Hanımlar az önce burada okuduğum bir konuya yorum diye yazacaktim bunu aslında ama, hem günün önemi hem de bu tarz konuları çok görüyor olmamız sebebiyle konu açmak istedim.
Konularda görüyoruz ki özel okul, kreş seçmede veliler pek tabii hassas davranıyor.Çocuğunuzun öğretmeniyle ne kadar derin bağ kurduğundan, öğretmenin ne kadar ilgili alakalı olduğundan, ne kadar donanımlı olduğundan emin olmak istiyorsunuz. Size zamanında özel kurumlarda da çalışmış biri olarak açıkça söyleyeyim ki kandırılıyorsunuz. Konuyu açmama sebep olan bayan da kandırıldığını yazmış zaten. Kurumlar sizi bir çok yönden şöyle kandırıyor, kayıt aşamasında şişirilmiş broşürlerle, örn, vs atölyeleri , alanında uzman öğretmenler eşliğinde drama dersleri, haftada bilmem kaç gün vs etkinliği, bilmem kaç saat dil dersleri, vs vs bunları zaten biliyorsunuzdur. Yönetimle kayıt için görüştüğünüzde size öyle şeyler anlatırlar ki yok artık bu kadar da destekli atıyor olamazlar çok güvenilir kurum dersiniz. Halbuki olayın iç yüzü şöyle, kayıtlar yapılıp paralar alındıktan sonra yönetimin tek derdi kalır ,okul içi gerçeği veliye yansıtmamak, okul içi gerçeği şudur , yönetim velilerden topladigi paranin çok çok cüzi miktarını öğretmenlere dağıtır, çok köklü kolejleri tenzih ediyorum( zaten bir elin parmağını geçmezler , onlara da hem öğretmen hem öğrenci olarak girmek çok zordur malumunuz) 1500 lira gibi ücretlere çalışan öğretmenler hatta sigortasız 800 liraya çalışanını gördüm , sürekli başka iş arayışındadır, ayrıca daha az öğretmen çalıştırıp daha çok kar derdindeki bu kurumlar bir öğretmeni haftada 50 saat derse sokar. O öğretmen günlük 10 saat dersin ilk 5dersini verimli anlatıyorsa geri kalanını istese de umursayamaz. bu tarz özel kurumlarda sürekli öğretmen değişikliğinin sebebi budur, kurum için de sıkıntı değil nasılsa milyonlarca iş bekleyen öğretmen var. Burada olan çocuğunuza olur, tam bir öğretmene bağlanmıştır ki yenisi gelir, tam onun yöntemine alışır dersini sever hop diğeri gelir.
Bir de o kadar geçim sıkıntısının içindeki öğretmenden verdikleri paraya bakmadan ağzıyla kuş tutmasını isterler. Ne yönetim ne de veli takdir etmez.Öğretmende de zaten idareten çalışıyorum diye işini kaybetme korkusu yoktur, her fırsatta kaytarir , kendimi heba etmemi gerektirecek bir düzen yok nasılsa diye. Ordan ayrılır 1500 değil de 1600 veren kuruma geçer.
Ayrıca o kayıt esnasında söylenen aktiviteler falan hep şişirme, mesela drama sınıfı derler , başlarına birini dikip bütün çocukları bir odaya toplayip kendi kendilerine oynatirlar.okul dışı etkinlik diye çocukları Mc....lts a götürüp hamburger yediren kurum gördüm. Aranızdan sen nasıl yerlerde çalışmışsın ya ama tüm kurumlar böyle değil diyenler olacaktır evet değil şimdi size onlar nasıl kurumlar ipucu vermek isterim, bu yazdıklarım bizzat benim ve öğretmen arkadaşlarımdan edindiğim izlenimler.
Size düşen kayıt esnasında yönetim size kurumu öven bi ton saçmalık anlatırken bir saniye diyerek şu soruları sormanız, 1 çocuğumla ilgilenecek öğretmeniniz kaç yıldır bu kurumda çalışıyor? 2 öğretmenleriniz ile sözleşme yapıyor musunuz? 3 öğretmenlerinizin maaşları tatmin edici mi? ( mümkünse bunu onların dışında başka yerden de öğenin) 4 öğretmenlerinizin başarı çizelgeleri var mı? ( girdikleri sınıftaki öğrencilerin notlarindaki yükselişi ya da düşüşü gösteren grafik) 5 öğrencilerinizin kuruma devam yüzdesi nedir?. Aldığı maaştan, kurumdaki haklarından, gördüğü sayginliktan tatmin olan öğretmen bir sonraki yıl kurum benimle sözleşme yenilemez diyerek canla başla çalışır zaten. Ve böyle öğretmenlere de bir zahmet mesleğini öğretmeye kalkmayın, saygı duyun çocuklarınıza da bunu aşılayın.
Yukaridaki soruları duyan yönetim tokat yemiş gibi olacaktır lakin kararlı ve bilinçli veliler göre göre kurumları ticarethaneden eğitim yuvası haline getirmelerini umuyorum. İnşallah faydalı olmuştur. Unuttuğum şeyleri öğretmen arkadaşlarım eklesin lütfen. Umut dolu ışık dolu nesiller yetiştiren hakkının hukukunun korunduğu öğretmenler olur inşallah bir gün ülkemde.
