- 2 Kasım 2013
- 7.797
- 37.043
- 748
- Konu Sahibi Idrakyollariiltihabi
- #1
Merhaba hatunlar
Henüz eşimle yaptığım kavganın sıcaklığı üzerimde iken konu açayım dedim. Çünkü salona gidip ümüğünü sıkmamak için zor tutuyorum kendimi. Beni tutun ki bir aile faciası gerçekleşmesin.
Bir süredir eşimin aileme karşı haklı sebeplerle soğukluğu vardı. Hak verdim, ses etmedim. Bir süre sonra bu soğukluk laf sokmalara evrildi. Orada bir dur dedim. Onlara da müsaade etmiyorum, sana da etmem dedim. Bunun ardından kardeşim ya da ailem her geldiğinde "kardeşinle sohbet edip gülüyorsun bana böyle değilsin" "onlar gelince maşallah ne yapsam ne etsem derdine düşüyorsun, beni böyle düşünmüyorsun" şeklinde çıkışlar yaptı. Hadi ona da bir şey demedim. Gelelim son mevzuya.
Kardeşim 24 yaşında erkek. İşi dolayısıyla haftada bir ya da iki kez benim yaşadığım semte yakın bir yere geliyor. Bazen bende kalıyor. Velhasılı şirketi artık daimi olarak bu tarafta çalışmasını istemiş. Ailemin evine çok uzak ve her gün gidip gelmesi mümkün değil. Eşim bu durumu öğrenince "sürekli olarak bizimle yaşayamaz ben doğru bulmuyorum ve istemiyorum" dedi. Ben de ona hak vererek "tabi ki hoş olmaz ama böyle bir talebi yok zaten" dedim. Neyse bir şekilde bu konu da kapandı. Bugün kardeşim beni aradı ve bu taraflarda ev aradığını, ev tutacağını ve yalnız yaşayacağını söyledi.
Ben de yemek yerken bu durumu eşime anlattım. Sonra da taşınırken yardım ederiz falan dedim. "orası uzak arabayla alır sonra eve bırakır seni" dedi. Bu cümle bahane arıyorum, kavga çıkaracağım demekti. Beklediğim de oldu. Yok sen gidip çamaşırını da yıkarsın, yok yemeğini de yaparsın şeklinde saçma sapan aptalca çıkışlar yaptı. Tepem attı ve "sana mı soracağım gerekirse yaparım tabi ki" diye bağırdım. Bu sefer "çocuğun okul çıkışına yetiştirsin o zaman ben almam" dedi. Ben de "merak etme senin ailen senden daha insan. Yetişemezsem onlara rica ederim alırlar" dedim. Söylene söylene çıktı evden.
Bir müddet sonra telefonla aradı. "sen kardeşine konuştuğun gibi bana konuşmuyorsun. Onlara gösterdiğin ilgiyi bana göstermiyorsun. Onların yanında farklısın bana farklısın. Ben de bundan sonra ablamlarla sorun yaşadığında senin yanında olmayacağım gör bak nasıl oluyormuş" dedi. Ben de "sen neyin kafasını yaşıyorsun? Sen kardeşimle sorun yaşamadın ki, sidik yarıştırdığın mevzunun konuyla ne alakası var kalbinden pislik akıyor. Sen böyle haset değildin ne oluyor sana" dedim.
Saçma salak çocukça konuşmalara devam etti. Meseleyi aileme ve evliliğime yeterli özeni göstermediğime kadar getirdi. Hatta oğlumla ilgili de söyleniyormuşum. "sana ne la? Kendi doğurduğuma söylenirim senden izin mi alıcam? Baba ol da bakımına ortak ol madem" dedim. Bağır çağır bir yere varamadan konu kapandı. Şimdi içeride oturuyor gudubet, haset varlık.
Yahu bu adam böyle değildi. Şu hayatta en tahammül edemediğim insan tipi, haset ve kıskanç olandır. Ben sırf haset diye 20 yıllık dostumu çıkardım hayatımdan. Nefret ediyorum bu hasletten. Dolayısıyla şu an aşırı öfkeliyim eşime. Boğsam öfkem geçmez.
Hayır başından beri böyle olsa adam anlarım da zerre hasetlik yoktu ne oldu andropoza mı giriyor anlamıyorum ki.
Zaten oğlum zıvanadan çıkmış durumda. Elim ayağım titriyor artık tahammül edemiyorum yeni pedagog arayışındayım. Bir de 36 yaşında koca adam 3 yaşına geri dönünce hepten tahammülüm azaldı.
Yahu yaşım olmuş 32. Tamam artık diyorum gerekli olgunluğa eriştik. Artık medeni iki insan olarak "sahi oğlumuzu golfe mi göndersek baleye mi tatlım" konuşması eşliğinde filtre kahvemizden birer yudum alırız diye düşünürken, hala 20 yaşında ergenlikten yeni çıkmış iki sevgilinin paçozluk akan kavgalarını sürdürüyoruz ya buna üzülüyorum. Vallahi deli çıkacağım artık.
Henüz eşimle yaptığım kavganın sıcaklığı üzerimde iken konu açayım dedim. Çünkü salona gidip ümüğünü sıkmamak için zor tutuyorum kendimi. Beni tutun ki bir aile faciası gerçekleşmesin.
Bir süredir eşimin aileme karşı haklı sebeplerle soğukluğu vardı. Hak verdim, ses etmedim. Bir süre sonra bu soğukluk laf sokmalara evrildi. Orada bir dur dedim. Onlara da müsaade etmiyorum, sana da etmem dedim. Bunun ardından kardeşim ya da ailem her geldiğinde "kardeşinle sohbet edip gülüyorsun bana böyle değilsin" "onlar gelince maşallah ne yapsam ne etsem derdine düşüyorsun, beni böyle düşünmüyorsun" şeklinde çıkışlar yaptı. Hadi ona da bir şey demedim. Gelelim son mevzuya.
Kardeşim 24 yaşında erkek. İşi dolayısıyla haftada bir ya da iki kez benim yaşadığım semte yakın bir yere geliyor. Bazen bende kalıyor. Velhasılı şirketi artık daimi olarak bu tarafta çalışmasını istemiş. Ailemin evine çok uzak ve her gün gidip gelmesi mümkün değil. Eşim bu durumu öğrenince "sürekli olarak bizimle yaşayamaz ben doğru bulmuyorum ve istemiyorum" dedi. Ben de ona hak vererek "tabi ki hoş olmaz ama böyle bir talebi yok zaten" dedim. Neyse bir şekilde bu konu da kapandı. Bugün kardeşim beni aradı ve bu taraflarda ev aradığını, ev tutacağını ve yalnız yaşayacağını söyledi.
Ben de yemek yerken bu durumu eşime anlattım. Sonra da taşınırken yardım ederiz falan dedim. "orası uzak arabayla alır sonra eve bırakır seni" dedi. Bu cümle bahane arıyorum, kavga çıkaracağım demekti. Beklediğim de oldu. Yok sen gidip çamaşırını da yıkarsın, yok yemeğini de yaparsın şeklinde saçma sapan aptalca çıkışlar yaptı. Tepem attı ve "sana mı soracağım gerekirse yaparım tabi ki" diye bağırdım. Bu sefer "çocuğun okul çıkışına yetiştirsin o zaman ben almam" dedi. Ben de "merak etme senin ailen senden daha insan. Yetişemezsem onlara rica ederim alırlar" dedim. Söylene söylene çıktı evden.
Bir müddet sonra telefonla aradı. "sen kardeşine konuştuğun gibi bana konuşmuyorsun. Onlara gösterdiğin ilgiyi bana göstermiyorsun. Onların yanında farklısın bana farklısın. Ben de bundan sonra ablamlarla sorun yaşadığında senin yanında olmayacağım gör bak nasıl oluyormuş" dedi. Ben de "sen neyin kafasını yaşıyorsun? Sen kardeşimle sorun yaşamadın ki, sidik yarıştırdığın mevzunun konuyla ne alakası var kalbinden pislik akıyor. Sen böyle haset değildin ne oluyor sana" dedim.
Saçma salak çocukça konuşmalara devam etti. Meseleyi aileme ve evliliğime yeterli özeni göstermediğime kadar getirdi. Hatta oğlumla ilgili de söyleniyormuşum. "sana ne la? Kendi doğurduğuma söylenirim senden izin mi alıcam? Baba ol da bakımına ortak ol madem" dedim. Bağır çağır bir yere varamadan konu kapandı. Şimdi içeride oturuyor gudubet, haset varlık.
Yahu bu adam böyle değildi. Şu hayatta en tahammül edemediğim insan tipi, haset ve kıskanç olandır. Ben sırf haset diye 20 yıllık dostumu çıkardım hayatımdan. Nefret ediyorum bu hasletten. Dolayısıyla şu an aşırı öfkeliyim eşime. Boğsam öfkem geçmez.
Hayır başından beri böyle olsa adam anlarım da zerre hasetlik yoktu ne oldu andropoza mı giriyor anlamıyorum ki.
Zaten oğlum zıvanadan çıkmış durumda. Elim ayağım titriyor artık tahammül edemiyorum yeni pedagog arayışındayım. Bir de 36 yaşında koca adam 3 yaşına geri dönünce hepten tahammülüm azaldı.
Yahu yaşım olmuş 32. Tamam artık diyorum gerekli olgunluğa eriştik. Artık medeni iki insan olarak "sahi oğlumuzu golfe mi göndersek baleye mi tatlım" konuşması eşliğinde filtre kahvemizden birer yudum alırız diye düşünürken, hala 20 yaşında ergenlikten yeni çıkmış iki sevgilinin paçozluk akan kavgalarını sürdürüyoruz ya buna üzülüyorum. Vallahi deli çıkacağım artık.