Kesinlikle çok zor, yardım edecek birileri var mi ? Esin gece kalkıyor muYenidoğan dönemi o kadar zor ki, mahvetti beni, çoğu zaman 2-3 saat uyku ile duruyorum
Ya açıkçası Türkiye'de yaşıyorum, eşimle öyle bir duruma gelmedik, gerçekten çok abartiyorlat ama bunda sosyal medyanın da etkisi var, instamomlar moda yaptı millet de güzel birşey yapıyorum sanıyor, bilmem kimin annesi instaya ha bire böyle paylasimlar, ben eş oldugimda da bendim, anne olduğumda da benim...karakterim neyse o, hayatım, isim, aliskanliklarim var evet bebek bakımı zor bir süreç fedakarlık, kendinden ödün vermek hepsi var ama çocuk büyüdükçe hepsi kolaylaşır, biz eşimle sıralı uyanirdik gece bile...bizim ülkede bazı şeyler abartılıyor insanlar olduğu gibi yaşamayı unuttu sanki
Böyle düşününce doğru aslında ama mesela çocuklu bir çift var yakın arkadaşımız sırf çocuk rahat oynayabilsin diye geniş kafelere gitmek istiyorlar. Oyun parkı olan yerlere gitmek istiyorlar. Çocuğa göre şekillendiriyorlar hayatlarını aslında çoğu insan bundan bahsediyor gibi. Bu küçük ve önemsiz bir detay ama örnek olarak verdim.Kesinlikle katiliyorum. Hemen hemen her konuda bu abarti var (her kadin icin gecerli değil tabiki).
Cocuk yapmak veya yapmamak kişisel bir konu ama yok işte "evlilige bomba", "hayat cocukdan ibaret", "kendini kayip etmek" vs. vs.
Aşiri abarti geliyor bana. Belki bazilarinin hayati aşiri 'Action' doludur ve akillarina esince gece yarisi Yunan adalarina akiyorlardir ve cocuk bu hayati baltalar ama cogumuz işten sonra yemek + koltuk yaşiyiyoruz.
Ne bilim, ayda bir romatik akşam yemegi, bir sinema, hafta sonu arkadaşlarla takilma+ tatil vs. cocuklada olacak şeyler.
Böyle düşününce doğru aslında ama mesela çocuklu bir çift var yakın arkadaşımız sırf çocuk rahat oynayabilsin diye geniş kafelere gitmek istiyorlar. Oyun parkı olan yerlere gitmek istiyorlar. Çocuğa göre şekillendiriyorlar hayatlarını aslında çoğu insan bundan bahsediyor gibi. Bu küçük ve önemsiz bir detay ama örnek olarak verdim.
Siz romantik yemekteyken, sinemadayken çocuğa göz kulak olacak birileri varsa ne ala.Kesinlikle katiliyorum. Hemen hemen her konuda bu abarti var (her kadin icin gecerli değil tabiki).
Cocuk yapmak veya yapmamak kişisel bir konu ama yok işte "evlilige bomba", "hayat cocukdan ibaret", "kendini kayip etmek" vs. vs.
Aşiri abarti geliyor bana. Belki bazilarinin hayati aşiri 'Action' doludur ve akillarina esince gece yarisi Yunan adalarina akiyorlardir ve cocuk bu hayati baltalar ama cogumuz işten sonra yemek + koltuk yaşiyiyoruz.
Ne bilim, ayda bir romatik akşam yemegi, bir sinema, hafta sonu arkadaşlarla takilma+ tatil vs. cocuklada olacak şeyler.
Asiri kasmakla alakası yok. Kafeye gidersiniz tabi ki yanınızda kavimler göçüymüşcesine çanta ve bebek arabası ile. Tam yemeğiniz gelir bebek altını kirletir. Onu halledersin kusar. Sonra ağlamaya başlar vs vs.Işte bu insandan insana degisir.
Bazi kadinlar/ciftler aşiri kasiyorlar.
Tabiki cocuk parkina gidilir ( ama bunu diger cocuklu arkadaşlarla yapmak en mantiklisi) ama bir cocuk illa 7/24 parkta oynayacak diye bir zorunluluk yok. Normal bir Cafede oturup resim cizebilir, yapboz yapabilir. Dedigim gibi avrupada bu tür Cafeler yok bile. Burdaki cocuklar ailelerinle standart Restaurant ve Cafelere gidiyorlar. Bi nebze ailelerine ayak uyduruyorlar. Normal olanida bu. Yerine göre haraket.
Şu netlik o kadar güzel ki. Böyle hisseden yapıştırıyor zaten. Allah mutlu mesut sağlıklı ömürler versin ailenize.Benim eşim sizin gibi çocuk istemeseydi ben ayrılırdım daha doğrusu hiç evlenmezdim ki. Çünkü ben bu dünyaya ana olarak doğmuşumNeyse Allahtan kocam da baba olarak doğmuş da yapıyoruz bir kaç senede 1 tane
Aşiri abarti geliyor bana. Belki bazilarinin hayati aşiri 'Action' doludur ve akillarina esince gece yarisi Yunan adalarina akiyorlardir ve cocuk bu hayati baltalar ama cogumuz işten sonra yemek + koltuk yaşiyiyoruz.
Ne bilim, ayda bir romatik akşam yemegi, bir sinema, hafta sonu arkadaşlarla takilma+ tatil vs. cocuklada olacak şeyler.
Aminnnnnnn çok teşekkür ederim sizlere de inşallahŞu netlik o kadar güzel ki. Böyle hisseden yapıştırıyor zaten. Allah mutlu mesut sağlıklı ömürler versin ailenize.
Tamam ama bu kısa bir süre böyle. 4 yaştan sonrası bayağı kalkıyor o kısıtlamalar. 4 yılda da azalarak kalkıyor zaten. Sanki ömür boyu öyle kalacakmış gibi düşünmek mantıklı değil. Bebeklik dönemleri kısıtlanıyorsunuz sonra geçiyor o da. Büyütülecek bir zaman dilimi değil bu.Böyle düşününce doğru aslında ama mesela çocuklu bir çift var yakın arkadaşımız sırf çocuk rahat oynayabilsin diye geniş kafelere gitmek istiyorlar. Oyun parkı olan yerlere gitmek istiyorlar. Çocuğa göre şekillendiriyorlar hayatlarını aslında çoğu insan bundan bahsediyor gibi. Bu küçük ve önemsiz bir detay ama örnek olarak verdim.
Bu kadar zorluğa rağmen çocuğunuzun şu an olmamasını tercih eder misiniz? Cevabınız hayırda demek ki zorlukların hepsi katlanılabilir zorluklar. Zaten hayatta hiçbir güzellik altın tepsi içinde gelmiyor, okuduğumuz okul bile 16 senemizi alıyorken en az çocuk için giden 4-5 yılı çok da abartmamak lazım bence.Siz romantik yemekteyken, sinemadayken çocuğa göz kulak olacak birileri varsa ne ala.
Ama ne olursa olsun çocuğun yaşına da bağlı olarak bekar hayatı gibi takılamazsınız. Bebekle dışarı çıkmak için sırtınızda küfeyle gezersiniz. Bunlar gerçekler. Çocuk konfor bozan bir şeydir. İşten sonra koltukta oturmak lükstür epeyce bir süre. O koltukta oturup kitap okumak benim icin o gece yunan adalarına gitmekten keyifli mesela. Ama yapamiyorsunuz işte. Zaten kadınlar kendilerini kaybetmek istemedikleri için bunalıma giriyor çocuğu olduktan sonra veya çocuk yapıp yapmamayı bu kadar düşünüyorlar.
Asiri kasmakla alakası yok. Kafeye gidersiniz tabi ki yanınızda kavimler göçüymüşcesine çanta ve bebek arabası ile. Tam yemeğiniz gelir bebek altını kirletir. Onu halledersin kusar. Sonra ağlamaya başlar vs vs.
Biraz büyüyünce oturmak istemez sürekli dolaşmak etrafi kurcalamak, öğrenmek ister.
Kitapla, yapbozla ilgilenebilir ama süresi kısıtlıdır. Yetişkin insanların oturup keyifle sohbetle yemek yemesini beklemez çocuk.
Avrupa'daki çocuklar böyle olmayabilir. Biz beceremiyoruz demek ki. Ama ülkemizdeki gerçeklik çoğunlukla anlattığım gibi.
Benim oğlum 4.5 yaşında. Şu an çok zorlanmiyorum evet. Ama bu günlere gelmek de kolay olmadı. Çocuğunuzun nasıl bir fiziksel durumu olacak bilmiyorsunuz. (Kolik, alerji vb.) Zor bir çocuk mu olacak, uyumlu mu bilmiyorsunuz. Biraz da şans. Çok fazla parametre var annelik deneyimini daha zor veya daha kolay yaşamayı sağlayan.
Demiyorum ki kimse çocuk yapmasin. Ama bizim neslimiz artık öncekiler gibi evlenirim çocuk yaparım işte normali bu, ya ne olacağıdı kafasında değil. Kariyerini düşünüyor, hobilerini düşünüyor, eşle ilişkisini düşünüyor. Normal geliyor bana bu tereddütler. Anneme ben kitap okumak istiyorum artık o yüzden tekrar çocuk yapmayacağım desem ne der hayal edemiyorum bile. Oğlum için okul bakıyoruz seneye anaokuluna baslayacak. Fiyatları duyunca şoka girdi annem ve babam
sizce birçok insan yemek + koltuk düzlemindeki yaşamını maddi imkansızlıklar yüzünden bu yönde şekillendirmedi mi? bu sitede kaç kadının yılda birkaç haftalığına yurtdışında tatil yapabilmek gibi bir imkanı var?
Ülkede istihdama katılabilmeyi başarmış şanslı kitlenin %40'ı halen asgari ücretli olarak çalışıyor. Acaba bu sitedeki binlerce kadından ne kadarı en son ne zaman eşiyle başbaşa dışarı yemeğe çıkabildi ya da sinemaya gidebildi.
Bazen gerçekten ne dediğinizin ya da düşündüğünüzün farkıdna değilmiş gibi konuşuyorsunuz. Öyle bir yere gidiyor ki dedikleriniz, adeta insanlar maddi imkansızlıklardan ötürü sıkıntıdan çocuk yapmış gibi. Öyle ise de durum daha vahim zaten.
Durum gercekten vahim. Zengin parasiyla Fakir karisiyla oynar durumu. Imkansizliklardan ötürü bol bol cocuk yapan insan kitlesi mevcut. Bu birtek Türkiye icin gecerli değil. Dünya capinda yaşanan bir olay.
Ben konu sahibini bu grubun dişinda tutmak istedim.
Tekrar ediyorum. Cocuk bakmak asla kolay değil. Tabiki insanin hayati degişiyor ama hayat cocuk olmadanda degisiyor. Insan sabit kalan bir varlik degil. 20li yaşlarimda haftada 3-5 gece arkadaşlarimla takilirken simdi telefonlaşmak icin bile date yapiyoruz mesela.
Kendi acimdan bakarsam, cocuk yapmak, 36 yaşinda karar verdigim bir olay.
Genc Anne asla olmak istemedim mesela. Her cocuk istemeyen kadina sonsuz saygi duyuyorum. Ayni kervanda 36 sene bulundum ve anlayiş gösteriyom ama cocuğu evlilige atilan bir bomba olarak görmek bence yanliş. Istemeyen yapmaz ama yok koltukta kitap okumak lüksünü öne sürmek bana sacma geliyor
Çocuğunuz var mı? Varsa kaç yaşında acaba merak ettim.Durum gercekten vahim. Zengin parasiyla Fakir karisiyla oynar durumu. Imkansizliklardan ötürü bol bol cocuk yapan insan kitlesi mevcut. Bu birtek Türkiye icin gecerli değil. Dünya capinda yaşanan bir olay.
Ben konu sahibini bu grubun dişinda tutmak istedim.
Tekrar ediyorum. Cocuk bakmak asla kolay değil. Tabiki insanin hayati degişiyor ama hayat cocuk olmadanda degisiyor. Insan sabit kalan bir varlik degil. 20li yaşlarimda haftada 3-5 gece arkadaşlarimla takilirken simdi telefonlaşmak icin bile date yapiyoruz mesela.
Kendi acimdan bakarsam, cocuk yapmak, 36 yaşinda karar verdigim bir olay.
Genc Anne asla olmak istemedim mesela. Her cocuk istemeyen kadina sonsuz saygi duyuyorum. Ayni kervanda 36 sene bulundum ve anlayiş gösteriyom ama cocuğu evlilige atilan bir bomba olarak görmek bence yanliş. Istemeyen yapmaz ama yok koltukta kitap okumak lüksünü öne sürmek bana sacma geliyor
Kesinlikle katiliyorum. Hemen hemen her konuda bu abarti var (her kadin icin gecerli değil tabiki).
Cocuk yapmak veya yapmamak kişisel bir konu ama yok işte "evlilige bomba", "hayat cocukdan ibaret", "kendini kayip etmek" vs. vs.
Aşiri abarti geliyor bana. Belki bazilarinin hayati aşiri 'Action' doludur ve akillarina esince gece yarisi Yunan adalarina akiyorlardir ve cocuk bu hayati baltalar ama cogumuz işten sonra yemek + koltuk yaşiyiyoruz.
Ne bilim, ayda bir romatik akşam yemegi, bir sinema, hafta sonu arkadaşlarla takilma+ tatil vs. cocuklada olacak şeyler.
Valla panpa 2 kültürde de yaşamış biri olarak söyleyeyim ki, Türkiyede çocuk aynen öyle evliliğe hayata atılan bomba, dinamit. Almanyada ise hiç öyle bir şey yok, bebek doğuyor arabasına konuyor, normal hayata katılıyor o kadar. Türkiyedeki sıkıntı bence tüm yükün kadına kalması sonucunda da kadının aşırı yorulması, başka hiçbir şeye vakit bulamaması ve gerçekten hayatını kaybetmesi. Anne-baba eşit zaman koyunca ise işler değişiyor, kimse harap olmuyor.
Kesinlikle öyle galiba. Ben sadece kendi acimdan baktim olaya. Saglikli ve güzel giden ilişkide cocuk yoruyor ama bombalamiyor. Babada rölünü sirtlaninca kadin kendinden gecercesine yorulmuyor yani.
Cevremde cocukdan sonra tekrar Uni okuyan veya mesek yapan kadinlar var. Bir başka arkadaşim kardiolog. iki cocukla fulltime calişiyor ve her tatilde Sri Lanka, Columbia full geziyor.
Her kadinin enerjisi bir olamaz ama cocuk bakiminda ortaya cikan sorunlarin cogu zaten var olan sorunlar. Cocuk bu sorunlarin su üstüne cikmasini sadece hizlandiriyor.
Demin konu okudum forumda. Genc bir Anne sütüm yeterlimi diye soruyor. Konuyu okuyunca sorunun Anne sütü degilde her ota karişan KV oldugu cok belli.
Bu konu sahibine sorsan cocuk emzirmesi cok zor. Lohusa Depresyonu vs. diye zorluktan dem vurur. Asil sorun o durumda anasina agzini acamayan koca
Sizi en iyi ben anlarimDaha önce de konu açmıştım, konu iyice çıkmaza girdi...
Çocuk istemiyorum. Ne zaman isterim veya ister miyim onu da bilmiyorum. Eşim artık beklemek istemiyor. Ben ise assssla hazır değilim, deli gibi korkuyorum. Dün akşam baya baya bu konu yüzünden tartıştık. Biraz daha hazır değilim, istemiyorum dersen farklı şeyler yapmak zorunda kalıcam falan dedi. Boşanmayı mı kastetti anlamadım, sormadım da çok kötüydüm çünkü hatta ağlıyordum. Öyle geldi bana ama sanırım blöf yapıyor. Eşimi seviyorum, o da beni seviyor hissediyorum ama bu konu artık bizim çıkmazımız oldu. Ne yapıcam hiçbir fikrim yok. Deli gibi baba olmak istemesi bana çok saçma geliyor. Acımasız geliyor hatta. Çok bencilce, düşüncesizce. Şunu da düşünüyorum; çocuk istemediğim için boşanırsam, (27 yaşındayım şu an) ya sonra bu kararımdan pişman olursam? Belki de zaman geçtikçe anne olmak isteyeceğim? Açıkçası yaşlanınca yanımda birileri olsun isterim, ziyaretime gidip gelen, arayıp soran birilerini isterim. Yalnız kalmaktan korkuyorum. 3 yıllık evliyiz bu arada. Terapi mi alsam napsam? Asla istememe sebeplerim şöyle: işimi bir süre de olsa bırakmak zorunda olmak (belli bir zamana kadar annenin bakması gerektiğini düşünüyorum), bir bireye bağımlı olmak ve onun bana bağımlı olması, vücudumda meydana gelecek deformasyonlar, fiziksel ve psikolojik değişimler, lohusalık, bebek bakımı, bir birey yetiştirme sorumluluğu, maddi manevi yetebilme korkusu, uykusuzluk, sürekli yorgunluk hali, eşimle yaşanabilecek sıkıntılar (doğum sonrası ve çocuk bakımı konusunda), Allah korusun ama yarın bir gün eşimle başka bir konuda sıkıntı yaşarsam sırf çocuğum var diye katlanmak zorunda kalmak... He bir de kv sürekli ben gelip bakarım diyor olursa, o da ayrı bir problem. Yurtdışında yaşıyor, bakma bahanesiyle bize yerleşebilecek bir tip. Tabi buna müsaade etmem ama bunun için de stres yaşamak istemiyorum. Burada da okuyoruz, çevremde de görüyorum. Çocuk evliliğe atılan bomba gibi. Neden böylesine radikal bir değişim yaşayalım ki diyorum. Şu an kafama estiği gibi geziyorum, eğleniyorum. Eşimle gece yarısı çıkıyoruz esince. Anne olunca bebeğe göre hareket etmek zorunda kalıcaz. Bencil mi düşünüyorum? En korktuğum şeylerden biri de sağlıksız bir bebek dünyaya getirmek. Aşırı korkuyorum. Terapi fayda eder mi acaba. Ben anormal miyim? Benim gibi olup, anne olduktan sonra iyi ki diyen var mı?
Bunları yapan çocuk varsa helal olsun.Işte bu insandan insana degisir.
Bazi kadinlar/ciftler aşiri kasiyorlar.
Tabiki cocuk parkina gidilir ( ama bunu diger cocuklu arkadaşlarla yapmak en mantiklisi) ama bir cocuk illa 7/24 parkta oynayacak diye bir zorunluluk yok. Normal bir Cafede oturup resim cizebilir, yapboz yapabilir. Dedigim gibi avrupada bu tür Cafeler yok bile. Burdaki cocuklar ailelerinle standart Restaurant ve Cafelere gidiyorlar. Bi nebze ailelerine ayak uyduruyorlar. Normal olanida bu. Yerine göre haraket.