- 25 Ağustos 2019
- 65
- 108
- 8
- 39
- Konu Sahibi bidibidibidiii
-
- #1
Ben artık taşıyorum sanırım bugüne kadar sustuklarımı patlıyorum. Ama çoğunlukla kendimi savunmaya calışıyorum.Bence karşılıklı iletişim probleminiz var.
Konuyu okuyunca siz haklı görünüyorsunuz ama hissettiğim, sizin de üslubunuz ve konuşma tarzınızda sıkıntı olabileceği.
Terapiste gitmeyi ben isterim ama eşim istemez.Terapiste gidip çözülecek gibi . Boşanmadan once onu düşünün derim.
Arkadaşın da yazdığı gibi terapistle çözülür. Öyle aman aman çözülemeyecek bir şeyler göremedim. Karşılıklı tahammülsüzlük birikmiş. Kazanılacak farklı bakış açılarıyla da bu sorun kolaylıkla çözülür.Ben artık taşıyorum sanırım bugüne kadar sustuklarımı patlıyorum. Ama çoğunlukla kendimi savunmaya calışıyorum.
Yaptiginiz fedakarliklar oyle olagan hale gelmis ki, yapmayi birakinca sanki mecbursunuz suclusunuz gibi ustunuze gelinmis... Bu raddeye gelene kadar neden dur demediniz.. bu durumdan sonra yapabileceginiz tek sey cift terapisine gitmek sanirim...Ben evliligim boyunca esimin bana yaşattığı, hissettirdiği, söylediği herşeye sabrettim. Benim asla affedemeceğim iki durum vardı. Biri ihanet diğeri de fiziksel şiddet... Psikolojik şiddetine defalarca katlandığım bu adam bana bu akşam tartışma esnasında oturdugu yerden doğrulup tehditvari ve olanca cirkin bakışlarıyla'' Bak çocukların yanında beni ayağa kaldırma'' diye bağırdı. Ve ben devamı gelmemiş olsada kendimi tekme tokat dövülmüş gibi hissediyorum.
Tartışmamız nasıl başladı ve bu hale geldi anlamadım bile. Küçük oğlumun bikac gundur sabaha karşı burnu tıkanıyor. Ben de eczaneden burun aspiratörü alayım dedim ama bir başka sebeple dışarı çıktığım gün unuttum.Dün gece tıkanıklık biraz daha yoğun olunca bugün de almaya niyetlendim. Ablamın aracıyla biryere gidip döndük ama ikimizin bebekleri de arabada felaket ağladığı için gidis ve dönüşte ablama dur da alalım demeye çekindim. Akşam da eşim maç izlemeye gidecek olunca durumu açıkladım. Gideceği yerin civarında nöbetçi eczane varsa diye aklıma geldi. Ama ben daha lafımı bitirmeden "neden sen almadın" diye başladı. "iki dakika duramadınız mı?" falan dedi. Çekindim dedim uzattı da uzattı. En sonunda ''sana eziyet eden çocuk yok altında araba var gidip alsan ne olur'' dedim. Bu seferde '' bi eziyetli çocuk sende var sanki istemiyorsan yapmasaydın'' oldu. Konu konuyu açtı benim migrenim tutuyormuşa kadar geldi. Ve ben orada artık patladım. Beni sakın bu hastalıkla vurmaya çalışma diye bağırdım. Ben migrenim tuttu diye ne gelen misafirini geri cevirdim ne de gidelim dediği yerden geri kaldım. Ama ben ne kadar cabalasamda o ağrı yüzünden gözüm hiçbirşey görmüyor. Ataklara bikac saat içinde bulantı da ekleniyor ve ben mahvoluyorum. Evliliğimiz boyunca bu benim her zaman yüzüme vuruldu. Velhasıl sesim yükselince eşimin bu şekilde tehdidine mâruz kaldım. En son vefat eden kayınpederine kadar ailesinin benden çekinip evime gelemediğini söyledi ki gorumcelerim geldiklerinde yatıya bile kalır. Daha 2 hafta once 2 gorumcem ve2 yigeni bende kaldılar. Gecen hafta 2 aksam caya geldiler. Bekar kaynım sık sık yemeğe gelir cocukları sevip gider. Hele rahmetli kayinpederim beni aşçı kızım diye severdi. ziyaretine gideceģimde ceşit çeşit yemek götürür döneceģimde de dolabını doldurup dönerdim. Şu da var ki biz de dışarı çıkıyorsak muhtemelen görümcemlere gidiyoruzdur. Bir de benim tarafımdan kimse de bize gelmiyormuş. Bana utanmadan bunu da söyledi. Gelmezler tabi dedim. 70 yaşında 3 dayım ilk yıllar defalarca geldiler. Hiç birinde eşim eve gelmedi. Hep işi var demek zorunda kaldım. Yüzleri düşüp çıktılar evimden. Ve zamanla ellerini ayaklarını çektiler. En son halanın kızı vefat etti. Başsağlığına gidelim dedim gidemem dedi. Israr edince de seni götürür kapıda beklerim diyor bana. Zaten yıllardır düğünümüze de cenazemizede ablamla gidiyorum. Kocam hayatımda yok gibi birsey. En son artık '' Nankör... Sana hakkımı helal etmiyorum diye bağırdım. Arada defolup gideyim dedi. ister git ister hazırlanıp biz gidelim dedim ama o bağrışmalar arasına karıştı. Şimdi o karışıp giden kelimeleri ciddi ciddi düşünüyorum. Boşanma fikri her zaman aklımdaydı ama bir umut bastırıyordum. Simdi bunu gerçekten istiyorum. Kusura bakmayın uzun oldu. sanırım karışıkta oldu. Çok gerginim çok doluyum ve çok yorgunum. Maruz görün. Ben hep mücadele ettim evliliğimi kurtarıp mutlu olabilmeyi hayal ettim olmadı. Olmuyor olmayacakta. Çok üzgünüm.
Boşanma konusunu acsaniz belki düşünür?Terapiste gitmeyi ben isterim ama eşim istemez.
Ben zaman zaman konusuyorum hatalarini kabul ediyor. biraz düzelir gibi oluyor sonra tekrar aynı adam geri dönüyor.Yaptiginiz fedakarliklar oyle olagan hale gelmis ki, yapmayi birakinca sanki mecbursunuz suclusunuz gibi ustunuze gelinmis... Bu raddeye gelene kadar neden dur demediniz.. bu durumdan sonra yapabileceginiz tek sey cift terapisine gitmek sanirim...
Onu etkileyen bir etken mi var? Arkadaslari annesi vs, biraz dikkat kesilip incelediniz miBen zaman zaman konusuyorum hatalarini kabul ediyor. biraz düzelir gibi oluyor sonra tekrar aynı adam geri dönüyor.
Daha anlatmadıgim o kadar çok şey var kiCenazenıze gelmeyen kapıda beklemeyi normallestıren, aılenız geldıgınde eve gelmeyen, altında araba varken eczaneye gitmeyen, migreni bahane ettıgınızı savunan, psikolojik baskı yaptıgını soyledıgınız bu adam omrunuzu yer, yiyor da.
Terapiste gıdın, en fazla iki ay tatlı cocuk olur sonra özüne döner.
Degısmez yanı.
İyi dusunun ve kararınızı verin.
Gudulcek bir deve degıl bana göre.
Hayırlısı olsun.
Ailesine çok düşkün ve hayatında öncelik hep onların. Hatta özellikle ilk yıllar gozünde onu ailesinden ayıran kötü kadındım sanki. Hergun iş çıkışı ablalarına giderdi. Akşam yemeğini evde yer bir daha giderdi. Ben haftada 2 -3 gün gidiyorum diye kavga cıkardı Onlarsa bana karşı ilk yıllar mesafeliydiler ama şimdi bir sorunumuz yok. Sorun hala eşim.Onu etkileyen bir etken mi var? Arkadaslari annesi vs, biraz dikkat kesilip incelediniz mi
:)Daha anlatmadıgim o kadar çok şey var ki
Sevilmediğimi biliyorum zaten ama biraz saygı görebilseydim keske. Evliliğim kötü boşanma fikri korkutuyor. iki çocukla geçim derdi. Çocuklarımın psikolojisi ben zaten depresyonda ve güçsüzüm. Ama ne yalan söyleyim boşanma fikri bana huzur veriyor
Biz aslında çok tartışmayız ben fırsat vermem susarım çünkü. Büyük oğlum ne olduğunu anlamadı. Babasina ve bana defalarca siz birbirinize kızdınız mı diye sordu. 6.5 yasında ilk kez şahit oldu. Evet deger gormuyorum yillardir. Ve bu bende ruhsal rahatsizliklara yol acmaya basladı.Ben terapiste gidecek bir evlilik değil bitirilecek hiç olmamış bir evlilik görüyorum
Bu tartışmalar bir de çocuğun yanında oluyor ona da yazık size de
Eşiniz sizin hastalığınız var diye daha hassas olması gerekirken bu kötü bişeymiş gibi yüzünüze vuruyor üzgünüm size değer vermiyor
Bu hayata bir kere geliyorsunuz siz karar verin böyle huzursuz bir hayat ömür boyu çekilir mi ?
Sustuğunuz için tartışma olmuyormuş ama neden susuyorsunuz ki susmanız için nedeniniz yok herkes kendine verilen ömrü yaşıyor susarak çekerek ezilerek değer görmeyerek bu hayat geçer mi ?Biz aslında çok tartışmayız ben fırsat vermem susarım çünkü. Büyük oğlum ne olduğunu anlamadı. Babasina ve bana defalarca siz birbirinize kızdınız mı diye sordu. 6.5 yasında ilk kez şahit oldu. Evet deger gormuyorum yillardir. Ve bu bende ruhsal rahatsizliklara yol acmaya basladı.
Hislerinme tercüman oldunuz. Ayyynı durumdayım. Asla benimsemedi beni. istemedi sırf görumcem beğendi diye evlendi. Bunu bile bile yıllarca mücadele ettim evim olsun yuvam olsun diye. Ama bir gonule bir kere girememişsen yılların faydası yok. Ben hep sevilmek istedim ama sonra bi farkettim aslında ben de artık sevmiyorum. Sadece alıştım evliliğe evime. Hatta sanirım mücadele etmeye alıştım vazgeçmek zoruma gidiyor.:)
Benim hayatımdan sahneler...
Ben o kararı 2 gün önce aldım, eşim olacak şahıs ilk defa terapiyi kendi istedi.
Biliyorum düzelmeyecek ama onu da yapmadım dememek için kabul ettim.
Böyle adamların sonu yalnızlıktır.
Hiçbir zaman sizi ailesi görmez, sırtındaki kambursunuzdur sadece.
Ailesinden çekip zorla evlenmiş gibi bir nefreti vardır içinde.
Sizi migren hastalığınızla vurması bunun en basit örneği ki yaşamayan bilmez, ailemde var kaç gece acile zor yetiştirdim yarı baygın halde.
Geçen sene aynı sizin gibi 2 çocuğum, gelecekleri, gördüklerinden geri kalmaları vs diyordum.
2 gün önce ise dedim ki, sadece bankamatik olarak varlığına tahammül edilen bu adam bize zarar veriyor, 1 göz odada huzurla oturmak çocuğumu kolejde okutabilmekten daha önemli.
Beklerseniz benim gibi bu aşamaya geleceksiniz, sadece erteleniyor böyle böyle.
En kötü ihtimalle 50 yaşında açılacak o dava ama böyle evliliklerin sonu yok, elbet boşanılacak.
Neden biraz saygıya tamah edesın ve sevilmediğin yerde durasın arkadasım?Daha anlatmadıgim o kadar çok şey var ki
Sevilmediğimi biliyorum zaten ama biraz saygı görebilseydim keske. Evliliğim kötü boşanma fikri korkutuyor. iki çocukla geçim derdi. Çocuklarımın psikolojisi ben zaten depresyonda ve güçsüzüm. Ama ne yalan söyleyim boşanma fikri bana huzur veriyor
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?