Anne olmak gerçekten çok mu zor?


Kesinlikle katiliyorum. Hemen hemen her konuda bu abarti var (her kadin icin gecerli değil tabiki).
Cocuk yapmak veya yapmamak kişisel bir konu ama yok işte "evlilige bomba", "hayat cocukdan ibaret", "kendini kayip etmek" vs. vs.
Aşiri abarti geliyor bana. Belki bazilarinin hayati aşiri 'Action' doludur ve akillarina esince gece yarisi Yunan adalarina akiyorlardir ve cocuk bu hayati baltalar ama cogumuz işten sonra yemek + koltuk yaşiyiyoruz.
Ne bilim, ayda bir romatik akşam yemegi, bir sinema, hafta sonu arkadaşlarla takilma+ tatil vs. cocuklada olacak şeyler.
 
Böyle düşününce doğru aslında ama mesela çocuklu bir çift var yakın arkadaşımız sırf çocuk rahat oynayabilsin diye geniş kafelere gitmek istiyorlar. Oyun parkı olan yerlere gitmek istiyorlar. Çocuğa göre şekillendiriyorlar hayatlarını aslında çoğu insan bundan bahsediyor gibi. Bu küçük ve önemsiz bir detay ama örnek olarak verdim.
 

Işte bu insandan insana degisir.
Bazi kadinlar/ciftler aşiri kasiyorlar.
Tabiki cocuk parkina gidilir ( ama bunu diger cocuklu arkadaşlarla yapmak en mantiklisi) ama bir cocuk illa 7/24 parkta oynayacak diye bir zorunluluk yok. Normal bir Cafede oturup resim cizebilir, yapboz yapabilir. Dedigim gibi avrupada bu tür Cafeler yok bile. Burdaki cocuklar ailelerinle standart Restaurant ve Cafelere gidiyorlar. Bi nebze ailelerine ayak uyduruyorlar. Normal olanida bu. Yerine göre haraket.
 
Siz romantik yemekteyken, sinemadayken çocuğa göz kulak olacak birileri varsa ne ala.
Ama ne olursa olsun çocuğun yaşına da bağlı olarak bekar hayatı gibi takılamazsınız. Bebekle dışarı çıkmak için sırtınızda küfeyle gezersiniz. Bunlar gerçekler. Çocuk konfor bozan bir şeydir. İşten sonra koltukta oturmak lükstür epeyce bir süre. O koltukta oturup kitap okumak benim icin o gece yunan adalarına gitmekten keyifli mesela. Ama yapamiyorsunuz işte. Zaten kadınlar kendilerini kaybetmek istemedikleri için bunalıma giriyor çocuğu olduktan sonra veya çocuk yapıp yapmamayı bu kadar düşünüyorlar.
Asiri kasmakla alakası yok. Kafeye gidersiniz tabi ki yanınızda kavimler göçüymüşcesine çanta ve bebek arabası ile. Tam yemeğiniz gelir bebek altını kirletir. Onu halledersin kusar. Sonra ağlamaya başlar vs vs.
Biraz büyüyünce oturmak istemez sürekli dolaşmak etrafi kurcalamak, öğrenmek ister.
Kitapla, yapbozla ilgilenebilir ama süresi kısıtlıdır. Yetişkin insanların oturup keyifle sohbetle yemek yemesini beklemez çocuk.
Avrupa'daki çocuklar böyle olmayabilir. Biz beceremiyoruz demek ki. Ama ülkemizdeki gerçeklik çoğunlukla anlattığım gibi.

Benim oğlum 4.5 yaşında. Şu an çok zorlanmiyorum evet. Ama bu günlere gelmek de kolay olmadı. Çocuğunuzun nasıl bir fiziksel durumu olacak bilmiyorsunuz. (Kolik, alerji vb.) Zor bir çocuk mu olacak, uyumlu mu bilmiyorsunuz. Biraz da şans. Çok fazla parametre var annelik deneyimini daha zor veya daha kolay yaşamayı sağlayan.

Demiyorum ki kimse çocuk yapmasin. Ama bizim neslimiz artık öncekiler gibi evlenirim çocuk yaparım işte normali bu, ya ne olacağıdı kafasında değil. Kariyerini düşünüyor, hobilerini düşünüyor, eşle ilişkisini düşünüyor. Normal geliyor bana bu tereddütler. Anneme ben kitap okumak istiyorum artık o yüzden tekrar çocuk yapmayacağım desem ne der hayal edemiyorum bile. Oğlum için okul bakıyoruz seneye anaokuluna baslayacak. Fiyatları duyunca şoka girdi annem ve babam
 
Şu netlik o kadar güzel ki. Böyle hisseden yapıştırıyor zaten. Allah mutlu mesut sağlıklı ömürler versin ailenize.
 

sizce birçok insan yemek + koltuk düzlemindeki yaşamını maddi imkansızlıklar yüzünden bu yönde şekillendirmedi mi? bu sitede kaç kadının yılda birkaç haftalığına yurtdışında tatil yapabilmek gibi bir imkanı var?
Ülkede istihdama katılabilmeyi başarmış şanslı kitlenin %40'ı halen asgari ücretli olarak çalışıyor. Acaba bu sitedeki binlerce kadından ne kadarı en son ne zaman eşiyle başbaşa dışarı yemeğe çıkabildi ya da sinemaya gidebildi.
Bazen gerçekten ne dediğinizin ya da düşündüğünüzün farkıdna değilmiş gibi konuşuyorsunuz. Öyle bir yere gidiyor ki dedikleriniz, adeta insanlar maddi imkansızlıklardan ötürü sıkıntıdan çocuk yapmış gibi. Öyle ise de durum daha vahim zaten.
 
27 yaşında kesinlikle çocuk istemiyordum çocukta sevmem pek 30 olunca çok istemeye başladım sempati duymaya başladım garip bir şekilde bebek istedim eşimle o zaman evlenip bosansaydım muhtemelen pişman olurmuşum çocuk istemeye başladım çünkü
biraz zamana bırakın bence yeni doğum yaptım bu arada hayatım boyunca özgürdüm evlilikte bile.. bebekli hayata alışmaya çalışıyorum şu an lohusa psikolojisi içindeyim o yüzden bundan hiç bahsetmeyeceğim ama iyi ki yapmışım kokusu dünyaya bedel bu hayatta bu kadar sevdiğim kimse olmamıştı hiç çocuk istemiyorsanız o ayrı gerçi ben de aslaaaa istemiyorum ıyyy falan diyordum değiştim o yüzden düşünceler değişebilir de net ve keskin konuşmamak lazım
 
Tamam ama bu kısa bir süre böyle. 4 yaştan sonrası bayağı kalkıyor o kısıtlamalar. 4 yılda da azalarak kalkıyor zaten. Sanki ömür boyu öyle kalacakmış gibi düşünmek mantıklı değil. Bebeklik dönemleri kısıtlanıyorsunuz sonra geçiyor o da. Büyütülecek bir zaman dilimi değil bu.
 
Bu kadar zorluğa rağmen çocuğunuzun şu an olmamasını tercih eder misiniz? Cevabınız hayırda demek ki zorlukların hepsi katlanılabilir zorluklar. Zaten hayatta hiçbir güzellik altın tepsi içinde gelmiyor, okuduğumuz okul bile 16 senemizi alıyorken en az çocuk için giden 4-5 yılı çok da abartmamak lazım bence.
 

Durum gercekten vahim. Zengin parasiyla Fakir karisiyla oynar durumu. Imkansizliklardan ötürü bol bol cocuk yapan insan kitlesi mevcut. Bu birtek Türkiye icin gecerli değil. Dünya capinda yaşanan bir olay.
Ben konu sahibini bu grubun dişinda tutmak istedim.

Tekrar ediyorum. Cocuk bakmak asla kolay değil. Tabiki insanin hayati degişiyor ama hayat cocuk olmadanda degisiyor. Insan sabit kalan bir varlik degil. 20li yaşlarimda haftada 3-5 gece arkadaşlarimla takilirken simdi telefonlaşmak icin bile date yapiyoruz mesela.

Kendi acimdan bakarsam, cocuk yapmak, 36 yaşinda karar verdigim bir olay.
Genc Anne asla olmak istemedim mesela. Her cocuk istemeyen kadina sonsuz saygi duyuyorum. Ayni kervanda 36 sene bulundum ve anlayiş gösteriyom ama cocuğu evlilige atilan bir bomba olarak görmek bence yanliş. Istemeyen yapmaz ama yok koltukta kitap okumak lüksünü öne sürmek bana sacma geliyor
 
Sadece şunu söylemek istiyorum bebek hemen isteyince olan bir şey değilmiş hiçbir problem yok sanarken denedik olmadı bir operasyon geçirdim dış gebelik oldu korunması tekrar denemesi derken 2.5 yılım gitti 4.5 yıldır evliyiz hala deniyoruz bu şeyler nasipmis yaşayınca öğrendim. Oysa evlenip 2 3 sene sonra pat diye olur sanıyordum. Her şey yolunda olsa bile 12 ay denemek gerekiyor
 

Fakirlikten karısıyla oynaşacak erkeğin de aslında durum düşünmesi gerekiyor çünkü çocuk sahibi olmak sadece karnını tok ve sırtını da pek tutmak anlamına gelmiyor. Günlük hayatta gördüğümüz çöpten farksız hale gelmiş insan yavrularının da temeldeki yetiştirilme prensibi de ancak "karnı tok, sırtı pek" olduğu için bu durumdalar.
Ben "evliliğe atılan bomba" kısmına belirli koşullarda hak verebilirim.
40 yaşıma merdiven dayadım ve eşimle çocuk sahibi olmamak üzerinde hemfikiriz. bu görüş benim için katı bir değişmezlik halinde. şayet eşim, benden böyle bir talep içerisinde olsa idi ve eşime şu anda bile çocuk sahibi olduğumuz şartlarda bana maddi ve manevi sonsuz destek olması açısından sonsuz güvensem de bizim evliliğimiz için bir bomba olurdu. benim hayattan beklentim, isteğim ya da hedeflerim hiç çocukla ilerleyecek gibi değil. gaflete kapılıp çocuk yapsa idim kendimi gerçekleştiremediğim noktada evliliğimi de sabote ederdim.
Ayrıca "Sıkıntın 4 yaşına kadar. sonrasında bir şey kalmıyor" gibi cümleler görüyorım ama bu hiç inandırıcı değil. 4 yaştan sonra yine de hayatını çocuğa göre planlamadığını söyleyen sadece ve sadece yalan söylüyordur. hasbelkader bir tatil ya da bir akşam yemeği planı yapılsa yine çocuğu merkeze koyarak planlamak gerekir. Açıkçası benim bu gibi aktivitelerden beklentim, hiç çocukların ihtiyaçları ile örtüşmüyor. Sarmal halinde ilerleyen bu beklentilerimin karşılamaması durumu, yine hayatımda ve dolayısıyla da evliliğimde problem haline gelirdi.
Ayrıca "insanlar, sosyal varlıklardır" klişesi var ve gerçekten öyleyiz. Bu genelde dile getirilmekten kaçınılır fakat kadınların doğumla beraber on sosyal lişkileri ciddi tıkanmaya gider. Sosyal anlamda bende yarattacağı bu tıkanma, yine evliliğimdeki iletişimimi sarsabilir.
Çocuk sahibi olmak konusunda düşünen kadınların kendilerini önceliklendirip bunları düşünmesi gerekiyor.
 
Çocuğunuz var mı? Varsa kaç yaşında acaba merak ettim.
Biz burada çok öznel deneyimlerden bahsediyoruz. Sizin evliliginize bomba atılmamış olabilir. Ama bu atılanlar olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Yorumlardan birinde çocuk yapmasak da işten gelip koltukta oturuyoruz demisti nir üye. Çocuk yapma motivasyonuna bu kadar düz bakılabiliyorsa, tam tersi deyapmama motivasyonu olabilir pekala. Okumak sizin için o kadar da anlamlı olmayabilir. Ama bunu boş zaman aktivitesi olarak görmeyen, hayatında önemli bir yere koymuş insanlar olabilir. Kaldı ki konu sadece kitap değil. Çocuk hayatınızdaki pek çok taşı yerinden oynatır. Zaman, emek, bakım ister. Özellikle ilk yıllarda hayatın merkezi olur.
Bu fedakarlığı gözü kapalı yapmak isteyen zaten yapıyor ne güzel. Ama konu sahibinin tereddütleri var. Şu an istemiyor ve baskı görüyor. Sorusu da açık : anne olmak çok mu zor? Evet bence çok zor. Geçtim kitap okumayı yeri geliyor boş boş tavana bakmak istiyor insan. Onun için bile fırsat kolluyor.
 

Valla panpa 2 kültürde de yaşamış biri olarak söyleyeyim ki, Türkiyede çocuk aynen öyle evliliğe hayata atılan bomba, dinamit. Almanyada ise hiç öyle bir şey yok, bebek doğuyor arabasına konuyor, normal hayata katılıyor o kadar. Türkiyedeki sıkıntı bence tüm yükün kadına kalması sonucunda da kadının aşırı yorulması, başka hiçbir şeye vakit bulamaması ve gerçekten hayatını kaybetmesi. Anne-baba eşit zaman koyunca ise işler değişiyor, kimse harap olmuyor.
 

Kesinlikle öyle galiba. Ben sadece kendi acimdan baktim olaya. Saglikli ve güzel giden ilişkide cocuk yoruyor ama bombalamiyor. Babada rölünü sirtlaninca kadin kendinden gecercesine yorulmuyor yani.

Cevremde cocukdan sonra tekrar Uni okuyan veya mesek yapan kadinlar var. Bir başka arkadaşim kardiolog. iki cocukla fulltime calişiyor ve her tatilde Sri Lanka, Columbia full geziyor.
Her kadinin enerjisi bir olamaz ama cocuk bakiminda ortaya cikan sorunlarin cogu zaten var olan sorunlar. Cocuk bu sorunlarin su üstüne cikmasini sadece hizlandiriyor.
Demin konu okudum forumda. Genc bir Anne sütüm yeterlimi diye soruyor. Konuyu okuyunca sorunun Anne sütü degilde her ota karişan KV oldugu cok belli.
Bu konu sahibine sorsan cocuk emzirmesi cok zor. Lohusa Depresyonu vs. diye zorluktan dem vurur. Asil sorun o durumda anasina agzini acamayan koca
 

Aynen, benim de spor salonunda muhabbet ettiğim Alman kadınlar var, çocuk olduktan sonra normal hayatlarını yaşamaya devam ediyorlar işte öyle ölüp bitmiyorlar bilemedim, kültürsel bir durum kesinlikle
 
Sizi en iyi ben anlarim 25 yasinda evlendim ve 33 yasima kadar cocuk yapmadim; cunku istemiyordum. Sonra bir takim saglik problemleri yasadim ve “ya ilerde istersem de olmazsa” diye ilkini dogurdum ve tek cocuk istemedigim icin de kisa bir sure sonra 2. Yi.

Cocuk bakmak her acidan inanilmaz zor ki ben biri yatili iki bakiciyla baktim cocuklara, ona ragmen zor. Ornegin emzirmek, gaz cikartmak vs vs hic benlik olaylar degildi.

Zaten hayatim boyunca ne cocuk ne bebek sevdim (kendiminkileri seviyorum o ayri ). Bence siz de biraz daha bekleyin cocuk icin, adapte olmak da bakmak da sorumluluk boyutu da cok zor
 
Bunları yapan çocuk varsa helal olsun.
Geçtiğimiz hafta ilk defa kendi istediğimiz için bir mekanda yemek yiyelim dedik.
Kapıdan girdik başladı ağlamaya, çıktık hala ağlıyordu.
Neden?
Çünkü oyun alanlı onlara göre bir yer değildi, ne yapacakmış orada keşke evde otursalarmış, sandalyede oturmaya dışarı mı çıkılırmış.
Yemek mi yedik zehir mi belli değil
3 yaşına kadar yanınızda idare eder sıcak değil soğuk yersiniz koşturursunuz canınız çıkar ama yine de gidersiniz, çocukla kesinlikle hayat köküne kadar değişiyor.
Okul var hafta içi program yapamazsınız, her tatil ve organizasyon bu sürece göre.
Haftasonu deseniz onun istekleri, kursu ödevi derken hayat kaymış.
Misafiriniz gelecek olsa ses olur, duş aldılar e dışarı çıkılmaz hasta olur.
Konsere gidecekseniz hasta olur vs vs
Şanslı olanlar yakınlarına bırakıp nefes alır, olmayanlar çocuğun hayatını yaşar, bu kadar.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…