ben anasınıfı öğretmeni olarak 4.5 yaşında çocuğun anasınıfına gelmesine karşıyım...
hıı tamam arkadaşları da aynı yaşta olur ozmn uygun... fakat sizin çocuğunuz dierlerine yetişmekte zorluk çekmiş ve sıkılmış olabilir. sonuçta gelişimin en hızlı olduğu yaş... fakat birkaç bile okadar fark ederki bu dönemde... bence en uygunu yaşıtlarının olduğu bir kreşe göndermek... ayrıca bazı yorum yapan arkadaşlara sesleniyorum... işin iç yüzünü bilmeden konuşmak çok kolay deilmi... neymiş o öğretmen çocuk gelsede maaşını alır gelmesede... yei geliyor anne babasından daha çok görüyoruz çocukları onlarla ebeveynlerinden daha çok ilgileniyoruz... biz istermiyiz başlarına bişey gelsin veya eğitimleri yarıda kalsın... keyfi uygulamalardan şımartılmış çocuklardan ve ailelerin çocukları pamuklara sarmalarından çok şikayetçiyim... siz evde 1 çocukla başa çıkamazken biz 20-25 çocukla uğraşıyoruz... ayrıca bizim amacımız onları sosyalleştirmek, okula hazırlamak...gerekli gelişimlerini sağlamak bişeyler öğretmek... biz onların bakıcısı değiliz... orası gündüz bakım evi değildir... sanmayınki bi bütün gün oyun oynatıyoruz... bi oyunla öğrenme sağlıyoruz. dışarıdan oyun gelebilir...
lütfen herkes kendi bildiği işi yapsın...
20/25 çocukla uğraşmak zor geliyorsa bu işi yapmayın bence.ayrıca her ailenin çocuğu kendine kıymetli bunu daha öncede yazmıştım sanırım ister pamuklara sarar ister tepesine çıkarır.öğretmen sabırlı olacak.öğretmenlerin işi eğitim vermek işiniz çok zor kabul ediyorum. mesleğiniz sabır gerektiriyor sabrı ve taammülü olmayan bu şi yapmasın.çocuk konusu çok ama çok önemli.
burda okul öncesi öğretmenlerine karşı saygısızlık had safhada...siz ne kadar kabul etseniz de etmeseniz de,beğenseniz de beğenmeseniz de bu insanlar öğretmendir,diplomalarında ÖĞRETMEN yazar...okul öncesi yönetmeliğinde öğretmenin görevleri açık ve net belirtilmiştir,öğretmen bakıcı değildir,orda eğitim verilmektedir...tabii parayı bastırıp kapısında krallar gibi karşılandığınız özel kreşlerden bahsetmiyorsanızsengözlerimebaksanab
ben önceki yazımda her meslekte iyiler de kötüler de olabileceğini açık yüreklilikle kabul ettim,evet kötü örnekler var maalesef biliyoruz ama bu her meslekte var...
daha önceki yazımda son derece açık bir şekilde bu konuda okulun ve öğretmenin hatası olduğunu kabul ettim,öğretmenden taraf olmadım...ama çok zor şartlarda işini en iyi şekilde yapan öğretmenlerin de olduğunu belirttim ama maalesef anlaşılmadı...
anlaşılan sadece şu oldu...'öğretmenler yaptıkları iyi şeyleri lütuf gibi sunmamalı,bu zaten onun işi'kafamçokkarıştı...ben mi anlatamıyorum siz mi anlamıyorsunuz yasakkelime?
ben orda kendimle ilgili en ufak bir şeyden bahsetmedim,kendimi övmedim,sadece bir kaç kötü örneğin bir mesleği karalayamayacağını,çok iyi örneklerin de olduğunu hatırlatmaya çalıştım...ama maalesef nasıl bir kıskançlık varsa olay başka taraflara çekiliyor :uhm:
bakımdan kastınız güya şuymuş:çocukla ilgilenmek,saçını okşamak,derdini dinlemek,ihtiyacını gidermek vs.vs...öğretmen bunların kat be kat fazlasını her gün yapar...daha önceki msj ımda da yazdığım gibi gerekirse o çocuğun sırtına havlu da koyar,burnunu da siler,saçını da tarar,elini de yıkar,yemeğini de yedirir,üstünü de değiştirir,bundan da hiç gocunmaz...ama bunları bakıcı olduğu için değil kendi istediği için,vicdanı için yapar kimseden de bir şey beklemez...:dilcikar:
öğretmenleri yıldıran çocuklar değil,mesleğin zorlukları değil,böyle anlayışsız veli tutumları işte...
nastassia nın dediği gibi herkes kendi
işine baksın
ne tavır ama! herkes işine baksın....kutluyorum sizleri.iyiki okuyup öğretmen olmuşsunuz.
(bana ahkam kesmeye yetecek ne teorik ne de uygulamada fikriniz olduğunu sanmıyorum) bu da çok güzel ya ..4 sene okudun diye sen bana ahkam kesemezsin deme hakkını kendinde bulabiliyorsun pes.... her meslekte oluyor işte kendini dev aynasında görenler...keşke okuduğunuzuda anlayabilseniz...
valla egolu olan kompleksli olan sensin eksi itibarı sende vermişsin bende sana güldüm ....haddini bil okumakla adam olunmuyor.senin gibi okumuş 40 tanesini cebimden çıkarırım ben çok terbiyesiz bir insansın yazık senin öğrencilerine yazık....benim öğretmenlerle alıp veremediğim yok ama malesef sizin gibi başka iş bulamamış üniv.puanı bu dala uygun olup okumuş ve malesef öğretmen olmuş insanlara kızıyorum.öğretmensin sen seviyeli saygılı olma gerekir ama yok sen gerçekten kompleksli bir insansın benim için bir daha yazma asla muhattap olmam seninle ha kaçtı korktu laf yetiştiremedi falan diyede düşünebilirsin sen 4 yıl okudun süpersin ya benim kendimi nerde gördüğüm ne yaptığım seni hiç alakadar etmez aferin sana bak öğretmen olmuşsun boşver gerisini .......yazık be valla yazık öğretmensin bide..
maşşallah eğitimciyim diye gerinenlerin hitap tarzları pek etkileyici
başka bi topiktede bi tanesi "nöbet tutmak bizim işimizmi?angarya iş" diyordu.
veli çocuğu için doğru olanın hangisi olduğunu bilmeyebilir.burda öğretmen ve müdür veliyi uyarmalıydı.
bizler eğitimci olmadığımız için bilemeyiz 2-3 ayın bile ne kadar önemli olduğunu.ama görüyorum ki para işin içine girince eğitimcilerde bilememiş.
4,5 yaşında bir çocuk tuvalete tek başına gönderilmez.bunu diyen eğitimcinin diplomasına şaşarım.
annemde kardeşimde öğretmen.
yani pratiğim yok ama teoriğim fena değildir.
o çocuk tuvalette kayıp düşse,kafasını çarpsa ne olacak?üstelik hadi yolladın,gaz kokusu duyana kadar çocuğu merak etmekte yok.
kapıdan çıkıp gidebilirdide bu çocuk.pencereden sarkabilirdi.
devlette öğretmen olmak bu kadar vurdumduymaz olmayımı gerektiriyor anlamıyorumki?
ama alışmış tabi devletteki çoğu öğretmen yorulmadan maaş almaya.ne diye yaramaz bir çocukla uğraşsınlarki?
isteyen istediği tepkiyi versin.devlete kapağı atmak isteyenlerin çoğu yorulmadan maaş almak,kesintisiz tatil yapmak isteyenler.
madem bu kadar sabrınız yok olmayacaktınız öğretmen.
bu kadar basit.
bu arada bende çok şükür parayı bastırıp özel anaokuluna verdim.şartlarımı zorladım ama iyiki öyle yapmışım.
sene başında 3 yaşındaki oğlumun 4-5 yaş etkinliklerine meraklı olduğunu söylediğimde önce gözlemlememiz gerektiğini söylediler.hakikatende 1,5 ay sonra yerinin 4 yaş sınıfı olduğu anlaşıldı.
yani isteyince eğitimcilerde işini adam gibi yapabiliyor.
yoksa bizimkilerde bilirdi beni memnun etmek tabi canım ne demek hemen üst sınıfa alalım demeyi.
Selam arkadaşlar. Öncelikle konuyu buraya açmamın sebebi bana yardımcı olun bi akıl verin... Benim 2004 doğumlu 4,5 yaşında dünyalar tatlısı,biraz afacan bi oğlum var. Ben çalıştığım için oğluma ya babannemiz yada anneannemiz bakıyor. Ben oğlumun sıkıldığını düşündüğüm için milli eğitime bağlı bi ilkokulun anasınıfına yazdırdım. 6 yaş grubu.... Oğlum problemsiz okula başladı hatta 6 yaşında olan çocuklar okulların ilk açıldığı gün ağlarken benim oğlum gitsene anne diyordu. Arkadaşları ile uyumu da iyi. Hatta yiğenimle aynı sınıftalar. Hmm bu arada oğlum solak bazen yazı falan yazarken yoruluyor. Şimdi gelelim benim ufaklığın afacanlığına ve karşımdaki eğitimcilerin tutumlarına... Benim oğlum geçen pazartesi öğretmeninden wcye gitmek üzere izin istemiş ve sınıfa uzun bi ara dönmemesinin ardından öğretmen oğluma aramaya başlamış . Sınıflarının hemen yanında olan bi bilgisayar odaları var. Oraya girmiş kapıyı kilitlemiş (ki evde kilitleme huyu kesinlikle olmayan bi çocuk) bilgisayarla uğraşmış biraz ve öğretmenini görünce kapının arkasına sinmiş ve bi şekilde kapıyı açtırarak ordan dışarı çıkarmışlar. Benim oğlumun elektronik eşyalara aşırı ilgisi olduğundan öğretmen bana söylediğinde meraktan dedim açıkcası. Herneyse ertesi gün yine wcye gidiyorum diye izin istemiş bu sefer mutfakları var sınıflarının hemen karşısında wcnin yanında kapısı açık oraya girip yine kilitlemiş kapıyı ve ocakları var doğalgazın vanasını açmış ocağın gözlerini yakmış ocağın tek gözüne sandviç ekmeği koymuş yanmış orda. sonra sıvı sabun falan dökmüş yerlere derken öğretmen yine farketmiş oğlumun sınıfta olmadığını . Bu arada sınıfta 25 kiş falanlar. Öğretmen gaz kokusunu farketmiş ve oğlumu direk öldü diye tabir etmiş kendince. Olay okul müdürüne kadar intikal etmiş. Ben akşam oğlumu almaya gittiğimde müdür ortalığı toplamayın velisi görsün dediği için beni direkt mutfağa götürdüler ve oğlunuz yaptı dediler. Ben şoka girdim resmen ve o sırada müdür girdi içeri yanıma bu çocuk bu okula bi daha gelmeyecek dedi. Ben şokta olduğum için cevap veremedim çocuğum karşımda duvara yaslanmış başı önünde . O an film şeridi gözlerimden geçiyordu. Müdür çocuğada bağırıp çağırmış. Ben o günün şaşkınlığıyla oğlumla yarım saat kadar sonra okuldan ayrıldım ve 1 hafta okula göndermeyeceğimi söyledim öğretmene ve ayrıldım ordan. Gece kendime geldiğimde müdürün sözlerine neden cevap vermediğimi düşünürek sabaha kadar uyuyamadım. Sizce bir eğitimci sonuçta benim çocuğum 4,5 yaşında hayata dair bi tecrübesi yok ki yaptığının hatalı bişey olduğunu biliyor ama farkında değil.... Daha sonra ben ertesi gün müdürü telefonla aradım ve yine aynı suçlamaları bana yönetti çocuğunu psikoloğa götür falan deyince ben iyice mahvoldum işin enteresan tarafı ben sessiz kalıyordum anlamadığım bi sebepten ki halen çözemiyorum. Gelmecek dediysem gelmeyecek bu çocuk falan dedi yeniden, bende psikolojisi daha da bozulur falan . bugün de müdüre ve öğretmenine çiçek almak istedi oğlum aldık ve okula gittik. 3-4 gün uzak kaldı okuldan ve bu süre içerisinde sürekli konuştuk anlattık oğluma yaptıklarının iyi bi şey olmadığını ama çocuk sonuçta ne kadar anladı bizi bilemiyorum. Yanlız müdürün ve öğretmeninin suratı çok asıktı. Müdür geçici gelecek falan dedi. Arkadaşlar ben bu işten hiçbirşey anlamadım inanın. O gün girdiğim şokun etkisiyle ben sesimi çıkaramadım diyemi bu kadar üstümüze geliyorlar ? Bana bi yol gösterin lütfen... :1no2:
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?