Çocuğumu kaynanama göndermelimiyim

O yastaki cocuklar icin kres oldugunu bilmiyordum. A Ayferre bak guzel bi secenegin daha varmis. Soguk bakacak bir olay yok, iyice arastirirsin guvenilir bir yer bulursun. Biraz kafani dinlersin cocugun kresteyken. Kresleri arastir bi
Çalışan anneler daha küçükken bile vermek durumunda kalıyor, araştırması lazım 2-3 saat boşluk bile şu kafadan çıkartır onu. İster ders çalışır ister kendine ait zamanı olur. Yaşı çok genç kocasında iş yok. Sorumluluktan kaçmak yerine sorumluluklarını yönetmeyi öğrenmesi lazım.
 
Eş ailesiyle ilgili yaşadığın sorunlar, senin kızını kendi çocukları gibi görmeleri, çocuğun üzerinde senden çok söz hakkına sahip olduklarını sanmaları. Ne çabuk unuttun bunları? Şaka gibi bu konuya yaptığın yorumlar.
unutmadim ama bunlar geçmişte kaldi.tekrar hatirlatmasaniz çok iyi olur. lütfen konuyu gündeme getirmeyin.
 
19 yaşında çevrenin annenin baskısıyla gençken bilinçsizken çocuk yapmışsınız buradaki Üyeler herkesin 18 yaşındayken 20 yıllık hayat tecrübesine sahip olmasını ve mantıklı kararlar vermesini beklerler onlara aldırmayın.

Çocuk için üzgünüm ama hayat bazen istemediğimiz şekilde gelişiyor. Kaynanayı çağırabilirsiniz belki öbür türlü vazgeçmiş sayılacaksınız çocuktan bir yerde aynı olmayabilir bakıma sevgiye çok ihtiyaç duyduğu yaşlar
 
22 yaşındayım 2 yaşına giricek bir oğlum var çok kötüyüm psikolojim alt üst bedenimde ona göre sürekli yorgun hiçbirşeyden zevk alamıyorum artık. eşim desen kendine ayrı dünya kurmuş orda çok mutlu kimse bana ellemesin diyor . kimsem yok konuşacak gülücek kimsem yok evde hayatım bitiyor sanki benim yaşımdakiler okuyor ,şehir geziyor hayatı tanımaya başlıyor ben neden böyle büyük bir yükün altında girdim diye hep sorguluyorum ünü sınavına hazırlanmaya çalışıyorum olmuyor çocuk bırakmıyor uyuduğu zaman çalışim diyorum yemekmi yapim, çamaşırlamı uğraşim, dinlenim mi o saat yetmiyor uyanıkken çok hareketli çok inatçı yapma diyorsam inadıma yapıyor kaynanam bakarım diyor ama başka şehirde yaşıyor arabayla 4 5 saat sürüyor önceden istemedim yapamam dedim ama şuan ciddi ciddi göndersem nasıl olurdu hayatım diye sorguluyorum çalışıcam bu süre içerisinde izin günlerimde görmeye giderim diyorum biliyorum ben doğurdum bakmak zorundayım ama yapamıyorum artık.
Çocuğunuzun babanneye değil anneye ihtiyacı var. Daha bebek yaşta. Bunalmış olabilirsiniz, kendiniz için bir şeyler yapmak isteyenilirsiniz bu çok normal. Ama bunun çözümü çocuğunuzu uzaklaştırmak, ilginizi sevginizi ondan esirgemek değil. Lütfen kendinizi düşündüğünüz kadar çocuğunuzu da düşünün. Empati kurmak istedim ama ben bir geceliğine bile gönderemem. Değil kaynanama, en güvendiğim insan olan anneme bile. Yine empati kuruyorum eğer kendim için birşeylrr yapmak istiyorsam ben olsam hiç değilse bir sene daha bekler öyle sınava hazırlanırdım ki en azından çocuğum kreş yaşına gelsin o kreşteyken ben ders çalışanileyim diye
 
19 yaşında çevrenin annenin baskısıyla gençken bilinçsizken çocuk yapmışsınız buradaki Üyeler herkesin 18 yaşındayken 20 yıllık hayat tecrübesine sahip olmasını ve mantıklı kararlar vermesini beklerler onlara aldırmayın.

Çocuk için üzgünüm ama hayat bazen istemediğimiz şekilde gelişiyor. Kaynanayı çağırabilirsiniz belki öbür türlü vazgeçmiş sayılacaksınız çocuktan bir yerde aynı olmayabilir bakıma sevgiye çok ihtiyaç duyduğu yaşlar
18 yaşımda nasıl iş sahibi olabilirim diye düşünüyordum... Nasıl ayaklarımın üstünde dururum. Lise birden beri de yazları çalıştım. Ki çevremde çalışan kadında pek yoktu.

Bu devirde kızlarımızdan iş sahibi olmalarını beklerim. Çalışmasa bile mesleği olmalı. İstediğinde elin adamının eline bakmasın. Resti çekebilsin. Meslek derken illa mühendis öğretmen değil kast ettiğim. Kuaför olabilir.. terzi olabilir..
 
18 yaşımda nasıl iş sahibi olabilirim diye düşünüyordum... Nasıl ayaklarımın üstünde dururum. Lise birden beri de yazları çalıştım. Ki çevremde çalışan kadında pek yoktu.

Bu devirde kızlarımızdan iş sahibi olmalarını beklerim. Çalışmasa bile mesleği olmalı. İstediğinde elin adamının eline bakmasın. Resti çekebilsin. Meslek derken illa mühendis öğretmen değil kast ettiğim. Kuaför olabilir.. terzi olabilir..
Herkesin kişiliği ailesi yaşamı tecrübesi olgunlaşması farklı.. yolumuz biricik.. güzeli meslek sahibi olmak özgür bağımsız güçlü olmak hayatı doyasıya yaşayıp istenirse hazır olunca cocuk yapmak ama olmuş işte.. benim kuzenim 17 de evlendi 19 da cocuk . 30 a gelmeden 3 cocugu oldu. Mesleği yok bosanamıyo. Ama ailesi cok baskıcı be fakirdi babası alkolikti vs yiyecek ekmekleri yoktu evden cıkıs yolu gördü.. pişman mutsuz vs.. kzıkardeşi mesela naptı etti okudu ama durumları daha iyiydi ve diğer çocukların evden gidip sorumluluğun azalması buna vesile oldu .

Bu durumda ya cocuktan vazgeçecek ya iyi kötü yasayıp gidecek ama belki bir ömür cocugu suçlayacak yaşayamadığı hayat için. Bu daha mı iyi? Cocuk da mutsuz olacak . Her türlü zor
 
siz göndermeye niyet almışsınız onay bekliyorsunuz sadece.
Çocuklarımı anneme çok uzak bi şehirde büyüttüm çalışıyordum.
Bir dönem bakıcısız kaldım.İki küçük çocukla çok zorlamdım.
Babamın hastalığından dolayı annem gelemiyordu,birini ver bana ben bakayım kızım dedi çokda ısrar etti çokda güzel bakardı ama direk hayır anne yapamam.
O kadar uzak yerde o kadar süre ayrı kalamam dedim.
Nitekim toparladık zamanla.
2 yaş çok ufak.
Size çok ihtiyacı var.
Lütfen hayattan keyif almaya çalışın.
Yaşınız genç

En güzel zamanlarını kaçırmayın.
Evet yorucu ama hep böyle kalmayacak.
 
Sizin sorununuz çocuğunuzla değil kocanizla. Kac cocuk olrsa olsun babanın desteği olmadan o çocuğu büyütmek çok zor. Siz de arafta kalmışsınız. Çocuğunuz 2 yaşında 1 yıl sonra onu kreşe verebilirsiniz o zaman emin olun daha rahat olacaksınız. Şuan aklınızdan geçen düşünceler için kendinizi suçlamayın. Keşke eğitim hayatınızı tamamlayıp sonra evlenseydiniz ama geriye dönüş yok ordan. Bundan sonrası için hem çocuğunuzu hem sizi rahatlatacak kararlar alın. İlk olarak da nasıl yaparsınız bilmem ama eşinizin aklını başına getirmeniz gerekiyor. Çok merak ettim nasıl bir konfor alanı oluşturdu da esiniz bana dokunmayın deyip bütün sorumluluklarını unutabiliyor.
 
22 yaşındayım 2 yaşına giricek bir oğlum var çok kötüyüm psikolojim alt üst bedenimde ona göre sürekli yorgun hiçbirşeyden zevk alamıyorum artık. eşim desen kendine ayrı dünya kurmuş orda çok mutlu kimse bana ellemesin diyor . kimsem yok konuşacak gülücek kimsem yok evde hayatım bitiyor sanki benim yaşımdakiler okuyor ,şehir geziyor hayatı tanımaya başlıyor ben neden böyle büyük bir yükün altında girdim diye hep sorguluyorum ünü sınavına hazırlanmaya çalışıyorum olmuyor çocuk bırakmıyor uyuduğu zaman çalışim diyorum yemekmi yapim, çamaşırlamı uğraşim, dinlenim mi o saat yetmiyor uyanıkken çok hareketli çok inatçı yapma diyorsam inadıma yapıyor kaynanam bakarım diyor ama başka şehirde yaşıyor arabayla 4 5 saat sürüyor önceden istemedim yapamam dedim ama şuan ciddi ciddi göndersem nasıl olurdu hayatım diye sorguluyorum çalışıcam bu süre içerisinde izin günlerimde görmeye giderim diyorum biliyorum ben doğurdum bakmak zorundayım ama yapamıyorum artık.
Çocuk anneden uzakta olmaz , bakamayacaksan ne diye doğurdun!
 
Bu konu çok su götürür. Herkes bir şeyler yazmış, herkes bir yönden haklı görüyor kendini. Kimisi cidden haklı kimisi duyar kasıyor.
Şimdi şöyle bir gerçek var, hepimiz 18-20 yaş aralığında uçarı değildik. Büyük bir çoğunluğumuz o yaşlarda üniversite derdindeydik. Hepimiz bol bol paralarla, mükemmel ailelerle mi okuduk? Hadi üniversite bitirmiş bütün üyelerimize soralım, hepimizin kök ailesinden boy boy travmaları, maddi zorluklar çıkar.
18'imde ben ne yapıyordum? 11 saat vardiyalı bir işte çalışıyordum. Ailemin durumu iyi değildi. Neler çektim neler, yolda zaten 2 saat geçiyordu. Eve gelince uyusam mı duş mu alsam, tercih yapıyordum. :KK53: Yani şimdi tüm üyelere sorsak benzer hikayeler çıkmaz mı? Ben bilmiyor muydum o yaştaki manyak sevgilimle evlenip evde oturmayı sizce?
Yapmadım ama, dişimi sıktım, sonra dershaneye yazıldım gittim. Üniversite kazandım. Konu sahibinin evlendiği yaşlarda ben vize final derdindeydim. Ki üniversite okuyan biri de her gün parti kıvamında yaşamıyor hayatı.
Kitap parası, giyimi, yemesi içmesi hep para. Çok da ekonomik sıkıntı yaşadım. Çoğumuz yaşadık.
Demem o ki her şey bir seçim, tercih meselesi. Ben bambaşka seçimler yaptım, zorluklarıyla başa çıktım.
Konu sahibi de seçimler yapmış. Ama onun seçimleri başka birini daha bağlıyor, 2 yaşındaki bir bebeği. Bu öyle az buz bir mesele değil. Herkesin dediği gibi geri dönüşü olmayan bir şey bu.
32 yaşındayım, hiç çocuğum yok. Neden yok sizce? Çocuk yapmak zor olduğu için mi? Çünkü biliyorum doğurduğum anda başıma gelebilecek şeyleri. Yüzde bir bile şüphe varsa doğurmamak lazım bana kalırsa. Düşünmeden verilebilecek bir karar değil. Düşünmeden verilen kararların sonuçlarını görmek istiyorsanız çocuk yuvalarına bakın derim.
Bu çocuklardan bir tanesi de benim yeğenim. Düşünmeyen biyolojik ailesi yüzünden yenidoğan bir bebekken ailesiz kaldı çocuk. Bir günlükken yurtta tek başına annesiz uyudu. 1 aylıkken ailemize katıldı. Ama o bir ayı nasıl geçirdi miniğim, bilemiyorum.
 
A Ayferre oğlum 3-4 yaşlarındaydı yeniden üniversiteye başladığımda hemde çalıştım. İkisini de beraber yürütebilirsiniz. 2 çocukla dünyayı gezdik, yükseklisans yaptım yine onlarla. Hep yanımda derse girdiler. Bebeğim profesörün kucağında ders anlatıyordu 😅
Annem de beni babaanneme göndermiş ve aramızda hala hiçbir bağ yok asla sevemiyorum. Hayatınızın hatasını yaparsınız.
Zaten çocuğunuz 2 yaşındaymış, 3 yaşında kreşe verirsiniz. O zaman bu kadar zor gelmez. Tek çocuk büyütmenin yorgunluğu üstünüzde var bu dönem geçecek dayanın biraz çünkü size çok ihtiyacı var. Yapabilirsiniz güvenin kendinize. Eşiniz babalık görevlerini yapmıyor bunu ciddi konuşup çözmelisiniz. Kavga ile değil bu tükenmişliğinizi anlatarak anlamasını sağlayın ve mutlaka sürece dahil edin vazgeçmeyin.
 
Bu konu çok su götürür. Herkes bir şeyler yazmış, herkes bir yönden haklı görüyor kendini. Kimisi cidden haklı kimisi duyar kasıyor.
Şimdi şöyle bir gerçek var, hepimiz 18-20 yaş aralığında uçarı değildik. Büyük bir çoğunluğumuz o yaşlarda üniversite derdindeydik. Hepimiz bol bol paralarla, mükemmel ailelerle mi okuduk? Hadi üniversite bitirmiş bütün üyelerimize soralım, hepimizin kök ailesinden boy boy travmaları, maddi zorluklar çıkar.
18'imde ben ne yapıyordum? 11 saat vardiyalı bir işte çalışıyordum. Ailemin durumu iyi değildi. Neler çektim neler, yolda zaten 2 saat geçiyordu. Eve gelince uyusam mı duş mu alsam, tercih yapıyordum. :KK53: Yani şimdi tüm üyelere sorsak benzer hikayeler çıkmaz mı? Ben bilmiyor muydum o yaştaki manyak sevgilimle evlenip evde oturmayı sizce?
Yapmadım ama, dişimi sıktım, sonra dershaneye yazıldım gittim. Üniversite kazandım. Konu sahibinin evlendiği yaşlarda ben vize final derdindeydim. Ki üniversite okuyan biri de her gün parti kıvamında yaşamıyor hayatı.
Kitap parası, giyimi, yemesi içmesi hep para. Çok da ekonomik sıkıntı yaşadım. Çoğumuz yaşadık.
Demem o ki her şey bir seçim, tercih meselesi. Ben bambaşka seçimler yaptım, zorluklarıyla başa çıktım.
Konu sahibi de seçimler yapmış. Ama onun seçimleri başka birini daha bağlıyor, 2 yaşındaki bir bebeği. Bu öyle az buz bir mesele değil. Herkesin dediği gibi geri dönüşü olmayan bir şey bu.
32 yaşındayım, hiç çocuğum yok. Neden yok sizce? Çocuk yapmak zor olduğu için mi? Çünkü biliyorum doğurduğum anda başıma gelebilecek şeyleri. Yüzde bir bile şüphe varsa doğurmamak lazım bana kalırsa. Düşünmeden verilebilecek bir karar değil. Düşünmeden verilen kararların sonuçlarını görmek istiyorsanız çocuk yuvalarına bakın derim.
Bu çocuklardan bir tanesi de benim yeğenim. Düşünmeyen biyolojik ailesi yüzünden yenidoğan bir bebekken ailesiz kaldı çocuk. Bir günlükken yurtta tek başına annesiz uyudu. 1 aylıkken ailemize katıldı. Ama o bir ayı nasıl geçirdi miniğim, bilemiyorum.
Su mesajin konu sahibine faydasi var mi? Yok. Niye buraya gelip kendinizi ovuyorsunuz, sozum sadece size degil; baskalari da var bu sekilde davranan bu konuda. Tamam bu kizin da basina bu gelmis oyle ya da boyle. Cok garipsiniz ya, kendinizi baska yerde tatmin edin; karsinizda caresiz hisseden, ne kocasindan (ki o da cocuk muhtemelen, degilse daha fena gerci), ne ailesinden destek goren, bunalmis, belli ki artik saglikli dusunemeyen biri var.
 
22 yaşındayım 2 yaşına giricek bir oğlum var çok kötüyüm psikolojim alt üst bedenimde ona göre sürekli yorgun hiçbirşeyden zevk alamıyorum artık. eşim desen kendine ayrı dünya kurmuş orda çok mutlu kimse bana ellemesin diyor . kimsem yok konuşacak gülücek kimsem yok evde hayatım bitiyor sanki benim yaşımdakiler okuyor ,şehir geziyor hayatı tanımaya başlıyor ben neden böyle büyük bir yükün altında girdim diye hep sorguluyorum ünü sınavına hazırlanmaya çalışıyorum olmuyor çocuk bırakmıyor uyuduğu zaman çalışim diyorum yemekmi yapim, çamaşırlamı uğraşim, dinlenim mi o saat yetmiyor uyanıkken çok hareketli çok inatçı yapma diyorsam inadıma yapıyor kaynanam bakarım diyor ama başka şehirde yaşıyor arabayla 4 5 saat sürüyor önceden istemedim yapamam dedim ama şuan ciddi ciddi göndersem nasıl olurdu hayatım diye sorguluyorum çalışıcam bu süre içerisinde izin günlerimde görmeye giderim diyorum biliyorum ben doğurdum bakmak zorundayım ama yapamıyorum artık.
Vallahi okumayı bırakıp erkek peşinde koşan kızlarımız açıp okusa keşke bu konuyu, kamu spotu gibi konu.
Size gelecek olursak;
Madem bakamayacaktınız ne diye doğurdunuz o yavruya yazık değil mi?
Bu yaşta şehir şehir gezmekse okumaksa derdiniz o sorumluluğunun altına girmeyecektiniz hoş zaten bunu herkes söylemiştir burada.
Sizin gibiler çocuk yapıyo olan k zavallı masum çocuklara oluyor ne kadar yazık😡
 
Yapamıyorum yoruluyorum. Annelik zor. Anne olunca ahkam kesersin laflarıyla öne geçemezsin. Kimsede bırda sana alkış tutmaz. Dediğin çocuk 2 yaşında daha anne sütünden yeni bırakılması gereken bebek çocuk bile değil. Korkacak ,ağlayacak,hastalanınca,yürüyecek,kahkahalar atacak ,kokuna hasret kalacak hiç birini görmeyeceksin. Çocuk büyüyecek sana anne demeyecek tanıdığım birinden biliyorum anne baba olarak görmüyor ailesini normal olarak. Ona yol gösterecek pozisyonda olmayacaksın olamazsında. Başına bir şey gelse bebek ya bu sorunu kimde bulacaksın. Çözüm arayabilirsin buda malesef göndermek değil. Eşini silkele olmazsa kıyameti kopar kendine bir gelsin. Çalışacaksan bakıcı bul gerekirse tüm maaşını ver dışarda mental olarak kendine gelir insan tanırsın. 2 yaşında bebek olan kreşler var onlarla iletişime geçebilirsin . Babaanneden rica ederbilirsin bir müddet sizle kalabilir. Bunlar hepsi çözüm bak gördün mü. Çalışan insanlar nasıl çocuk bakıyor kardeşim bunların hepsini kullanıyorlar ben dahil
.
 
Su mesajin konu sahibine faydasi var mi? Yok. Niye buraya gelip kendinizi ovuyorsunuz, sozum sadece size degil; baskalari da var bu sekilde davranan bu konuda. Tamam bu kizin da basina bu gelmis oyle ya da boyle. Cok garipsiniz ya, kendinizi baska yerde tatmin edin; karsinizda caresiz hisseden, ne kocasindan (ki o da cocuk muhtemelen, degilse daha fena gerci), ne ailesinden destek goren, bunalmis, belli ki artik saglikli dusunemeyen biri var.
Ne öveceğiz ya hu?
Bir insan normal olarak beklenen ne varsa onu yaşıyor ben ve benim gibi üyeler. Çocuğa bakamayacağını hsseden ben doğurmuyorum. Doğuran üyeler de doğurdukları çocuklara bakıyorlar. Bunun için kimse madalya falan hak etmiyor.
Yapman gerekeni yapmıyorsan işte o zaman eleştiriyi de hak edersin. Olay tam olarak bu.
Ne olursa olsun benden sebeple dünyaya gelmiş bir canlıya sırtımı dönemem, böyle bir hakkım yok. Kimsenin yok.
Her çocuk iyi bir anne babayı hak eder, bunun aması fakatı yok. Olamaz da. İstistası falan da yok.
Doğurduğun anda en iyi ihtimalle 22-25 sene elin üstünde olacak, iyi veya kötü her gününde yanında olacaksın o çocuğun. Çünkü annesisin, babasısın. Şimdi eğer gözümüz kesmiyorsa bunu, çocuk yapmamak gerekiyor. Bunun neresi anormal?
Hani saniyesine yumurtadan çıkmıyor ki bu çocuklar. Uzun bir prosesi var aslında düşünmek için.
 
Bu konu çok su götürür. Herkes bir şeyler yazmış, herkes bir yönden haklı görüyor kendini. Kimisi cidden haklı kimisi duyar kasıyor.
Şimdi şöyle bir gerçek var, hepimiz 18-20 yaş aralığında uçarı değildik. Büyük bir çoğunluğumuz o yaşlarda üniversite derdindeydik. Hepimiz bol bol paralarla, mükemmel ailelerle mi okuduk? Hadi üniversite bitirmiş bütün üyelerimize soralım, hepimizin kök ailesinden boy boy travmaları, maddi zorluklar çıkar.
18'imde ben ne yapıyordum? 11 saat vardiyalı bir işte çalışıyordum. Ailemin durumu iyi değildi. Neler çektim neler, yolda zaten 2 saat geçiyordu. Eve gelince uyusam mı duş mu alsam, tercih yapıyordum. :KK53: Yani şimdi tüm üyelere sorsak benzer hikayeler çıkmaz mı? Ben bilmiyor muydum o yaştaki manyak sevgilimle evlenip evde oturmayı sizce?
Yapmadım ama, dişimi sıktım, sonra dershaneye yazıldım gittim. Üniversite kazandım. Konu sahibinin evlendiği yaşlarda ben vize final derdindeydim. Ki üniversite okuyan biri de her gün parti kıvamında yaşamıyor hayatı.
Kitap parası, giyimi, yemesi içmesi hep para. Çok da ekonomik sıkıntı yaşadım. Çoğumuz yaşadık.
Demem o ki her şey bir seçim, tercih meselesi. Ben bambaşka seçimler yaptım, zorluklarıyla başa çıktım.
Konu sahibi de seçimler yapmış. Ama onun seçimleri başka birini daha bağlıyor, 2 yaşındaki bir bebeği. Bu öyle az buz bir mesele değil. Herkesin dediği gibi geri dönüşü olmayan bir şey bu.
32 yaşındayım, hiç çocuğum yok. Neden yok sizce? Çocuk yapmak zor olduğu için mi? Çünkü biliyorum doğurduğum anda başıma gelebilecek şeyleri. Yüzde bir bile şüphe varsa doğurmamak lazım bana kalırsa. Düşünmeden verilebilecek bir karar değil. Düşünmeden verilen kararların sonuçlarını görmek istiyorsanız çocuk yuvalarına bakın derim.
Bu çocuklardan bir tanesi de benim yeğenim. Düşünmeyen biyolojik ailesi yüzünden yenidoğan bir bebekken ailesiz kaldı çocuk. Bir günlükken yurtta tek başına annesiz uyudu. 1 aylıkken ailemize katıldı. Ama o bir ayı nasıl geçirdi miniğim, bilemiyorum.
Yok canım okumak çok kolay . Ergenken duygularini kontrol altına almaya çalışıp çevrendekiler gibi sadece kafana göre yasamayip bir hayat kurmaya çalışmak ., sabahlara kadar ders çalışmak en kolayı . Zor olan evlenmek ve çocuk yapmak . Lütfen kendini övme . Senin ödediğin bedel bedelden sayılmaz . Anne olmak = kutsal olmak demektir. O yüzden anne olmuş birine bekar ve çocuksuz biri olarak yorum yapma . Hayat sana güzel . Sen çocuklunun derdini anlamazsın . Çünkü sana toplumsal baskı yok , sen belirli bir yere gelmek için okumadın . Sen ömrünün bu zamana kadar ki kısmını kendi konforundan kismadin . Üreyebilme büyük yetenektir.
 
Sunu soyliyeyim kucukken annem birakti kaynanasina yurt disina gidebilmek icin onun travmasini hala atlatamadim. Annemi hala affedemedim, cocuklari kimsede uzun sure birakmayin cocugunuzu, zordur tabi ama cocuk yapip basinizdan atamazsiniz kres falan bakin aksamlarida erken yatar bu yastaki cocuk zaten.
 
Yok canım okumak çok kolay . Ergenken duygularini kontrol altına almaya çalışıp çevrendekiler gibi sadece kafana göre yasamayip bir hayat kurmaya çalışmak ., sabahlara kadar ders çalışmak en kolayı . Zor olan evlenmek ve çocuk yapmak . Lütfen kendini övme . Senin ödediğin bedel bedelden sayılmaz . Anne olmak = kutsal olmak demektir. O yüzden anne olmuş birine bekar ve çocuksuz biri olarak yorum yapma . Hayat sana güzel . Sen çocuklunun derdini anlamazsın . Çünkü sana toplumsal baskı yok , sen belirli bir yere gelmek için okumadın . Sen ömrünün bu zamana kadar ki kısmını kendi konforundan kismadin . Üreyebilme büyük yetenektir.
Mevzu övgü ya da yergi değil Papatya. Konu sahibini yerdiğim de yok. Ama çocuğunu bırakmak gibi bir seçeneği olmadığını da söylemek lazım.
Ne diyelim yani şimdi? Yorulduysan dinlen bir süre gibi bir şey nasıl denir ki?
Kreş falan demiş üyeler, en olabilecek şekli bu.
İnsanın kendi çocuğundan molası veya tatili nasıl olur ki, bilmiyorum ben bunu. Bilen varsa da yazsın neymiş bu işin oluru.
 
X