Deryass'dan Seçmeler

İki arkadaş yolda yürürken biri kilisenin önünden geçtiklerini farketmiş. Diğerine
-Sen burda bekle ben günah çıkarıp gelicem
Kasaba küçük olduğundan herkes herşeyden haberdarmış.
Adam günah çıkarılan bölüme girmiş. Papaz sormuş
-Ne günah işledin evladım
-Zina yaptım peder
-Kiminle falan adresde bi iş var onunlamı
-Hayır
-O zaman filan yerde yeni boşanmış bi kadın var, onunlamı
-Hayır
-tamam anladım, şu sürekli içip gün boyu boş gezen falancanın karısıyla dimi...
-Ya hayır peder, günahı mı çıkarda gideyim.
Adam günah çıkarır ve dışarı çıklar. Dışarda bekleyen arkadaşı hemen tebrik eder:
-Canım arkadaşım. Bak günahlarını çıkardın tertemiz oldun.
Bizimki:
-Yok yok, günah çıkarmadım ama çok sağlam üç adres buldum, koş.
 
3 Adam oturmuş eşlerine aldıkları hediyelerden bahsediyorlarmış. Birincisi demiş ki, " Karıma öyle bir hediye aldım ki, 6 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor." Diğer ikisi anlamamışlar. "Ne aldın?" diye sormuşlar. "Beyaz bir Porsche aldım. Çok mutlu oldu." diye cevap vermiş. İkinci adam demişki, "Ben de geçen doğum gününde karıma 4 saniyede 0'dan 100'e çıkan birşey almıştım." Hemen anlamışlar tabi ki: "Heey, yoksa Ferrari mi aldın?" Adam gülümsemiş: " Evet, kıpkırmızı bir Ferrari aldım. Gerçekten de ona çok yakıştı." demiş. Bu sefer üçüncü adama sormuşlar: " Peki sen ne aldın karına ?" Adam demiş ki: "Ben öyle birşey aldım ki; sadece 2 saniyede 0' dan 100'e çıkıyor." Adamlar şaşırmışlar: "Atıyorsun!" demişler. Öyle bir araba olmaz ki!" Adam cevap vermiş:
"Araba aldığımı kim söyledi. Bir Terazi aldım
 
Sarışın umutsuz bir şekilde kocasının işyerine telefon eder:
>-Bir yap-boz yapmaya başladım ama olmuyor. Moralim çok bozuk kocacım..
>-Sakin ol sevgilim, bir örnek var mı önünde?
>-Evet kutunun üzerinde bir horoz resmi var ama yapamıyorum, bütün
>parçalar birbirine benziyor!!
>-Önemli değil hayatım, az sonra eve gelirim beraber deneriz..
>Adam eve döner ve sarışını yap-bozun önünde hıçkırıklar içinde
>bulur:
>-Bak sevgilim, tatlım benim.. Gel mısır gevreklerini kutusuna
>dolduralım ve bundan kimseye bahsetmeyelim..
 

# İki sarışın, anahtarı içeride unuttukları için arabanın kapısını telle açmaya çalışırlar. Biri diğerine :
- Çabuk ol, yağmur başladı, ıslanıyorum" der. Diğeri bunun üzerine :
- Aptal sarışın dedikleri bu olsa gerek... Ne fark eder? İçerde de ıslanacaksın...
- Aaa hakkaten yaa. Bizim arabanın üstü açık...
# Yerde 1000$ var önce kim kapar?
1) Süpermen 2) Akıllı Sarışın 3) Aptal Sarışın
Cevap: Hiçbiri... İlk ikisi hayal ürünüdür, aptal sarışın ise parayı ezilmiş sakız zanneder ve almaz.
# Sarışının biri, elektrikler kesilince yürüyen merdivende 6 saat mahsur kalmış.
# Sarışın bir pizza ısmarlar. Pizzacı sorar: "6 parçayamı böleyim, 8 parçaya mı?" Sarışın : "6´ya böl sekiz parçayı bitiremem".
# Sarışına arabanın sinyalinin yanıp yanmadığını sorduğunuz zaman nasıl cevap verir?
Cevap: - Yanıyor, söndü, yandı, söndü, yandı, söndü...
# Sarışınlar neden "11" sayısını yazamaz?
Cevap: Hangi 1´i önce yazması gerektiğini karar veremediği için...
# Pazar sabahı sarışının gülmesini nasıl sağlarsınız?
Cevap: Cuma akşamından bir fıkra anlatarak.
# Sarışınlar kuşu nasıl öldürmeye çalışır?
Cevap: Balkondan aşağı atarak.
# Sarışınlar balığı nasıl öldürürler?
Cevap: Suda boğarak...
# Saçını siyaha boyatan sarışına ne denir?
Cevap: Yapay zeka
# Beyninin yarısı olmayan sarışına ne denir?
Cevap: Zaten bir işe yaramıyordu...
# Bir sarışının bir başka sarışının kulağına üflemesine ne denir?
Cevap: Bilgi transferi
# Kömürlükteki iskelete ne denir?
Cevap: Geçen yılın sarışınlar arası saklambaç turnuvası şampiyonu...
# Sarışına kazaların %90´ının evde olduğunu söylerseniz ne yapar?
Cevap: Hemen taşınır.
# Sarışının en çok söylediği cümle nedir?
Cevap: Ay bilemiyorum...
# Doktor sarışına hamile olduğunu söyleyince, sarışın neder?
Cevap: Benden olduğuna emin misin?
# Zeki bir sarışın nedir?
Cevap: Çelişki.
# Sarışının beyin hücresi nasıl olur?
Cevap: Yalnız...
# İki beyin hücresi olan sarışına ne denir?
Cevap: Gebe
# Faksın bir sarışın tarafından yollandığını nasıl anlarsınız?
Cevap: Üstündeki puldan
# Bir sarışını susturmak için ne yapmalı?
Cevap: Ne düşünüyorsun? diye sormalı.
# Sarısın ile bir saksı balkondan düşerse önce hangisi yere varır?
Cevap: Saksı!!! Çünkü sarışın arada durup yolu sorar.
# Sarışının gözlerinin parlaması için ne yapmalı?
Cevap: Kulağına fener tutmalı.
# Sarışının beyni nasıl yıkanır?
Cevap:Bir damla su ile.
# Bir sarışının beyin hücresi neden ölür?
Cevap: Yalnızlıktan.
# Zekasının %90´ını kaybetmiş sarışına ne denir?
Cevap: Boşanmış.
# Bir sarışını saatlerce nasıl oyalarsınız?
Cevap: Elinin iki tarafınada ters çevir yazılı bir kağıt tutuşturarak.
# Sarışın çivi çakarken parmağını niye çivinin üstüne koyar?
Cevap: Çıkan sese dayanamadığı için.
# Aynanın karşısında gözlerini kapatmış duran sarışın ne yapıyor?
Cevap: Uyurken nasıl göründüğüne bakıyor.
# Sarışının gözlerine derin derin bakınca ne görürsünüz?
Cevap: Yerine, beyninin olması gereken boşluğu.
 
Kayseriliye sormuşlar.
- "2 kere 2 kaç eder?"
Cevaplamış,
- "Alıyormuyuz, satıyormuyuz..."
 
Okulda birgün Türkçe öğretmeni zaman kiplerini işliyor ve öğrencilerine bir soru soruyor :
- Çocuklar -ben güzelim- dersem hangi zamana girer bu cümlem?
Çocuklar hep bir ağızdan :
- Geçmiş zaman öğretmenim.
 
Musevi ailesinin en büyük derdi 10 yaşlarındaki çocuklarının matematikten sürekli sıfır getirmesiymiş. Sıkıştırmışlar olmamış, ders aldırmışlar olmamış. Son çare, bir Katolik okuluna kaydettirmişler. Çocuk bir süre sonra matematik notunu düzeltmiş, sürekli 10 getirmeye başlamış. Peki ne oldu da bu çocuk böyle birden değişti diye sormuşlar ? Çocuk ısrarlı sorulara önce yanıt vermek istememiş. Sonunda bir gün gerçeği itiraf etmiş:
- Okula girdiğim ilk gün adamın birini "artı" işareti üzerine çivilediklerini gördüm. O zaman bu işin ciddiyetini anladım.
 
Bizim Temel uyuyormuş. Birden yataktan düşmüş, kalkmış yeniden yatmış. Biraz sonra bir daha düşmüş ve sevinerek mırıldanmış :
- İyiki kalkmışım yoksa üstüme düşecektim...
 
jeyyarŞovmenin biri yaptığı şovuyla dünyada çok büyük bir üne kavuşmuş. Şovunu bir timsahla gerçekleştiriyormuş. Sopasıyla timsahın başına vuruyormuş, timsah ağzını açıp adamın kafasını ağzına alıyormuş, adam tekrar sopayla timsahın başına vurunca tekrar ağzını açıp hiçbir zarar vermeden adamın kafasını serbest bırakıyormuş.
Şovmen bütün dünya ülkelerini gezer, sıra Türkiye ye gelir. Büyük bir kalabalık şovu heyecanla izlemektedir. Şov biter, şovmen alkışlardan aldığı zevkle seyircilere döner kasılarak sorar :
- Aranızda bunu yapabilecek biri var mı?
Seyircilerin arasından bizim Temel atılır :
- Ben yaparım ama söz ver, kafama hızlı vurmayacaksın.
 
Kötü Kazen Temel çok kârlı bir iş olarak düşündüğü için tavukçuluk yapmaya karar vermişti. İlk olarak elli tane civciv alıp ayaklarından toprağa gömdü. Güzelce gübreleyip suladı fakat iki gün sonra civcivlerin hepsinin öldüğünü gördü. Yaptığı yanlışın farkına varan Temel elli civciv daha alıp bu seferde kuyruklarından toprağa gömdü. Aynı şekilde gübreledi, suladı fakat nafile, bu civcivlerde öldü. Ne yapacağını şaşıran Temel, Ankara’da tavukçuluk eğitimi gören, amca oğlu İdris’e durumu yazıp yardım istedi. Birkaç gün sonra İdris’in cevabı geldi :
- Sevgili amca oğlum Temel, yazdıklarını okuyup, anladım. Fakat doğru bir teşhis koyabilmem için bana bir miktar toprak numunesi gönderirsen sevinirim
 
Temel ile Dursun Türkiye’de iş bulamamışlar ve Amerika’ya gitmişler. İkisi de iş bulmuşlar fakat farklı yerlerde. Bir anlaşma yapmışlar. Her 10 yılda bir ikiz kulelerin önünde buluşmaya dair. Aradan 10 yıl geçmiş dursun lüks bir arabayla Temel ise otobüsle gelmiş. Temel sormuş :
- Sen bu kadar parayı nerden buldun? Dursun :
- Bir icat yaptım içine elini koyuyorsun el falını okuyor. Bunun için 15 dolar istiyor, demiş.
Sonra ayrılmışlar ve bir dahaki 10. yılda tekrar buluşmuşlar. Bu sefer temel lüks bir lumuzinle gelmiş. Dursun sormuş :
- Sen bu kadar parayı nerden buldun?
Temel :
- Bir icat yaptım el falını okuyor bunun için 15 dolar istiyor. Elini geri çekmek için ise 20 dolar istiyor, demiş.:dance:
 
a.sFadime ile Temel oturmuş sohbet ediyorlarmış. Fadime sormuş :
- Pen ölürsem napacaysun?
- Delirirum...
- Tekrar evlenir misun?
- Deliriruz dediysek o kadar da deyul...
 
Günlerden birgün karakola bir kaza haberi gelmis. Polisler hemen olay yerine dogru yola çikmislar.
Polis olay yerine vardiginda bizim Temel ile İdris kan revan içinde ambulanslara götürülüyormus.İkisi de koma halindeymisler.
Buna ragmen ikisinin de akrabalari piril piril ve üzerinde çizik bile yokmus.
Polis bu duruma sasirmis, kaza için zabit tutulmasi gerekmis fakat kazanin olus sekli ile ilgili ortada hiç bir ipucu yokmus.
Polisler merakla bizimkilerin komadan çikmasini beklemisler.

Yaklasik üç hafta sonra Temel ayilmis, Olay bütün Türkiye'de duyulmus ve büyük bir topluluk kazanin nasil gerçeklestigini ögrenmek için hastanenin önünde toplanmislar
Nihayet açiklama yapilmis:

-"Temel ile İdris karsi yönlerden gelirken serinlemek için kafalarini disariya çikarmislardir
 
dris'le Dursun, kahvede ayri masalarda hafif sıkkın oturuyorlarmış.
İdris sesleniyor:
-"Bana "ayran" desena..."
-"Ayran!"
-"Uyy, ben da senun karuna hayran!"
Fena halde bozulan Dursun, biraz sonra Idris'e sesleniyor:
-"Bana "gazoz" desena..."
-"Gazoz..."
-"Uyy, ben da senun karini öptum..."
İdris, dudak büküyor:
-"Bu söyledigunun kafiyesi yoktur..."
Dursun sözü bagliyor:

-"Kafiyesi yoktur ama asli vardur!.."
 
Biletine büyük ikramiye çikan Temel'i üç ay sonra bakkal kasap ve borçlu oldugu diger esnaf yolda çevirmis.
-Ula Temel, sana büyük ikramiye çiktigi halde üç aydir niye borcunu ödemeysun?
Temel siritarak yanitlamis :

-"Zencun oldi, degisti demesunlar.
 
Sarisin bir afet, kopruye cikmis intihar etmek dusuncesiyle.Tam o sirada >kopruden gecmekte olan cabriolet bir arac icindeki yakisikli yurdum insani >inmis ve ellerini uzatms: 'Hanimefendi neden olesiniz ki. istediginiz yeni >bir hayatsa tutun elimden. Ben makinamuhendisiyim. Ve yarin gemiyle >Amerika' ya gidiyorum. Dilerseniz sizi de kacak olarak gemiye >bindirebilirim.' demis. caresiz sarisinin pek hosuna gitmis bu teklif ve >binmis luks spor arabaya uzaklasmislar gozden.>Ertesi gun adam gercekten gizlice gemiye bindirmis sarisini.Gecesinde >sarisina gizli gizli yemekler getirmeyi de ihmal etmemis.Sarisinda geceleri >adamla birlikte olarak yapilan iyiligin karsiligini kendince oduyormus. >Aradan bir iki ay gecmis. Kaptan bir gun gemiyi kolacan ederken bizim >sarisina rastlamis saklandigi yerde. 'Sendekimsin?' diye sormus. Sarisin >kisaca anlatmis basindan gecenleri ve 'iste o hayatimi kurtaran yakisikli >personeliniz beni gemiye gizlice bindirdi.Bunca zaman gizlice yemek >getirerek beni ac birakmadi. Bende bununkarsiliginda geceleri onunla >birlikte oluyorum' demis. Kaptan kahkahayla gulmeye baslamis ve demis ki: ' >KIZIM GECELERI GUZEL VAKIT GECIRDIGINIZE ASLA SUPHEM YOK. AMA BU GEMI >AMERIKA'YA GITMEZ. KADIKOY-EMINONU VAPURU BU!...' J
 
Temel, dere kenarında oturuyormuş. Oradan jeeple geçmekte olan bir adam suyun derin olup
olmadığını sormuş.
Temel,
- Derin değildir, geçebilirsin demiş.
Adamda Temel e güvenerek suya jeepiyle girmiş Jeep bir anda sulara gömülmüş. Kan ter içinde
sudan çıkan adam Temel’in yakasına yapışarak,
- Hani derin değildi ulan.
diyerek Temel’i tartaklamaya başlamış.
Temel’ de,
- Abi vallahi benim suçum yok. Demin bir ördek geçiyordu su beline geliyordu...
 
X