- 15 Haziran 2019
- 1.619
- 597
-
- Konu Sahibi gunesligunlerimiistiyorum
- #81
Bu yorumu okurken hayret ettim, onunla bağdaştırdım cumlelerinizi. Mesela yasal olmayan bir sey yaptığında ve ceza ödemesi gerektiğinde ne yapıp edip o cezayı bozuyor. Hakimle görüşüyor mesela. Meslektaş olduğunu belirtiyorbir de mesleğine şaşıranlara naçizane bir şey demek istiyorum. feci bir genelleme olacak ama benim bu ülkede gördüğüm en zorba adamlar ya polis ya avukattı. özellikle bu meslekleri seçiyorlar ki yasal yasal zorbalık yapabilsinler diye. bir derdim var forumunda az biraz vakit geçirmiş birçok kişi dahi, kendileri benim gibi birebir şahit olmuş olmasa da bu dediklerime istemeye istemeye katılacaktır. bu adamın da hukuk seçmesi tesadüf değil yani.
Flört döneminde ailemle problem yaşadığı için saygısı yok denecek kadar azdı. Şimdi sahiplendiler diye silmiş, benim görüşmemi de kısıtlayacakmış. Bende dönme potansiyeli var hisleriniz doğru. Ona karşı güçsüz ve ürkek durumdayım. Gün geçtikçe cesaretleniyorum sadece
Çocukluktan kalan bir alışkanlık sizin ki. Keşke çocuklarımızı böyle yanlış arkadailıklardan koruyabilsek.
Malesef en verimli olacagım yıllarımı onunla olabilmek için boş geçirdim. Nasıl boyle gözüm kapandı bilmiyorum. Her siddet girişiminde, yaptığım fedakarlıkların da ağırlığıyla 2 kat üzüldüm. Ama o hep “ben sizin için çok uğraştım, nankörsün” diyerek üste çıktı. Şimdi lisedeki sınıf arkadaşlarım meslek sahibi oldular, yeni yeni evlilik hazırlıklarına giriştiler. Bense küçük bir bebekle boşanma yolundayımEşiniz avukat diye baştan pes etmişsiniz, her dediğine ikna olmuşsunuz.
Haklarınızı öğrenmek isterseniz internette yığınla kaynak mevcut. Olmadı, bir avukatla görüşebilirsiniz.
Hayatınızın gidişatını bu şekilde belirlemek, eğitiminizi sürdürmemek, bilgiye ulaşmamak hepsi sizin tercihiniz gibi duruyor, üzgünüm. Konuda eşinizin boşanırsanız beş kuruş vermemekle tehdit ettiğini yazmışsınız. Hiç nafaka konularını araştırdınız mı mesela?
Kibirli olduğu doğru veya sadece bana oyle bilemiyorumYaşadığınız hayatı en iyi siz bilirsiniz. Ama şiddet uygulayan kişi benim gözümde zavallıdır. Ayrıca eşiniz kibirli böyle olduğu için ne yaparsam yapayım beni terk etmez ailesine zaten zamanında karşı çıkmış düşüncesi var.
Ailesi ve kendisi kariyer yapan biri değil de ev hanımı modunda birini istiyorlardı. Ben de kücüktüm ve aklım basımda değildi kabul ettim. Anadolu lisesinde okuyordum hem de. Kendim de hukuk kazanabilirdim yaniÜzüldüm.Siz neden okumadınız,o hukuk okurken neden beklediniz?
İnsallah, zaten tek endişem bu yönde. Kucuklugumden beri ona endeksli yaşadım, sudan çıkmış balık gibiyim diyebilirimEmin ol hayatını yeniden de kurarsın çok mutlu da olursun..
Evet, asıl amacım ders verip tekrar el kaldırmamasını sağlamaktı. Ters tepti. Gelirse şartlı kabul ederim diyormuş
İnsallah, zaten tek endişem bu yönde. Kucuklugumden beri ona endeksli yaşadım, sudan çıkmış balık gibiyim diyebilirim
Sakın dönmeyinMerhaba uzun zamandır burayı takip ediyorum ve bana cok sey kattı bu site. Bugun de kendi derdimi sizlere açmak istedim. Geçirdiğim şu zor günlerde bir ışık olur belki sözleriniz...
Eşimle 12 yaşından beri tanışıyoruz, o zamanlar çocuk aklımla onu gizliden severdim. Büyüdük lisedeyken bana açıldı ve aşırı aşk ve hayranlık duygusuyla ilişkiye başladım. Benden ne istese kabulumdu o zamanlar. Onunlayken en mutlu benim diye düşünüyordum. Kılık kıyafet, üniversite seçimi, arkadaşlarım derken bütün bunları onun isteğine göre yaptım. (Şu an işsizim ve çocuğum var). O hukuk fakültesi kazandı gitti. Onunla evlenmek hayaliyle 5 sene bekledim. Ailem o seni üzer diyerek karşı çıktı ve birkaç olay oldu. Annem eşimi kırdı o zamanlar. Neyse o avukat oldu evlendik. Kendisi ailede görmediği için öyle eşimi alayım gezdireyim yemeğe götüreyim gibi seyler bilmiyordu ve ben istediğimde karşı çıkıyordu. Evliliğin ilk zamanlarından şiddet başladı. İttirmeyle tokatla baslayan şiddet zamanla vucudumda morluklar olusturacak kadar ileri gitti. Aileme de karsı çıkıp evlendiğim için kimseye bir sey söyleyemiyordum. Birgun bogazımı sıktı, gözüm karardı kendimi kaybettim ve yere düştüm. 2-3 saniye sürdü hemen kendime geldim. Kendime geldiğimde bana bakmıyordu bile. Numara yaptığını düşündüm dedi sonradan.
Geçenlerde annemi arayıp her şeyi anlattım. Ben sana demiştim, bu seni üzer demiştim, cocuguna da sana da bakarım, eğer bir çocugun daha olursa kabul etmem, eve gel dedi. Benm ve bebegimin kıyafetlerini alıp çıktım. Eve geldiğinde bizi göremeyince “s.git, umrumda değilsin, bu iş bitti, pişman olup adımı sayıklayacaksın” dedi.
Boyle dik durmasının sebebi de, abimin basından bir yargılama sureci gecti ve eşim onun için çok uğraştı, olumlu sonuç elde etti. Bana hep “kimse senin için bu kadar uğraşmazdı” diyerek beni susturdu. Şimdi de nankörlükle suçluyor.
Ya çocuğu verirsin ya da size 5 kurus para vermem diyor. Ailemin durumu orta seviyede ama bizi muhtaç etmezler. Kendisini yuksek gördüğü için muhtac olacagımızı ve pişman olacagımı düşünüyor.
Uzun yazdım kusura bakmayın. Evden ayrılalı uzun zaman olmadıgı için şu an geri dönersem kabul eder ama biraz daha zaman geçip dava surecine girersek beni üzmek için elinden geleni yapacaktır. Dönmeye korkuyorum. Ailesi de pek karışmıyor. Benimkiler dönme diyor. Eşimin bir arkadaşı aradı, o asla gelip seni almayacak kendin gel ve halledin, ben gönlünü yapması için konuştum ama dinlemiyor dedi. Ne yapmalıyım. Fikirlerinizi belirtir misiniz
Olana üzülmeyin daha fazla, düzeltmeye çalışmazsanız o zaman başka tabi. Üzüleceğiniz yılları arttırmayı, bir yerden başlayın. Boşanmak dünyanın sonu değil, elde var bir evlat, kazanım olarak görün ve artık dik durun. Hayat bazen tersten de devam eder. Siz de artık kendinize vakit ayırırsınız. Kafanızda bitirirseniz meseleyi boşanma davasının da vaktinizi almasına izin vermemiş olursunuz. Sağlık olsun deyip siz de meslek sahibi, ayaklarının üzerinde duran bir kadın olabilirsiniz yeter ki isteyin. Bol şanslar.Malesef en verimli olacagım yıllarımı onunla olabilmek için boş geçirdim. Nasıl boyle gözüm kapandı bilmiyorum. Her siddet girişiminde, yaptığım fedakarlıkların da ağırlığıyla 2 kat üzüldüm. Ama o hep “ben sizin için çok uğraştım, nankörsün” diyerek üste çıktı. Şimdi lisedeki sınıf arkadaşlarım meslek sahibi oldular, yeni yeni evlilik hazırlıklarına giriştiler. Bense küçük bir bebekle boşanma yolundayım☹
Ailesi ve kendisi kariyer yapan biri değil de ev hanımı modunda birini istiyorlardı. Ben de kücüktüm ve aklım basımda değildi kabul ettim. Anadolu lisesinde okuyordum hem de. Kendim de hukuk kazanabilirdim yani☹
Siz de farklı bir bakıs açısı ile ifade etmişsiniz, gercekten burada paylasmak bana iyi hissettirdi umarım okumakla kalmaz ve içselleştirebilirim. Döndüğüm zaman korkup el kaldırmayan birine, kendi rızasıyla beni incitmek istemeyen biri tercih edilir tabi kiEvet harika bir es, bosanmaktan korktugu için karisini dövemeyen. Hani planin çiksaydi böyle olurdu. Yani seni sevdiginden, senin saçinin bir teline zarar vermek istemdiginden dolayi degil, sen, yani hizmetçisi ondan bosanir diye sana siddet uygulamayan bir es.
Yani gerçekten, evli statüsü o kadaaarrmi herseye bedel anlamadim ki. Kendine acimiyorsan, bare çoçuguna aci. O mecbur degil siddetli, hir gür olan evde büyümeyi.