Boşanıcam ama kafayı toplayamıyorum

aithusaa

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
15 Eylül 2014
951
1.059
Selam hanımlar.

Önceki konumu belki bilenler vardır. Eşimden boşanmaya karar verdim. Çalışıyorum, 2 çocuğum var biri ilkokul çağında birisi henüz küçük.

Eşimin annesinin sözünden çıkmaması, kendi memleketlerinde yaşamamıza ve aramız 3 dk mesafede olmasına rağmen kocası ölmüş olan kvnin sürekli bizde yemeli içmeli kalmak istemesi, benden eski usul gelinler gibi kv gelin ilişkisi beklemesi, defalarca evime gelip çocuklarımın ve eşimin önünde bana hakaretler etmesi, eşimin ise bırak anne şu terbiyesizi diyip kolundan çeke çeke beraberce gitmeleri, kendisine en ufak bir hakaretim veya günlük yaşamda saygısız bir hareketim olmamasına rağmen kvnin annemlere benimle alakalı olarak "terbiyesiz, yetiştirememişsiniz, saygısız" vs. demesi. Bu hakaretleri yüzüme karşı da çok defa dile getirmesi.

Annemleri arayıp o sizden çıktı artık size gelemez, kalamaz gibi, annemlerin kendisine hizmetçi yetiştirdiğini sanan insanı deli eden tavırları olması, komşularını ağırlamamı kendisine misafir geleceğinde gidip hizmet etmemi, kendisiyle akraba akraba gezmemi beklemesi, oğluyla ilgili en ufak şikayetimde oğlumda hiç suç yok sen iticisin, sen antisosyalsin, sen soğuksun, sen terbiyesizsin demesi. Bana köpek diyecek kadar ileri gitmesi. Düşük yaptığım bir dönem, bir çocuk bile doğuramadın demesi. Karı olamadın eşini evde tutamadın vs demesi. Yalan yere kurana el basması. Sırf kendi istediği gibi bir gelin olmadığım için benden nefret etmesi ve her fırsatta nefretini kusması. Bana sürekli tembel demesi. Arkadaşlar iyi maaşla çalışıyorum. 2 çocuğum var ona rağmen evime 8 yıldır ne bir temizlikçi geldi ne de akşamı yemeksiz geçtim. Hamileliklerimde bile cam sildiğimi biliyorum.

Bunun yanında eşimin 2 çocuk büyürken ne bir kere uyutması, ne beslemesi, ne alt değiştirmesi, ne yıkaması. Çocuklara karşı aşırı derecede ilgisiz olması bana asla yardımcı olmaması ki çalışan bir kadınım aynı şartlarda çalışıyoruz eşimle. Kahve alışkanlığı demiyim bağımlılığı. Evde hem kadın hem erkek gibi koşturmam. Hem maddi hem manevi olarak. Evin ve çocukların tüm ama tüm giderlerinin bende olması. Kendisi sadece arabaya benzin alıyor. Benim için hayatın sadece çocuk bakımı, ev işi, ve memuriyetim şeklinde ilerlemesi buna karşın beyefendinin karılık görevimi (detay veremiyorum anlayın siz) de onun istediği her an her saat ve sürekli olarak yerine getirmemi istemesi.

En son da annesi ile görüşmüyorum diye beni 800 km uzaktaki aile evime 2 küçük çocuğumla getirmemesi nasıl gidersen git demesi ve ailemin gelip alması. Evliliğin başında hem ailemin hem benim tatillerde ailemin yanına geleceğim şartı ile ve kendisinin kabul etmesi üzerine eşimin memleketine taşınmayı kabul etmem ama her sene yaz tatilinde ailemin yanına gelirken sorun çıkarması.

Gibi gibi, eksiği olan ama fazlası olmayan bir dizi eş kişisi sünepeliği ve sorumsuzluğu üzerine boşanma davası açmaya karar verdim. Düşünün bu anlattıklarım bile eksik kalıyor. Bir bu kadar daha sinir bozan detay var.

Sorun şu ki arkadaşlar 8 senedir yaşadığım hayat öyle leş bir hayat ki. Ona rağmen boşanma davası sürecine hiç hazır değilim. Sürekli baş ağrısıyla uyanıyorum, omuzlarımda sanki dünyanın yükü var, sanki doğum yapacak hamile kadınlar gibi karın sancıları çekiyorum. Resmen ruhen ve fiziken mahvoluyorum. Emzirdiğim için antidepresan kullanamıyorum. Ailemin yanımda olması en büyük şansım ama hep beraber topyekün sinir bozucu bir sürece giriyoruz. Kendimi suçlu hissediyorum aileme karşı..

Boşanma aşamasını atlatan herkes başlangıçta böyle hissetti mi nolur bana bişey söyleyin kafamdaki sesleri susturamıyorum. Hem eşimle hem kv ile sürekli zihnimde kavga halindeyim. Kendimi toplayabilecek miyim yeniden gülecek miyim...
 
Son düzenleme:
Kuzum benim, sen çok mutlu olacaksın. Ileride bu günleri hatırlayıp boş yere üzülmüşüm diyeceksin. Hepsi öyle çabuk geçecek ki hiç kafana taktiğina değmeyecek. Ailen arkanda, çocukların yanında, mis gibi işin var. Bırak o gerizekalı kocan düşünsün şimdi. Senin üzülecek hicbir şeyin yok
 
Ya sizce de anksiyete oluşması normal değil mi? Hayatınızın iplerini yeniden ele almaya çalışıyorsunuz, çok büyük değişiklikler sizi bekliyor.

Ben iş değiştiriyorum mesela. Yani sizinki ile kıyaslanınca ne kdr kolay bir süreç di mi? Biliyorum benim için iyi olacak ama gene de azcık mevcut düzenim bozuluyor diye anksiyete krizine girdim, her gün mide bulantısı ile uyanıyorum. Her değişiklik iyi de olsa kötü de olsa sancı ile oluyor. Geçecek diye bekliyorum.
 
Çok üzüldüm yaşadıklarınıza...
Allah bundan sonra yüzünüzü güldürsün, bahtınız yolunuz açık olsun.

Bu adamla yaşananların son sahnesi diye düşünün, bir son kez dişinizi sıkacaksınız, bir uzuuun derin nefes alacaksınız ve mahkeme safhasına dalacaksınız. Sonrası aydınlık Allah'ın izniyle...

Yeniden güleceksiniz, emin olun... Hem geçtim oralardan, hem geçenlere tanığım, bilerek konuşuyorum.
 
Canım, Aminnnnn. Gerçekten kocaman bir amin. Bir sihirli değnek bekliyorum adeta.. Allah yardımcım olsun..
 
Yaz tatili nasıl geçti anlamadım.. sağlığımı kaybediyorum, 2 ayda 15 kg verdim..
 
Ne kadar zormuş bu işler. Tekrar yüzyüze gelmek, seslerini dahi duymak istemezken şimdi bir dizi yasal prosedür içine giricem onlarla. O kadar istemiyorum ki keşke püf desem yok olsalar.
 
Deccal gibi bi ana oğul. Bunlar iki günde böyle olmadı sonuçta, hadi bir oldu iki çocuk ne diye? Bir de düşüğünüz varmış, çok mu lazımdı bu herife bu kadar çocuk?
Çocuk sahibi olamayacağımı söylemişti doktorlar düşükten sonra. İnanın kendiliğinden geldi bizi de şok ederek. Doktor bile şok oldu..
 
Kv sürekli eşimi doldurarak nerdeyse bana dayak attıracak kıvama getiriyor. O kadar ezildim ki karşılarında, her büyük kavga yaşandığında bu defa sondu artık yaşanmaz ümidindeydim. Konuşarak anlaşılmayan insanlar da olurmuş bunlarda gördüm inanın çok şaşırdım. Karşılarında 24 saat konuşun ordan burdan örnek verin açıklayın kendinizi savunun ve sizin dediğiniz mantıklı seçenek olsun yine de bulundukları yerden 1 milim ileri gitmiyorlar.
 
Tahmin ettim ben. Bu tarz kvlerin niyeti o oluyor çünkü. Ne konuşması gülüm avam insanlar karşındakiler. Herkesin anladığı bir dil vardır. Dayakta iletişim şekli mesela. Benim bir akrabam gelininden dayak yedi gayette hak etti. Şimdi melun melun takılıyor. Sözlü iletişim laftan anlayan kaliteli insanlar içindir. Sen de kaliteli insansın belli ama düştüğün çevre ayak takımı olmuş. Kendini kurtar ve uzak dur bunlar boşanmasan seni soldurur , hasta eder.
 
Adam ölmüş gibi düşünün yine ayakta durmak zorundasiniz tek başınıza keza evde de ölü gibiymis hicbirsey yapıyormuş sizin bir zorlugunuz yok
Ama terapi almayi ciddi ciddi esinizle konusmayi düşündünüz mu bazi erkklere ders gerek keza toparlarsa olur mu ona siz karar verrsiniz
Benim bosanirken hic basim agrimadi. Benim annem cok üzdü beni 2 yil gecti hala arada üzüyor takmiyorum .hayatta dönüp arkamam bakmama huyum vardi bende biten bitmistir hep böyledim sildiğim zaman asla arkama bakmam cunku o noktaya ben kolay kolay gelmem tipik birikim insaniyim adamda birakinca aa niye birakti şok oluyor halbuse hayat böyle iyiydi vesselam hayat sizin bu dunyada tekiz siz varsaniz hayat var siz yoksaniz yok
 
Büyük çocuğum bile zaman zaman, anne neden hiç gülmüyorsun diyor bana. Neden üzgünsün anne diyor. Kocaman ev sorumluluğu ve 2 çocuk sorumluluğunu tek başıma sırtlandım bir de ne zaman nerde tartışmasının yapılacağı belli olmayan bir kv var elimde. Nasıl güleyim. Eşimle en ufak tartışmamız 3 cümle sonra kv mevzusu oluyor. Anam da anam diye sayıklıyor adam, normal tartışamıyoruz.
 
Uzun zamandır psikoloğa gidiyorum kendim. Çünkü rüyalarıma bile girmeye başlamışlardı. Uykudan uyanıp ağlıyordum. Bir de gurbettesiniz kimseniz yok. Ama eşim psikolog yardımlarına hiç inanmaz dalga geçer genelde.
 
Annesinin memesinden kopamayan ımzık , herif olmadık , adı erkek cinsi belli olmayan varlıklar bunlar. Girdikleri kadının hayatını mahvederler. Bir de yetmezmiş gibi ürerler. Hayatta kendileri dahil kimseye faydaları yoktur. Anaları da cahil ve gelin takıntılı kocakarılardır genelde. Senin Allah yardımcın olsun. Keşke yakında olsak seninle iki kahve içsek sen şöyle içini döksen iyicene. :)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…