Anne olmak ya da olmamak

gunesin ezgisi

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
17 Temmuz 2023
25
75
Merhaba. Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim öncelikle. Bahsedeceğim sorunumu yakınlarımla paylaştığımda üzerimde baskı hissediyorum. O yüzden sizlerden tarafsız cevap almak iyi gelir diye düşündüm.

37 yaşındayım. Şimdiye kadar bebek sahibi olmayı öteledik. Ötelerken pişman olmamak adına eşimle düzenli kontrol yaptırdık. Sağlık açısından şu an bir engel olmamakla birlikte, Yumurta rezervim biraz olması gerekenden düşük olduğu için doktorum max 3-4 ay deneyin sonra takiple süreç planlayalım dedi. (aşılama ya da tüp bebek süreci yaşamanız olası dedi.)

Bunun üzerinden 3 ay geçmesine rağmen ben hala anne olmaya hazır mıyım kestiremiyorum. Eşimde ben de evlat sahibi olmak istiyoruz aslında . fakat 1-2 yıl daha sonra olsa diye istiyorduk . bir yandan da Eşim saygı duyuyor ve sağlık sebebiyle olmaması durumunda ya da tercihimizle olmaması durumumuzda biz mutluyuz sorun yok . İsteyip istemediğine karar ver diyor. yani eşim açısından baskı yok.

Benim kendi içimde kararsızlığım ise hayatımdan oldukça memnunum. bir çocuk büyütmek evet çok büyük sorumluluk ve hayatımı tamamen ele geçirecek bir olay gibi görüyorum. Dönüşü yok. Bir yandan da anne olmayı hep çok isterdim. istediğim zaman olacağım diye düşünürdüm ama doğurganlık düştükçe ihtimal yok olursa üzülür müyüm yoksa tercihim buydu der hayatıma mı bakarım emin olamıyorum.

Çalışıyorum, memurum. Çok yorucu olmayan bir iş hayatım var. Özel sektörde stresle ve yoğun çalıştıktan sonra şu an cidden rahatım. Fakat artık yaş mı kendi miskinliğim mi bilmiyorum. Akşam eve geldiğimde bitap düşmüş oluyorum.
Eğer iş çıkışı program yapmışsak enerjim var. Eve geçmişsek direk dinlenme modu. koltuktan kalkasım gelmiyor.
Kaç haftadır düşünüyorum. Bebeğimiz olduğunda ben bu yorgunlukla akşam ne verebileceğim o çocuğa. Özbakımını yaparız tamam ama asıl önemli olan sadece özbakım da değil.
Bu enerjisizlikle iyi bir anne olamayacağımı düşünüp bebeğime haksızlık etmek istemiyorum. Anne olmadan da yaşanılıyor diyorum.
Ama içim anne olmayı da arzuluyor. kaçtığımın farkındayım da.

Çok git gelli karmaşık yazdım sanırım. Kendimi en iyi şekilde anlatmaya çalıştım. Çalışırken ya da çalışmazken annelik nasıl? Gerçekten zorlandıklarınız neler?
Zorlanırım diye düşünüp aslında zor değilmiş dediğiniz şeyler oldu mu? Ya da tam tersi mis gibi hallederim diye düşünürken afalladıklarınız nelerdi?
 
Birincisi bu kadar ince düşünüp, anne olmadan önce özeleştiri yapan birinin iyi bir anne olma ihtimali çok yüksek benim için.

Anne olmadığım için zorluklarını kolaylıklarını kıyaslayıp size yardımcı olamıyorum.

Ancak, kararınız ve tercihiniz ne yönde olursa olsun, dilerim ki verdiğiniz karar için iyi ki böyle olmuş iyi ki bu yolu seçmişim dersiniz

Aynı tereddüte sahip biri olarak konunuzu takipteyim
 


37 yasindayim.
2.cocuguma hamileyim.
Birinciyi 35'imde dogurdum.
Bugunki aklim olsa 30'umda dogururdum en gec. Ikinciyi bu kadar aralik vermeden dogurmak isteme sebebim mental ve fiziksel olarak daha ileri yasta yetememe korkusu.

Kuzenimin ikizleri var ve ayrica bir cocuklari daha var, aralarinda 15 ay var. O 3 cocugu, ucuz olarak bile dogurur, gul gibi de buyuturum cunku asiri uysallar.
Kendi kizimi su an tek oldugu halde zor buyutuyorum :) cunku duz duvara tirmaniyor, uyumuyor, yemek yemiyor...

Ozetle cocuktan cocuga degisir, uysal cocuk 50 yasinda da buyutulur. Yaramaz cocuk 25 yasinda da zorlayabilir.

Bunlar cocukla ilgili olanlar...

Ama diger kisim yani anne olarak yetememe, tek diyecegim sey ilk kizim dogana dek korkudan titriyordum ben yapamam, anne olmak bana gore degil vs ... dogdu kucağıma verdiler ve direkt super anne hormonlari yuklendi. Yaramaz falan ama daha uysal cocukla da canim sıkılırdı diyorum artik

Bence daha fazla treni kacirmayin...
 
Eger kararsızlığınız sürüyorsa tüp bebek için acele etmeyin ya da yumurta dondurun kendiliğinden ol azsa o zaman bakarsınız.
Ben yoğun olmayan sekilde calışıyordumçocuklar küçükken. Çalıştığınızda ço ugabakıcı baksabile annenin rolüyine değişmiyor bence. Eve geldiğinizde beklentisi had safhada olan çocuk yine anneyle vakit germek istiyor hakkı da var zaten. Üçüncü cocukta istifa ettim. Kendim şuan evdeyim ve bakıcı yok. Bunun kendi içinde avantajları var elbette. Gec kalkın, ev akışında olsun kimse size karısmıyor. Bu bir rahatlık. Çalışan kadın için iş ayrı biryük, sabah evden çıkabilmek ayrızor ayroca eve dönünce de yine annelik yapıyorsunuz yani evde olmaktan iki kat zorluk. Bakıcı ile uğrasmak en zoru. Giriyorlar vazgeciyorlar, istemediğiniz seyleri uyguluyorlar vs. İmkanınız varsa 3 4yasa kadar kendiniz büyütseniz çok güzel olur aslında.
Annelik arzunuz yoksa cok daha zor gelircocuk yetiştirmek. Hayat zor ve bir kişiyi daha ortakedeceksiniz yolunuza. Öte yandan çocuk da insana güneş gibi doğuyor. Sevgisini isteyen herkes tatmalı. Kısacası bulunsun diye düşünmeyin arzunuz varsa bu yola girin.
 
Bizim gibi kültürlerde (anne olmanın kutsallaştırıldığı kültürlerde) hepimizin üzerinde fark etmesek bile bir baskı oluyor. Benim bir kızım var, dünyaları yıkarım uğruna. Ama şu anki aklımla (ve yaşadığımız zorluklarla) bilseydim, yapar mıydım diye düşünüyorum.
Çocuk sahibi olmamak da bir seçenek, böyle kadın arkadaşlarım da var ve çok mutlular.

Çok ama çok zor çocuğun sorumluluğu. Doğurayım da bi köşede büyüsün yapanlar da var, ama o bebeğin mesela ilk 2 yıl gelişiminden ve mutluluğundan sorumlu olan tek varlık olacağınız gerçeğini de bi kenarda tutmak gerekiyor.
Her anında, her saniyesinde size muhtaç bir varlık. Hep "biraz büyürse rahatlayacağım" hissi, ama o rahatlamanın hiç gelmemesi. Çünkü her yaşın apayrı zorlukları olması.. Çünkü anne olmanın, yanında default olarak endişeyi de getirmesi...

Enerjisizlikten bahsetmişsiniz, enerjiye çok ihtiyacınız olacak. Çünkü bıkmadan usanmadan oyun oynamak istiyorlar, ve evdeki ilk arkadaşı sizsiniz Ha evde bir yardımcınız olursa tabi ki çok rahat ediyorsunuz, ama insanın çocuğuyla oyun oynamak isteyip de o enerjiyi bulamaması da üzücü oluyor (tecrübeyle söylüyorum)

Diyeceğim şu:
Gözlerinizi kapatıp 10 yıl sonranızı hayal edin mesela. Orada çocuksuz bir aile olarak mı mutlusunuz, yoksa kalabalık bir aile olarak mı...
 
Çok güzel yanları var anneliğin. Kokusu sevgisi... Ama çok zor da, oğlum çok huysuz bir bebekti. Halen de huysuz.. O kadar yaramazlık yapıyor sonra gelip annemmm deyip boynuma sarılıyor, herşeyi unutuyorum...

2 yıl ücretsiz izin alıp anneliğin tadına bakın. Sonra bakıcı yada kreş... Bende 657yim. Oğlum tüp bebek..

Emin olun o şüphe hiç bitmeyecek... Şüphe bitmezse embriyo dondurun. Sonra kullanırsınız. Kardeş istersek diye 6 embriyomuz var. Düşünmüyoruz ama kıyıp yok da edemiyoruz...
 
Bu biraz da bebeğe bağlı gerçekten. Yani öyle bir çocuğunuz olur ki keşke önce olsaydı dersiniz veya öyle bir çocuğunuz olur ki hayatınız çok farklı bir boyuta evrilir. Mesela benim bebeğim bence ciddi zor bir bebek. Uyumuyor, yemiyor, kendi kendine hiçbir şey yapmaz. Hayatımda öncesi/ sonrası diye bir şey var gerçekten ve beni en az 10 yıl yaşlandırdı mental olarak

O yüzden çocuk işi ince düşünüp karar verilmeli, her ihtimal düşünülmeli bana kalırsa
 
Sizin durumunuza benzerim. Ben bulunduğum sartlardan dolayi çocuk isteyemiyorum aslında.
Yaş 36. 40a az kaldı. Eşim 39. Benim sadece kafamı kurcalayan ileride 55, 60 yaşında hersey geçtikten sonra pişman olur muyum düşüncesi.
Bu ülkede çocuk sahibi olmak istemiyorum aslında. Bu ülke çok zor, kaotik, alım gücü çok düşük, ekonomi berbat, şu an mal mülk sahibi olmak imkansız, devlet hastanelerinde randevu bulmak çok zor, nüfusa imkanlar yetmiyor. Çocuk dünya vatandaşı olsun dil bilsin, yurtdışı şansı olsun derseniz öyle okulların yıllığı 400 bin. Sadece bez mama masrafı 2.500tl. Bunun ileride kursu, yemesi içmesi, okutmasi, giysisi, yurtdışı veya yurtici seyahat, dershanesi vs derken en az gidecek para 1-2 milyon. Belki daha bile fazla. Yurtdışında iyi bir ülkede olsaydım, devlet 2 yıl ücretsiz izin veriyor. Mama parası, çocuk yardımı vs var.. Kreşler okullar bedava. Hemde bizdeki yıllık 400 binlik okullara fark atarlar. 18 yaşında aileden ayrılmak istese kira yardımı var. Ben ozeldeyim max. alacağım izin 4 ay analık, sonrasinda yalvar yakar 6 ay ücretsiz izin. Çocuk 9 aylık olacak. Annem 70 yaşında. Kayinvalidem 70i geçti. Bakmalarını isteyemem olmaz. Kendileri iyi olsun bana yeter. Bakıcı desem en az 15, 20 bin isterler. Çok pahali. Yani ülkede durumun çok iyi değilse doğurmak eziyet. Sonra gelecek kaygısı var. O kadar okuttun ettin, tıp dışında hiçbir bölümün iş bulma garantisi yok. Bulsa da çoğunlukla asgari ücretten hallice.
Sizin şartlar daha iyiyse bunların hepsini hesapladi iseniz bence düşünün. 2 yıl ücretsiz izin alırım çocuğumu istediğinde yurtdışında iş bulabilir özellikte yetiştirebilirim maddi manevi ilgilenirim diyorsanız sizden iyi anne olur. Bilinç seviyeniz yüksek. Ben bu dediklerimi yapamayacağım için çocuk düşünmüyorum. Finlandiya, Almanya, İsveç, Hollanda vs gibi gelişmiş, sosyal devlet olan ülkelerde yaşasam 1 çocuk sahibi olmak nasipse isterdim. Şu an yetişen çocukların yüzde 80'i asgari ücretten hallice maaşla, inanılmaz yüksek enflasyonda, ekonomisi berbat bir ülkede, bir ev, bir araba sahibi olmadan 65 yaşına kadar çalışmaya mahkum kalacak. Bir kısım kendini kurtaracak sadece. O yüzden çocuğum bunları çeksin istemiyorum.
Biraz olumsuz yazdım farkındayım ama bunları sizin de düşündüğünüzü tahmin ediyorum. Bu durumlara göğüs gelirim diyorsanız sizden çok iyi anne olacaktır. Bilinç seviyeniz gayet yüksek. Maddi manevi ilgilenirsiniz diye düşündüm.Hayırlısı ile Allah gönlünüze göre versin.
 
Son düzenleme:
Bence ne kadar erken o kadar iyi. Ben de hazır değilim diyordum görümcemle sohbet ettik bana dediği tek şey '' hazır hissetmek diye birsey yok asla hazır hissetmeyeceksin. Bebek olunca da hazır olmayacaksın onunla öğreneceksin büyüyeceksin. 10yıl sonra cocuklu biri olacaksan enerjin yerindeyken bu adımı at yaşlandıkça çocuğa tahammül seviyen ciddi oranda azalıyor. İmkanım olsa ilk cocuğumu daha erken doğurur şimdi unumu eleğimi asmış olurdum'' sonra denemeye başladık
 
Teşekkür ederim. Dilerim sizin için en kolay ve doğru karar olur.

Annem ile yakın oturuyoruz. Annem bakacak nasip olursa. Tabi kul kurar kader gülermiş derler. Düşüncemiz böyle. Bir aksilik olmadıkça.
Annem hep destekçidir yemek konusunda. Bebek bakımıyla ilgilenirken annem de yorulsun istemem Farklı ekstra destek vermesine izin vermemek için çabalarım umarım.
Temizlik açısından sıkışırsam yardımcı alabilirim. Ama genel temizlik dışında düzenli benim olmadığım zaman evime birinin girmesine güvenebilecek birini bulamadım, artık umudum da yok.
Eşim talep ettiğim herşeyde yardımcıdır temizlik açısından becerebildiği kadar. ben çok pimpirikli değilim cidden yetisi yok kendi aklına gelmez birşeyleri yapmak ama rica ettiğimde yapar . yemek konusunda yapamaz birşey fakat yorgun olsam da olmasamda dert etmez dışardan söylemememizi. kendi yapamadığı hiçbirşeyi benden özellikle beklemez.
Bebek durumunda bilemiyorum yaşamadan. ( öz bakım olarak ) ama ilgilenme açısından ilgili olur diye düşünüyorum. Yeğenlerimizle iletişimini baz alınca.

Bu arada hayatımı kolaylaştıran annem ve eşim varken size yazdıklarım şımarıklık gibi gelmiyordur umarım. Ben destek alacağımdan şüphe duymuyorum ama alacağım desteğe güvenen biri olarak karar vermedim bugüne kadar şu an da da bu sorduklarınızı bu sebeple düşünmemiştim.

İçimi ısıttı yorumunuz. dilerim süper anne hormonları hepimize direk yüklenir. :)
 
Çok şanslısınız o zaman maaşallah. Bunlar işinizi kolaylaştırır
 
Tüm bahsettiğiniz durumları tek tek düşündük. Yurt dışı konusunda her an yön değiştirebiliriz bizi tutan , annemi tr de bırakıyor olmak. Tek çocuğum ve babamı kaybettim. Bu düşünceyi aşabilirsem ya da annemle birlikte planımızı uygulanabilir hale getirirsek farklı olabilir hayatımız bilemiyorum.
Ben de özelden devlette yeni geçtim. izin durumum sizden farklı olmayacak. ücretsiz izin hakkımın doğması için belli bir süre doldurmam gerekiyor. Ek olarak Annem bakacak muhtemelen.
Maddi anlamda çok harika imkanlar sunamasak da kötü denmeyecek şartlar oluşturabiliriz. Ama tamamen katılıyorum size. Bunların hepsi çok yorucu. Ve boşa kürek çekme gibi geliyor.
olumsuzdan ziyade realist yaklaşımınız için teşekkür ederim.
Sizinde gönlünüzdeki gibi güzelleşsin hayatınız inş.


Bunu sürekli duyuyorum. E dünyaya gelince mecbur tabi . Ama haklısınız her geçen an tahammül düşecektir.
Ben de daha erken yaşlarda düşünmeye başlasaydım çok daha az ikilemde kalırdım.
 
Bence isteme.ne gerek var ki.kocan da var yalnız kalmayacaksın.eşin senden önce ölürse ki sen de büyük ihtimal o zaman yeterince yaşlı olacaksın.son yıllarını da bir kurumda yaşıtlarınla geçirirsin.ben bu tarz şeylerin çoğunlukla yönlendirme ve meraktan yapıldığını düşünüyorum.haa bir de bana böyle bir özellik verilmiş kullanayım bari diyorlar bence.annelik çok faklı bir hismiş, kutsalmış cart curt derledi ama bakıyorum son yıllarda çoğu kadın kral çıplak diyor, yok oyle birşey, ben de olmadı, sırf dertmiş diyenler de çok.evet iyi ki olmuş diyorlar ama çocuk doğduktan sonra keşke olmasaydı diyecek hâlleri de yok.geri mi gönderecekler.iyiki de olmuş falan filan diye kendilerine de motivasyon sağlamaya çalışıyorlar işte.ben zaten çocuk yapmayanları degil, yapanları anlayamıyorum.değer mi yani? Bence ucundan köşesinden bile değmez.gezin, eğelenin, yiyin, için.ben olsam bir, iki sene sonra akışına bırakırım.oluyorsa olur, olmuyorsa tamam derim.
 
bekarken özgürlüğüne düşkün, spor araba alıp dünyayı gezme hayalleri kuran çılgın bir genç kızdım ,evlenmek çocuk sahibi olmak aklımın ucundan geçmezdi. taki eşimle tanışana kadar .26 yaşında evlndim. 4 yıl çocuğum olmadı . meğer anne olamıyormuşum. tüp bebekle ikizlerim oldu ,11 ay sonra doğal yolla 3.ye gebe kaldım. ailelerimiz yaşlı,tek başımıza büyüttük 3ünü de .hiç unutmam ,üçü de bezli iken bir gün saydım tam 21 tane toplamda bez almışım, ikisi azı dişi çıkarırken birini bi dizime birini bi dizime koyup avuturdum,3. de karnımda idi ,o yrgunlukta kalkıp işe giderdim, ufakları kreşe bırakırdım, anlatsam hayatım roman olur , o uçuk kaçık ve çocuk istemeyen kızın yerine 3 çocuğa bakabilen ve çalışan bir kadın geldi. güzel kardeşim annelik öyle kutsalki ALLAH öyle bir güç veriyorki, normalde asla yapamazsın denilen işleri yapma gücünü veriyor, yapamasam benim çocupum olmazdı ,bakamasam ben bakamazdım .
şimdi deselerki yine olsa yine üçünü doğurup o eziyeti çekermydin ,hiç gözümü kırpmadan evet drdim.
hayatta insanın karşılıksız sevebileceği tek varlık evladı ,onun sevgisinin üzerine bir sevgi tanımıyorum.
insan ne annesini ne babasını ne eşini evladı kadar sevemez..
 
Dr un aceleciliğine kendimi bırakmayı şimdilik bende düşünmüyorum.
Ücretsiz izin hakkım olmayacak ne yazık ki. Fakat annem bakacağı için şanslıyım.
:) bunu iki şekilde hayal edeceğim kıyaslayacağım.
Ücretsiz izin hakkım yok ama annem bakacağı için gözüm arkada kalmayacak. Sağlıkla büyüsün tüm evlatlar inş.

:) Bana benzerse tam bir çile, babasına benzerse sakin olur sanırım.
 

Ben katılıyorum, Türkiyede kadınların kafasına evlilik çocuk çocuk çocuk diye kakılmaya çocukluktan başlanıyor. Çocuğun yoksa korkunç bir durum, evlenmediysen zaten o dünyanın sonu Avrupada çocuk istememek gayet normal, uğraşmak istemiyorsuni hayatını olduğu gibi seviyorsun, uykusuzluğa dayanıklı değilsin, hamilelikle uğraşmak istemiyorsun... bu bir tercih, zorunluluk değil.Yine de kadın bedeni üstündeki 'toplum' baskısı bitmiş değil, anne olduğuma pişmanım keşke olmasaydım çok yorucuymuş demek isteyenler açıkça isimlerini kullanarak yazamıyor, forumlarda anonm olarak yazıyor. Şu gün dünyanı neresinde olursan ol bu iş bana uygun değilmiş, pişmanım diyen anne çıksa sosyopat, bencil, psikopat denir taşlanır.

Çok anaç kadınlar gerçekten var onlar bence kendilerini gerçekleştirmek için anne olmalı yoksa mutlu olamıyorlar. Öte yandan çocuk toplumun dayattığı bir zorunluluk olarak kafanın bir yerinde yaşıyorsa olmasa da olru bence. Yani çok çok isteyenller yapmalı bana kalırsa, öte türlü bebek kolik olabilir, zor çocuk olabilir, o olabilir bu olabilir bütün bunları sabırla atlatacak motivasyon varsa var yoksa da hayat törpüsü olur ancak.
 
Annelik çok çok zor bir o kadar da güzel. Tabi isteyene bütün gün ortalığı yıkıyor tam kizacakken gözüme bakıp gülünce içimi huzur kaplıyor. Uyusun diye saat sayıyorum uyuyunca da çok özlüyorum kabız olunca telaslaniyorum ishal olunca telaslaniyorum annelik kısaca çok tatlı bir delilik. Sorumluluğu çok çok fazla artık çağımızda daha da özenli olmamız gerekiyor. Maddi olarak bir şekilde altından kalkarsın da manevi olarak hazır olmak şart. Onun dışında 37 yaş için 1-2 yıl daha bekleyeyim derseniz doğana kadar 40 yaşında olacaksiniz 40 yaş şuan için evet büyük değil ama çocuk her zaman çocuk ve enerjik o enerji kalmaya bilir. Kafa götürmeyebilir. Bunun dışında 35-40 yaştan sonra olan çocuklarda sağlık problemleri olabilir ,(olmayada bilir testleri muhakkak yaptırın.) Çocuk yapmak için de yapmayın bir de anneliği tadayim demek olmuyor. Hayatınızın 24 saati kendini idame ettirene kadar ona bağlı oluyor.

Ben kendi tecrübelerimi söyleyeyim elimden geldigince evhamli olmamaya özen gosteriyorum benim oğlum çok sağlıklı konuşkan bir çocukken 2 yaşından sonra sustu ve geriledi mesala. oğluma bakıcı tutmustuk ,konusmamasini fırsat bilip şiddet uygulamisti , kreşe verdik orada da öğretmen gazabına uğradık. oğlumu diğer çocukların eğlencesi haline getirmisti.
ben de gözümü kirpmadan binbir zahmetle atandigim ogretmenlik mesleğini bıraktım ,hiç pişman olmadım. Siz herşeyi enine boyuna düşünün bir gün bir şey olur da evladım için herşeyden vazgeçerim diyorsanız dogurun, yoksa herkes anne olmak zorunda değil.hakkinizda hayırlısı olsun.
 
Henüz 21 yaşında hukuk fakültesi ikinci sınıftayken anne oldum. (O zaman 2016 Ocak anneleri grubundaydım) gözü karalık mı dersin cahillik mi ne dersen de. Başıma neler geleceğinden bihaber anne oldum. İlk bir kaç yıl hem hayatımın en güzel hem de kabus gibi zamanlarıydı. Onun kucağımda sessizce uyuduğu anlar cennette gibiydim. Ne zaman ki kolik saatleri tutardı ya da diş çıkarırdı uyutamazdım cehennem gibiydi. Hayatımın hiçbir döneminde uykuya düşkünlüğüm olmadı. Halen de yaz kış, akşam kaçta yatarsam yatayım sabah 05.30 da ayaktayım. Ama ben bile o kadar zorlandım ki. Kucağımda okul kitaplarım ayağımda bebekle ders çalışmak. Sınava giderken arabada son dakika acıkmasın diye emzirmek. Mükemmeliyetçi bir yapım da vardı. Üniversite sınavında Türkiye derecesi yapmış biriydim takıntılıydım fakülteyi de dereceyle bitirecektim. Bitirdim de hem de 3,5 senede. Bebekle. Keza, sonrasında iş hayatına atıldım. Kreşe başladı ama hasta oldu, pandemi oldu ben anne ördek ve yavrusu gibi adliye koridorlarında duruşmalara da girdim. Ben müvekkil görüşmesi yaparken kucağımda uyuyakaldığı zamanlar da oldu. Keza şehir dışı duruşmasına gittiğim günlerde arabada uyduğu için sürükleyerek adliyeye soktuğum günler de. Şimdi sen bunları yazınca film şeridi gibi geçti bugünler gözümün önünden. Kolay değil sana kolaylıkla halledersin diyen de yalan söyler. Ama bu güç sende var bu belli:) belki mükemmel olamayacaksın ama çocuğun için en iyi anne sen olacaksın:) ve evet bence bu duygu öyle pahabiçilemez ki, çekilen her zorluğa değer. İkinci kez bu duyguyu yaşayabilmek için tüp bebek transferi oldum ayın 18inde yarın test günüm. Bakalım Allah yeniden nasip edecek mi
 
İnsan neden çoğalmak ister? neden anne olmak istiyorum bunu çokça sorguladım. Ve kesinlikle toplumdan bilinç altına islenen bir şey var. Annelik kutsaldır değildir bunu tartışıp öyle hissedenlerin kalbini kırmak istemem. Ama tüm sorgulamalarıma rağmen kendi adıma cevap bulamadığım gibi isteğimin boyutunu da tanımlayamadım ne yazık ki. olmama ihtimali ne denli etkiler çözebilirim umarım. teşekkür ederim.



ov Allah güzel ömürler versin evlatlarınıza. ve size bolca kolaylık. zorluklarıyla böylesine mutlu bir anne olmanız çok güzel. İyi ki yolunuz böyle evrilmiş o zaman :)
Ben de hep aşık olup evleneyim bebeğim olsun hayallerindeydim. kendimi doğuştan anaç hatta bunun için hayata gelmiş gibi hissederdim Aşk kısmı çok şükür ama gerisini yaşayıp göreceğiz.
Teşekkür ederim . Herkesin deneyimini görmek çok kıymetli.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…