- Konu Sahibi civcivgagasi
-
- #41
İnsan nedenini sorguluyor ister istemez. Eskiden nasipse el getirir yel getirir sel getirir derdim. Sonra baktım kimse gelmedi. Oturup analiz etmeye başladım :)Bu kadar matematiksel analiz yapılabilecek bir durum değil bence bu işler.
Normal aklıbaşında, lisans mezunu kişilerle anlaşamıyor musunuz?o kadar fark ediyor mu yüksek lisans, akademisyenlik?İnsan nedenini sorguluyor ister istemez. Eskiden nasipse el getirir yel getirir sel getirir derdim. Sonra baktım kimse gelmedi. Oturup analiz etmeye başladım :)
Anlaşabiliyoruz. Ama pek kimse yanaşmıyor. Çalışan kadınlardan en çok öğretmenler tercih ediliyor.Normal aklıbaşında, lisans mezunu kişilerle anlaşamıyor musunuz?o kadar fark ediyor mu yüksek lisans, akademisyenlik?
O bariyeri de bizden çok başkaları koyuyor önümüze. Biri vardı ama sana uygun olmaz diye düşündüm, sen zaten şöyle işi/eğitimi olan birini ister misin ki vb. pek çok söylem. Yani bizim için hayat işimizin gerekliliğini de yaparak herkes gibi akıyor. Ama dışarıdan bakışlar daha farklı oluyor. Böylece sosyal çevremiz de bizi birileri ile uygun görüp tanıştırmıyor.Ben de akademisyenim, yaklaşık 4 yıllık evliyim. Doktora da yaptım. Benim çevremde gözlemlediğim bazen bu statü durumundan da dolayı akademisyenler görünmez bir bariyer koyabiliyorlar etrafına. Etraf tanışmaya çekinebiliyor böyle durumda. Tabii ki evlenmiş olmak için evlenmeyin, ama direkt baştan biriyle tanışırken eğitim durumu veya denklik konularını merkeze koymayın. Asla bunlar önemsizdir demiyorum. Ancak baştan kafanızda etiketleme olmasın. Belki baştan bu sebeplerle elediğiniz kişi(ler) ile frekansınız tutacak, bilemezsiniz.
Tavsiye olarak da sosyal ortamınızı genişletin. İş ile sınırlı kalmayın. Çeşitli kurslar veya spor merkezlerinde aktif olun. Ben eşimle iş yerinden tanışmadım mesela. Tamamen farklı sektörde o.
Akademide evlilikleri de şöyle gözlemledim, en azından benim fakülte için, aynı fakülte veya birim içinde çok evli olan hocaya rastlamadım. Genelde eşleri ile başka fakülteden tanışmışlar. Bu y üzden, fakülte dışındaki etkinliklere katılmaya bakın bence. Çünkü bizim fakültede de mesela hiç iki hocanın evlendiğini görmedim yıllardır. Ancak eşleri ile başka fakülteden tanışmışlar. Rektörlük etkinlikleri olur, fuarlar olur vs. Oralara katılın başka kişilerle tanışın. Sürekli hergün gördüğünüz insanların dışına çıkın.
Evet bu konuda haklısınız. Sana denk değil olmaz diye düşündüm vs diye çok duyuyorum. Aslında tabii ki kültürel normlar ve yaşanmış örneklerle alakalı. Çok fazla görüyor duyuyoruz, eğitim kültür farkı var diye geçinemeyenleri. Bu da etiketlemeye sebep olabiliyor. Halbuki mesela Avrupa ülkelerinde çok fazla görüyorum kadın akademisyen erkek cafe işletiyor/kendi lojistik firması var vs. Bu bariyerleme durumu da toplumsal bir getiri aslında işte. Bu arada yaşınız hiç de geç değil. Artık evlilik yaşı 30lara çıktı zaten neredeyse.O bariyeri de bizden çok başkaları koyuyor önümüze. Biri vardı ama sana uygun olmaz diye düşündüm, sen zaten şöyle işi/eğitimi olan birini ister misin ki vb. pek çok söylem. Yani bizim için hayat işimizin gerekliliğini de yaparak herkes gibi akıyor. Ama dışarıdan bakışlar daha farklı oluyor. Böylece sosyal çevremiz de bizi birileri ile uygun görüp tanıştırmıyor.
Avrupa'daki eğitimsizle bizim eğitimsiz bir mi şimdi? Bizde lise mezunları okuma yazma bilmiyor.Evet bu konuda haklısınız. Sana denk değil olmaz diye düşündüm vs diye çok duyuyorum. Aslında tabii ki kültürel normlar ve yaşanmış örneklerle alakalı. Çok fazla görüyor duyuyoruz, eğitim kültür farkı var diye geçinemeyenleri. Bu da etiketlemeye sebep olabiliyor. Halbuki mesela Avrupa ülkelerinde çok fazla görüyorum kadın akademisyen erkek cafe işletiyor/kendi lojistik firması var vs. Bu bariyerleme durumu da toplumsal bir getiri aslında işte. Bu arada yaşınız hiç de geç değil. Artık evlilik yaşı 30lara çıktı zaten neredeyse.
Doğrudur, eşit demedim zaten. Bizde toplumsal kaynaklı zaten diye belirttim.Avrupa'daki eğitimsizle bizim eğitimsiz bir mi şimdi? Bizde lise mezunları okuma yazma bilmiyor.
Size önerim de haftasonu sınav görevi falan almanızMerhaba hanımlar,
Çok dertliyim. Akademisyenim, çok şükür hiçbir engelim yok ama doğru insan beni bulmadı. Erkekler çoğunlukla beğeniyorlar ama yaklaşmıyorlar. Doktora yaptım. Mesleğimi çok seviyorum ama karşıma çıkan erkekler eğitim düzeyi ve kariyer konusu nedeniyle ya çekiniyorlar ya da lise mezunu veya önlisans çıkıyor. O da zaten denk olmadığı için uyuşmamaya neden oluyor. Çevremdeki bekar akademisyen erkekler de doçentlik derdinde.
33 yaşındayım, yakında 34 olacağım. Yüzüne bakılmayacak kadar çirkin değilim. Arkadaşlarımın çoğu evli ve çocuk sahibi. İnsanların çoğu maalesef laf sokuyor sadece. Kendimi eksik ve yetersiz hissediyorum. Artık yuvam olsun, anne olayım istiyorum. Hayat bana bunu çok görüyor.
Bende 32 yaşında atanamamış bir öğretmenim. Ben olayı eğitime statüye bağlamıyorum. Erkeklerin fazla egolu olmasına bağlıyorum. Karşılarına güzellik olarak orta ve orta üstü kız çıksa bile çabalamıyorlar. Tip, eğitim, statü karakter olarak yetersiz adamlar bile egolu. Sanki istedikleri kızları elde edebilecek havasındalar. Kız çok en iyisini bulurum acelem yok kafasındalar . Şu avantajları da var yaş olarak kendilerinden gencini bulabilme şansları var. O yüzden rahatlar. Kolay kolay kimseye değer verip sevmek istemiyorlar. Kadınlar daha olgun kendisine yaşça yakın veya büyük adamları tercih ediyor. Erkeklerin o dertleri de yok çocuk için biyolojik yaş durumları da yok. Ve seçilen değil seçen taraf.Bunun farkındalar ve onun için fazla seçici davranıyorlar.Merhaba hanımlar,
Çok dertliyim. Akademisyenim, çok şükür hiçbir engelim yok ama doğru insan beni bulmadı. Erkekler çoğunlukla beğeniyorlar ama yaklaşmıyorlar. Doktora yaptım. Mesleğimi çok seviyorum ama karşıma çıkan erkekler eğitim düzeyi ve kariyer konusu nedeniyle ya çekiniyorlar ya da lise mezunu veya önlisans çıkıyor. O da zaten denk olmadığı için uyuşmamaya neden oluyor. Çevremdeki bekar akademisyen erkekler de doçentlik derdinde.
33 yaşındayım, yakında 34 olacağım. Yüzüne bakılmayacak kadar çirkin değilim. Arkadaşlarımın çoğu evli ve çocuk sahibi. İnsanların çoğu maalesef laf sokuyor sadece. Kendimi eksik ve yetersiz hissediyorum. Artık yuvam olsun, anne olayım istiyorum. Hayat bana bunu çok görüyor.
Erkek işte her yönden kendinden aşşa da olan kadın istiyorMerhaba hanımlar,
Çok dertliyim. Akademisyenim, çok şükür hiçbir engelim yok ama doğru insan beni bulmadı. Erkekler çoğunlukla beğeniyorlar ama yaklaşmıyorlar. Doktora yaptım. Mesleğimi çok seviyorum ama karşıma çıkan erkekler eğitim düzeyi ve kariyer konusu nedeniyle ya çekiniyorlar ya da lise mezunu veya önlisans çıkıyor. O da zaten denk olmadığı için uyuşmamaya neden oluyor. Çevremdeki bekar akademisyen erkekler de doçentlik derdinde.
33 yaşındayım, yakında 34 olacağım. Yüzüne bakılmayacak kadar çirkin değilim. Arkadaşlarımın çoğu evli ve çocuk sahibi. İnsanların çoğu maalesef laf sokuyor sadece. Kendimi eksik ve yetersiz hissediyorum. Artık yuvam olsun, anne olayım istiyorum. Hayat bana bunu çok görüyor.
Bakin bu fikire cok katiliyorum. Ben her zaman bir erkegin diplomasini pek dert etmeyen biri oldum. Genel kültürüne baktim, ama uzun vadede her zaman fark ediliyor bir sekilde o denklik denen sey. :) Dünyaya baktiginiz pencere farkli oluyor sanki. Birde, mesela ben bir akademisyen olarak bunlari dert etmesem bile, karsimdaki ille bir sekilde sorun ediyor. :) Ama sunu "dert" ederim her zaman kendime: Karakteri nasil, ona bakarim. Ve ne yazik ki bu noktada bir cok erkek kaybediyor. Gercekten hayat paylasabilecek durumda olmuyorlar cünkü. Ama dedigim gibi: Acik olmak gerekiyor, ön yargisiz olmak gerekiyor ve tabi birde caba göstermek gerekiyor. Ben durduk yere bir seyler olabilir gibi seylere pek inanmiyorum.İyi bir üniversitenin iyi bir bölümünden mezunum. Yüksek lisansım, işyerim izin vermediğinden yarım kaldı. Eşim 2 yıllık yüksekokul sonrası dikey geçişle 4 yıla tamamlamış. Ona aşık olup 32 yaşında evlendim. Evlilikte statünün önemli olmadığına dair bu sitede de bir çok yorum yaptım.
Ama evliliğin 3. yılında gelinen noktada gördüm ki her yönden denklik çok çok önemli. Aynı filmi izlemek, aynı espriye gülmek çok önemli. Ve bunu aldığımız eğitim belirliyor.
Umarım kendinize denk birini bulursunuz, çevreye cümle aralarında evlenmek istediğinizi söyleyin bence.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?