Güncelleme: dün eşime kardeşinden artık parayı istemesini söyledim. O da istemiş güya kardeşi de ayarlamaya çalışıyorum demiş. Sabah iş yerindeyken bu şekilde mesajlaştık. Öncesinde de zaten bu pasifliğinden bıktığımı, boşanmak istediğimi söylemiştim. Dün akşamdan beri hiç konuyu açmıyor. Bu sabah kalkıp kahvaltı hazırlamış, sonra mutfağı topluyor. Aşırı derecede sinirlerim bozuluyor artık. Her seferinde bir şeyleri ben konuşuyor olmaktan, çabalamaktan bıktım. Ne yapayım sizce arkadaşlar nasıl davranayım gerçekten çok sinirlerim bozuldu artık.
Merhaba hanımlar, biraz uzun olacak ama okuyacak olanlara şimdiden teşekkür ederim.
Daha önce buraya eşimin kardeşiyle ortaklığı hakkında yazmıştım. O kısmı çok kısa özet geçeyim. Bir market devralacaktık. Eşim, kardeşi ve kardeşinin bir arkadaşı üç ortak olacaklardı.
Kardeşiyle eşim toplamda 250 bin verecekti. Arabamızı sattık 100 bin etti. Üzerini krediyle tamamladılar. Yani biz 100 verdik kardeşi 150 kredi çekti. Biz o kredinin 25 binini ödediğimizde borcumuz bitiyordu. Ama uyanık kardeş diyor ki kredi borcunun tamamı bitene kadar kimse para almayacak. Eşim de kabul ediyor. Tabi bu detaydan benim çok sonra haberim oldu ve sorun çıkardım. Çünkü hem kardeşle yarı yarıya ortak oluyoruz hem de bizi kredi borcunun tamamına ortak ediyor. Yani çekilen krediyle birlikte toplamda biz 175 bin Ödemiş oluyoruz, o sadece 75 bin. Ki bu para dükkan kazancıyla ödeniyor. Ve yarı yarıya ortak oluyoruz. Ve maddi olarak kötü bir dönemdeyiz bireysel olarak da kredi ödüyoruz vs. En son eşim gidip konuştu 25 bin biteli çok oldu ben artık payımı aylık almak istiyorum dedi. O da aylık 4 bin. Çok bir şey değildi. Neyse birkaç ay yatırdı hesaba kardeşi 4 bini. Sonra ben çalışmaya başlayınca ne hikmetse dükkanın işleri kötü gidiyormuş aylık 4 bini ödememeye başladı.
Bu arada şöyle bir detay var. Eşim dükkanda çalışmıyor. Kardeşi dükkanın başında duruyor ve bunun için ortaklık payı dışında ayrıca maaş alıyor. Bunda bir şey yok zaten olması gereken o. Yani maaşını alarak dükkanın başında duruyor. Ve yaptığı da sabah dükkanı açmak. Sonrasında spora gidiyor kahvaltısını yapıyor geziyor tozuyor. Arada dükkana uğruyor. Ama asgari 5500 lira iken 10 bin maaş alıyordu. Maaşı da kendi belirliyor bu arada bize kimse bir şey sormuyor. O sırada başka yerde sabah 8 akşam 5 çalışan eşimin aldığı para 7 bin
Bundan sonrası şöyle gelişti. Eşimi çalıştığı işten çıkardılar ve ben yarı zamanlı çalışıyordum çocuktan dolayı. Sadece 6 bin ile geçinmeye çalışıyorduk. Neyseki abimin kiracısıyız. Kira vs vermeyin diyordu ama biz eşimle doğru bulmadığımız için ödüyorduk. Ama bu süreçte kirayı geciktirdik vs. Birde marketten aylık belli bir miktar Alışveriş hakkımız var ama öyle çok bir şey değil. O hak bitince ücretli almaya devam ediyoruz. Ama kv markete yakın oturuyor ve her gün orada. Son kullanma tarihi yaklaşanları alıp eve götürüyor. Meyve sebze hafif yumuşayınca alıp bedava götürüyor falan. Bildiğin bedava yaşıyorlar. Ama bizim sadece cüzi bir miktar Alışveriş hakkımız var bitince cebimizden parayla alıyoruz. Eşimin kardeşi şov yapmayı sevdiği için tüm çevresine bedava dağıtıyor yazın salçalık domatesler biberler bütün sülaleye gidiyor ama bize yok. Bunların tüm sorumlusu bence eşim. Karşı taraf zaten hak nedir helal haram nedir bilmiyor o bariz. Ancak eşim de hakkımızı savunamayan biriymiş bunu da bu olayda anladık.
Daha sonra bizim bireysel kredi borçlarımız eşimin işsizliği derken iyice çıkmaza girdik. Bu arada kardeşi de güya dükkanın işleri kötü gidiyor diye satacaklarını söyledi. İyi dedik oradan gelen parayla bir şey yaparız biz de. Dükkan bir türlü satılmıyor. Sürekli kardeşi şu gün satılacak bugün satılacak bizi oyalıyor. Bu arada aylık paramızı da vermiyor tabi. Ben de market için üzerimize düşen kredinin bitiş tarihinden itibaren bize ödemesi gereken parayı hesapladım. Eşime dedim ki dükkan satılınca payımız hariç bu parayı da bize ödeyecek. Ya sen söylersin ya da ben gidip konuşurum. Tabi ben böyle çıkışlar yaptıkça eşim gidip konuşuyor ve anlıyorlar bunların benim düşüncem olduğunu.
Son olarak da dükkanı alacak olan kişi vazgeçti. Eşim de kardeşine diyor ki benim payımı verin ayrılayım. Kardeşi de biraz beklersen yıl sonunda daha iyi para alırsın diyor. Eşim de tamam ama hiç değilse aylık payımı verin o zaman yani 4 bin kredimi ödeyin aksatmadan o zaman ben de ayrılmayayım diyor. Kardeşi de ödeyemem işler kötü diyor. Gidip babasının üzerinden tekrar kredi çekip eşimin payını veriyor. Ve şu an babasının üzerinden çektiği krediye ödediği tutar aylık bize vereceğinden daha fazla. Çünkü mesele şuydu. Bunun dükkanı alabilmesi için çok acil nakite ihtiyacı vardı. Kimseden borç bulamayınca eşime teklif etmek zorunda kaldı. Biz nakit verince ortak olabildi ve gidip dükkanın üzerinden kredi çekerek kendi payını ödedi. Şimdi dükkanın işleri düzelince de bizi aradan çıkardı. Çünkü sevgilisinin annesi ev almadan kızımı vermem diyor. Bizi aradan çıkardı dükkanı da satmadılar. Üstelik paramızın yarısını verdi diğer yarısını da en geç temmuzda demişti. O zaman Alışverişe devam etmemiz gerekiyor bence ama eşim söylemiş kardeşi onu da kabul etmemiş. Yani hem paranın yarısı hala onda. Hem de dükkandan artık Alışveriş de yapmıyoruz.
En son dün akşam eşimin kuzeninin nişanı vardı. Hep birlikte oradaydık. Eşimin kardeşi yanımdaki herkese tek tek selam verdi ancak bana yok. Tüm gece boyunca benimle asla tek kelime konuşmadı. Burdan anlıyorum ki doğru davranmışım. Çünkü onlar çıkarları olan yere yanaşıyorlar. Yedirip içirip para verirsen en iyi sensin. Biraz diş gösterip hakkını ararsan dünyanın en kötü insanısın. İnsanlardan borç alıp ödemiyorlar. Sonra karşı taraf borcunu isteyince düşman ilan ediyorlar. Neyse bu kısım beni ilgilendirmiyor. Ben kendi paramın derdindeyim. Annesi babası da diğer kardeş onları paraya boğuyor diye çok memnunlar. O bi yana dünya bir yana. Oysaki bizim paramızla şov yapıyorlar. Dün nişanda bin lira annesi bin lira kardeşi taktı. Bi de oynayanlara para saçıyor falan. Resmen paralarımızı saçıyor yani.
Eşimle de bu konular yüzünden inanılmaz gerildik. Çünkü bu pasifliği beni delirtiyor. Aşırı sakin oluşu hiçbir şeye tepki göstermemesi çok sinir bozucu. Artık eşimden de soğudum. Boşanmayı düşünüyorum. Mesele para değil pasifliği. Ailesine açık açık derdini anlatamıyor olması. Özellikle şu ortaklıktan çıkarılma olayında gidip konuşamadı bile. Ve annesi babası da hiç sormadılar sen neden çıktın diye. Resmen hiç dile getirilmiyor meseleler. Ben zaten her türlü kötüyüm bu meselelerden bağımsız olarak da beni istemiyorlar. Ben de onları istemiyorum. Sinirlerim çok bozuldu artık.
Eşim çok iyi biri evet ama inanılmaz pasif. Bu durum beni çok soğuttu. Ailesinden de artık nefret eder hale geldim. 1,5 yaşında bir çocuğum da var. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eğer boşanırsam çocuğuma maddi anlamda gayet iyi bakabilirim. Çünkü aile apartmanında yaşıyorum ve cüzi bir kiram var. Çocuğuma annem babam bakıyor. Yaşlı oldukları için seneye yarı zamanlı kreşe vermeyi düşünüyorum ama en azından aynı apartmanda olmamız, işimin evime çok yakın ve yarı zamanlı olması avantaj. Yeni dönem için iyi bir rakama anlaştım. Borcum da olmazsa maddi anlamda sıkıntı yaşamam. Bu olayın maddi kısmı. Manevi kısma gelirsek oğlum babasına düşkün. Gece vardiyasında bile sürekli babasını sayıklıyor. Ben de eşimle severek evlendim. Sadece bana değil herkese karşı iyi niyetli bir insan. Benim de bir dediğimi iki etmez, anlayışlı, yardımsever ancak pasif agresif tavırları beni çok soğuttu. Saygımı yitirdim artık. Siz olsanız böyle bir durumda ne yapardınız? Üstelik maddi durumlar yüzünden ailesi tarafından dışlanmak ve saygı görmemek de sinirimi çok bozuyor. Çok az görüyorum iletişimim yok denecek kadar az ama yine de böyle zamanlarda denk geldiğimizde bana bu şekilde davranılması sinirimi bozuyor. Boşanıp hepsini tamamen hayatımdan çıkarmak istiyorum. Çok karışık her şey.
Uzattıkça uzattım ama benim bütün konularım böyle maalesef. Kimseye hiçbir şey anlatmadığım için burada ancak böyle anlatabiliyorum.
Merhaba hanımlar, biraz uzun olacak ama okuyacak olanlara şimdiden teşekkür ederim.
Daha önce buraya eşimin kardeşiyle ortaklığı hakkında yazmıştım. O kısmı çok kısa özet geçeyim. Bir market devralacaktık. Eşim, kardeşi ve kardeşinin bir arkadaşı üç ortak olacaklardı.
Kardeşiyle eşim toplamda 250 bin verecekti. Arabamızı sattık 100 bin etti. Üzerini krediyle tamamladılar. Yani biz 100 verdik kardeşi 150 kredi çekti. Biz o kredinin 25 binini ödediğimizde borcumuz bitiyordu. Ama uyanık kardeş diyor ki kredi borcunun tamamı bitene kadar kimse para almayacak. Eşim de kabul ediyor. Tabi bu detaydan benim çok sonra haberim oldu ve sorun çıkardım. Çünkü hem kardeşle yarı yarıya ortak oluyoruz hem de bizi kredi borcunun tamamına ortak ediyor. Yani çekilen krediyle birlikte toplamda biz 175 bin Ödemiş oluyoruz, o sadece 75 bin. Ki bu para dükkan kazancıyla ödeniyor. Ve yarı yarıya ortak oluyoruz. Ve maddi olarak kötü bir dönemdeyiz bireysel olarak da kredi ödüyoruz vs. En son eşim gidip konuştu 25 bin biteli çok oldu ben artık payımı aylık almak istiyorum dedi. O da aylık 4 bin. Çok bir şey değildi. Neyse birkaç ay yatırdı hesaba kardeşi 4 bini. Sonra ben çalışmaya başlayınca ne hikmetse dükkanın işleri kötü gidiyormuş aylık 4 bini ödememeye başladı.
Bu arada şöyle bir detay var. Eşim dükkanda çalışmıyor. Kardeşi dükkanın başında duruyor ve bunun için ortaklık payı dışında ayrıca maaş alıyor. Bunda bir şey yok zaten olması gereken o. Yani maaşını alarak dükkanın başında duruyor. Ve yaptığı da sabah dükkanı açmak. Sonrasında spora gidiyor kahvaltısını yapıyor geziyor tozuyor. Arada dükkana uğruyor. Ama asgari 5500 lira iken 10 bin maaş alıyordu. Maaşı da kendi belirliyor bu arada bize kimse bir şey sormuyor. O sırada başka yerde sabah 8 akşam 5 çalışan eşimin aldığı para 7 bin
Bundan sonrası şöyle gelişti. Eşimi çalıştığı işten çıkardılar ve ben yarı zamanlı çalışıyordum çocuktan dolayı. Sadece 6 bin ile geçinmeye çalışıyorduk. Neyseki abimin kiracısıyız. Kira vs vermeyin diyordu ama biz eşimle doğru bulmadığımız için ödüyorduk. Ama bu süreçte kirayı geciktirdik vs. Birde marketten aylık belli bir miktar Alışveriş hakkımız var ama öyle çok bir şey değil. O hak bitince ücretli almaya devam ediyoruz. Ama kv markete yakın oturuyor ve her gün orada. Son kullanma tarihi yaklaşanları alıp eve götürüyor. Meyve sebze hafif yumuşayınca alıp bedava götürüyor falan. Bildiğin bedava yaşıyorlar. Ama bizim sadece cüzi bir miktar Alışveriş hakkımız var bitince cebimizden parayla alıyoruz. Eşimin kardeşi şov yapmayı sevdiği için tüm çevresine bedava dağıtıyor yazın salçalık domatesler biberler bütün sülaleye gidiyor ama bize yok. Bunların tüm sorumlusu bence eşim. Karşı taraf zaten hak nedir helal haram nedir bilmiyor o bariz. Ancak eşim de hakkımızı savunamayan biriymiş bunu da bu olayda anladık.
Daha sonra bizim bireysel kredi borçlarımız eşimin işsizliği derken iyice çıkmaza girdik. Bu arada kardeşi de güya dükkanın işleri kötü gidiyor diye satacaklarını söyledi. İyi dedik oradan gelen parayla bir şey yaparız biz de. Dükkan bir türlü satılmıyor. Sürekli kardeşi şu gün satılacak bugün satılacak bizi oyalıyor. Bu arada aylık paramızı da vermiyor tabi. Ben de market için üzerimize düşen kredinin bitiş tarihinden itibaren bize ödemesi gereken parayı hesapladım. Eşime dedim ki dükkan satılınca payımız hariç bu parayı da bize ödeyecek. Ya sen söylersin ya da ben gidip konuşurum. Tabi ben böyle çıkışlar yaptıkça eşim gidip konuşuyor ve anlıyorlar bunların benim düşüncem olduğunu.
Son olarak da dükkanı alacak olan kişi vazgeçti. Eşim de kardeşine diyor ki benim payımı verin ayrılayım. Kardeşi de biraz beklersen yıl sonunda daha iyi para alırsın diyor. Eşim de tamam ama hiç değilse aylık payımı verin o zaman yani 4 bin kredimi ödeyin aksatmadan o zaman ben de ayrılmayayım diyor. Kardeşi de ödeyemem işler kötü diyor. Gidip babasının üzerinden tekrar kredi çekip eşimin payını veriyor. Ve şu an babasının üzerinden çektiği krediye ödediği tutar aylık bize vereceğinden daha fazla. Çünkü mesele şuydu. Bunun dükkanı alabilmesi için çok acil nakite ihtiyacı vardı. Kimseden borç bulamayınca eşime teklif etmek zorunda kaldı. Biz nakit verince ortak olabildi ve gidip dükkanın üzerinden kredi çekerek kendi payını ödedi. Şimdi dükkanın işleri düzelince de bizi aradan çıkardı. Çünkü sevgilisinin annesi ev almadan kızımı vermem diyor. Bizi aradan çıkardı dükkanı da satmadılar. Üstelik paramızın yarısını verdi diğer yarısını da en geç temmuzda demişti. O zaman Alışverişe devam etmemiz gerekiyor bence ama eşim söylemiş kardeşi onu da kabul etmemiş. Yani hem paranın yarısı hala onda. Hem de dükkandan artık Alışveriş de yapmıyoruz.
En son dün akşam eşimin kuzeninin nişanı vardı. Hep birlikte oradaydık. Eşimin kardeşi yanımdaki herkese tek tek selam verdi ancak bana yok. Tüm gece boyunca benimle asla tek kelime konuşmadı. Burdan anlıyorum ki doğru davranmışım. Çünkü onlar çıkarları olan yere yanaşıyorlar. Yedirip içirip para verirsen en iyi sensin. Biraz diş gösterip hakkını ararsan dünyanın en kötü insanısın. İnsanlardan borç alıp ödemiyorlar. Sonra karşı taraf borcunu isteyince düşman ilan ediyorlar. Neyse bu kısım beni ilgilendirmiyor. Ben kendi paramın derdindeyim. Annesi babası da diğer kardeş onları paraya boğuyor diye çok memnunlar. O bi yana dünya bir yana. Oysaki bizim paramızla şov yapıyorlar. Dün nişanda bin lira annesi bin lira kardeşi taktı. Bi de oynayanlara para saçıyor falan. Resmen paralarımızı saçıyor yani.
Eşimle de bu konular yüzünden inanılmaz gerildik. Çünkü bu pasifliği beni delirtiyor. Aşırı sakin oluşu hiçbir şeye tepki göstermemesi çok sinir bozucu. Artık eşimden de soğudum. Boşanmayı düşünüyorum. Mesele para değil pasifliği. Ailesine açık açık derdini anlatamıyor olması. Özellikle şu ortaklıktan çıkarılma olayında gidip konuşamadı bile. Ve annesi babası da hiç sormadılar sen neden çıktın diye. Resmen hiç dile getirilmiyor meseleler. Ben zaten her türlü kötüyüm bu meselelerden bağımsız olarak da beni istemiyorlar. Ben de onları istemiyorum. Sinirlerim çok bozuldu artık.
Eşim çok iyi biri evet ama inanılmaz pasif. Bu durum beni çok soğuttu. Ailesinden de artık nefret eder hale geldim. 1,5 yaşında bir çocuğum da var. Ne yapacağımı bilmiyorum. Eğer boşanırsam çocuğuma maddi anlamda gayet iyi bakabilirim. Çünkü aile apartmanında yaşıyorum ve cüzi bir kiram var. Çocuğuma annem babam bakıyor. Yaşlı oldukları için seneye yarı zamanlı kreşe vermeyi düşünüyorum ama en azından aynı apartmanda olmamız, işimin evime çok yakın ve yarı zamanlı olması avantaj. Yeni dönem için iyi bir rakama anlaştım. Borcum da olmazsa maddi anlamda sıkıntı yaşamam. Bu olayın maddi kısmı. Manevi kısma gelirsek oğlum babasına düşkün. Gece vardiyasında bile sürekli babasını sayıklıyor. Ben de eşimle severek evlendim. Sadece bana değil herkese karşı iyi niyetli bir insan. Benim de bir dediğimi iki etmez, anlayışlı, yardımsever ancak pasif agresif tavırları beni çok soğuttu. Saygımı yitirdim artık. Siz olsanız böyle bir durumda ne yapardınız? Üstelik maddi durumlar yüzünden ailesi tarafından dışlanmak ve saygı görmemek de sinirimi çok bozuyor. Çok az görüyorum iletişimim yok denecek kadar az ama yine de böyle zamanlarda denk geldiğimizde bana bu şekilde davranılması sinirimi bozuyor. Boşanıp hepsini tamamen hayatımdan çıkarmak istiyorum. Çok karışık her şey.
Uzattıkça uzattım ama benim bütün konularım böyle maalesef. Kimseye hiçbir şey anlatmadığım için burada ancak böyle anlatabiliyorum.
Son düzenleme: