Biraz uzun olacak, icimi dokmeye ihtiyacim var :) 2014 yilinda maddi zorluklarla mücadele ederek farklı bir şehirde kazandığım okulu maddi zorluklar ve yalnızlıkla başa cikamadigim için bırakmaya karar verdigim bir akşam sosyal medyadan beni eklemesiyle başladı benim hikayem. Aynı okuldn mezun olmuştu, o şehirde kendi işini yapıyordu. Ben ise okula zaten neredeyse hiç başlamamıştım. Gel zaman git zaman onun zorlaması benim hırsım derken okulu bitirdim. Bu süreçte bana maddi olarak çok yardımı oldu. Ben ise altindan kalkamayacağımi biliyordum ama yinede işlerine yardımcı olmak için neredeyse ailemin yanına bile gitmeden onun işlerini kolaylastirmak için elimden gelenin fazlasıyla bir stajer ne yaparsa yaptım. 2018 yılında mezun oldum.
Şimdi düşünüyorum da belkide gözüm açılmasın diye hemen yüzük takmak istediler. Yüzükler takıldıktan sonra başladı kabusum. "Ayrılmayı hiç mi düşünmez insan?" Düşünemedim. Sanki ateşten bir gomlekte ayrılık benim için.
Öğrenci evinde yaşıyordum. Düğünü 1 sene sonra yapmayı düşündüğüm için kendim çalışır çeyizini yaparım diye düşünürken düğünü o ne aldı annesi. Benim ailemle ne birşey konuşuldu, ne ne yaparsiniz diye soruldu zaten hazır da degillerdi onlar da birşey istemediler. Hoş onun ailesi de bir şey yapmadı sadece 2 bilezik yaptılar, düğün ve eşyaların bi kısmı kendisinin sattığı evin parasıyla kalan ise düğünde takılan altınlarla yapıldı.
Aslında o kadar çok şey var ki işte hepsini anlatamıyor insan. 2019 yılında evlendik. Sonrasında balayı derken hayatımin en kötü günleri başladı. Herşeyi her kavgada yüzüme vurmak mi dersiniz, sürekli eleştirilmek mi ne ararsanız vardı bu evlilikte ama yuva yoktu. Kayınvalide günde 6 kere arıyordu, proje çizmekten evliliğinin ilk günlerini zaten yasayamiyordum. cinsellik deseniz ayda 2 kere, soracağım kimse yok. Evde saklaniyorum disari çıkarsam donuste kayinvaldye gitmek zorunda kalacagim diye. Evlendikten 6 ay sonra dedemi kaybettik, ailemin yanına getirdi beni. Ve burnumun surtmesini istediğini söylediği için gelip beni almadı
1 ay sonra geldi ve bir daha olursa gelmeyeceğini söyledim ona. Döndük. Kpss ye hazırlanmaya başladım, aranacaktım ve bana daa çok saygı duyacaklardı. Çizdiğim proje paralarını zaten borç var die almıyordum, kocadan para istemekten kurtulacaktım. Para hesabını bana soran olmayacaktı. Sınavdan sonra iyi bir puan aldım sayılır. Bu sırada ofis sağlam bir iş aldı, çok yorgundum ama babamın borcuna destek olmak istediğim için çizim yapmaya başladım bu sefer. Zaten kendisi de çiz ve babana yardim et demişti. Bu sefer nefes almadan devam ettim. Kocamın ilgisizliği, sevgisizlik belkide bunları düşünmeme yaradı. Eleştirileri duymamaya yaradı. Ne bir arkadaş ne bir dost vardı zaten. Varsa yoksa ailesine gitmek vardı artık sadece. Köye yada ailesine gitmiyorsak bana zaten bir yere gitmek yoktu
proje dönemi de bitti. Bu sırada annesinin hastalığını öğrendik. Ameliyat sartti. Yanında kaldım 3 gün. Sonrasında 17 gün kabusum. Gelen giden kimse hizmet. Ben uyanmadıysam kahvaltı bile yapmıyorlardı. Çamaşır, bulaşık. Allah var 1 yada 2 kere yemek yaptım. Çok kalabalık sülalesi yemeksiz bırakmadılar. Bu süreçte bebek gibi baktım kv ye. Vee orada hamile olduğumu öğrendim. Eşimin ilk tepkisi annesine sarılıp gidip giyinip kuşanıp ise gitmek oldu. Tamam korunmayı bırakmıştım ama bu kadar çabuk olacağını düşünmemiştim. Olana kadar kendimi hazırlarım diyorsun, öyle ya yeşilçam filmi değildi hayat ilk anda gebe kalayım
birden herkesin bana hareketleri değişti. Sanki bunu bekler gibi. Doktorun kapısında o adamın bana bakışlarını unutamıyorum sanki 7 senedir başka biriyle beraberdim ben. Küçümseyerek bakıyordu bana resmen. Geri döndüğümüzde eve gitmek istediğimi söyledim. 17 gün bana yetmişti, yorulmuştum. Zaten ailemin yanına gelme planım vardı biraz evimde olmak istiyordum. 3 gün, düşük tehlikemle 3 gün evimde yalnız kaldım. Kocam annesiyle kaldı
evde yiyecek birşey yok, markete gönderdi beni kapıda bekleyerek. Sağ olsun bir kere yemek getirdi annesine mangal yapmış. Bir de yemek söyledi ev sahibi gelecek diye birkac saatligine eve geldiginde.
Istanbulda getirdi beni. Gayet herşey güzel. Ama ben kendimde değilim. Sürekli uyuyorum. Psikoloji diye birşey kalmamış. 15 gün sonra gel al beni dedim. Gelmedi annesiyle kalacakmış. Tamam dedim 1 ay oldu gelmedi annesini doktora götürecekmiş. 40. Gün mesjlasirken tartıştık benimle ilgilen dediğim için, kadın kocasıyla ilgilenmeliymiş ki kocası da kadınla ilgilensin. Ertesi gün beni hic aramadi ve o gun kanamam oldu. Kan uyuşmazlığı olduğunu sandığımız için çok panik oldum. Ve açıldı özür dileyerk söylüyorum ilk kez alttan muayene oldum. Bunda ne var diyeceksiniz ama inanılmaz korktum
ağlayarak aradım. Anlatiyorum her kelimemi beni durdurup annesine anlatiyor. Orada anladım. Bunda sonra bana zaten yuva olmayan o insanlar evladıma da yuva olmayacaktı. Tabi oradan sonra kıyametler koptu. Ailemle konuşmak istedi. Babama "ben annemlere taşıyacağım evi " demiş. Ve ben "annesine bakacakmisim".. üzerinden 4 ay geçti bu kavganın. Araya çok şey girdi. Ben 1.5 ay alttan aldım. Yine beni gelip almadı ailemin evine çıkmadan kapıdan beni alacakmış. Şartları annesi kötüleşirse beraber yaşamak, eskisi gibi konustrmayacakmis beni vee ailemle görüşmelerim azalacakmis zaten yilda 2 kez anca grusuyorduk. Inanin bunlara bile eyvallah ettim. Kayınvalide beni aradı kızım canım diyerek, konuştuk gelin alın beni dedim. Ama bir annemleri arayın. Gönlünü alın, gününü konuşun gelin beni alın. Annemi arayan o kadın anneme neler söyledi.. " ben oğluyla beraber olmak için birşeyler istiyormuşum, parasıyla olsa 50 kadın dizermiş oğlu. Annem bebeği babasız buyutecekmis(annemi sucluyrlar) imam nikahıyla kadın alır torun yaparlarmış." O gün daha da bitmesin mi dedim ey Gozdey
tüm sülalesini her yerden engelledim. 6 aylık hamileyim şimdi. Babamın evindeyim 5 aydır. Ilk günler öyle zordu ki, iyilesiyorum şimdi. Zamanla geçecek biliyorum. Güzel günlere inanıyorum..