Beklenmeyen bir haber

Yılan gibi dilleri var, önüne geleni sokuyorlar. Baba tarafıyla nerdeyse komple küsüz zaten. Cenazeye düğüne gitmem, o şeytan ölsün, sözüm var mezarına tükürmeye gidecem.
Sizi aramama sebepleri de sizin gelmemeniz değil, babanızın hep böyle diyip ardından arama demesi. Sürekli böyle yaptığı için ciddiye almamışlar. Eee bunda da sizlik birsey yok ki.
Suçlamak değil ama herkesin ne yaptığını, neye sebep olduğunu olduğu gibi görün. Gözünüzde iyiliğini abartıp kötülüğü yok saymayın. Anne baba akraba. Hepsini. O zaman zaten başkasının sizi suçlamasınin anlamı olmayacak, babanızın kendi eliyle yaptıklarını siz yapmışsınız siz sebep Olmuşsunuz gibi düşünemeyeceksiniz.
Bakın babanızı bulan komşu bile sizi arayamamiș. Huyunu biliyor, sizi çağırıp eziyet etmesine gönlü el vermiyor. O an aklı başında davranan bir tek o varmış.
O akreplerin laflarını haketmediniz, haketmediginizi biliyorsunuz. Babanızın babalik yapmaması, o hayatı seçmesi, o hayat üzere ölmesi sizin suçunuz değildi. Küçücük bir çocuktunuz, nasıl sizin suçunuz olabilir ki?

Lütfen destek alin. Bir psikiyatrist, psikolog bulun. 4ay size ait olmayan yüklerle yaşadınız, daha fazla bunları taşımayın.
 
Son düzenleme:
Başınız sağolsun.
Kendinizi suçlayacak bir gıdım kabahat bulamıyorum.

Sonuçta son iki yılda ağır hastaydı diyorsunuz, babanızın yakınındaki akrabalar da durumu farketmiştir.

Niye içlerinden biri bu iki yılda sizi arayıp da “baban pişman olmuş kızım gel seni özlüyor” demedi? Zaten siz de babanızın size zarar vermesinden kalbinizi parçalamasından korkup gitmemişsiniz.

Size tahminimi söyleyeyim. Kendileri de çok yakından takip etmedikleri ve iki gün evde beklediği için vicdan azabı duyuyor. Bunu unutmak için suçlayacak kolay bir hedef gerekir o da siz olmuşsunuz. Çok klasik bir tepki.

Bu suçlamaları vefattan önce de yapabilirlerdi niye özellikle sonrasında yapıyorlar? Sonuçta onlarla iletişiminiz devam ediyordu değil mi? Babalar gurur yapabiliyor onlarda bu durum da yok, telefon açmaları çok kolaydı.

Hani akrabasını ziyaret etmeyip etmeyip vefat edince ortalara düşüp herkesi suçlayan tipler vardır ya sizin akrabaları biraz da ona benzertiyorum.

Vefat konusunda da evladına merhametli davranan anne baba tabi ki ölüm döşeğinde bir aksilik olmazsa yavrusunu yanında görür. Bunca emeğin doğal karşılığıdır.
 

Altına imzamı atarım.

Babanın feryat figan ettiğine de inanmıyorum.

Ölmeden önce pişman olup eziyet ettiği evladını çağıran anne babalar genelde akrabalar aracılığıyla haber uçuruyorlar.

Diyelim ki baba feryat etti, bu akrabalara açıkça kızımı arayın mesajı vermektir, hiçbirşey yapmamışlar.

Konu sahibi iki gün önce gitse konu sahibini üzmek istemem ama baba büyük ihtimalle yine ağır laflar söyleyecekti.
 
Lilly sen baban hakkında yazdıkça üzülüyorum ama eski konularını az çok hatırladıkça pek de vicdan yapamıyorum. Annene eziyet edip iftira falan atmıştı sanırım.
aaa evet

yok L lillyleon yok kendini telkin et
benim babam da maalesef iyi bir eş ve baba olamadı
ölürse ne hissederim diye düşünüyorum bazen bilmiyorum
tabiki çok çok üzülürüm ama vicdan azabı sanmıyorum
 
Allah sabırlık versin başınız sağolsun. Babanızın mezarına gidip onu çok sevdiğinizi söyleyin anlatın konuşun olunca baş ucunda. Ölüler bizi duyarlar eminim iyi gelicektir.
 
Aynı durumları yaşamışız bizde tek fark alkol yerine kumar olması benim babam vefat etmeden önce 10 gün kadar hastahanede yattı son 1 haftası komadaydı 3 kardeşiz hiç haketmediği halde son evlatlık vazifemizi yaptık yanında olduk ama öldüğünde 3 kardeş hiç birimizden tek damla yaş akmadı kendimizi tuttuğumuzdan değil hiç bişey hissetmiyorduk herkes anne baba olamıyor sakın kendinizi suçlamayın ben de babamı çokta affettim bir derdim yoktu onla ama sevgi yoktu içimde nefrette yoktu duvar gibiydik elinizde geleni yaptığınıza eminim sakın kendinizi üzmeyin dua edin ona bol bol rahatlayacaksınız zaten başka yapılacak bişey de yok
 
Ben o konuda çok şanslıyım baba tarafım amcalarım halalarım hep bizim tarafımızdaydı annemle görüşüp babamla görüşmüyorlardı bize hep destek oldular sağolsunlar hatta vefat etmeden önce yine de hastahanede ilan yanında olmamıza bin kere Allah razı olsun sizden dediler ben hiç baba desteği ilgisi artık ne vardıysa hiç birini yaşamadım gençken yaşadı gezdi tozdu yaşlandığında tek derdi annemle tekrar barışmaktı ki annem aynı havayı bile solumaz onunla son anına kadar bizle uğraştı siz barışmamızı istemiyorsunuz yoksa anneniz bana aşık bilmem ne oyy yy hangi birini anlatayım öldüğünde tek hissetiğim daha doğrusu herkesin hissettiği rahatlamaydı Allah affetsin genç öldü birde ama ilerde daha huysuzlanıcaktı Rabbim büyük bize acıdı diyorum
 
O akrabalar baban aramayın dese bile aramaları gerekirdi, iyi niyetli olsalardı. Ayrıca emin ol, bütün akrabalar babanı tanıyordur, sizin yaşadıklarınızı, babanın yaptıklarını. Amaçları sizi suçlamak. Onlara bu imkanı vermeyin. Vicdanınız rahat olsun.
 
Babalık nedir bilmiyorum bile çünkü bize hep “babadır ne yaparsa yapsın atadır” gibi bir düşünceyi empoze etti çocukluğumuzdan beri. Biliyorum bişeyler o kadar yanlış öğretildi ki bana, karşı çıkmayı hep yanlış saydım. Karşı çıksam dahi yaptıklarına, baş kaldırsam dahi, pişman oldum hep, suçlu hissettim. Çok saçmaydı gerçekten . Yaptığı yanlışa “yanlışsın” dediğiniz için bile suçlu hissettiriliyorsunuz düşünün. Herşeyin içinden kolayca sıyrılabilen, topu rahatça size atıp, haklıyken sizi haksız çıkarabilen bi insandı.
 
Malesef nasıl yaşarsanız öyle ölüyormuşsunuz demek ki gerçekten de. Ölümü çok acı. En çok buna üzülüyorum. 2-3 gün o evde cansız beklemiş. Cesedi kokmuş, çürümeye başlamış olay sonrası eve girdim bi kaç kez. Geride bıraktıkları. O buzdolabından çıkan domates, salatalık, biber… yarım peynir , zeytin. Bi kenarda duran tabağı, bardağı, yarım bıraktığı yemeği… bunları aklıma hayalime bile getirmekten korkardım ben, düşüncesinden bile kaçardım. Sonunda bu gerçekle yüz yüze kalmak o kadar acı ki. İçim çok acıyor. Yaşananların tatsızlığına, yaşayamadıklarımıza. Mezarına gittiğimde herşey çok farklı olabilirdi diyorum. Mükemmel bi baba kız olurduk babam izin verseydi ki ben bütün yaşananlara rağmen babamı çok severdim, babama düşkündüm. Bütün çocukluğumu heba etmiş olmasına rağmen. Kimbilir bütün bunlar olmasa, ne kadar da güzel olurdu herşey.
 
Bende sizin gibiydim aynı. Çok yormuştu beni. Aynı haller. Sürekli arardı aramızın iyi olduğu zamanlar. Görüntülü falan arardı. Bazen sıkılırdım ne arayıp duruyor diye. Çok seviyorsa yanımda olurdu diye düşünürdüm . Geç cevap verirdim mesajlarına, aramalarına sonradan dönerdim. Son 2 sene öncesine kadar hep böyleydi. Sonra ipleri tamamen koparan olaylar yaşandı işte. Yine benim hatam, suçum değildi. Fakat suçluluk duygusu oldu bana kalan. Babam ben evladıma nasıl bi kötülük yaptım demedi. Onun hayatını mahvettim demedi. Helalleşmeye dahi layık görmedi beni. Başkalarının yanında ağladı, sızladı fakat beni arayıp kızım gel demedi. Benim kadar ağlamamıştır yine de. Bu hikayede yanan ben oldum. Dilim affettim diyor ama yürekten affedemediğim için mi bu haldeyim acaba, bilmiyorum.. Kırgınlığıma kırgınlık ekledi babam hep. Sanırım hâlâ kırgınım.. Ölümüne bile kırgınım. Öldüğü için bile kızıyorum ona. Sırtımda kamburlarla dolaşıyorum. Ben bu yükü kaldıramazdım gayet açık ki, niye vedalaşmak için son bi şansım olmadı? Niye ben göremeden öldü diye bile sorguluyorum . Kafam hep bu düşüncelerle dolu.
 
Yooo benim anne tarafida baba tarafı da B.K gibiler
 
Okurken yüreğim hopladi çok üzüldüm çok çok... Başınız sagolsun
Evde ölü bulunmuş olması ayrıca sarstı beni
Yardım istedi sesini duyuramadi garibim, ne yapmış olursa olsun insan üzülüyor bu şekilde ölmesine
Oh olmuş diyemiyorum ben
 
Lilly sen baban hakkında yazdıkça üzülüyorum ama eski konularını az çok hatırladıkça pek de vicdan yapamıyorum. Annene eziyet edip iftira falan atmıştı sanırım.
Özür dilerim sizleri de üzüyorum içimin karanlığını sizlere de yansıtıyorum ama paylaşmazsam boğuluyorum evet anneme evlilikleri boyunca psikolojik şiddet uyguladı hep. Bizler daha küçücükken fiziksel şiddet de vardı. Maddi anlamda da sömürdü annemi. Ne ararsanız vardı bu evlilikte. Evlilik denen bişey kalmayınca ortada hazmedemedi ayrılığı. Annem hep çocuklarım bir büyüsün diye beklerdi. Annem noktayı koyunca namusuna laf uzattı. Bıkmıştım annem hakkında atıp tutmasından annemi bana kötülemesinden. Unuttuğu şuydu onun, namusuna el uzattığı kadın onun için el kızı olabilirdi ama benim ANNEMDİ. Bütün suçlamalarını haketmeyen, çocukları için yaşamış, hayatı yaşayamadan bitmiş, gün yüzü görmemiş annem. Düşünüyorum da şimdi ömrüm boyunca yapayalnız, kendi başıma dünyaya getirmediğim çocuklar sorumluluğunda yaşamayı, ellerim çatlayana kadar, ayaklarım ağrıdan topallayana kadar çalışmayı, ben beceremezdim, yapamazdım. Annem bizim için debelenirken babam nerdeydi? Tabiki kendi aleminde, zevkinde, içkisinde, kumarında, karısında, kızında…Çok içim soğumuştu aslında. Ölse cenazesine bile gitmem diyordum. Kendimi kandırıyormuşum. Çünkü içim rahat olmadığı için hep huzursuz olduğum için affetmeye karar vermiştim. Ölümü yaktı beni yine de. Kendimi kandırıp durmuşum 2 senedir. Keşke daha önce affedebilseydim. Bu yük çok ağır.
 
Basin sağolsun Babanın kendi tercihi imiş özgürlük ve yanlizlik bu açıdan bak çok da üzülme ama işte ne kadar kotude olsa baba iste insan üzülüyor ((
 
Estafurullah canım dök içini.Ben çok etkilenmiştim okuduğumda o konunu o yüzden aklımda kalmış. İnan ne desem bilmiyorum. O kadar vicdanlısın ki babana karşı.
 
O an neler yaşadığını, ne hissettiğini düşündükçe kafayı yiyorum zaten telefonu hep yanında olurdu. Kötüleyince hemen ambulansı arardı. Babamı bulduklarında televizyon ve ışıklar kapalıymış akşam 22:30 da bulunmasına rağmen. 2-3 gün cansız durmuş evde. Ben heralde uyurken vefat etti nefessiz kaldı falan diye düşünmüştüm ama günler sonra öğrendim ki babam otururken vefat etmiş. Televizyonu hep açık olurdu. Acaba can havliyle uykudan mı uyandı da yardım istemeye fırsatı kalmadı. Bir eli de alnındaymış hatta bulunduğunda . Sanki böyle başı ağrımış gibi. Ah babam ah
 
Ölüm saati yazıyor mu peki otopsiye göre belirlenir ya ?

Ay okudukça gozyaslarima hakim olamıyorum
Belki densizlik olarak degerlendirenler olacaktır teselli vermek yerine napıyor diye ama o sizin babanız, vereceğim hiç bir teselli ...ki dünyaları bagislasam acınızi dindirmez
 
Estafurullah canım dök içini.Ben çok etkilenmiştim okuduğumda o konunu o yüzden aklımda kalmış. İnan ne desem bilmiyorum. O kadar vicdanlısın ki babana karşı.
5 yaşına kadar yanında büyüdüm. O zamanlar annemle sorunlarının farkında bile değildim. Benim için mükemmel bi babaydı. Gözlerim doldu yine Çok ilgiliydi bana karşı. Çok şımartırdı beni. Yapmayacağı şey yoktu benim için. Hiç kızmazdı bana. Ne istersem yapardı. Hergün işten eve gelirken ama her gün her Allah’ın günü mutlaka bi hediye getirirdi bana . Seni çok seviyorum prenses kızım derdi. Belki bu anılar, sonradan yaşattığı travmaları, kötü günleri silip süpürdü benim kalbimden. Bende hep o sevgisi, ilgisi kaldı. O 5 sene içime işledi benim, sonrasını gözüm görmedi
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…