haklısın çok haklısın bu hırslara yenilmemem gerekiyor. istediklerini yaşasınlar umurumda olmamalı benim. ki bundan sonra da öyle olacak.
Şöyle düşün,
eşine, hayat arkadaşına sadık kalamayan, zayıf karakterli bir adam yok artık hayatında.
sen kurtulansın.
sen gururla yoluna devam ediyorsun.
diğer kadın elbette hep bir kuşku ile yaşayacak,
ama senin hayatına sadık, güvenilir, mert bir adam girme ihtimali hala var değil mi ?
ama yoğunlaştığın şey kendi duyguların olsun.
görmezden gelme demiyorum,
sadece takılı kalmışsın, ve bu seni dibe çekip duruyor.
yaşamadan yorum yapmak kolay geliyor.
ilişkinin ihanetle bitmesi çok çok ağır.
başkasına tercih edilmek çok gurur zedeleyici.
insan kendini sorguluyor.
ve evet, ihanet eden ve ortak olan pişman olsun beter olsun istiyorsun.
istiyorsun yahu insansın sen sonuçta.
ama, işte bu arzularla hırslarla cebelleşirken iyileşemiyoruz.
kendi iyileşmemizden, gururumuzu onarmaktan biz sorumluyuz.
sonra bi bakıyosun, mutlular mı, birbirlerini mi yiyorlar ummmmmrunda bile olmuyor.
hatta o özür de geliyor, seneler sonra da olsa geliyor...
beni aldatan adam tam 12 sene sonra koca bi paragraf yazıp senelerdir yaşadığı pişmanlığı, beni unutmak için neler yaptığını, senelerdir attığım her adımdan haberdar olduğunu, çevirisini yaptığım kitapları çıkar çıkmaz yaşadığı ülkeye getirtip okuduğunu , çocuklarına benim koymak istediğim isimleri koyduğunu ve beni bir gün dahi anmadan uyumadığını yazmış. Durduk yere. Okudum, okudum, okudum... İnan oh olsun diyemedim. Sadece üzüldüm, buruldum, ve kahvemi yudumlamaya devam ettim.
Bu olgunluğa erişmek iyileşmektir.
Sen de erişeceksin güzelim.