- 25 Ekim 2015
- 19.368
- 99.157
- 598
- 40
- Konu Sahibi bidibidibidiii
-
- #41
Esin Bosanma mevzusuna ne diyor tamam diyor muÇocuk bahane derdim, başa gelince anladım.
Birçok kaygı ekleniyormuş çocuk olunca.
Boşanma sürecinin iğrençliği bir yana, daima hınç almanın çocuklar üzerinden ilerlemesi ve bunlara nasıl set çekeceğini bilemeyen, kendini mi kurtarsın, çocukları mı düzeltsin yoksa sırra kadem mi bassın gibi birçok duyguyla baş etmeye çalışma ve en kötüsü böyle bir durumda 1ay sonrasının ne olacağını, nerede nasıl yavrularıyla kalacağını hesap edemeyen anne korkuları bunlar.
Ben 1 senede kafada çok şeyi çözdüm, şuan barınma maddi kaygı vs var.
Zaten kendime 2 sene öngörmüştüm, bu süreçte maddi kısmı da halledersem sıkıntı kalmayacak.
Ama böyle boşanmalar aldattı bitti gibi olmuyor, daima çocuklar için doğru mu iyi mi yapıyorum sancısı yaşatıyor anneye.
Asla.Esin Bosanma mevzusuna ne diyor tamam diyor mu
O yalvarma yakarmaları biliyorum.Asla.
Yalvarma yakarma aşığım seviyorum değişeceğim, yardım et bana, başaralım beraber, bak şunu düzelttim bak artık bunu yapmıyorum falan filan.
Böyle olunca insan ‘ya kendimi geçeyim, çocuklara kendim için haksızlık etmeyeyim’ dediğinden yıllar geçtikçe geçiyor.
Ama maalesef siz böyle bir ruh hastasını asla sevemiyorsunuz, çığlık atarak evet dediğiniz adam, en büyük düşmanınız oluveriyor.
Evine cocuklarına size bakıyormu?eksiklerinizi ihtiyaçlarınızı alıyor mu?babalıgı nasıl iyi bir babamı?basınıza yolda bi iş gelse ne yapar mesela?dogum gününüzü hatırlarmı?şiddeti küfürü varmı ?bunların cevabı cok önemli boşanma içinBen evliligim boyunca esimin bana yaşattığı, hissettirdiği, söylediği herşeye sabrettim. Benim asla affedemeceğim iki durum vardı. Biri ihanet diğeri de fiziksel şiddet... Psikolojik şiddetine defalarca katlandığım bu adam bana bu akşam tartışma esnasında oturdugu yerden doğrulup tehditvari ve olanca cirkin bakışlarıyla'' Bak çocukların yanında beni ayağa kaldırma'' diye bağırdı. Ve ben devamı gelmemiş olsada kendimi tekme tokat dövülmüş gibi hissediyorum.
Tartışmamız nasıl başladı ve bu hale geldi anlamadım bile. Küçük oğlumun bikac gundur sabaha karşı burnu tıkanıyor. Ben de eczaneden burun aspiratörü alayım dedim ama bir başka sebeple dışarı çıktığım gün unuttum.Dün gece tıkanıklık biraz daha yoğun olunca bugün de almaya niyetlendim. Ablamın aracıyla biryere gidip döndük ama ikimizin bebekleri de arabada felaket ağladığı için gidis ve dönüşte ablama dur da alalım demeye çekindim. Akşam da eşim maç izlemeye gidecek olunca durumu açıkladım. Gideceği yerin civarında nöbetçi eczane varsa diye aklıma geldi. Ama ben daha lafımı bitirmeden "neden sen almadın" diye başladı. "iki dakika duramadınız mı?" falan dedi. Çekindim dedim uzattı da uzattı. En sonunda ''sana eziyet eden çocuk yok altında araba var gidip alsan ne olur'' dedim. Bu seferde '' bi eziyetli çocuk sende var sanki istemiyorsan yapmasaydın'' oldu. Konu konuyu açtı benim migrenim tutuyormuşa kadar geldi. Ve ben orada artık patladım. Beni sakın bu hastalıkla vurmaya çalışma diye bağırdım. Ben migrenim tuttu diye ne gelen misafirini geri cevirdim ne de gidelim dediği yerden geri kaldım. Ama ben ne kadar cabalasamda o ağrı yüzünden gözüm hiçbirşey görmüyor. Ataklara bikac saat içinde bulantı da ekleniyor ve ben mahvoluyorum. Evliliğimiz boyunca bu benim her zaman yüzüme vuruldu. Velhasıl sesim yükselince eşimin bu şekilde tehdidine mâruz kaldım. En son vefat eden kayınpederine kadar ailesinin benden çekinip evime gelemediğini söyledi ki gorumcelerim geldiklerinde yatıya bile kalır. Daha 2 hafta once 2 gorumcem ve2 yigeni bende kaldılar. Gecen hafta 2 aksam caya geldiler. Bekar kaynım sık sık yemeğe gelir cocukları sevip gider. Hele rahmetli kayinpederim beni aşçı kızım diye severdi. ziyaretine gideceģimde ceşit çeşit yemek götürür döneceģimde de dolabını doldurup dönerdim. Şu da var ki biz de dışarı çıkıyorsak muhtemelen görümcemlere gidiyoruzdur. Bir de benim tarafımdan kimse de bize gelmiyormuş. Bana utanmadan bunu da söyledi. Gelmezler tabi dedim. 70 yaşında 3 dayım ilk yıllar defalarca geldiler. Hiç birinde eşim eve gelmedi. Hep işi var demek zorunda kaldım. Yüzleri düşüp çıktılar evimden. Ve zamanla ellerini ayaklarını çektiler. En son halanın kızı vefat etti. Başsağlığına gidelim dedim gidemem dedi. Israr edince de seni götürür kapıda beklerim diyor bana. Zaten yıllardır düğünümüze de cenazemizede ablamla gidiyorum. Kocam hayatımda yok gibi birsey. En son artık '' Nankör... Sana hakkımı helal etmiyorum diye bağırdım. Arada defolup gideyim dedi. ister git ister hazırlanıp biz gidelim dedim ama o bağrışmalar arasına karıştı. Şimdi o karışıp giden kelimeleri ciddi ciddi düşünüyorum. Boşanma fikri her zaman aklımdaydı ama bir umut bastırıyordum. Simdi bunu gerçekten istiyorum. Kusura bakmayın uzun oldu. sanırım karışıkta oldu. Çok gerginim çok doluyum ve çok yorgunum. Maruz görün. Ben hep mücadele ettim evliliğimi kurtarıp mutlu olabilmeyi hayal ettim olmadı. Olmuyor olmayacakta. Çok üzgünüm.
Evine cocuklarına size bakıyormu?eksiklerinizi ihtiyaçlarınızı alıyor mu?babalıgı nasıl iyi bir babamı?basınıza yolda bi iş gelse ne yapar mesela?dogum gününüzü hatırlarmı?şiddeti küfürü varmı ?bunların cevabı cok önemli boşanma için
Aileme beni tek gönderen bana gelen akrabalarim varken eve gelmeyen kocanin ailesine ben de gitmezdim evimde de yatirmazdim siz neden göz yumdunuz alttan aldınız bu kadar adam alışmış kendi egemenliğine..bi ilaç alacak bir sürü konu açmış evlilik sizin çabanızla yürümemeli sadece.Ben evliligim boyunca esimin bana yaşattığı, hissettirdiği, söylediği herşeye sabrettim. Benim asla affedemeceğim iki durum vardı. Biri ihanet diğeri de fiziksel şiddet... Psikolojik şiddetine defalarca katlandığım bu adam bana bu akşam tartışma esnasında oturdugu yerden doğrulup tehditvari ve olanca cirkin bakışlarıyla'' Bak çocukların yanında beni ayağa kaldırma'' diye bağırdı. Ve ben devamı gelmemiş olsada kendimi tekme tokat dövülmüş gibi hissediyorum.
Tartışmamız nasıl başladı ve bu hale geldi anlamadım bile. Küçük oğlumun bikac gundur sabaha karşı burnu tıkanıyor. Ben de eczaneden burun aspiratörü alayım dedim ama bir başka sebeple dışarı çıktığım gün unuttum.Dün gece tıkanıklık biraz daha yoğun olunca bugün de almaya niyetlendim. Ablamın aracıyla biryere gidip döndük ama ikimizin bebekleri de arabada felaket ağladığı için gidis ve dönüşte ablama dur da alalım demeye çekindim. Akşam da eşim maç izlemeye gidecek olunca durumu açıkladım. Gideceği yerin civarında nöbetçi eczane varsa diye aklıma geldi. Ama ben daha lafımı bitirmeden "neden sen almadın" diye başladı. "iki dakika duramadınız mı?" falan dedi. Çekindim dedim uzattı da uzattı. En sonunda ''sana eziyet eden çocuk yok altında araba var gidip alsan ne olur'' dedim. Bu seferde '' bi eziyetli çocuk sende var sanki istemiyorsan yapmasaydın'' oldu. Konu konuyu açtı benim migrenim tutuyormuşa kadar geldi. Ve ben orada artık patladım. Beni sakın bu hastalıkla vurmaya çalışma diye bağırdım. Ben migrenim tuttu diye ne gelen misafirini geri cevirdim ne de gidelim dediği yerden geri kaldım. Ama ben ne kadar cabalasamda o ağrı yüzünden gözüm hiçbirşey görmüyor. Ataklara bikac saat içinde bulantı da ekleniyor ve ben mahvoluyorum. Evliliğimiz boyunca bu benim her zaman yüzüme vuruldu. Velhasıl sesim yükselince eşimin bu şekilde tehdidine mâruz kaldım. En son vefat eden kayınpederine kadar ailesinin benden çekinip evime gelemediğini söyledi ki gorumcelerim geldiklerinde yatıya bile kalır. Daha 2 hafta once 2 gorumcem ve2 yigeni bende kaldılar. Gecen hafta 2 aksam caya geldiler. Bekar kaynım sık sık yemeğe gelir cocukları sevip gider. Hele rahmetli kayinpederim beni aşçı kızım diye severdi. ziyaretine gideceģimde ceşit çeşit yemek götürür döneceģimde de dolabını doldurup dönerdim. Şu da var ki biz de dışarı çıkıyorsak muhtemelen görümcemlere gidiyoruzdur. Bir de benim tarafımdan kimse de bize gelmiyormuş. Bana utanmadan bunu da söyledi. Gelmezler tabi dedim. 70 yaşında 3 dayım ilk yıllar defalarca geldiler. Hiç birinde eşim eve gelmedi. Hep işi var demek zorunda kaldım. Yüzleri düşüp çıktılar evimden. Ve zamanla ellerini ayaklarını çektiler. En son halanın kızı vefat etti. Başsağlığına gidelim dedim gidemem dedi. Israr edince de seni götürür kapıda beklerim diyor bana. Zaten yıllardır düğünümüze de cenazemizede ablamla gidiyorum. Kocam hayatımda yok gibi birsey. En son artık '' Nankör... Sana hakkımı helal etmiyorum diye bağırdım. Arada defolup gideyim dedi. ister git ister hazırlanıp biz gidelim dedim ama o bağrışmalar arasına karıştı. Şimdi o karışıp giden kelimeleri ciddi ciddi düşünüyorum. Boşanma fikri her zaman aklımdaydı ama bir umut bastırıyordum. Simdi bunu gerçekten istiyorum. Kusura bakmayın uzun oldu. sanırım karışıkta oldu. Çok gerginim çok doluyum ve çok yorgunum. Maruz görün. Ben hep mücadele ettim evliliğimi kurtarıp mutlu olabilmeyi hayal ettim olmadı. Olmuyor olmayacakta. Çok üzgünüm.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?