• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Başarısızlık/Yetersizlik hissi ile nasıl başa çıkıyorsunuz?

ne diyebilirim ki, bol şans :)
yarım doktora tezim öylece kaldı.
belki bu yüzden taraflı yorum yapmışımdır :)
ama sorunu biliyorum dediğiniz sorun tek sorun değil. diğerlerini de görmezden gelmeyin. anlaşamadığınız danışman, alışamadıgınız sistem, gruplaşmalar, özlem vs
tabi hatırladığım konular sizinse :)
bir de gerçekten yetersiz kalmış olma ihtimaliniz var. bursunuzdan endişe ediyor olma sebebiniz de bu sanırım. mükemmel olmasa bile işler yolunda gitse burs korkunuz olmaz.
danışmanınız iyi aynen devam et derken sizi niye bu korku sardı?

Tamamen benim problemim işte bu. Komik görünüyor değil mi dışarıdan :) Rasyonel bir bakış açım yok kendi başarısızlığıma karşı. Her zaman böyleydim ben hani o 95 aldığında dünyası başına yıkılanlardan.

Önce araştırma konumu belirlerken olmayacak diye kendimi çok yıprattım. Daha hafta başında tez izlemem vardı ve komitem araştırma fikrimi çok beğendi, araştırma planını da oldukça başarılı buldular. Bu bursumun devamı için bir gereklilik ve raporunu da gayet düzgün bir şekilde yazdılar.

Benim danışman hocam bursumun üzerinde söz sahibi olan kişi ve onun hiçbir problemi yok benimle ilgili. Beraber çalıştığım post doc' un var ama onun da bir söz hakkı yok.

Mantık çerçevesine sığmayan bir korku yaşıyorum zaten yardıma ihtiyaç duyduğum konu bu. Terapistime de kendimi başarısız hissetme nedenlerimi 'Bir tekniği üç defadır yapıyorum ama %100 başarıya ulaşamadım', 'Post doc her yaptığıma bir bahane buluyor' harici anlatabildiğim bir şey yok -- çünkü gerçekten yok (kendim ile ilgili, çevresel etkiler değil). Not ortalama, tez izleme komitesi raporu, gelişme raporu gibi gerekli olan bütün şartları sağlıyorum bursum ile ilgili.

Psikolojideki şemaları biliyor musunuz bilmiyorum ama ben tamamen 'başarısızlık' şeması etkisi altındayım. Zaten mantıklı düşünebilsem kendim hakkında böyle olmazdım.

Bu durumu şöyle anlatabilirim günlük hayattan bir örnek ile: Evi %100 temizleyeceğime emin olmadan kesinlikle temizliğe başlayamıyorum. Bir odayı bugün, diğerini yarın temizleyeyim olayı bende yok. Masamın üzerine %100 düzenli değilse ders çalışmaya başlayamıyorum. Sorun benim olaylara olan bakış açımda yani, tüm dünya gelip yaptıklarımın yeterli olduğunu söylese de ben inanmıyorsam olay bitiyor.
 
Tamamen benim problemim işte bu. Komik görünüyor değil mi dışarıdan :) Rasyonel bir bakış açım yok kendi başarısızlığıma karşı. Her zaman böyleydim ben hani o 95 aldığında dünyası başına yıkılanlardan.

Önce araştırma konumu belirlerken olmayacak diye kendimi çok yıprattım. Daha hafta başında tez izlemem vardı ve komitem araştırma fikrimi çok beğendi, araştırma planını da oldukça başarılı buldular. Bu bursumun devamı için bir gereklilik ve raporunu da gayet düzgün bir şekilde yazdılar.

Benim danışman hocam bursumun üzerinde söz sahibi olan kişi ve onun hiçbir problemi yok benimle ilgili. Beraber çalıştığım post doc' un var ama onun da bir söz hakkı yok.

Mantık çerçevesine sığmayan bir korku yaşıyorum zaten yardıma ihtiyaç duyduğum konu bu. Terapistime de kendimi başarısız hissetme nedenlerimi 'Bir tekniği üç defadır yapıyorum ama %100 başarıya ulaşamadım', 'Post doc her yaptığıma bir bahane buluyor' harici anlatabildiğim bir şey yok -- çünkü gerçekten yok (kendim ile ilgili, çevresel etkiler değil). Not ortalama, tez izleme komitesi raporu, gelişme raporu gibi gerekli olan bütün şartları sağlıyorum bursum ile ilgili.

Psikolojideki şemaları biliyor musunuz bilmiyorum ama ben tamamen 'başarısızlık' şeması etkisi altındayım. Zaten mantıklı düşünebilsem kendim hakkında böyle olmazdım.

Bu durumu şöyle anlatabilirim günlük hayattan bir örnek ile: Evi %100 temizleyeceğime emin olmadan kesinlikle temizliğe başlayamıyorum. Bir odayı bugün, diğerini yarın temizleyeyim olayı bende yok. Masamın üzerine %100 düzenli değilse ders çalışmaya başlayamıyorum. Sorun benim olaylara olan bakış açımda yani, tüm dünya gelip yaptıklarımın yeterli olduğunu söylese de ben inanmıyorsam olay bitiyor.

anlıyorum sizi de, şimdi mantık dışı bir korku yaşarız, ama sakin düşündüğümüzde, şu an sizin de mantık dışı olduğunu söylemeniz gibi, aslında bu korkunun boş olduğunu anlarız.
şimdi siz buraya yazarken, bu korkunun boş olduğunu biliyorsunuz. buna rağmen bursumu kaybedeceğim diye yazmak, kaybetmeyeceğinizi biliyorken yazmak neden?
mesela ben burs nasıl olsa elden gidecek, belli ki başarısız oluyor, danışman memnun degil, saha fazla yıpranmadan dönsün diye düşündüm sizin için :)
ama öyle değilmiş.
kendinize okul harici bir etkinlik bulmayı denediniz mi? biraz odak noktanızı değiştirseniz. dans kursu mesela?
 
anlıyorum sizi de, şimdi mantık dışı bir korku yaşarız, ama sakin düşündüğümüzde, şu an sizin de mantık dışı olduğunu söylemeniz gibi, aslında bu korkunun boş olduğunu anlarız.
şimdi siz buraya yazarken, bu korkunun boş olduğunu biliyorsunuz. buna rağmen bursumu kaybedeceğim diye yazmak, kaybetmeyeceğinizi biliyorken yazmak neden?
mesela ben burs nasıl olsa elden gidecek, belli ki başarısız oluyor, danışman memnun degil, saha fazla yıpranmadan dönsün diye düşündüm sizin için :)
ama öyle değilmiş.
kendinize okul harici bir etkinlik bulmayı denediniz mi? biraz odak noktanızı değiştirseniz. dans kursu mesela?

Terapistimle bir tanışıklığınız var mı? Birebir aynı cümleleri kuruyor odak noktayı değiştirmek konusunda :)

Benim psikolojim sizin bahsettiğiniz gibi işlemiyor. Çok uzun süre travma sonrası stres bozukluğu tedavisi gördüm yaşadıklarımdan dolayı (alıkoyulma, darp, taciz ve tecavüz girişimi) ve normal hayatıma devam etsem de bende anksiyete bozukluğu gibi etkileri kaldı. Ve hep çok çalışıp, başarılı olarak kendi özgüvenimi geri kazandım. Şu zamana kadar akademik anlamda başarısız olmadığım için de su üstüne çıkan bir konu olmamıştı başarısızlığa karşı bu kadar tepki geliştirebildiğim terapilerde. Bu ayrıntıları konu başında vermediğim için çok anlaşılır olmamış sizin için sanırım.
Mesela önce kendi başarısızlığım ile ilgili mantıklı olmayan şeyleri yaratıp, sonra da buna kendim inanıyorum ve fiziksel tepkiler veriyorum. Başkalarına karşı çok objektifim ama kendime karşı kesinlikle değilim. Şu an EMDR terapisi görüyorum tekrar bu yanlış inancımı değiştirmek için. Benim için de kolay değil bu durum.
 
Ah işte problemim tam olarak burada başlıyor!
Mükemmel olmadığı sürece bir işi yapmamın hiçbir anlamı olmuyor gözümde yeterince iyi olduğuma inanamıyorum bir türlü.
Sorunumun farkındayım ve yardım alıyorum ama bu süreçte günlük hayatıma devam etmekte çok zorlandığım için zaten otomatik olarak başarısız oluyorum ve bursumdan olacağım sanırım.

çocukluktan gelme bir şey bu. bende de var geçmiyor ne yazık ki. ama çözmeye çalışıyorum ben de.
 
Ruh sağlığınızı bozacaginiz gibi fiziksel sağlığınızı da bozacaksiniz. Bakın mükemmeliyetçi insanların yaptığı en sıkıntılı şey gece gündüz farketmeden diş sikmaktir. Dişleriniz asinacak ve zamanla çıtır çıtır kırılacak. Bununla da kalmayacak dış sıkmaya bağlı olarak boyun fıtığı olacaksınız. Değer mi. Asla. Nereden biliyorum kendimden... Başa çıkmak sizin elinizde lütfen yardım alın. Hayat öyle veya böyle geçiyor bu kadar zorlaştırma değer mi?
 
Carol Dweck’in Mindset kitabini okumanizi siddetle tavsiye ederim. Bana da terapistim onerdi. Bazi insanlar basarisizligi ogrenme firsati olarak goruyor, nasil beceriyorlar acaba sorusunun cevabi ve baska pek cok faydali seyler. Dweck Stanford’da akademisyen, hayatini basarisiz olma korkusuyla gecirmis ve butun kariyerini bunu hissetmeyenler ne yapiyor uzerine kurmus. :)
 
Terapistimle bir tanışıklığınız var mı? Birebir aynı cümleleri kuruyor odak noktayı değiştirmek konusunda :)

Benim psikolojim sizin bahsettiğiniz gibi işlemiyor. Çok uzun süre travma sonrası stres bozukluğu tedavisi gördüm yaşadıklarımdan dolayı (alıkoyulma, darp, taciz ve tecavüz girişimi) ve normal hayatıma devam etsem de bende anksiyete bozukluğu gibi etkileri kaldı. Ve hep çok çalışıp, başarılı olarak kendi özgüvenimi geri kazandım. Şu zamana kadar akademik anlamda başarısız olmadığım için de su üstüne çıkan bir konu olmamıştı başarısızlığa karşı bu kadar tepki geliştirebildiğim terapilerde. Bu ayrıntıları konu başında vermediğim için çok anlaşılır olmamış sizin için sanırım.
Mesela önce kendi başarısızlığım ile ilgili mantıklı olmayan şeyleri yaratıp, sonra da buna kendim inanıyorum ve fiziksel tepkiler veriyorum. Başkalarına karşı çok objektifim ama kendime karşı kesinlikle değilim. Şu an EMDR terapisi görüyorum tekrar bu yanlış inancımı değiştirmek için. Benim için de kolay değil bu durum.

çok geçmiş olsun, umarım bir an önce atlatırsınız.
olayın üzerinden ne kadar geçti bilmiyorum ama artık kendinizi ispatladınız. çok zor bir bursu kazandınız.
bundan sonra biraz dinlenip, yavaşlayıp,başarının tadını çıkarma, hayatınıza devam etme zamanı diye düşünün.
ayrıntılar gelince vazgeçtim bende.
orada tamamlayın eğitiminizi.
en birinci olmak zorunda değilsiniz. keyfini çıkara çıkara yapmaya bakın.
mutlu olmak başarılı olmaktan daha değerli. mutluluk şartı akademik başarıdan ibaret değil :)
 
R Rosalind Franklin yorumlari okumadim, konuyu okuyunca sadece gulumsedim.normal bir doktora öğrencisinin sıkıntıları, hepsi geçici, yüksek lisans yaparken solusyon hazırlarken yanlışlıkla hem karıştırıcı hem ısıtıcıyı açmışım, solüsyon kaynadı, panik yapıp soğuk masaya( mermerdi galiba) koyunca şişe çatlamış... Hocam biraz psikopatti, ama hepsi geçti şimdi gülüyorum:)) hata yapan yeni başlayanlarda bunları hiç çekinmeden anlatıyorum.... hepsi geçici, öğrenmeyi bildikten sonra hep gelişirsin... sonuçta bebekken hemen yürümeye başlamadık zaman aldı, biraz sabır....
 
Ruh sağlığınızı bozacaginiz gibi fiziksel sağlığınızı da bozacaksiniz. Bakın mükemmeliyetçi insanların yaptığı en sıkıntılı şey gece gündüz farketmeden diş sikmaktir. Dişleriniz asinacak ve zamanla çıtır çıtır kırılacak. Bununla da kalmayacak dış sıkmaya bağlı olarak boyun fıtığı olacaksınız. Değer mi. Asla. Nereden biliyorum kendimden... Başa çıkmak sizin elinizde lütfen yardım alın. Hayat öyle veya böyle geçiyor bu kadar zorlaştırma değer mi?

Çok doğru bir tahmin, geceleri ya hiç uyumuyorum uyursam da REM uykusuna geçiş yapamıyorum. Dişlerimi sıkıyorum. Sürekli olarak boyun-sırt ağrısı çekiyorum. En son ne zaman dinlendiğimi hatırlamıyorum bile.

Psikoterapi görüyorum ama ilaç desteğine ihtiyacım olduğunun farkındayım. Yaşadığım ülkede psikiyatriste bir danışman ya da pratisyen hekim göndermeden gidemiyorum. Danışman randevum da 1 ay sonra malesef...
 
Carol Dweck’in Mindset kitabini okumanizi siddetle tavsiye ederim. Bana da terapistim onerdi. Bazi insanlar basarisizligi ogrenme firsati olarak goruyor, nasil beceriyorlar acaba sorusunun cevabi ve baska pek cok faydali seyler. Dweck Stanford’da akademisyen, hayatini basarisiz olma korkusuyla gecirmis ve butun kariyerini bunu hissetmeyenler ne yapiyor uzerine kurmus. :)

Şimdi baktım internetten buldum kitabı. Hemen alacağım. Çok teşekkür ederim. Başarısızlığı öğrenme fırsatı olarak görmek çok isterim. Babama da ne zaman hata yaptım, yanlış yaptım desem bana hep 'Ne güzel işte, öğreniyorsun' der. Ben de bu bakış açısına sahip olmayı çok isterim.
 
çok geçmiş olsun, umarım bir an önce atlatırsınız.
olayın üzerinden ne kadar geçti bilmiyorum ama artık kendinizi ispatladınız. çok zor bir bursu kazandınız.
bundan sonra biraz dinlenip, yavaşlayıp,başarının tadını çıkarma, hayatınıza devam etme zamanı diye düşünün.
ayrıntılar gelince vazgeçtim bende.
orada tamamlayın eğitiminizi.
en birinci olmak zorunda değilsiniz. keyfini çıkara çıkara yapmaya bakın.
mutlu olmak başarılı olmaktan daha değerli. mutluluk şartı akademik başarıdan ibaret değil :)

Uzun zaman oldu, hemen sonrasında bir intihar girişimim oldu ve 3 sene aralıksız psikoterapi+ilaç desteği gördüm. Enkaz halden, yurtdışında kendi başına yaşayabilen bir kadına dönüştüm. Aslında bu geçmişimi hiçbir zaman bahane olarak görmedim. Çok güldüm, çok gezdim, aşık oldum, aşk acısı çektim, yeni diller öğrendim, müzik aleti çaldım ve bir spor dalında uzmanlaştım; akademik olarak da hep çok çalışkan ve başarılı oldum. Yani hayatımın geri kalanını dolu dolu yaşamaya söz vermiştim.

Yurtdışında doktoraya başlamak ise bütün ayarlarımı bozdu! Bu kadar çok tepki göstereceğimi ben de bilmiyordum. O yüzden şu an nasıl tepki vereceğimi bilmiyorum, hislerimi kontrol edemiyorum. Birçok his tetiklendi.

Terapistim de aynı sizin gibi yavaş ilerle, tadını çıkar; şu ana kadar yaptıklarını düşün, kendine ödül olarak gör diyor. Olaylara bakış açınız o kadar doğru ki çocuklarınız çok şanslı :)
Teşekkür ederim ilginiz için.
 
R Rosalind Franklin yorumlari okumadim, konuyu okuyunca sadece gulumsedim.normal bir doktora öğrencisinin sıkıntıları, hepsi geçici, yüksek lisans yaparken solusyon hazırlarken yanlışlıkla hem karıştırıcı hem ısıtıcıyı açmışım, solüsyon kaynadı, panik yapıp soğuk masaya( mermerdi galiba) koyunca şişe çatlamış... Hocam biraz psikopatti, ama hepsi geçti şimdi gülüyorum:)) hata yapan yeni başlayanlarda bunları hiç çekinmeden anlatıyorum.... hepsi geçici, öğrenmeyi bildikten sonra hep gelişirsin... sonuçta bebekken hemen yürümeye başlamadık zaman aldı, biraz sabır....

Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar, değil mi?
Evet çok sabırsız ve kendime karşı çok acımasızım.
Türkiye' de araştırma görevlisiyken öğrencilere karşı hep çok sabırlıydım, hata yapmalarının normal olduğunu ama tekrarını yapmamaları için benimle paylaşmalarını ve sorunun üzerinde konuşmamamız gerektiğini söylerdim. Saklamak daha çok sorun yaratır ve öğrenemezsiniz, önemli olan öğrenmeniz derdim.
Kendime gelince ise hiiiç ama hiiiç öyle değilim.
 
Benim kendime sorduğum bir soru vardı;

"İnsanlar neden doğruyu bildikleri halde yapamazlar? "

Bir kitapta bulduğum yanıt şu oldu;

Insan önce kendini sevmeli. Sevdiğin zaman kendi sorumluluğunu alırsın. Sorumluluk almak irade göstermek demektir.

Irade sahibi insanlar , karar alır ve uygular.

Sizin karariniz mukemmel olmaya çalışmaktan vazgecmek. Bu size zarar veriyor çünkü. Kendinizi gercekten severseniz size zarar veren seyi yapmazsiniz bu kadar basit aslında.

Kendinize karşi ilk sorumlulugunuz huzurlu olmak. Bir daha size zarar veremeyecekleri kadar guclu bir kadinsiniz artik. Ve lutfen siz de kendinize zarar vermeyin.

Mukemmelliyetci bir yapim vardi ama coktan kurtuldum bir kitaptaki bir cumleyle basardim bunu.

Diyordu ki , mukemmelliyetci insanlar aslinda herseyi mukemmel yapmaya calisan basarili kisiler degil, surekli kendilerini baskalarina yarandirmaya calisan acizlerdir.

Kimseye kendinizi begendirmek zorunda olan bir aciz degilsiniz.

Ve yapilan elestiriler...Beni herkes elestirebilir ama uslubu uygun olmali, o zaman elestiriyi hediye kabul eder, tesekkurlerle alir ve uzerinde dusunurum. Amaaa kaba, saba ya da incelikli ama israrla tekrar eden yıkıcı elestirilere asla izin vermem bu kim olursa olsun. Acikca soylerim bu tarz elestirileriniz beni rahatsiz ediyor diye kimsenin bilincaltimizi olumsuz kodlamaya hakki yok.
 
konuyu takipteyim. beni de işten çıkarıyorlar. ilk ciddi işimdi onda da kovuluyorum. kendimi dünden beri başarısız, çaresiz, yetersiz hissediyorum. sanki iş bulamıcak gibi. sanki kimse beni işe almazmış gibi geliyor. :(
 
Benim kendime sorduğum bir soru vardı;

"İnsanlar neden doğruyu bildikleri halde yapamazlar? "

Bir kitapta bulduğum yanıt şu oldu;

Insan önce kendini sevmeli. Sevdiğin zaman kendi sorumluluğunu alırsın. Sorumluluk almak irade göstermek demektir.

Irade sahibi insanlar , karar alır ve uygular.

Sizin karariniz mukemmel olmaya çalışmaktan vazgecmek. Bu size zarar veriyor çünkü. Kendinizi gercekten severseniz size zarar veren seyi yapmazsiniz bu kadar basit aslında.

Kendinize karşi ilk sorumlulugunuz huzurlu olmak. Bir daha size zarar veremeyecekleri kadar guclu bir kadinsiniz artik. Ve lutfen siz de kendinize zarar vermeyin.

Mukemmelliyetci bir yapim vardi ama coktan kurtuldum bir kitaptaki bir cumleyle basardim bunu.

Diyordu ki , mukemmelliyetci insanlar aslinda herseyi mukemmel yapmaya calisan basarili kisiler degil, surekli kendilerini baskalarina yarandirmaya calisan acizlerdir.

Kimseye kendinizi begendirmek zorunda olan bir aciz degilsiniz.

Ve yapilan elestiriler...Beni herkes elestirebilir ama uslubu uygun olmali, o zaman elestiriyi hediye kabul eder, tesekkurlerle alir ve uzerinde dusunurum. Amaaa kaba, saba ya da incelikli ama israrla tekrar eden yıkıcı elestirilere asla izin vermem bu kim olursa olsun. Acikca soylerim bu tarz elestirileriniz beni rahatsiz ediyor diye kimsenin bilincaltimizi olumsuz kodlamaya hakki yok.

Evet haklısınız.
Ben de bu şekilde yaşamak istemiyorum bir adım atmalıyım kendim için...
 
konuyu takipteyim. beni de işten çıkarıyorlar. ilk ciddi işimdi onda da kovuluyorum. kendimi dünden beri başarısız, çaresiz, yetersiz hissediyorum. sanki iş bulamıcak gibi. sanki kimse beni işe almazmış gibi geliyor. :KK43:

Umarım çok daha iyi şartlarda bir iş bulursunuz.
Sizi anlıyorum.
 
tecrübeniz eksik arttıkca istediğiniz seviyeye gelirsiniz tecrübe dediğimde işinizle alakalı değil çok iyi bir mühendissinizdir arabayı çok iyi yaparsınız bu saatten sonra uçak yapacağınıza inanırsınız uçak yapmaya başlayınca tekniği farklı sistemi farklı herşeyi farklı bakacağınız ve görmeniz gereken noktalar farklı ilk başarısızlıkta kafanızda yarattığınız tüm sistem çökmüş tecrübeniz arttıkça geçer hep mükemmel hep başarı olmuyor birazda başarısızlığı tadın
 
Back