaptıkları evet çok yanlış geliyor bana da, zaten düzelmezse yolun sonu belli ama en azından çabasını görüyorum. Terapi vs eşim ayarladı.
klavyeden boşan yazmak kolay çünkü :) Onlara da saygı duyuyorum tabi etkilenmeyin kararınızı kendiniz verinHayır ben de onu anlamıyorum. O zaman yan baktın deyip herkes boşansın. Maalesef evlilik böyle bir şey. Şiddet ve sadakatsizlik yoksa, sırf anlaşamıyoruz diye boşanılacaksa evli çift kalmazdı. Önemli olan 2 tarafın da çözüm araması.
Eşimin yaptıkları evet çok yanlış geliyor bana da, zaten düzelmezse yolun sonu belli ama en azından çabasını görüyorum. Terapi vs eşim ayarladı.
Psikologunuz hakkında (ehil ya da değil) yorum yapamicam burada yazdiklarinizla sınırlı çıkarım yapmak mümkün değil, ancak şunu soylemek isterim, Google yorumları ya da sitelerdeki yorumlara ve puanlara güvenmeyin, bunların çoğu gerçeği yansıtmıyor, çok iyi duayen olan bı kaç uzmanın yorumlarına baktiginizda 4-5 i geçmez yorum sayısı. Ne zaman doktora ya da bir uzmana gittiğimizde dur girip şu doktora bir yorum yazayım diyoruz.Merhaba kızlar. O kadar sinirliyim ki dünden beri anlatamam. Eşimle birkaç problemimizden dolayı terapiye başlamıştık. Hem çift hem bireysel. Online alıyoruz. Dün akşam 21.30'da eşimin seansı vardı. Evden çıkabileceğimi söyledim rahat konuşması açısından ama gerek görmedi. Ben de o zaman odanın kapısını kapatabilirsin dedim, ben de tvyi açarım duymam seni dedim; o şekilde anlaştık. Seans başladı ama eşim sanki bana duyurmaya çalışır gibi yüksek sesle konuşuyordu. Ben de merakıma yenik düşüp duymamak için çaba sarf etmedim açıkçası. Evet ayıp ettim biliyorum ama onun da çabası yoktu duymayayım diye. Terapiste resmen beni şikayet ediyordu, şikayet ederken de ben eşimi kimseye kötülemem, sadece size anlatıyorum ki bana çözüm sunun vs. Sonuçta siz uzmansınız diyordu ama söyledikleri o kadar manasızdı ki. Söyledikleri şunlar;
1- 'Eşim gezmeyi sevmiyor' (O kadar geziyoruz ki, hafta sonu asla evde oturmayız ama asla. Hatta o kadar dışarıdayım ki arkadaş çevremde alay konusu oldu evde oturmuyorsun vs diye)
2-'Eşim girişken değil, soğuk bir insan'. (Mesafeliyim evet, eşimi memnun etmek için sahte mi davranmalıyım? Eşimin arkadaşları bana uygun değil, dolayısıyla onlarla görüşmek istemiyorum, buna sinirleniyor en çok. Ben daha çok çift olarak gezmeyi seviyorum.)
3-Dün 1 mayıs olduğu için evdeydim, eşim işe gitti. 1 mayıs gecesi eğlenmeye gittik, eve geldiğimizde saat 03.00 falandı. Ben de uyudum bütün gün, dinlendim. Çamaşırlar vs vardı katlanacak, onları toplamamıştım ev de bir tık dağınıktı. Her zaman evimin düzenine ve temizliğine dikkat ederim, sadece 1 gün kendime izin vermiştim :) Terapiste; 'Eve geldim, hiçbir yeri toplamamıştı. Ben evi temizler diye düşündüm, bütün gün uyumuş' dedi :)
4-'Eşim arkadaşlarıyla plan yapmıyor, istiyorum ki kendi çevresiyle de sosyalleşsin' (Yahu ben haftanın 6 günü çalışıyorum. Bütün arkadaşlarım da çalışıyor. 1 gün iznim var, seninle geçiriyorum. Sevinmen gerekmez mi? Ki fırsat buldukça arkadaşlarımla da plan yapıyorum. Konser, tiyatro vs sık sık giderim. )
Allah aşkına bunlar suç mu? Yoksa benim karakterim, yapım mı? Bunları nasıl değiştireyim, ben buyum! Beni ot gibi yaşıyorum gibi hissettirdi, yetersiz hissettirdi bu söyledikleri. O kadar sosyal bir insanım ki inanın evde durmuyorum, ona rağmen 'iş-ev-uyku üçgeninde yaşıyorsun' diyor. Napayım artık çadır mı kurayım dışarıya?
Terapist de eşime, Handeli'nin sevgi dili sizden ilgi görmek, sizin onun peşinden koşmanız dedi! Eşim bir konuda suçluysa peşimden koşar düzelmem için bu doğru ama hatasını bildiği için yapar bunu. Terapist böyle yönlendirince eşim sabah bana günaydın bile demedi :) Baktım resmen küsüz gibi. Dün akşam biraz tartıştık ama 1-2 cümleyle yani, onun için küsmüş gibiydi, normalde asla takılmayacağı şeyler. Terapist hata yaptı bence, yanlış yönlendirdi.
Son olarak biz işe beraber geliyoruz. Motorumuz var, aynı muhitte çalışıyoruz. Eşimin kendi işi, ben bir yerde çalışanım. Geç kalmam doğal olarak hoş karşılanmıyor ve ben de geç kalınca rahatsız hissediyorum. Yüz kere 8'de evden çıkmamız lazım dememe rağmen çıkamıyor. Sabah kalktı 8'e geliyor saat, duşa girdi :) 15 dk geç çıktık, trafik de yoğunlaştığı için 20 dk geç kaldım. Bilerek yaptığını düşünüyorum.
Nasıl bir yol izlemeliyim? Şu an konuşmuyoruz. İdare etmekten bıktım. En azından hatasını bilip özür dileyip yanaşırdı, şimdi terapist öyle söyleyince adam 180 derece döndü, beni peşinde koşturmak istiyor.
Eşiniz geçinmeye gönlü oldugu için değil, dışarıdan öyle görünüp sonucunda yine kendi istediğini size yaptırmak için çaba harcıyor. Bence sizin bunu özellikle gozlemlemeniz lazım. Onun istediği oldukça mutlu olur mutlu eder, orta yolda buluşmak gibi bir niyeti yok, eninde sonunda onun lafına geleceğinize emin. Sizi kendince iyi niyetliymis seviyormus gibi yapip terbiye etmeye çalışırken birden terapistin sizin ilgiye ihtiyacından bahsetmesiyle yöntemini değiştirip şimdi de küserek terbiye edeceğini düşünüyor.Eşim bana duyurmak için yaptı, ben öyle düşünüyorum. Aynı evdeyiz görüntülü arama yapılırsa, ses de açıksa nasıl duyulmasın ki? Ben de duymayayım diye kapıyı kapatmadım orası doğru. O da kapatmadı ama. Ben kapatabilirsin dedim. Eşimin geçinmeye gönlü var bence, düzeltmeye çalışan hep o oldu nitekim. Sorun şu ki beni olduğum gibi kabul etmiyor, kendimden ödün vermemi istiyor.
Eşiniz terapisti çözüm bulmaktan ziyade, hakem olarak tercih etmiş bence. Size göre kişiliğiniz, ona göre hatalı davranışlarınızı bir baskasindan duyarsanız değişeceğinizi düşünüyor, bu yüzden de terapi saatinde evde olmanız işine gelmiş.
Tamam da adam şikayetçi demek ki sizin kisiliginizden. Anlattıysa demek ki böyle hissediyordur. Sizi sevmiş evlenmis, belki karakterinizin yüzde 70ini seviyor ama kalanına gıcık oluyor, arkadaşlarıyla takılmamaniz mesela onu rahatsız eden bir şeymiş adam da bunu paylaşmış.Yanlış anladınız... Sorun eşimin içini dökmesi, beni şikayet etmesi değil ki. Şikayetçi olduğu konular benim kişiliğimle alakalı. Eşime yaptığım bir yanlış değil ki. Ben buyum, bunu bilerek evlendi benimle. Terapiste karım böyle böyle diye anlatınca bizim aramızdaki sorunlar çözülmeyecek. Ben ona bir hata yapsam, anlatır içini döker anlarım ama karım gezmeyi sevmiyor, hata mı suç mu? Terapist bu aşamada nasıl bir yardımda bulunabilir? Beni elimden tutup gezmelere mi götürecek. Artı olarak ben elimden geldiğince onun istediği gibi yaşamaya çalışıyorum ama artık kendimden vermek istemiyorum. Benim burada anlattıklarım, terapistime açtıklarım hep eşimin bana karşı yaptığı yanlışlar üzerine. Bunlara bir çözüm bulabilirim, akıl alabilirim insanlardan ve fayda da görebilirim ama onun benden şikayetçi olduğu şeyler benim karakterim, kişiliğim.
Ben sizin baskın olduğunuzu düşünmüyorum tam tersi eşinizi memnun etmeye çalışıyorsunuz. Sizin sınırlarınıza dokunan şeylerde pürüz çıkıyor. Yani sussanız yine sorun olmayacak gibi.Belki inanmayacaksın ama biz gerçekten çok severek evlendik. Aşk evliliğiydi. Hatta kavga bile etmeden evlendik desem yeridir. Bunun da sağlıklı olmadığını sonradan anladım. Eşimin beni sevmediğini da asla düşünmüyorum ama maalesef ben baskın, o baskın birbirimizi idare edemiyoruz. O da ben de benim dediğim olsun istiyoruz sanırım sorun bu.
ama zamanını neye harcamak istediğin senin tercihin ve seni ilgilendirirEvet çalışmamı istemiyor. Bana hep işe harcayacağın vakti hobilerine ayır diyor ama mal mülk sahibi insanlar değiliz. Eşim çok hayalperest ben de tam tersi aşırı realistim.
Evet 3 gün dışarıdayım en az ve inanın ben de bilmiyorum her gün dışarıda olsam bu bize ne kazandıracak. Anlayamıyorum.
Yanlış anladınız... Sorun eşimin içini dökmesi, beni şikayet etmesi değil ki. Şikayetçi olduğu konular benim kişiliğimle alakalı. Eşime yaptığım bir yanlış değil ki. Ben buyum, bunu bilerek evlendi benimle. Terapiste karım böyle böyle diye anlatınca bizim aramızdaki sorunlar çözülmeyecek. Ben ona bir hata yapsam, anlatır içini döker anlarım ama karım gezmeyi sevmiyor, hata mı suç mu? Terapist bu aşamada nasıl bir yardımda bulunabilir? Beni elimden tutup gezmelere mi götürecek. Artı olarak ben elimden geldiğince onun istediği gibi yaşamaya çalışıyorum ama artık kendimden vermek istemiyorum. Benim burada anlattıklarım, terapistime açtıklarım hep eşimin bana karşı yaptığı yanlışlar üzerine. Bunlara bir çözüm bulabilirim, akıl alabilirim insanlardan ve fayda da görebilirim ama onun benden şikayetçi olduğu şeyler benim karakterim, kişiliğim.
Bu yorumunuz bana ilginç geldi. Eşiniz peşinizden koşan tarafmış, önceki söylediklerinizden bunu anladım. Evliliklerin dinamiği farklıdır elbette, kadın olarak peşimizden koşulmasını isteriz. Ama eğer bu sürekli hale gelmişse (sizde öyledir diye demiyorum, siz kendinizi en iyi bilirsiniz) bu karşı tarafı yorar. Boşanalım derse boşanırız ama çabası hoşuma gidiyor diyorsunuz. Siz boşanmak istiyor musunuz? Veya evli kalmak karşıdakinin çabasına mı bağlı sadece? Bunları ister istemez sorguladım.Hayır üslubunuz çok kibar, sert gelmedi. Yani şöyle, eşimin boşanmak istememesi ve çabalaması elbette beni mutlu ediyor. Dediğim gibi bu iş olmuyor deme sebebim sevgisizlik değil, anlaşmamamız. Terapi fikriyle geldiğinde de hoşuma gitmişti ama şunu dürüstçe söylüyorum ki tamam hadi gel boşanalım dese bugün biter bu evlilik. Çünkü hem böyle şeyler yaşayıp üstüne de bitirmek istese artık uzatmanın hiçbir anlamı olmaz. Evet çabalaması hoşuma gidiyor.
iyi de yengenc sevgi zaten bir insanı kusurlarıyla da kabul etmek değil midir ?Tamam da adam şikayetçi demek ki sizin kisiliginizden. Anlattıysa demek ki böyle hissediyordur. Sizi sevmiş evlenmis, belki karakterinizin yüzde 70ini seviyor ama kalanına gıcık oluyor, arkadaşlarıyla takılmamaniz mesela onu rahatsız eden bir şeymiş adam da bunu paylaşmış.
Daha saçma bir şey de söyleyebilirdi . Sonuçta adam bundan rahatsızmis bu dile getirmiş. Çözülmesini istiyor ki paylaşmis. Ortada bir sorun varken neden bunu terapistten gizlesin ki?
Benim kendi terapi deneyimim annemle dolu olduğu için ondan ornek vereceğim. Benim anlattığım, dert yakindığım konularin neredeyse tamamı annemin kişiliği ile ilgiliydi. Ben duygusal yengec cocuguydum o da bir anı bir anına tutmayan ikizler kadiniydi. Frekansimiz bir türlü uymadı. Anlattiklarimda annemi değiştirecek bir şey bile yok çünkü annem zaten o terapiye gelmedi. Amacım orta yolu bulsun, 'ama annen de şöyle boyle ona da hak ver' demesi değildi. Sonuçta terapi karşı tarafla ilgili değil , senin olaylara bakışinla ilgili bir şeydir. Psikolog dünyadaki diğer insanların sana iyi davranmasını sağlayamaz ama senin o olaya bakisini degistirmeni sağlayabilir . Zaten amacı da budur. O yüzden adam tüm icindekileri söylemiş, çok da iyi yapmış.
Ben online terapi alsaydım ve annem duyup 'beni şikayet ediyorsun millete, ne yaptıysam senin iyiliğin için yaptım, eleştirdiğin şey benim kişiliğim' vs diye gönül koysa çok haksız bir tepki olarak algilardim. Bu yüzden sizin tepkiniz de bana çok haksız geliyor.
Bu yüzden alınmaya, kırılmaya gerek yok. İnşallah psikolog işinin ehlidir de zamanla eşinize daha güzel bir bakış açısı kazandırır. Size de aynı şekilde, bir orta yol bulursunuz yürüyecek
Haydaaaiyi de yengenc sevgi zaten bir insanı kusurlarıyla da kabul etmek değil midir ?
o yüzde 30luk kısma saygı duymak neden bu kadar zor ?
bu kusurlar eğer çok ciddi çok sakıncalı şeyler değilse bunları kabullenmek gerekmiyor mu ?
kimse %100 değildir kör kütük aşık olduğumuz insanın bile illa ki bize uymayan tarafları olabilir
adamın şikayetçi olduğu konular atla deve değil sonuçta ne iğrenç karakterleri ne pis huyları olan insanlar var
ama istekleri çok mantıksız
kadının mizacıyla alakalı şeyler tamamen
arkadaşlarımı sevmiyor demiş mesela. sevmeyebilir ? zaten bi insan herkesi sevemez. sevmediği için vakit geçirmek istememiş
sonuçta o kişiler adamın arkadaşları, konu sahibinin arkadaşları değil ki.
adamın arkadaşlarıyla görüşmesine engel olmuyorsa konu sahibinin o arkadaşlarla görüşmek istememe tercihi neden bu adama batıyor ?
demiş ki karım sosyal değil. e konu sahibi kendi arkadaşlarıyla haftada 3 gün görüşüyormuş zaten. plan yapıyormuş.
ama adam haftada 7 gün görüşsün istiyor. yahu bu hayatın akışına aykırı bi durum
haftada 6 gün çalışan kaç tane insan haftanın her günü arkadaşlarla dışarıda plan yapabilir ?
ha konu sahibinin hiç arkadaşı olmasa adamı sosyalleşme konusunda haklı bulabilirdim
ama burada konu sahibini düpedüz yetersiz bulma durumumu var
konu hak vermek değil hak vermek başka bişi. ama saygı duyması lazım değil mi en azından ?
bu şikayetler karşısında terapistin şunu demesini beklemez misin mesela sen olsan:
eşin haftanın her günü sosyalleşmek istemeyebilir, herkes insanlarla bu kadar çok zaman geçirmeyi arzulamak zorunda değil
herkes herkesi sevmek zorunda değil, sırf eşinin arkadaş ortamı diye sevmediği bi ortamda bulunmak istemeyebilir
falan filan yani bunlara saygı duymaya yönelik bi bakış açısı kazandırmak yerine, senin peşinden koşmanı istiyor gibi tetikleyici bi bakışla mı yaklaşmak lazım ?
valla baktığım zaman gerçekten terapist çok güzel (!) bi bakış açısı kazandırmış bu adama
kadını ertesi gün işe bilerek 20 dk geç bırakarak, konuşmayarak, tavır alarak harika bi bakış kazanmış
bu yorumumu ben tamamen konu sahibi özelinde yapıyorum
yoksa adamın şikayeti, karım her kavgada aileme küfür ediyor, bana şiddet uyguluyor, her kavgada bizi apartmana rezil ediyor gibi bişi olsaydı yorumum çok farklı olurdu. kabullenmek ve saygı duymayı değil başka bişeyi konuşurdum
Bence eşinin tuhaf olmasının bir nedeni de Türk olmamasi, bambaşka bir kültürden gelmesi. Ülke adi vermek ister mi bilmiyorum ama ben bir yerde okumuştum o ve oralı tanıdıklarım hep çok farklı gelmiştir bana da. Tabi sadece bu da değil aile yapısı da çok ilginç, annesi estetik parası istemişti oğlundanBoşan diyenlere herkes kolaylıkla boşan diyor evlilik öyle kolay kurulan şey mi demişsiniz ama bu yorumda da da diyorsunuz ki sevmediği şeyler kişiliğim karakterim diyorsunuz. Yani kişilik ve karakter sizi siz yapan şeyler zaten onların da genelinden rahatsızsa geriye ne kalıyor ki.
Handeli yanlış anlama ama kocan garip bir insan hamile olmadığın halde hamile diyor sosyal bir insanken daha da sosyalleş diyor. Bir de bunların yanında 4x4'lük ev hanımlığı bekliyor. Eşin başkalarının fikirlerini çok mu önemsiyor? sanki her şeyin en iyisini sen yapmak zorundaymışsın gibi davranmış. Bilmiyorum böyle bir insanla yaşamak çok zor olmalı.
Ya da sen çocuk istemediğin için saçma hareketlerle seni cezalandırıyor.