• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bir derdim var . Nolur yardimci olun bana

Velayet babada gidip gelme imkanım kısıtlı, bir evlilik fikrim de var nasıl yapmalıyım dememiş ki ?
Evleneyim mi çocukların yanına mi gideyim ?
Evlen yine evlen çocuklarını daha sık gör ara sor ,beni zevmezdi deme ?
Gidemem izin alamam baba okula başlayacak bi ara dedi deyince ,çoğunluk ona kızdı.
Evlensin de velayet babada da kalsın.
Okul zamanı bile babası bi ara diyen bi anne gerçekten evlilikten vaz geçip yanına mi gidecekti çocukların.?
Yani ben şahsen velayatin babada olmasına da takılmadım, yeniden evlenmek istemesine de .
Cocuklara gelince bahane üstüne bahane sayıp en çok ta zaten ben ağlarken gülerdi beni sevmezdi demesine üzüldüm.
Evleniyorum ,cocuklara durumu anlatmam lazım gerginim ,imkanım yoktu velayeti alamadım ne yapsam deseydi farklı tepkiler alırdı.
 
ben yazdim ya belki de konuyu cok icsellestirdim diye. ciddi soruyorum belki bu yuzden kacirdim noktayi, konu sahibine ne gibi bir yardimda bulunabilirdi ki yorumcular?

ilk once duzgunce yazildi, daha sonra kendisi konuyu cevirdi. 7 yasindaki cocugun onu sevmemesini bile bahane gosterdi. sadece git evlen diyen bir yoruma da benim icin onemli olan bu yorum, digerlerini okumayacagim demis gitmis.

kosullar kotu, bunda cok okeyiz de konu sahibi kendi kosullarini iyilestirmek isterken cocuklari icin yapacagi en ufak bir seyden bahsetmis mi? ben anne degilim ama bildigim kadariyla sen annesin, annelik ne bileyim hayatina cocuklari da dahil etmek degil mi? o zaten evlenecekti burada destek bulmak istedi ama bulamadi bence. yoksa cok tatli dille de yazilsa “aa dur ya evlenmeyeyim, cocuklarla ilgileneyim” diye fikrinin degisecegini zannetmiyorum. belki yaniliyorumdur.
Senin yazdığın yorumu görmedim Aynı şekilde konu sahibinin" sadece senin yorumunu dikkate alacağım"dediğini de. Ilk birkaç sayfayı okudum sonra da birkaç son sayfayı. Ama daha ilk sayfalarda senin gibilerden hoşlanmıyorum yazılmış mesela. Konu sahibi- ve ne yazik ki çoğu insan gardını alır bu durumda- direkt kendini savunmaya geçip iyice saçmalamıştır büyük ihtimalle. Ben konu sahibini fikrini değiştirir mı bilmiyorum hatta sanmıyorum ama bu şekilde asla bilemeyiz. Bu kadın belki 18inde doğurdu. Nasıl 17sinde evlenirken düşünmedi ise 18inde doğururken de düşünmemiş. Şimdi de düşünmüyor pek ama en azından konu açtığına göre vicdanını rahatsız eden şeyler var. Mune ne güzel yazmış cevap belki çok üstüne gidilmese ufacık bir isik yanardı aklında ve kalbinde dedim.
 
Alternatif var boşanmadan iş baka bilirdi çocuklarıyla en azından aynı şehirde. Çevresi vardır mutlaka, öğrenci kızlar bulup kira paylaşımlı kalır yine iş bulurdu ankara büyükşehir, gittiği yer küçükmüş. Bakın ben üniversite mezunuyum, yabancı dilim var ailemin evine tekrar dönmemek için çok iş baktım çocukla çalışa bileceğim yatılı hasta bakıcı, ve ya ev yardımcısı, refakatçi hiç faeketmezdi yeter ki kızım büyüyene kadar böyle işte idare edeyim.ama çocukla kabul etmiyor kimse. Çocuğuma bakan olsa zaten her yerde gider çalışırım. Her detayı düşündüm çocuk konusunda bana yardım eden olsaydı çalışır kalırdım İstanbulda kızım da en azından babasını istediğinde görürdü. Ama babası ne çocuğa ortak bakıcı bulma ne kreş yardımı konusunda yardım etmediği için istemesem de ailemin yanına döndüm. Benim kızdığım konu sahibi hanım çocukları babaya vermiş okey sorun yok. Ama ailesi de yok madem istenilmediği yerde duracağına çocuğuna yakın olup çalışırdı demek istediğim. Olmuş geçmiş bunlar tamam bunları aradan 1sene geçmiş konuşmak da abes. Boşanma psikolojisinden sevgilim çıkardı yazmış ama daha tam kendi de ne yapmak istediğinin farkında değil. 17 yaşında belki mecbur kalmış evlenmiş, şuan da çok aceleci davranıyor. Artık 24 yaşında 2çocuklu bir anne. Kararının çocuklara bir sıkıntısı olmaz zaten normalde de görüşmüyor. Kendi iyice düşünsün.
Ee işte sizi de kabul etmemişler çocukla ve alternatifiniz! varmış. Ama onun yokmuş. Ben konu sahibini savunmuyorum ama çok çabuk aşıyorsunuz onu biliyorum ve hala sizin alternatifiniz ne olurdu onu yazmamışsınız bakın alternatif bulup aile yanına dönmekten kurtulamamışsınız. Konu sahibi burayı okuyorsan hala Ankara'da iş ara. Burda kiralar çok pahalı ama paylaşımlı ev vs bul kal. Çocuklarının yatılı olmasa da yanında ol. Sonra başka kapı bulunur belki direkt yanına alırsın.
 
Velayet babada gidip gelme imkanım kısıtlı, bir evlilik fikrim de var nasıl yapmalıyım dememiş ki ?
Evleneyim mi çocukların yanına mi gideyim ?
Evlen yine evlen çocuklarını daha sık gör ara sor ,beni zevmezdi deme ?
Gidemem izin alamam baba okula başlayacak bi ara dedi deyince ,çoğunluk ona kızdı.
Evlensin de velayet babada da kalsın.
Okul zamanı bile babası bi ara diyen bi anne gerçekten evlilikten vaz geçip yanına mi gidecekti çocukların.?
Yani ben şahsen velayatin babada olmasına da takılmadım, yeniden evlenmek istemesine de .
Cocuklara gelince bahane üstüne bahane sayıp en çok ta zaten ben ağlarken gülerdi beni sevmezdi demesine üzüldüm.
Evleniyorum ,cocuklara durumu anlatmam lazım gerginim ,imkanım yoktu velayeti alamadım ne yapsam deseydi farklı tepkiler alırdı.
Aynen yemin ederim benim kızdığım nokta o zaten babanın çocuk okula gidiyor bir ara demesi.
Ee işte sizi de kabul etmemişler çocukla ve alternatifiniz! varmış. Ama onun yokmuş. Ben konu sahibini savunmuyorum ama çok çabuk aşıyorsunuz onu biliyorum ve hala sizin alternatifiniz ne olurdu onu yazmamışsınız bakın alternatif bulup aile yanına dönmekten kurtulamamışsınız. Konu sahibi burayı okuyorsan hala Ankara'da iş ara. Burda kiralar çok pahalı ama paylaşımlı ev vs bul kal. Çocuklarının yatılı olmasa da yanında ol. Sonra başka kapı bulunur belki direkt yanına alırsın.
Zaten ben babaya bırkacaak olsam her türlü çalışır kızıma yakın olurdum. Ki, ben her türlü sıkıntıyı göze alıp babaya bırakmadım. Allah kimseyi şaşırtmasın. Valla isteyen bri yolunu bulur hiç kimse kusura bakmasın. Babaya bırakmış işte çocukta aklı kalma derdi yok 1sene içinde küçük bir yerde iş bulan bir İnsan 7 sene yaşadığı büyük şehir de her halükarda isteseydi bulup çalışırdı.
 
Aynen yemin ederim benim kızdığım nokta o zaten babanın çocuk okula gidiyor bir ara demesi.

Zaten ben babaya bırkacaak olsam her türlü çalışır kızıma yakın olurdum. Ki, ben her türlü sıkıntıyı göze alıp babaya bırakmadım. Allah kimseyi şaşırtmasın. Valla isteyen bri yolunu bulur hiç kimse kusura bakmasın. Babaya bırakmış işte çocukta aklı kalma derdi yok 1sene içinde küçük bir yerde iş bulan bir İnsan 7 sene yaşadığı büyük şehir de her halükarda isteseydi bulup çalışırdı.
Evet bir sürü beğenmedim alacağım ama yazayım yine de umarım siz bulup örnek olursunuz.
 
Senin yazdığın yorumu görmedim Aynı şekilde konu sahibinin" sadece senin yorumunu dikkate alacağım"dediğini de. Ilk birkaç sayfayı okudum sonra da birkaç son sayfayı. Ama daha ilk sayfalarda senin gibilerden hoşlanmıyorum yazılmış mesela. Konu sahibi- ve ne yazik ki çoğu insan gardını alır bu durumda- direkt kendini savunmaya geçip iyice saçmalamıştır büyük ihtimalle. Ben konu sahibini fikrini değiştirir mı bilmiyorum hatta sanmıyorum ama bu şekilde asla bilemeyiz. Bu kadın belki 18inde doğurdu. Nasıl 17sinde evlenirken düşünmedi ise 18inde doğururken de düşünmemiş. Şimdi de düşünmüyor pek ama en azından konu açtığına göre vicdanını rahatsız eden şeyler var. Mune ne güzel yazmış cevap belki çok üstüne gidilmese ufacık bir isik yanardı aklında ve kalbinde dedim.
Konu sahibi insanlar üzerine gittikçe kıvırmaya başladı
Ankaraya taşınmayı düşündüğünü, evlat hasretiyle yanıp tutuşduğunu, en çok evlatlarını düşündüğü vs yazdı. Sürekli tayini çıkan birisiyle evlenecek artık nasıl ankaraya taşınmayı düşünüyor orayı çözemedim.
Ne yapabilirdi kısmına gelince, nice kadın ne yapiyorsa onu yapabilirdi. Boşanıp adamı evden yollayabilirdi, adamdan çocukları için aldığı nafakayla geçinebilir, yetmediği yerde gerekirse temizliğe gidebilirdi. Kızı okula başlamış, küçüğüde tahmini ana sınıf yaşındadır. Onları okula bırakıp çalışabilirdi. Eski eşi nasıl yapiyorsa öyle yapabilirdi. Adam çocukların velayetini alınca işi gücü bırakıp onlara hem analık hem babalık yapmiyordur tahminen. Herhalde biyerde çalışıyordur. O sıra çocukları nereye bırakıyorsa konusahibide gayet bir çözüm bulabilirdi
 
Ben çocuklara hiçbir şey diyemem, size de öyle.
Anne babalar boşanabilir ama çocuklardan boşanamazsınız, anneden ya da babadan yoksun da olsa o çocuklar bir şekilde büyüyor, ebeveynlerde yaş kemale erip kafaya dank edince kalan ömrümde çocuklar bana baksın diye ortaya çıkıyor, iş işten geçtikten sonra olsalar ne olur olmasalar ne olur, çocukların anne baba sevgisine en ihtiyacı olduğu dönemdeki eksikliği asla telafi edemezler o saatten sonra.

Sonra anne baba hakkıdır ne olursa olsun babandır annendir, anneler kutsaldır, babalar başkadır denerek, o çocuklara hiç sevgi görmedikleri ebeveyn için vicdan borcu yüklüyorlar, buna kimsenin hakkı yok.
Ben 1 yaşındayken boşanmislar annemle en son 2.5 yasina kadar gorusmusuz, sonra evlenmiş ne aramış ne sormuş.. benden 4 yaş küçük kardeşim olmuş ikinci eşten (görüşüyoruz) onun annesiyle de 4 yaşındayken boşanmış, evlenene kadar görüşmüş (o biraz daha iyi tanıyor şahsı), sonra bı tane daha kardeş var onu ikimiz de hiç tanımıyoruz (muhtemel aynı senaryo).. ikimizi de 24-25 yaslarimizdayken aramaya sormaya başladı.. ben okulumu bitirmiş çalışıyordum.. kardeşimi aradığında okulunu bitirmiş askerdeydi.. adam tam bir ruh hastası bence, şiirler falan yazıyor.. komik gerçekten.
Vicdan yükü konusuna gelince bu konuda kimseye fikrini sormuyorum, kimse de bana akıl yürütmeye cesaret edemiyor kazık kadar insanım sonuçta.. zerre kadar da bı yük hissetmiyorum vicdanım temiz çok şükür ki.. o kendi vicdaninin yükünü her iki dünyada nasıl taşıyacak onu düşünsün.. o ve bu şekilde çocuklarını terkeden tüm ebeveynler..
 
Evet bir sürü beğenmedim alacağım ama yazayım yine de umarım siz bulup örnek olursunuz.
İnanın derdim beğeni almak değil yaşadığımı bir ben bilirim birde hayırsız babanın hasretini çeken yavrum. Kızımı gözümün önüne alarak, konu sahibi hanımın çocuklarının neler yaşadığını tahmin ettiğim için çok yorum yazdım.
 
24 yasindayim . Gecen sene bosandim . 7 yillik evliligi aldatma , hakaret , siddet konularindan anlasmali bitirdik . İki tane yavrum var . Ama cocuklarim bende degil . Eski esim bana karsi kotu olsada cocuklarina cok merhametli bi adamdi . Heleki bosaninca bu tamamen daha gun yuzune cikti . Cocuklar niye babasinda derseniz benim bakacak gucum yoktu . Hayatimda hic calismamistim ne evim ne meslegim vardi . Simdi konuya doneyim . Bosandim farkli bir sehire anneannemlerin yanina geldim . Cocuklarimsa ankara da . Yani cok uzagiz . Ha diyince isten izin alip cikamiyorum . Ankaraya kafama gore gidip cocuklarimi goremiyorum . Burda yasadigim yerde bir uzman cavusla tanistik ve cok iyi anlasiyoruz . Yasi benden biraz buyuk ve beni bosanma psikolojisindende herseydende o cikardi . Kendisi bekar ve denizlili . Cocuklar konusunda istedikleri zaman tatil amacli iki uc ay gelip gidebilirler yanimiza falan dedi . Ailesyle tanistim gayet olumlular . Simdi asıl soru dun eski esim aradi . Kizim 1. Sinifa basladi ve gel gor cocukla bir ilgilen diyo ve ben burda isten cikamiyorum . Ciksam yasadigim bolgede is bulmam imkansizin imkansizi . Hadi diyelim yine patronuma yalvar yakar bi sekilde gidiyorum . Ama geri donunce yine ayni seyler oluyor .bide kizim 7 yasinda ve artik beni istemiyo . Telefonda bile konusmak istemiyo benimle . Babasi zorla veriyomus telefonu . Simdi diceksinizki e cocuk sogumus senden . Hayir evliykende beni sevmiyodu kizim . Ben aglasam o gulerdi . Ve asiri babaci asiri sekilde . Konuya doneyim konustugum uzman cavustanda vok hoslaniyorum sevgiliyizde . Evlilk yolunda ilerliyorum . Her seyi arti benim icin . Kadina cok kiymet veren uysal sakin anlayisi biri . Eger bi sorun cikmazsa bir iki aya kadar nisan yapicaz ama ben hala acabalardayim . Acabadan kastım sevgilimle alakali digil 1 senedir eminim ben ondan surekli beraberiz . Huyunu suyunu cozdum . Asil soru ilerde cocuklar icin bi sorunum olurmu , evlenmek mantiklimi , evlenmesem napicam , ailemin yaninda rahat digilim baskidayim surekli , ankaraya gitsem kadin basima napicam , bi akil verin , bekle desenizde bana bi faydasi yok suan . Anca calisip burda bekleemeye devam edicem . Bi adim atmaliyim . Ya bi kac ay sonra evlenicem ya da ankaraya tek basima cocuklarin yanina gidicem ama bu ne kadar dogru bi karar . Yardim edin lutfen aklim cok karisik . Hangisi dogru karar lutfen .
Naçizane fikrimdir; Çocuk çocuk çocuk herşeyden,herkesten kıymetli.Yazdiklarinizi okurken,şu an birlikte olduğunuz beyin,çocuklara karşı "tatil amaclı istedikleri zaman gelsinler" lafı dikkatimi çekti.Ben mi yanlış anladım,bilmiyorum ama yani olur ya bir gün sizde kalmak isterler,ya da siz istersiniz annesiniz sonuçta.Kabul eder mi hayatınizda olan kişi.Ben ne olursa olsun,hangi yola girilirse girilsin çocukları merkeze koyup öyle ilerlemeli insan diye düşünüyorum.Benden hoşlanmıyor,çok babacı diyorsunuz,7 yasında aynı zamanda diyorsunuz.Daha akıl,kalp muhasebesini yapabilecek yasta değil ki.O yaşlarımı hatırlıyorum da ben de en ufak bir şey de babama koşardım ama anneme de tapardim.Bunu ileri ki yaşlarda daha çok anladım.Yani 7 sinde öyle diye 17 sinde sizi istemeyecek anlamına gelmiyor bu bence.Kendi mutluluğunuzu d elbet ki yaşayın ama çocuklarınız önceliğiniz olsun.Daha cok gençsiniz.Bir ablaniz olarak görmek isterseniz fikrim böyledir. Dipnot: Ankarada da gayet bir işe girip çocuklarınıza yakın bir yerde yaşayıp onlarla sürekli iletişim halinde kalabilirsiniz.Ya da öyle bir şansınız yoksa,kendinizi planlayıp arada bor cocuklari yaniniza alip sizden kopmamalarını sağlayabilirsiniz.Çocuklar sonuçta......
 
Ben 1 yaşındayken boşanmislar annemle en son 2.5 yasina kadar gorusmusuz, sonra evlenmiş ne aramış ne sormuş.. benden 4 yaş küçük kardeşim olmuş ikinci eşten (görüşüyoruz) onun annesiyle de 4 yaşındayken boşanmış, evlenene kadar görüşmüş (o biraz daha iyi tanıyor şahsı), sonra bı tane daha kardeş var onu ikimiz de hiç tanımıyoruz (muhtemel aynı senaryo).. ikimizi de 24-25 yaslarimizdayken aramaya sormaya başladı.. ben okulumu bitirmiş çalışıyordum.. kardeşimi aradığında okulunu bitirmiş askerdeydi.. adam tam bir ruh hastası bence, şiirler falan yazıyor.. komik gerçekten.
Vicdan yükü konusuna gelince bu konuda kimseye fikrini sormuyorum, kimse de bana akıl yürütmeye cesaret edemiyor kazık kadar insanım sonuçta.. zerre kadar da bı yük hissetmiyorum vicdanım temiz çok şükür ki.. o kendi vicdaninin yükünü her iki dünyada nasıl taşıyacak onu düşünsün.. o ve bu şekilde çocuklarını terkeden tüm ebeveynler..
Size yerden göğe kadar hak veriyorum, söz konusu ebeveynlik olunca anne de baba da eşit gözümde.
Anneliği babalığı hakkıyla yapamayacaksa çocuk sahibi olmamalı insanlar, 23 yıl arayıp sorma, sonra çık ce-eee ben senin babanım, yok ya babaysan bugüne kadar nerelerdeydin?

Burada bir kızcağız daha konu açmıştı, kullanıcı adını hatırlamıyorum babası yıllarca ne aramış ne sormuş, can boğaza gelmiş ölüm döşeğinde helallik almak için çağırtıyormuş, ebeveynlik dediğimiz şey bu mudur yani?

Vicdan öncelikle anne baba da olmalı, anne babada yoksa çocuğa vicdan yoklaması yapılmaz, vicdan beklenemez de zira dünyaya gelirken size sorsalardı babanızın o adam olmasını istemeyecektiniz, seçemediğiniz kötü bir babaya hiçbir şey hissetmek zorunda değilsiniz.
 
Size yerden göğe kadar hak veriyorum, söz konusu ebeveynlik olunca anne de baba da eşit gözümde.
Anneliği babalığı hakkıyla yapamayacaksa çocuk sahibi olmamalı insanlar, 23 yıl arayıp sorma, sonra çık ce-eee ben senin babanım, yok ya babaysan bugüne kadar nerelerdeydin?

Burada bir kızcağız daha konu açmıştı, kullanıcı adını hatırlamıyorum babası yıllarca ne aramış ne sormuş, can boğaza gelmiş ölüm döşeğinde helallik almak için çağırtıyormuş, ebeveynlik dediğimiz şey bu mudur yani?

Vicdan öncelikle anne baba da olmalı, anne babada yoksa çocuğa vicdan yoklaması yapılmaz, vicdan beklenemez de zira dünyaya gelirken size sorsalardı babanızın o adam olmasını istemeyecektiniz, seçemediğiniz kötü bir babaya hiçbir şey hissetmek zorunda değilsiniz.
Eğer o konuyu görmüş olsaydım gitme derdim. Çoğu kişi son görevin, yok affetmek vs. diyor da katılmıyorum. Ne görevi pardon da? O babalık görevini yapmış mı da ölürken evladı son görevini yapacak? İyi gününü kimlerle geçirdiyse ölüm döşeğindeki dramını da onlar çeksin. Ayrıca affetmek de bir halta yaramıyor. Kişisel gelişim zırvalarından fazlası değil. Ben Buda değilim, her şeyi sevgiyle karşılayamıyorum, hak etmeyeni de affetmemek lazım. Zaten bir insan sizi çok seviyorsa, öyle affedilmeyecek hatalar yapmaz. Yapıyorsa sizi kaybetmeyi göze almış demektir.
 
Eğer o konuyu görmüş olsaydım gitme derdim. Çoğu kişi son görevin, yok affetmek vs. diyor da katılmıyorum. Ne görevi pardon da? O babalık görevini yapmış mı da ölürken evladı son görevini yapacak? İyi gününü kimlerle geçirdiyse ölüm döşeğindeki dramını da onlar çeksin. Ayrıca affetmek de bir halta yaramıyor. Kişisel gelişim zırvalarından fazlası değil. Ben Buda değilim, her şeyi sevgiyle karşılayamıyorum, hak etmeyeni de affetmemek lazım. Zaten bir insan sizi çok seviyorsa, öyle affedilmeyecek hatalar yapmaz. Yapıyorsa sizi kaybetmeyi göze almış demektir.
Katılıyorum.
Ebeveynliğe olması gerekenden fazla anlamlar yüklemem, insan yapı olarak mükemmel ve kutsal değildir, haliyle anne baba olduğunuzda da sihirli değnek dokunup sizi kutsal mükemmel insanlar yapmıyor, hatta anne babalığı çocuk doğduktan sonra öğreniyorsunuz yani her kadın anne doğar, anaçlık kadının doğasıdır fikrine de sıcak bakmıyorum çünkü o zaman doğurulup konteynerlere atılan bebekleri kendime açıklayamıyorum.

Her çocuğunuzda o çocuğun karakterine göre şekilleniyor anne babalık, ilk çocuğunuza başka bir ebeveynsinizdir, 2. çocuğa başka çünkü birine uyguladığınız kurallar yemek alışkanlıkları dahi diğerinde aynı olmuyor olamıyor.

Ama bir çocuğunuz olmuşsa bile isteye çocuk sahibi olmuşsunuzdur o zaman anne babalık yapacaksınız, yapmıyorsanız da karşılık olarak evlattan sevgi beklemeyeceksiniz eskiler ne güzel der ne ekersen onu biçersin.
Sevgi ekersen sevgi biçersin, alimden zalim doğması halleri müstesna, her çocuk karnının doymasından önce anne baba sevgisiyle doymak ister.


Ya belki absürt bir örnek olacak ama benim minnoş bir köpeğim var, aşkımız resmen.
Bebekliğinden beri bizimle ve 7 yaşına girecek, biz onu koynumuzda büyüttük, bugün bir sebeple terk etsek o bile affetmez, ki evde hiç yalnız kalmamasına rağmen birimiz 1 saat evden gitsek dönüşte 10 dakika hesap sorar gibi ağlar üstümüze atlar, hayvan denir değil mi, o bile tüm duyguları biliyor kırılıyor küsüyor, yıllarca terk edilmişlik psikolojisiyle başbaşa kalan bir evlat affedebilir mi peki? Asla.




 
Başta imkani yok babaya verdi anlarım da sonra niye şartları iyileştirmedi?
İnsan zamanla şartları iyilestirir sonra işine bakar.
Bu iş bulmadan çocukları yanına almadan evlilik derdine girmiş bana burası mantıksız geldi.
Cocuklari yanına al düzenin otursun sonra evlenmek istiyorsan yine evlen.
 
Eğer o konuyu görmüş olsaydım gitme derdim. Çoğu kişi son görevin, yok affetmek vs. diyor da katılmıyorum. Ne görevi pardon da? O babalık görevini yapmış mı da ölürken evladı son görevini yapacak? İyi gününü kimlerle geçirdiyse ölüm döşeğindeki dramını da onlar çeksin. Ayrıca affetmek de bir halta yaramıyor. Kişisel gelişim zırvalarından fazlası değil. Ben Buda değilim, her şeyi sevgiyle karşılayamıyorum, hak etmeyeni de affetmemek lazım. Zaten bir insan sizi çok seviyorsa, öyle affedilmeyecek hatalar yapmaz. Yapıyorsa sizi kaybetmeyi göze almış demektir.
Gitmedi o üye.
 
Valla Astcığım ülkemizde en azından bizim buralarda, İç Anadolu'dan bahsediyorum, çocuklu kadınlar evlendiklerinde hep çocuklar sorun olur. Başta babalık ederim diyen adamlar sonradan istemez oldu. Eski komşumuz vardı, kadının ikinci evliliği idi. Dört yaşında minik bir kızı vardı. Her gün kavga çıkarırdı adam, minicik çocuğu istemiyorum diye. Bazen de baştan istemezlerdi adamlar. Ha tam tersi olsa, üç dört çocuğunu birden ikinci karısına yüklemeyi de bilirler. Burada bile vardı iki kadın, kocalarının üçer beşer çocuklarına bakan. Velhasıl demek istediğim çocuğunuz varsa evlilik işini iyi düşüneceksiniz. İlk evliliğe benzemez ki artık tek parça değilsiniz bir kere.
Bir de Mune MuneMune hesabı doğrulanmış üye. bahsetmiş, mutsuz evliliğe niye iki üç çocuk diye. O kadar haklı ki. Geçen gün gördük burada da. Adam beğenmiyorsan "babayın" evine git, ben de çocukları yurda vereyim diyordu ve bu çiftin üç çocuğu vardı. Kadın da hala çocukları kendim için yaptım, tek mutluluk kaynağım diyordu. Şimdi Allah aşkına, mutluluk kaynağım diye üç "rakamla" 3 çocuk mu yapılır? Sen mutlu olacaksın diye onlar niye sorunlu bir aileye doğuyorlar ya? Herkesin ağzında çocuklarım için pişman değilim, iyi ki doğurmuşum. Sen pişman olmazsın tabi, çocuklar pişman oluyor zaten. Hepsi kendi açısından bakıyor olaya, çocuğun gözünden bakan yok. Bu sebeple aklı başında üyeler, böyle konulara niye bu evliliğe bu kadar çocuk diye soruyor, sonra da linç etmekle suçlanıyor. :KK14:

benim de sinirlendiğim şey bu oldu bu konuda.
konu sahibinin çocuklarının ne hissettiği ile ilgili kaygısını içeren tek cümlesi yok. zaten beni sevmiyordu diye sıpıtıp attığı bir çocuk var ortada. çocuk bu yahu. kendini terkedilmiş hissediyor.
benim annem ve babam ben 5,5 yaşındayken boşandılar. (10 sene sonra tekrar evlendiler birbirleriyle o ayrı mesela tabi)
bak ayrılacaklarını hissediyordum ve bir sabah uyandım annem yok, babam evde. annem beni bıraktı bambaşka bir yere gitti sandım. şu an bile yüreğim dağlandı o anı hatırlayınca.
kadın işe gitmiş sadece, bende biraz grip gibiyim diye uyandırmamış. o gün babam yanımda olmasına rağmen o kadar mutsuzdum ki. terkedilmiş hissetmiştim.
çocuklar sadece çocukturlar, aptal değiller. herşeyi anlıyor ve hissediyorlar. o çocuklar da annem bırakıp gitti diyorlar. nasıl sevgi dolu konuşsunlar kadınla ?
ki konu sahibi daha kendisi çocuk. 7 senelik evlilik de olgunlaştırmamış onu.
bence kendi derdi de sevilmek. sevgisiz olduğu için küçücük çocuğu bile suçluyor.
 
30 sayfa var hiç okumayacağım. İstediğin kadar derdin olsun kardeşim hepsini anladım kafamı da salladım ama sen Anneliği kavrayamamışsın,anlayamamışsın..;Ayrıca sen kimin için çalısıyorsun? İki çocuk da bu yenisinden yaparsın. Arasıra sorana gözün yaşararak babaları göstermiyor diye dertlenirsin.Zaman geçtikçe de esamesi bile okunmaz.
 
benim de sinirlendiğim şey bu oldu bu konuda.
konu sahibinin çocuklarının ne hissettiği ile ilgili kaygısını içeren tek cümlesi yok. zaten beni sevmiyordu diye sıpıtıp attığı bir çocuk var ortada. çocuk bu yahu. kendini terkedilmiş hissediyor.
benim annem ve babam ben 5,5 yaşındayken boşandılar. (10 sene sonra tekrar evlendiler birbirleriyle o ayrı mesela tabi)
bak ayrılacaklarını hissediyordum ve bir sabah uyandım annem yok, babam evde. annem beni bıraktı bambaşka bir yere gitti sandım. şu an bile yüreğim dağlandı o anı hatırlayınca.
kadın işe gitmiş sadece, bende biraz grip gibiyim diye uyandırmamış. o gün babam yanımda olmasına rağmen o kadar mutsuzdum ki. terkedilmiş hissetmiştim.
çocuklar sadece çocukturlar, aptal değiller. herşeyi anlıyor ve hissediyorlar. o çocuklar da annem bırakıp gitti diyorlar. nasıl sevgi dolu konuşsunlar kadınla ?
ki konu sahibi daha kendisi çocuk. 7 senelik evlilik de olgunlaştırmamış onu.
bence kendi derdi de sevilmek. sevgisiz olduğu için küçücük çocuğu bile suçluyor.
astrojurnal siz böyle yazınca aynı sizin gibi hisseden bir çocuk geldi aklıma, kızımın oyun arkadaşı vardı bir zamanlar, çocuğun annesi de arkadaşımdı o dönem, 5-6 yaş çocuğuydu kızımla arkadaşı, bir gün oynasınlar diye aldım bizim eve getirdim onlar oynuyor ben de günlük rutin işlerimi yapıyorum, bir ara ağlamaklı ses duydum kızımın odasından, çocuk kızıma annen yok annen bizi terk etti diye ağlıyor kızım teselli ediyordu.

Çocuk ikna olmadı sanırım, kızım banyoya getirmişti ben de banyoyu ovuyorum haldır huldur, bak annem burada bizi terk etmedi dedi çocuğun ağlaması durdu oynamaya devam ettiler, neyse çocuk gittikten sonra kızım bir tuhaftı çocuklar bazı şeylerden hemen etkileniyor, çok üzgünüm anne X'in annesi babasına sizi terk edeceğim diyormuş dedi, o anı hiç unutmam yanaklarımı tutup terk etmez değil mi diye sormuştu, aslında belki de ben onu terk eder miyim diye soruyordu bilmiyorum, çocukların aklından neler geçiyor kestirmek zor çünkü.
Anneler çocuklarını terk etmez deyip öpmüştüm, o günkü küçük kızım hala küçük kızım, kaç yaşına gelmesine rağmen bir arkadaşının evinde anne baba huzursuzluğu varsa, arkadaşı etkileniyorsa hemen yanıma geliyor sarılıp öpmemi istiyor bir şey demese de halinden tavrından anlıyorum, evlat ister 6 yaşında olsun ister 26, söz konusu anne baba sevgisi olunca küçük bir çocuğa dönüşebiliyor, insan her yarayı kapatıyor da anne babasının açtığı yara ömür boyu kanıyor.

Bu konuya çok yazdım son yazım olsun, evlilikler kötü gidiyorsa şiddet de olsa aldatma da devam edeceğim diye diretmesin kimse, boşansınlar ama çocuklarına asla terk edilme duygusunu yaşatmasınlar, sevgilerini varlıklarını evlatlarından esirgemesinler.
 
Back