Arkadaşımın kocasısııın!!!

Nasıl başardım bilmiyorum ama hespini anladım. Sadece biraz dikkat gerektiren bir mevzu ve iyice dallanıp budaklanmış. Bu durumda sizin de aklınızın bunlarla meşgul olması ve çevrenizdeki insanlardan dolayı beyninizin sürekli dolu olması normal.

Eğer yazılanlardan bir kişilik analizi yapmam doğruysa, Selin adlı arkadaşınızın ilgi odağı olmayı sevdiği çok bariz. Tahminimce zamanında sürekli eşinden ilgi talep ediyordu fakat bir zaman sonra eşi de bu durumdan sıkılarak kendi hayatını yaşamaya karar verdi. Barıştırdık demişsiniz ama görünürde bir barışma gibi. Çünkü bırakın gece gelmemeyi, evli bir kadın eşine haber vermeden çok geç eve gelse o evde birkaç gün sular durulmaz. Oysa adam bir şekilde kabullenmiş bu durumu. Demek ki artık karısını sevmiyor ve kendi hayatına bakıyor. Selinde kocasının kendisini boşlamasından doğan ilgi açlığını doyurmak için Ayşe'nin eşinin ilgisine cevap veriyor. Aslında Selinin temel niyetinin Ayşe'nin kocasını baştan çıkarmak olduğunu sanmıyorum. Sadece kendisine birisi ilgi göstermeye başladığında, bunun verdiği zevkin daha uzun süreli olması için o kişiyle arasına sınırlar koymuyor. Emre de elbet bu sınırsızlığı karşı taraftan bir sinyal olarak algılayıp, evlilik dışı ilişkiye yönelmiştir.

Tabi benim buradan olaylar hakkında yalan yanlış tahminler yapmam doğru olmaz ama gece eve gelmeyen iki reşit ve aşırı sarhoş insanın istemli -hadi belki de sarhoşluktan dolayı istemsiz diyelim- yapabileceği çok az şey vardır. Bunların başında da otel odası geliyor. Ayşe anladığım kadarıyla eşinden ve eşinin statüsünün kendisine sağladığı rahatlıktan kolayca kopabilecek bir kadın değil. Bir süre üzülecek, aldatıldığından emin olmaya çalışacak, emin olduktan sonra kocasını geri döndürmeye çalışacak. En sonunda da ya boşanırlar ya da ilişkileri görünürde kalır öyle.

İşin sana dair tarafına gelirsek de senin yapman gereken kendini ve aileni bu tür dramalarla yıpratmamak. Tarafları dinle, politik yorumlar yap ve kenara çekil. Tavsiyem de, Selin'in bu ilgiye muhtaçlığı arttıkça başka insanlardan da arkadaşlık talep etmeye başlayabilir, bu yüzden çok yakın bir şekilde iletişim kurmaman. Tabi böyle diyince biraz arkadaşını zor gününde yalnız bırak demişim gibi oldu ama asıl anlatmaya çalıştığım nokta biraz daha farklı. Nietzsche'nin bir sözü vardır, "karanlığın içine bakarsan, karanlık da senin içine bakar". Yani karanlıkta lamba olmaya çalışmaktansa, aydınlık bir noktadan olayları izlemen senin için daha mantıklı bir davranış olur.
Vallahi anlayan anlıyor diyesim geldi ve yorumun için de teşekkürler doğru tespitler ve sondaki söze bayıldım
 
Belliki S ile E nin arasinda birseyler donmus...
A ile O da farkindalar ama nasil birsey yapmamislar,
Evli kadin elin kocasini niye dansa kaldirmak ister,bu kadar samimiyet nerden,
babam boyle pasta yapmayi nerden ogrendi :111:


Bence siz hic karismayin..Sonra kotu olan siz olursunuz gibime geliyor herkes herseyin farkinda ama hepsi safa yatiyor herhalde bende bisey anlamadim :KK53:

:KK52: :)güldürürken düşündüren yorumun için teşkürler twety:)
 
Once oturarak okudum,sonra ayakta okudum,en sonunda amuda kalkarak okudum yine de anlamadim. Tek anladigim kus beyinli saftirik bir kadin. Diger tarafta ahlaksiz bir kadin. Caprazinda namussuz bir adam. Köşede de ib.e pezev.nk bir koca.

Amuda kalkmak işe yaramış anlamışsın
 
X