- 2 Kasım 2013
- 7.797
- 37.043
- 748
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
-
- #261
bence cok buyutuyorsun,
kocaman kadinsin, bu kadar ailenden korkmani cekinmeni de anlamadim.
Eskiden ben de ailem bunu ogrense evlatliktan reddeder diyordum bazi meselelerde mesela,
ama cocugum olduktan sonra alistirdim kendimi daha cok,
sonucta cocugumu istedigim gibi yetistiremeyeceksem asil orada yanlis yaparim dusuncesi ile,
ama saka gibi mi dersin ne dersin,
o sozde beni evlatliktan reddedecekleri meselelerde iki uc gun soylendiler, sonra kendileri kapattilar konuyu,
ben de azicik ogut dinlemis oldum,
sadece o kadar.
Siz kararli ve tutarli olunca, cevrenizdeki insanlarin bu adapte olmaktan baska sanslari olmuyor emin olun.
Enişteyi yerden yere vururken o aradaki u dönüşünü hangi ara yaptık ben kaçırdım herhaldeAnnenle konuşulmaz bunu deneme bile bence idrak her konuda seni haksız çıkarır ve yerin dibine gömer ya kardesini alacaksin karsina konusacaksin ya da esinle ve cocugunla sorun yasayacaksin bir de yanlis hatirlamiyorsam aile apartmanında oturuyordun yarin bi gün onlardan da lâf gelir iyice kabak tadı verir
Gündüz uzun uzun yazmıştım, internetin azizliğine uğramışım galiba. Mesajı gönderip kalkmıştım. Neyse şu anda toparlayamayacağım, bir de şunu sormuştum,terapide ailenden hiç bahsettin mi?Korkmak değil aslında. Çocukluktan gelen bir kabuk görme mevzusu. Bir arkadaş narsist anne ile alakalı bir video paylaşmış. İzleyince daha iyi anladım durumumu. Ben hala umut ediyorum beni ne zaman anlayacak, hak verecek, duygusal ihtiyacımı karşılayacak diye. O umut beni tüketiyor. Videoda annenizin yakasından düşün diyor :) yok ki versin diyor. Doğru, olmayan bir şeyi istiyorum.
Ancak zor olan şu ki, kötü bir anneye ya da babaya rest çekip yok sayarsın. Bu zor olmaz. Ancak kötü mü iyi mi bilemediğin ebeveyne bunu yapamıyorsun. Bir şekilde damarlarından akan kana kadar nüfuz ediyor. Ne seni sarıp sarmalıyor, ne de rahat bırakıyor. Ben buradayım ve mükemmel bir anneyim, sen nankörsün diyor. O zaman yaramı sar dediğinde de, o kadar da değil açmasaydın yaranı diyor. Kabus gibi.
Ya senelerce size merhametsiz vicdansız diye diye psikolojinizi bozmuslar resmen. Her durumda kendinizi suçlar hale Getirmişler. Böyle diye diye her istediklerini yapan ve sessiz kalan idrak yapmışlar kendilerine.
Bende anlamadım olaylar çok hızlı gelişti :)
Ama iyi oldu sanırım. Artık eşinizin haset olduğunu düşünmüyorsunuz değil mi
Evet bence de konuşun. Ciddi anlamda çok daha fazla yipranacaksiniz. Çekirdek aileniz yara alacak. Kendinizi de suçlamayın. O sizin kardeşiniz ve kocaman adam. Anlaması gerekir.
Gündüz uzun uzun yazmıştım, internetin azizliğine uğramışım galiba. Mesajı gönderip kalkmıştım. Neyse şu anda toparlayamayacağım, bir de şunu sormuştum,terapide ailenden hiç bahsettin mi?
Konu bir tık ileri seviyeye taşınmış. Ama ilk mesajda yazdığım gibi aile için eşi kırmak var yine de.
Bana öyle geliyor ki boşandığında arkanda ailen olmayacak, ne onlarla yaşayabilirsin ne annen her gün çocuğuna bakmayı kabul eder. Sen zaten onlarla birlikte ruh sağlığını koruyamazsın. Ama inatla eşine laf söyleyip, ailene bir şey diyemiyorsun. Aileme laf söyleyemem en kötü evlat ben olurum diyosun. Eşinin gözünde kötü olacağını bile bile ona laf söylüyorsun.
Ne zaman ailene rest çekip mutlu olacaksın bilmiyorum.
Ailene farklı bir yönünü göster idrak,afallasınlar şaşırsınlar belki böylelikle bir sınır çizebilirsin. Davranışlarının tersini yap. Mesela kardeşini gece uyanık bekleme,sabah uyandırma,evinizin kurallarını söyle ve uyulması gerektiğini söyle ,ona misafir olmadığını da söyle, sorumluluk alması gerektiğini öğrensin.Bahsettim. Özellikle en canınızı yakan çocukluk anısı başlığı altında bir mevzudan bahsettim. Kanları dondu :) hepsi benzer şeyleri söylüyorlar. Bu durum terapi ile düzelmez. Bir yere kadar bana yardım edebilirler. Klişedir ya hani anneni affet vs derler. Bu yanlış benim durumumda. Affetmek değil, kabul etmek gerekiyor. Bu kadın böyle. İyisiyle kötüsüyle dengesiz. Bencil, belki narsist. Beklentiyi sıfırla işte yahu. Düzelir mi gerçekten iyi mi kötü mü diye sorgulama. Hepi topu bu kadar işte.
İdrak ben birgün naptım anlatayım sana. Erkek kardeşim eşimi çok sever sevgili olduğumuz dönemden beri abi abi diye dibinden ayrılmaz. Öyle ki biz yalnız kalamıyoruz diye ben bunalırdım artık. Evlendikten sonra da bir dönem gelip kalma vakit geçirme işini çok abartır olmuştu. (Aynı şehirdeydik, 20 yaşında şu an.) Ben rahatsızdım bu durumdan çünkü rahat bir insanım bazen yemek yapasım gelmez kahvaltıyla ekmek arasıyla geçiştiririz ama kardeşim varken bunu yapmak istemiyordum haliyle yorulmaya başladım zamanla. Haftada en az bir kere yatılı kalmaya geliyordu. Hiçbir şey demedim kardeşime sadece zamanını bekledim. Burada da konusunu açmıştım anlayışsız arkadaşlarımız vardı vakitli vakitsiz çok geliyorlardı. Kardeşimle kasıtlı olarak bu konuda dertleştim yakındım bu durumdan. Evliyiz özel hayatımız kalmadı yalnız kalamıyoruz falan dedim. Hak verdi bana 'abim niye görüşüyor ki bu kadar yapışkan insanlarla' dedi. Kendi üstüne de alındı galiba çünkü kardeşim o zamandan beri çok anlayışlı. Acaba başkalarından örnek vererek laf mı soksan sen de?Geldi bile :) kardeşimle otururken görümcem aradı. "kardeşinin arabası burada onunla mı gidip gelecek" dedi. Ben de yok burada kalacak dedim. "he ev mi tutacak" dedi. Uzattıkça uzattı mevzuyu. Kardeşim de duydu tabi bozuldu biraz da. Ben bu kadar dert etmiyorum neyi kurcalıyor görümcen dedi. Üzüldüm çok ama belki de iyi oldu. Az biraz düşünür belki.
Gollum gibiyim şu an. Nehire yansıyan görüntümle kavga ediyorum. "sen ablasın efendimisss ablalar böyle yapmasssss" "yo yo ablalar da insandır ve ihtiyaçları vardır efendimissss doğru yoldasın yumuşama" "kardeşin iyi bir çocuk elinde büyüdü efendimiss sen bencilsin, kötüsün, vicdansızsın" daha uzatırım bu diyalogları da akıl sağlığımı korumam gerek.
11. Dakikadan sonra özellikle dondum. Çocukken yaşadığınız zorlukları, akran zorbalığını ya da kötü olayları annenizle paylaştınız mı diyor. Hayır. Bir kez bile paylaşmadım. Ben bunu hep güçlü bir çocuk olmama yorardım ama diyor ki ihtiyaçlarınızın karşılanmayacağından eminseniz ihtiyaçlarınızı reddedersiniz. Bir çocuk bunu yapar diyor. Bunu mu yaptım gerçekten çocukken ben.
Narsist annenin en kötü etkisi de iyi mi kötü mü asla bilememek diyor. 32 yıldır bilemedim ben bunu. Anlayamıyorum da hala.
Gece gece ağlamaktan helak oldum ya sağol :)
Her şey geçecek inşallah. Sen kendine değer ver. Boş ver onu bunu.Bir de boşluğa yazayım da uyuyayım madem. Konu benim konum yazarım kime ne ki.
Bugün oğlumu KBB uzmanına götürdüm. Burun eti ile alakalı bir tedavi uygulanacak, olmazsa ameliyat tercih edilecek. Çıkışta iskeleye yakın bir yerde olduğumuz için oğlum vapurları gördü. İlla binicem. Hava da buz gibi. Hadi dedim gidelim, mutlu ol bari. Vapura binip Eminönü'ne gittik. Orada ne işimiz vardı ben de bilmiyorum.
Yol boyunca oğlumla sohbet ettik. Tabi dışarıdan bakınca pek sohbet gibi görünmüyordu. "niye vapur gidiyor? Niye vapurun tavanında cam yok? Niye o amca cama bakıyor? Niye kaptan yanımıza gelmiyor? Niye kolum ıslanmış. Ama neden böyle olmuş?" şeklinde milyonlarca soru sordu ki normal hali de bu zaten. Sonra bir genç adam yaklaştı yanımıza. Oğlumu sevdi sonra bana dönüp " çok güzel bir ilişkiniz var eğlenceli bir annesiniz" dedi. Mutlu oldum ta ki vapurdan inip uzun uzun bize baktığını, bir müddet takip ettiğini fark edene kadar. Bütün dünya buna inansa hayat bayram olsa bakışımdan sıyrılıp "pis pipili. Çoluğum çocuğum var benim ayol" nemrutluğuna bürünüp yoluma devam ettim. Hoş çocuktu gerçi ajsjskekd.
Sonra Eminönü'nde inip biraz dolaşıp geri vapura binip dönecektik ki ben gözümün önündeki vapur iskelesine göremedim. Yolun en başından sonuna mekik dokudum. İki kez önünden geçtim ama görmedim. Çünkü lüzumundan fazla içselleştiridğim mevzular beynimi yiyor. Yer yön bulma kabiliyetim zaten çok zayıf iken böyle anlarda tamamen yok oluyor. Birilerine sordum mecburen. Bir geri zekalı olduğumu düşünmüş olabilirler, sorun değil.
Dönüş yolunda vapurda müzisyenler vardı. Art arda üç sevdiğim şarkıyı sanki istek yapmışım gibi söylediler. Kalbim yerinden çıkacak gibi mutlu oldum. Enerjim burun deliklerimden akacaktı. Hoş geldin idrak dedim, sen busun tam olarak. Mini minnacık bir şey seni hayata bağlıyor, umudun yeşeriyor. Kalkıyorsun ayağa hemen. Eşlik ettim şarkılara. Oğlum dudaklarımı çimdikleyip "sen söyleme onlar da sussun" diyene kadar tabi.
Sonra eve geldik. İskeleden aldığımız baloncuk tabancası ile evin her yerini baloncuk yaptık. Bugün de ölmedim anne ajsjsjsj.
Ben bunları niye yazdım bilmiyorum da, örümcek ağına takılmış sinek gibiyim. Kanat çırpmaktan, belki kurtulurum umudunu diri tutmaktan vazgeçmiyorum. Ama an geliyor kanat çırpmaktan yorulup duruyorum. Tam da o ana denk gelirse ötekilerin saldırıları, bir müddet hayati fonksiyonlarım duruyor. Dirilmek için daha güçlü bir sebebe ihtiyaç duyuyorum.
Öyle işte.
Anlattiginiz bazi seyler tanidik geldi.Evet ortanca çocuğum nereden bildiniz merak ettim :)
"sen ablasın efendimisss ablalar böyle yapmasssss"
Oglani baleye gondermeyinMerhaba hatunlar
Henüz eşimle yaptığım kavganın sıcaklığı üzerimde iken konu açayım dedim. Çünkü salona gidip ümüğünü sıkmamak için zor tutuyorum kendimi. Beni tutun ki bir aile faciası gerçekleşmesin.
Bir süredir eşimin aileme karşı haklı sebeplerle soğukluğu vardı. Hak verdim, ses etmedim. Bir süre sonra bu soğukluk laf sokmalara evrildi. Orada bir dur dedim. Onlara da müsaade etmiyorum, sana da etmem dedim. Bunun ardından kardeşim ya da ailem her geldiğinde "kardeşinle sohbet edip gülüyorsun bana böyle değilsin" "onlar gelince maşallah ne yapsam ne etsem derdine düşüyorsun, beni böyle düşünmüyorsun" şeklinde çıkışlar yaptı. Hadi ona da bir şey demedim. Gelelim son mevzuya.
Kardeşim 24 yaşında erkek. İşi dolayısıyla haftada bir ya da iki kez benim yaşadığım semte yakın bir yere geliyor. Bazen bende kalıyor. Velhasılı şirketi artık daimi olarak bu tarafta çalışmasını istemiş. Ailemin evine çok uzak ve her gün gidip gelmesi mümkün değil. Eşim bu durumu öğrenince "sürekli olarak bizimle yaşayamaz ben doğru bulmuyorum ve istemiyorum" dedi. Ben de ona hak vererek "tabi ki hoş olmaz ama böyle bir talebi yok zaten" dedim. Neyse bir şekilde bu konu da kapandı. Bugün kardeşim beni aradı ve bu taraflarda ev aradığını, ev tutacağını ve yalnız yaşayacağını söyledi.
Ben de yemek yerken bu durumu eşime anlattım. Sonra da taşınırken yardım ederiz falan dedim. "orası uzak arabayla alır sonra eve bırakır seni" dedi. Bu cümle bahane arıyorum, kavga çıkaracağım demekti. Beklediğim de oldu. Yok sen gidip çamaşırını da yıkarsın, yok yemeğini de yaparsın şeklinde saçma sapan aptalca çıkışlar yaptı. Tepem attı ve "sana mı soracağım gerekirse yaparım tabi ki" diye bağırdım. Bu sefer "çocuğun okul çıkışına yetiştirsin o zaman ben almam" dedi. Ben de "merak etme senin ailen senden daha insan. Yetişemezsem onlara rica ederim alırlar" dedim. Söylene söylene çıktı evden.
Bir müddet sonra telefonla aradı. "sen kardeşine konuştuğun gibi bana konuşmuyorsun. Onlara gösterdiğin ilgiyi bana göstermiyorsun. Onların yanında farklısın bana farklısın. Ben de bundan sonra ablamlarla sorun yaşadığında senin yanında olmayacağım gör bak nasıl oluyormuş" dedi. Ben de "sen neyin kafasını yaşıyorsun? Sen kardeşimle sorun yaşamadın ki, sidik yarıştırdığın mevzunun konuyla ne alakası var kalbinden pislik akıyor. Sen böyle haset değildin ne oluyor sana" dedim.
Saçma salak çocukça konuşmalara devam etti. Meseleyi aileme ve evliliğime yeterli özeni göstermediğime kadar getirdi. Hatta oğlumla ilgili de söyleniyormuşum. "sana ne la? Kendi doğurduğuma söylenirim senden izin mi alıcam? Baba ol da bakımına ortak ol madem" dedim. Bağır çağır bir yere varamadan konu kapandı. Şimdi içeride oturuyor gudubet, haset varlık.
Yahu bu adam böyle değildi. Şu hayatta en tahammül edemediğim insan tipi, haset ve kıskanç olandır. Ben sırf haset diye 20 yıllık dostumu çıkardım hayatımdan. Nefret ediyorum bu hasletten. Dolayısıyla şu an aşırı öfkeliyim eşime. Boğsam öfkem geçmez.
Hayır başından beri böyle olsa adam anlarım da zerre hasetlik yoktu ne oldu andropoza mı giriyor anlamıyorum ki.
Zaten oğlum zıvanadan çıkmış durumda. Elim ayağım titriyor artık tahammül edemiyorum yeni pedagog arayışındayım. Bir de 36 yaşında koca adam 3 yaşına geri dönünce hepten tahammülüm azaldı.
Yahu yaşım olmuş 32. Tamam artık diyorum gerekli olgunluğa eriştik. Artık medeni iki insan olarak "sahi oğlumuzu golfe mi göndersek baleye mi tatlım" konuşması eşliğinde filtre kahvemizden birer yudum alırız diye düşünürken, hala 20 yaşında ergenlikten yeni çıkmış iki sevgilinin paçozluk akan kavgalarını sürdürüyoruz ya buna üzülüyorum. Vallahi deli çıkacağım artık.
Uzun zamandır konularınızı takip ediyorum. Size değil de eşinize ve oğlunuza gerçekten üzülüyorum. Siz ezilmeye değer görmemeye alışmışsınız zaten ki bunun sebebi biraz da sizsiniz. Ama bırakın bari eşiniz ezdirmesin kendini. Kardeşin eşin gittiğinde yüzüne bakmıyorsa gelip de kalmasın bir zahmet. Sahi bu kardeş daha geçen hasta olduğunda aramayan kardeş değil miydi. Hani o zaman tavırlıydınız ne oldu? Aynı tas aynı hamam . Değişmezsiniz siz...Kesinlikle destek olmazlar. Ben suçlu olurum yine. Ya da ömür boyu eşime düşman olurlar. Ben şu samimiyetsizliği anlamıyorum. Eşim aileme gittiğinde ki kırk yılda bir gider. Kardeşlerim totolarını yayıp yatarlar. Zerre ilgilenmezler. Ben buna tepki gösterdiğimde, terbiyesizlik yapıyorsunuz dediğimde "anlaşmak sevmek zorunda değiller. Demek ki ortak noktaları yok" diyor sevgili annem. Ortak noktanın olmaıdğı, sevmediğin ve anlaşamadığın adamın evine neden gelip kalıyorsun madem. O kadar kendinden eminsen "ben onun evinde rahat edemem" de gelme madem. Yok ama her durumda kendi menfaatleri önemli.
Ben de cevabını merakla bekliyorum. Bir ara yeğenim de gitti.neden göndermesin baleye @Yasemenlikek
Alışmışsınız çünkü bu şekilde yaşamaya. Çözümünüz yok, yapabileceğiniz birşey yok. Size daha fazlasını vermemişler sizde kabullenmissiniz.O benim kardeşim evet. Ama kardeşten biraz ötesi. Ultra bencil ve zayıf annemin doğurup bana verdiği çocuk. Farklı diğerlerinden. Keşke rahatlık ve bencillik konusunda anneme benzemeseydi gün geçtikçe. Gerçi o yine de annemler gibi değil. Daha merhametli, daha düşünceli. Evlenip baba olunca özüne döner bence.
Ben niye her şeye bu kadar üzülüyorum ya.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?