Boşanmak istemek ve cesaretsizlik..

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Evet haklısınız, spontan gelişen bir durum oldu. Fiziken gayet iyidir kendisi, ama insan hoş sohbet etmek istiyor, arzulanmak ve değerli hissetmek istiyor.
Geçici onlar en iyisinde bile 2 3 sene bulutlarda yaşayınca hızla geri düşüşe geçersin borsa endeksi gibi.. İnanma aksini söyleyene..
 
Eşinizi aldatmak yerine direk boşanın ya da elin adamiyla konuşmaya bir son verin. Durusu olmalı insanın hayatta. Eşinizi beğenmiyorsaniz boşarsınız bu kadar net ama aldatmak olmamalı yapılması gereken şey. Mantıklı olun lütfen kapılmayın böyle şeylere. Ha ayrılınca elbette aşık olabilirsiniz, seversiniz sevilirsiniz ne bileyim hepsi olur ama ayrılınca. Hayırlısı olsun hakkınizda.

Yorumunuz için teşekkür ederim, amin.
 
Hayatınızda hiç ilgi görmediğinizi söylemişsiniz, o yüzden şuan adamın azıcık bi ilgisini gözünüzde büyütüyorsunuz. Saydığınız sebepler boşanmak için yeterli ama bu adamın kafanızı karıştırması sebebiyle de eşinizin her hareketi gözünüze batmaya başlamış gibi geldi.
 
Hollandalı değil, Türk. Yakıştırma noktasında ise oda aynısını benim için düşünüyor, ruh ikizi gibi olduğumuz yönünde.
En fazla 3 4 sene veriyorum ruh ikizinin içinden ruh öküzünün çıkması için.. Sevgi eksikliğini erkeklerde aramayın, kendiniz tamamlayın, siz kendinizi mutlu edin..
 
Geçici onlar en iyisinde bile 2 3 sene bulutlarda yaşayınca hızla geri düşüşe geçersin borsa endeksi gibi.. İnanma aksini söyleyene..
Çalıştığım iş ortamında kaynaklı sürekli insanlarla iletişim halindeyim. Yurt dışındaki insanları yüceltmek, burdaki yaşayanları ise yermek niyetinde asla değilim. Fakat 35 yıldır, Berlin ve Hollanda’da yaşamış toplam, çok farkı bir bakış açısına sahip. İnanılmaz medeni, kibar. Bu kadar insan la çalışıyor olmama rağmen benzerine rastlamadım.
 
En fazla 3 4 sene veriyorum ruh ikizinin içinden ruh öküzünün çıkması için.. Sevgi eksikliğini erkeklerde aramayın, kendiniz tamamlayın, siz kendinizi mutlu edin..
Zaten insan mutluluğu kendisi inşa eder. Mutluluk başkasına bağlı gelişen bir durum değildir.
 
Hayatınızda hiç ilgi görmediğinizi söylemişsiniz, o yüzden şuan adamın azıcık bi ilgisini gözünüzde büyütüyorsunuz. Saydığınız sebepler boşanmak için yeterli ama bu adamın kafanızı karıştırması sebebiyle de eşinizin her hareketi gözünüze batmaya başlamış gibi geldi.
Bunun üzerine çok düşündüm. Bu insanı hiç tanımamış olsaydım, acaba evliliği sürdürür müydüm diye. Tam anlamıyla bir cevabım yok. Hayatımda ilgi görmemek, şu anki yaptığım evliliğe sebep oldu. Artık daha net görebiliyorum bazı şeyleri. Şu an sadece ilginin peşinden gidemeyecek kadar daha iyi durumdayım.
 
Destek aldık bir dönem, fakat etkisi olmadı. Düzenli gitmek istemedi.
Cinsellik, beğenme, arzu yoksa nasıl evlilik olacak? Ben ona evlilik demem. Çocuğa da yazık size de. Keşke boşanmadan kimseyle konuşmadaydınız. Ben olsam hayatımda kimse olmasa boşanır mıyım diye sorardım. Cevabınız evetse boşanın. İçten içe adamı aşağılıyorsunuz. Adama da yazık.
 
Zayıf noktalarınızı, içinizde hissettiğiniz boşlukları kullanıp sizi hayal kırıklığına uğratmasin da Hollandalı Türk. Sizin boşanmadan onla sevgili olmanız normal şartlarda zaten ciddi ilerlemek isteyenin önünde soru işareti oluştur. Sağlam biri olsaydı boşan ondan sonra bakalım yolumuza derdi.

Eşiniz ne kadar aynı kalmış olursa olsun bu muameleyi haketmez. Aynı şeyi onun size yaptığınızı düşünün dicem de zaten ne kadar incitici olduğunu bilseniz bu aldatma yoluna girmezdiniz
 
Cinsellik, beğenme, arzu yoksa nasıl evlilik olacak? Ben ona evlilik demem. Çocuğa da yazık size de. Keşke boşanmadan kimseyle konuşmadaydınız. Ben olsam hayatımda kimse olmasa boşanır mıyım diye sorardım. Cevabınız evetse boşanın. İçten içe adamı aşağılıyorsunuz. Adama da yazık.
Teşekkür ederim yorumunuz için.
 
Zayıf noktalarınızı, içinizde hissettiğiniz boşlukları kullanıp sizi hayal kırıklığına uğratmasin da Hollandalı Türk. Sizin boşanmadan onla sevgili olmanız normal şartlarda zaten ciddi ilerlemek isteyenin önünde soru işareti oluştur. Sağlam biri olsaydı boşan ondan sonra bakalım yolumuza derdi.

Eşiniz ne kadar aynı kalmış olursa olsun bu muameleyi haketmez. Aynı şeyi onun size yaptığınızı düşünün dicem de zaten ne kadar incitici olduğunu bilseniz bu aldatma yoluna girmezdiniz

Ne kadar farklı bir insan olduğunu anlatmak istesem, inanmazsınız. Onu tanımadan önce , bir başkası bana anlatsa belki bende böyle bir insanın yeryüzünde yaşadığına inanamazdım. Haketmeme noktasında haklısınız.
 
Merhaba hanımlar,

8 yıllık evliyiz. Eşimle 20li yaşların başında evlendim(22). Babamın ailemize bir ilgisi yoktu, bense baba sevgisi eksikliği, özgüven eksikliği yaşamış bir insan olarak büyüdüm. Fiziksel açıdan bir kaç noktada okulda arkadaşlarım tarafından rencide edilmek, beni mutluluğu yemekte aramaya teşvik etti ve kilolar aldım. Çok ilgi ve beğeni gören biri değildim. Eşimle bir tanıdık aracılığı ile tanışarak evlendik. Çok beğenilen biri olmamam, baba sevgisi yaşamamış olmam ve karşı tarafın beni beğeniyor olması beni cezbetti ve evlendik.

Eşim nişanlı ve evlilik süresinde beni arzulayan, ilgi gösteren biri olmadı. Bu ilgisizlik beni inanılmaz yıprattı. Kendiside çok fazla konuşamayan, karşıdaki kişi ile göz göze dahi bakamayan bir insan. Zamanla ben kendimi okuyarak, öğrenerek geliştirdim ve bu gayretim devam ediyor. Tanıştığımızda cahilce davranışlarım vardı. 8 yıl evlilik ve tanışma dahil 11 yıldır birlikteyiz. Ne güzel bir söz, ne ilgi, ne de zor durumlarda bana sarılarak sevgisini belli etti. Evde gergin, sinirli bazen daha ılımlı biri. Cesaretsizliğim yüzünden boşanmayı düşünmedim. 3 yaşında çocuğum var. Konuşmayı denedim kaç kez maalesef başarısızlıkla sonuçlandı, yani bir gelişme sağlanmadı. Ben ise kitap okumaya, spor yapmaya başladım zayıfladım. Öğrendikçe, kendime güvenim gelişti. Fakat kendisi tamamen aynı duruyor. Sohbet olarak hiç keyif almıyorum.Markete gitse market alışverişini tam yapamıyor, pazara gitse pazar alamıyor. Araba alacaktık bana, satıcılarla konuşmayı dahi yönetemiyor. Kendime yakıştıramıyorum. Arkadaş ortamına götürüyorum, konuşmuyor selam verse sohbeti devam ettiremiyor.

Ve asıl konum şu kamuda çalışıyorum, ve tesadüfen tanıştığım bir insanla Hollanda’da yaşıyor kardeşini ziyarete geldiğinde tanıştık.
Sohbet ederken ilgisine bilgisine hayran kaldım. Ve bir konu vardı üzerinde konuştuğumuz, yaşadığım bir sağlık sorunu ile ilgili ve Hollanda’dan getireceği ürünle ile ilgili numaramı verdim. Fiyatını, içeriğini bildiririm size dedi.

Zamanla sohbet etmeye başladık. Ve bazı üzgün olduğum durumlarda ona anlattım yaşadığım bazı sorunları(cinsel değil). Hiç evlenmemiş 37 yaşında biri, karşısına istediği gibi biri çıkmamış. Ortak yanlarımız, hayata bakış açımız aynı. Sohbeti inanılmaz keyif veriyor, sevgi dolu. Kadın ruhundan anlıyor, kibar ve tam bir centilmen. Eşimle zaten ara ara boşanmaktan bahsediyorduk, geçenlerde tamamen konuştuk tamam dedi fakat şöyle ki bana ev işlerinde yardım etmeye çalışıyor bişeyler yapmaya çalışarak sanırım boşanmak istemediğini düşünüyorum. Vicdan azabı çekiyorum. Ne kadar ilgisiz, sevgiden ve kadın ruhundan, cinsellikten anlamasada yaptığım bir aldatma, sadece telefonda konuşuyoruz ama bu da bir tür aldatma şekli.

Ne kadar kendimi geliştirmeye gayret etsem de, “el ne der” tabusunu yıkmak istesem de tam anlamıyla cesaret gösteremiyorum. İyi kötüde olsa anılarımız var, yuva yapmak için çaba gösterdiğimiz emeklerim var ve çocuğumun babası en önemlisi. Tanıştığım insan ise ömrümce bir daha karşıma çıkmayacak nitelikte, sanki bilinçaltıma bir insanı kodlamışım ve sıfat bulup karşıma çıkmış.

Ömrümü bu şekilde, sadece çocuğumun babası ve alışkanlıktan ve cesaret edemediğim için bu insanla geçirirsem ileriki yıllarda hayatımı bu adama heba etmişim diye düşünür müyüm?

Diğer türlü şunu da düşünüyorum, çocuğunun büyüdüğünü tam anlamıyla göremesin mi? İçinden çıkamadığım bir durum söz konusu, ne yazık ki sevgi de hissetmiyorum. Bir sabah dahi beni öperek uyandırmadı. Bir gün güzel olduğumu hissettirmedi. Hiç değerli hissetmedim. Hakaret ve şiddet eğilimi yok ama şiddet ne yazık ki sadece dayak ile olmuyor. Cinsel arzulanmamak, sevildiğini hissetmemek bunlarda bir şiddet..

Evliliğimiz boyunca her şeyini ben aldım, giysi, iç çamaşır , ayakkabısına kadar haberi bile olmazdı. Bu kadar becerisi kısıtlılığı olan bir adam beni inanılmaz yıprattı. Ben almasan eski, yıpranmışta olsa giyinip gidiyordu. Çocuğum babasını seviyor, boşanınca zorlanır mı. Psikolojisi olumsuz etkilenir mi?

Benzer durumlar yaşayan ve çözebilen, ya da yorumlamak isteyen herkesten saygı çerçevesinde yorumlarını bekliyorum.

Not; Destek aldık fakat aldığımız kadarı ile etkili olmadı, sonrasında devam etmek istemedi.
Boşanmaya cesaretiniz yok ama başka şeylere var maşallah. Biran önce boşanan bence.aslında niyetiniz boşanmak sadece şu Hollandalı dan biraz daha emin olmak istiyorsunuz.Emin olunca zaten ayrılacaksınız.
 
Boşanmaya cesaretiniz yok ama başka şeylere var maşallah. Biran önce boşanan bence.aslında niyetiniz boşanmak sadece şu Hollandalı dan biraz daha emin olmak istiyorsunuz.Emin olunca zaten ayrılacaksınız.
Teşekkür ederim yorumunuz için.
 
20 yıldır tanıdığımız , ailecek görüştüğümüz bir aile vardı. Adam son derece eğitimli, çocukları için parçalanan, toplumda ne konuştuğunu bilen, çalıştığı yerin kutlama yemeklerinde kendi yazdığı şiirleri okuyan ve eşine hediye eden çevresi geniş birisiydi. Sadece biraz tutucu olması sebebiyle esi 20 yıl sonra boşanma kararı aldı. Tutuculuktan kastım içkiye karşı olması ve dini tercihi sebebiyle esine sürekli temas edememesiydi. 4 kızı 1 oğlu vardı asla kıyafetlerine karışmazdı. Esi de gayet istediğini giyip çıkabilen bir kadındı. Sonrasında boşanmasının sebebinin “ben dışarda biramızı alıp iki sohbet etmek istiyorum , o çay içelim diyor. Ben her dakika sırnaşmak sevgili gibi olmak istiyorum o ancak müsade ettiği zamanlarda yakınlaşıyoruz demişti” aynen söylediği sözü tekrar ediyorum. 3 kızı da üniversiteye hazırlanıyordu. Herkes cok üzüldü kadın dönmedi yolundan boşandı. Adamın malı mülkü ne gerekiyorsa verdi kadına. Faturalarını ödedi , çocuklarıyla tek tek ilgilendi. Kadın başkasıyla evlendi mutlu olamadı. Boşandı. Sonra yine başkasıyla evlendi yine mutlu olamadı boşandı. En son adam birisiyle evlendi. Hayatlarını kıskandı ben geri dönmek istiyorum dedi bayağı uğraştı ama adam ben bu kadının vebaline giremem seçtiği hayatta mutlu olsun dedi. Sonrasında da kadına araba aldı ve nafaka bağladı hala kadın şahane bir hayat sürüyor. Ama sorsanız hödük, sıkıcı bir adam.
Bunu neden anlattım? Eminim sizinde geçerli sebepleriniz vardır. Ama büyük birsey göremedim ben. Bazen elimizdekinin kıymetini anlamamız gerekiyor. Olmayanı degil olanı görmemiz gerekiyor. Hiçbir insan dört dörtlük degil. Sizde o Hollandalı adamla evlenince mutlu olmayacaksınız. Belki de esiniz pasif ama o adam aşırı baskın olup sizi bile bastıracak. Lütfen görüşmeyi kesin. Ne aradığınızı iyice ölçüp biçin. Her zaman daha iyisi elbette vardır ama evlilik bu. O olmazsa bu olsun, diğeri daha kibar düşüncesi cok yanlış. Uzun uzun yazdım ki belki faydası olur.
 
Hayır, tanıştığımızdan beri böyle. Ama ben aynı ben değilim. Başlangıçta tolere ettiğim durumlar artık gözüme batıyor. Sosyal ortamlarda başarılı olamıyor, konuşma güveni yok.
Siz başlangıçta tolere falan etmediniz hiç birşeyi. En başta birbirine uygun insanlarmışsınız evlenmişsiniz. Siz evlendikten sonra kendinizi geliştirmiş ve gözünüz açılınca evlediğiniz adamdan soğumuşsunuz bu halde birde çocuk yapmışsınız yetmemiş adamı aldatmışsınız. Bukadar şeye cesaret edenin boşanmaya da cesareti vardır elbet. Bukadar şey olurken de o çocuk vardı pskolojisi boşanmada geldi aklınıza? Bir an önce boşanın hem kendinizi hemde çocuğunuzla eşinizi bu sağlıksızlaşmış evlilikten kurtarın.
 
20 yıldır tanıdığımız , ailecek görüştüğümüz bir aile vardı. Adam son derece eğitimli, çocukları için parçalanan, toplumda ne konuştuğunu bilen, çalıştığı yerin kutlama yemeklerinde kendi yazdığı şiirleri okuyan ve eşine hediye eden çevresi geniş birisiydi. Sadece biraz tutucu olması sebebiyle esi 20 yıl sonra boşanma kararı aldı. Tutuculuktan kastım içkiye karşı olması ve dini tercihi sebebiyle esine sürekli temas edememesiydi. 4 kızı 1 oğlu vardı asla kıyafetlerine karışmazdı. Esi de gayet istediğini giyip çıkabilen bir kadındı. Sonrasında boşanmasının sebebinin “ben dışarda biramızı alıp iki sohbet etmek istiyorum , o çay içelim diyor. Ben her dakika sırnaşmak sevgili gibi olmak istiyorum o ancak müsade ettiği zamanlarda yakınlaşıyoruz demişti” aynen söylediği sözü tekrar ediyorum. 3 kızı da üniversiteye hazırlanıyordu. Herkes cok üzüldü kadın dönmedi yolundan boşandı. Adamın malı mülkü ne gerekiyorsa verdi kadına. Faturalarını ödedi , çocuklarıyla tek tek ilgilendi. Kadın başkasıyla evlendi mutlu olamadı. Boşandı. Sonra yine başkasıyla evlendi yine mutlu olamadı boşandı. En son adam birisiyle evlendi. Hayatlarını kıskandı ben geri dönmek istiyorum dedi bayağı uğraştı ama adam ben bu kadının vebaline giremem seçtiği hayatta mutlu olsun dedi. Sonrasında da kadına araba aldı ve nafaka bağladı hala kadın şahane bir hayat sürüyor. Ama sorsanız hödük, sıkıcı bir adam.
Bunu neden anlattım? Eminim sizinde geçerli sebepleriniz vardır. Ama büyük birsey göremedim ben. Bazen elimizdekinin kıymetini anlamamız gerekiyor. Olmayanı degil olanı görmemiz gerekiyor. Hiçbir insan dört dörtlük degil. Sizde o Hollandalı adamla evlenince mutlu olmayacaksınız. Belki de esiniz pasif ama o adam aşırı baskın olup sizi bile bastıracak. Lütfen görüşmeyi kesin. Ne aradığınızı iyice ölçüp biçin. Her zaman daha iyisi elbette vardır ama evlilik bu. O olmazsa bu olsun, diğeri daha kibar düşüncesi cok yanlış. Uzun uzun yazdım ki belki faydası olur.
Uzun uzun yazmışsınız öncelikle bu uğraşınız için teşekkür ederim. Evlilik çok uzun bir yol, çok fazla sebep görünmüyor geliyor çünkü toplumumuzda biz alışmışız boşanma gerekçesi olarak şiddet, aldatma vb durumlarının olmasına. Cinsel isteksiz olması, bişeyleri becerememesi, agresif tutumları, aynı pencereden hayata bakamamak, sevgi ve ilginin olmaması... Sizce bu sebeplerde gerekçe değil midir ?
 
eşinizle daha iyi bir seçeneğiniz olmayacağını düşünerek bir evlilik yapmışsınız, fakat siz kendinize bir şeyler katarken onun geride kaldığını görmüşsünüz pek ala. oturup bir şeyleri konuşamadığınız, cinsel bir çekim hissedemediginiz, size karşı duygusal olaram cimri davranan biriyle evli olmak zorunda değilsiniz elbette. tabi öncesinde evliliği kurtarmak için gerekli desteğin alınması gerektiğini düşünüyorum (bu sizin için zor olur çünkü sizin zaten aklınız başka birinde, eşinizle kalmaya ikna olmankz artık çok zor). bosanimca illa mutsuz olacaksınız, hollandali bey hayal kırıklığı çıkacak diye bir şart da yok. bence eşinizi artık sevmediğiniz, onu beğenmediğiniz için hem kendi iyiliğiniz hem eşinizin iyiliği için zaten bosanin. ama boşanma sonrasi işler istediğiniz gibi gitmeyebilir. Hollandali sizi ulasilamaz olduğunuz için ilgi çekici buluyor ve aslında sizinle bir gelecek planlamiyor olabilir, buna hazırlıklı olmalisiniz.

bir de çocukluk sorunlarınız için destek almanızı öneririm. üzgünüm ama her şeye kılıfı hazirlamissiniz. ileride hollandaliyla da bir soğukluk yaşansa yine başka kollarda sevgi arar bulursunuz kendinizi. hatta sizin o kişiye karşı hissettiğiniz aslında sevmek değil, sevilebilecek biri tarafından sevilmek hazzıdir muhtemelen ve uzun sürmez. ilaciniz sevilmek değil, kendinizi sevebilmek.

üstelik Hollandaliyi evli kadinlara sirnastigi için teessüf ediyorum.
 
Siz başlangıçta tolere falan etmediniz hiç birşeyi. En başta birbirine uygun insanlarmışsınız evlenmişsiniz. Siz evlendikten sonra kendinizi geliştirmiş ve gözünüz açılınca evlediğiniz adamdan soğumuşsunuz bu halde birde çocuk yapmışsınız yetmemiş adamı aldatmışsınız. Bukadar şeye cesaret edenin boşanmaya da cesareti vardır elbet. Bukadar şey olurken de o çocuk vardı pskolojisi boşanmada geldi aklınıza? Bir an önce boşanın hem kendinizi hemde çocuğunuzla eşinizi bu sağlıksızlaşmış evlilikten kurtarın.
Tolere ettiğim durumlar nişanlıyken buluşmaya paspal ve saçı yağlı gelmesi, evliliğimiz boyunca cinsel isteksiz olması, herhangi paylaştığımız bir sorumluluğu yerine getirememesi vb.
 
Uzun uzun yazmışsınız öncelikle bu uğraşınız için teşekkür ederim. Evlilik çok uzun bir yol, çok fazla sebep görünmüyor geliyor çünkü toplumumuzda biz alışmışız boşanma gerekçesi olarak şiddet, aldatma vb durumlarının olmasına. Cinsel isteksiz olması, bişeyleri becerememesi, agresif tutumları, aynı pencereden hayata bakamamak, sevgi ve ilginin olmaması... Sizce bu sebeplerde gerekçe değil midir ?
halkin her kesiminden buna farklı cevaplar duyabilirsiniz. sizin cevabiniz evetse bosanin, hayır diyorsaniz da o kişiyi silin engelleyin evinize bakın.

ben ne demeye çalıştığınızı anlamadim. kocam bana layık değil ama ayrilirsam çocuğum üzülür üstelik cesaretim yok, topluma yenik düşüyorum bla bla. öte yandan görüştüğüm birisi var bana iyi geliyor, madem kocam yabani, benim de başkası ile takilmaya hakkım var mı demek istiyorsunuz?
 
Tolere ettiğim durumlar nişanlıyken buluşmaya paspal ve saçı yağlı gelmesi, evliliğimiz boyunca cinsel isteksiz olması, herhangi paylaştığımız bir sorumluluğu yerine getirememesi vb.
Ne dense boş gözden çıkarmışsınız adamı gidin boşanın bir an önce resmen aldatıyorsunuz adamı
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X