- 7 Nisan 2021
- 115
- 88
- 18
- 43
- Konu Sahibi iwannabehappy
-
- #21
İnsanlar mana verdikleri şeyleri yaşamadan ölmezlermiş, bi gün anlarsınız saf mıyım değil miyim.Saf mısınız?
Annenizin hasta olduğu kesin ama sizde çok sağlıklı bir birey yetişmemişsiniz. 35 yaşına kadar o yalnız kalsın diye evlenmemek nedir? Evde 25 kedi nedir? Yatırın bir kliniğe. Neyin vicdanını yapıyorsunuz? Kendi kaçırdığınız hayatın muhasebesini yaptınız mı? Bari çocuğunuza karşı güçlü durun ve yetişkin gibi davranın.
anne bilerek yapmıyor beyninde olan sorun yüzünden böyle.bebek doğana kadar bir bakıcı bir çare düşünün ve asla annenizi bırakmayın.aynı durumda siz de olabilirdiniz.allah yardımcınız olsunİnsanlar mana verdikleri şeyleri yaşamadan ölmezlermiş, bi gün anlarsınız saf mıyım değil miyim.
evet çok zor ama o anne terketmediyse çocuğunu bırakıp başkasıyla evlenmediyse sırf rahatsız diye ne hali varsa görsün denmemeli.elinde olan bir şey değil ki aynı kalp şeker hastalığı gibi psikolojik hasta .ilaç kullanması lazım hayat boyu terapi lazım en önemlisi de elini üzerinden çekmeyecek kişiler lazım kadına.bebek doğana kadar uzak dursa yeter konu sahibi.amannn ne çekeceksin hayatını yaşasaydın diyenlere asla katılmıyorum.anne bu yahuu anne.Sanirim ben sizi hatirladim
Bir konu acmistiniz, ozamanlar bende annemle cok kotuydum sonrasinda bende konu acmistim
Bende psikologa gittim onun faydasi oldu ama buraninda cok faydasi oldu bana
Inanin suan annemle olan iliskim daha iyi
Ortalik karistimi biseler ters gittimi hemen mesafe koyuyorum. O sirada onun kotu oldugunu bilsem dahi ustune dusmuyorum. Insana psikolojik siddet yapiyolar
Öncelikle hamileligine odaklan elini tam olarak annenin uzerinden cek demiyorum ama kurallarini koy. Evde kedi varsa gitme, ben hamileyil gelemem de. Kisa ve oz aciklama yap detaya girme
Mumkunse anneni psikologa gonder
Allah yardimcin olsun cok zor
Hanımefendi neyi yaşamamı bekliyorsunuz? Ben 42 yaşındayım, dünkü çocuk muyum da karakterimden farklı bir tepki vereyim. Hayatım en başta kendi ailem olmak üzere mücadele ile geçti. Ben hayata ayaklarımdan çivilenmiş bir biçimde bağlıyım. Çiviledim ki düştüğümde kalkayım diye. Çiviledim ki düştüğümde “Anne” dahi demeden kendi başıma kalkayım diye. Bu hayatta en önemli şey benim. Bu dünya ben varsam dönüyor. Benim olmadığım yerde dönen dünyadan da bana ne?İnsanlar mana verdikleri şeyleri yaşamadan ölmezlermiş, bi gün anlarsınız saf mıyım değil miyim.
Böyle bir anneye sahip olduğunuz için gerçekten çok üzüldüm ama yaşadıklarınız size müthiş bir olgunluk ve farkındalık yaratmış. Gerçekten helal olsunSorunuz; anne çocuğuna düşman olur mu? El cevap: evet, olur.
anneniz toksik bir karakter. Bunu kabul etmeniz gerekiyor. Ondan beklentiyi sıfıra indirmeniz ve onu olduğu gibi kabullenmeniz gerekiyor.
bence biraz da hormonlar yüzünden, anne olmanın verdiği empatik duygular sebebiyle fazla duygusal bakıyorsunuz duruma.
üç kardeşiz, benim annem en çok benimle uğraştı, en çok beni üzdü. Tek kız bendim çünkü ve kıskandı. Tabi ben bunu anlayana kadar, kaç kez tren çarpmışa döndüm. Evliliğimin, hamileliğimin, bebeğimin ilk yılları annemden her döndüğümde ama her döndüğümde ağlayarak geçti.
bir anne neden yapar ki bunu çocuğuna? Başka anneler torununa doyamazken, neden benim annem bu çocukla hayatını mahvettin der?
Benim de oğlum var. Ergenlikte, kırk dereden su getirmeye çalışıyorum onun İçin, gönlü İçin, sağlığı ve geleceği için, bir güzel gülümsemesi ve ona güzel anılar bırakmak için.
öncelikle bilin ki, annelik böyle bir şey. oğlum ben bunları yaptığım için bana bir şey borçlu değil. Allah onu bana nasip etti, emanet etti. Doğurmayı bildiysem, en iyi şekilde bakmaya da çalışacağım.
siz de annenize bir şey borçlu değilsiniz. Şu ana kadar çok güzel şeyler yapmışsınız onun İçin. Kadir kıymet bilmiyorsa, bu onun sorunu, sizin değil.
onu terk etmek zorunda değilsiniz. Yalnızca hiçbir şey beklemeyin ondan. Yaptığınızı Allah rızası ve onun iyiliği için yapın ama karşılığında bir iyilik, güzel söz, ya da takdir beklemeyin.
takdir beklemediğiniz gibi, kötü sözleri de işlemesin size. Böyle insanlarla baş etmenin en iyi yolu, onları önemsememektir.
kavga kıyametle, bağıra çağıra “ben seni önemsemiyorum” demek değil. Bu hala çok fazla önemsemek. Kafanızda bitireceksiniz ve annenizin düzgün bir psikolojisi olmadığını, bu yüzden ondan sağlıklı tepkiler gelmeyeceğini bileceksiniz.
bir de açık yaralarınızı çok göstermeyeceksiniz böyle insanlara. Özellikle oraları hedef alırlar. Şeytani bir şey değil bu. Ya da sizinle ilgili bir şey değil. Karakterleri bu, başka türlü davranamıyor. Tamamen kendisiyle ilgili çözülememiş sorunlarını size yansıtıyor.
ben de sizin gibi çok şey feda ettim annem için. O kıymetini bilmiyor ama Allah biliyor, ben biliyorum. O bana yeter. Onun eksikliğini kapatarak çok kişiye yardım ettim. Onlar bunu görmese de benim için bir şey değiştirmez.
dediğim gibi çok üzdü beni. Evim de uzaktı ona. Ona rağmen hep travmatik konuşmalar yaptık. Evden de kovdu kaç defa, evini temizlediğim, ona ameliyatlıyken baktığım İçin.
şimdi üst katında oturuyorum. Her Türlü sorunuyla ilgileniyorum. Ama bana bir zararı dokunamıyor. Yeri geliyor market alışverişini yapıyorum, yeri geliyor bağıra çağıra kızıyorum. Ama kapımı kapattığım anda o kavga aklımdan çıkıyor.
çünkü kafamda bitirmişim ben onun bana anne olmadığını. Kızdıramıyor. Bir iyiliğini veya onayını da beklemiyorum.
kişiselleştirmiyorum yaptığı şeyleri. Hatta tamamen ona havale ediyorum. Umrumda değil. Ben yaptığıma bakarım.
sinir hastalığım var, erken yaşımda çok çektiğim için onun yerini doldurmaya çalışıp kendimden sonsuz ödün verdiğim için. Ömrüm boyunca ilaç kullanacağım.
geçen eşim kızının şifası İçin dua et diyor. Bir dua çıkamıyor ağzından. Antidepresanlar kullandığım İçin çok kilo aldım, daha iki gün önce bana şişko diyor. Sinir hapı kullanıyorum diyorum, yok sen boş yere tüp bebek tedavilerine gittin, hep ondan diyor. Ama kılım kıpırdamıyor. O kadar umrumda değil ki sözleri. Eskiden olsa, bir torba ağlardım, için dışına çıkana kadar.
yeri geliyor, öyle sert çıkıyorum ki, dışarıdan biri ne kötü evlat der. Ama bilmiyorlar ki bazen yalnızca bu işe yarıyor. Yani onların ne dediği, düşündüğü de önemli değil.
bir kalkan geliştirip, kendi savunma sisteminizi geliştirmeniz lazım. Siz onun psikolojisini düzeltemezsiniz. Siz onun annesi değilsiniz, doktoru hiç değilsiniz. O böyle bir insan, öylece kabullenin.
siz kendi evladınızla kurduğunuz sağlıklı ilişkiye bakın ve bunun tadını çıkarın. Çünkü o geçmiş yaraları kendi çocuğunuzla aranızdaki şefkat, sevgi çok güzel iyileştiriyor.
ben oğlumu çok sevdim, çok öptüm, çok kokladım, devamlı sevdiğimi söyledim. Çünkü bunlar benim annemle yapamadığım şeylerdi. Tadını çıkardım.
hakeza, eşim yetim büyümüş, babasını hiç görmemiş. O da oğlumda babalığın güzelliğini tattı.
yani herkesin ayrı bir hikayesi var. Mağdur değilsiniz. Kırk yaşında kendinize, çocuğunuza sahip çakabilecek kapasitede bir insansınız. Anneniz bunu sorgulatmasın size.
derdinizi anlatmayın. Onun dertlerini de kafaya takmayın. Elinizden geleni yapın, gerisini hiç sallamayın.
evet çok zor ama o anne terketmediyse çocuğunu bırakıp başkasıyla evlenmediyse sırf rahatsız diye ne hali varsa görsün denmemeli.elinde olan bir şey değil ki aynı kalp şeker hastalığı gibi psikolojik hasta .ilaç kullanması lazım hayat boyu terapi lazım en önemlisi de elini üzerinden çekmeyecek kişiler lazım kadına.bebek doğana kadar uzak dursa yeter konu sahibi.amannn ne çekeceksin hayatını yaşasaydın diyenlere asla katılmıyorum.anne bu yahuu anne.
ben sadece konu sahibi için yazmadım toksik anneleri de kastetmedim.bilerek yapmayan psikolojik ya da fiziksel rahatsız anneler ölene dek sahip çıkılmalı desteklenmeli.nasıl ki engelli psikolojik sorunlu evladımızı sokağa atmıyorsak annede atılmaz.bir kere dünyaya geliyoruz diye kaç anne hayat boyu ayağına bağ olan sorunlu çocuğunu atıyor?anne olunca ne değişiyor bu durum?uzaktan konuşması kolaydır.annesine vasi olsaydı zorla hastaneye de yatırılırdı tedavi de olurdu.bilmiyoruz tam ne yaşadığını.2 yorumla ben karar vermem hiçbirşeye.Hayir, kesinlikle yanliş. Bu düşünce tarzindan dolayi, jenerasyonlardir insanlar psikolojik ve fiziksel sorun yaşiyorlar.
Biri (bu anne babada olabilir) hasta diye, bana zarar verme hakkini vermez. Öncelik daima benim. Ilk o kişi kendinden ödün vermeli. Bu konuda kadin tedavisini yapmiyor, hap içmiyor. Gerekirse yatiş olmali.
Evet insan evlat olarak görevini yapar, anne baba hasta ise çareye bakar, gerek bakici, gerek doktor, gerek yakinda oturmak,.. ama bu sinirsiz tahamül şeklinde değildir. Türk kültüründe öyle bir algi var. Sirf biri hasta yada yaşli diye, o kişinin tüm kaprisleri çekilmeli, herşeyine tahamül edilmeli.
Hiçte öyle bisey yok. Herkes gibi bizde 1 defa bu dünyaya geliyoruz. Hiç kimse için hayati ertelemeyi değmez. Ne demek anne için 35 yaşina kadar evlenmemek, onun hakaretlerine maruz kalmak? Değermi şimdi? Bence değil. Konu sahibide şimdi çok yipranmiş duygular ile anneliğe başlayacak. Eşide artik sabri tükenir. Hiçte değer değil.
Kendimi gördüm sanırım bu derece değil ama buna baya yakın şeyler yaşadım yaşıyorum hamileydim bende sizin gibi tüp bebekle ikizlerime hamile kalmıştım geçen yıl doktorum kalkmadan yatacaksın demişti kalktığım zaman kanamam başlıyordu o süreç çok zor geçti ben mi idare ettim o mu beni belli değildi. Sonrasında çocuklarım doğdu “hep ben mi kalacağım , Kv den de gelsin , benim işlerim var , sen biraz kendin bakmaya alış, bana kimse gelmedi kendim büyüttüm ( ikiz olduğu için yardım istemiştim ) gibi söylemlerle kavga çıkartıp gitti görüşmüyorum konuşmuyorum niyetim de hiç yok kafam rahat.Daha önce de annem beni çok üzmüştü ve konu açmıştım. İkinci tekrarı yapmak istemiyorum ama çok kötüyüm gerçekten. Dün psikologtaydım hatta bu yüzden ama hiç faydası olmadı. Çünkü yaşamayan anlamıyor böyle şeyleri. Beş yıl boyunca çok zor tüp bebek tedavileri ve düşükler yaşadım. Şu dünyada cehennemi yaşadım. Kırk yaşımda zorlukla altı aylık hamileyim şimdi. Durumumu herkes biliyor ve elinden geleni yapıyor. İşyerinde bile her türlü desteği veriyorlar. Annem hariç. Annem ailesinden geçme çok ciddi psikolojik hastalıkları olan biri. Ömür boyu o çocuk ben anne oldum. Özellikle yirmi yıl önce işe girdiğimden beri hiçbir şeyini eksik etmem, maddi durumu çok çok iyidir ama o parasını istediği kişiye verir istediği yere harcar, ben ona bakarım. Saldırgan olduğu için ben hariç hiç kimsesi yok, komşuları görünce yolunu değiştirir, kardeşleri, ailesi asla telefonlarını bile açmaz. Ömür boyu çok hoş tuttum, kaprislerine, krizlerine maksimum anlayışı gösterdim. Hatta onun için 35 yaşıma kadar evlenmedim. Ama bunu Allah rızası için yaptım çünkü onca yıl düşman olmasa ve kötülük yapmasa bile beni gerçekten sevdiğini hiç hissetmedim. Şimdi neden anlamıyorum, çocuğu rakip ya da tehlike mi görüyor, çıkarmadığı gerginlik kalmadı. Çok riskli bir gebelik geçiyorum, özellikle tansiyon çok büyük risk bebek için. Sürekli anneme yalvarıyorum bikaç ay, doğuma kadar beni idare et diye. Mecbur muyum diyor, bana hamileliğimde kimse acımadı diyor, sen kafayı yemişsin diyor, ben anneyim ben ne dersem o olur diyor, hamileliliğin umrunda değil ben 65 yaşındayım her koşulda sen beni çekeceksin mecbursun diyor, arıyor beni çok üzücü şeyler söylüyor, ya da eşimi arıyor sebepsiz hakaret ediyor, üstüme saldırtmaya çalışıyor. Evinde yaklaşık 25 kedisi var, doktor yasakladığı için evine gidemiyorum zaten. Artık iletişimimi çok çok azalttım ama ben uzak durdukça o daha da saldırıyor. Bikaç gün önce yine çok üzücü bi olay yaşattı bana, tüm telefonlarını engelledim, iletişimi tamamen kestim. Evlenmeden çalışırken aldığım evde oturuyor bugün dayımı aramış onu evden kovduğumu söylemiş. Hayal dünyasında yaşadığı için gerçekten inanıyor böyle şeylere. Bu arada 35 senedir psikolojik tedavi görüyor, sürekli doktora gidiyor ama artık ilaçlar, tedavi hiç işe yaramıyor. Haklı olduğumu biliyorum ama sonuçta yalnız başına yaşlı, hasta bi kadın. Bu duruma düştüğümüze çok çok çok üzülüyorum. Vicdanım beni yiyor. Resmen çocukla annem arasında kaldım. Kaç aydır üç dört kere acile gittim annem yüzünden, haftada bir ağlatıyor beni, sonra kendimi yiyorum çocuğa bişey mi oldu diye. Geçen haftalarda iki gün hiç hareket etmedi çocuk annemin bi telefonundan sonra kafayı yiyecektim. Defalarca yalvardım anneme yapma bunları, idare et beni bikaç ay diye. İnsan öz evladına bunları yapar mı? Ben hamile kalmadan önce de sıkıntılıydı ama bunların onda birini yapmazdı, çok riskli bir gebelik geçirdiğimi defalarca anlattım artık düşük yapayım diye bilerek böyle davrandığından şüpheleniyorum. Mutlaka beni haksız görüp linç etmeye kalkanlar olacaktır ama bunları yaşamayan anlamaz.
Kim seni haksız görebilir ki. Allah yardımcın olsun. Sana hayır kapılar açsın. Annenin yatarak tedaviye ihtiyacı var sanki. Mümkün mü böyle bişey. Belki senin de kafan rahat eder biraz. Sağlıklı doğumlar dilerimDaha önce de annem beni çok üzmüştü ve konu açmıştım. İkinci tekrarı yapmak istemiyorum ama çok kötüyüm gerçekten. Dün psikologtaydım hatta bu yüzden ama hiç faydası olmadı. Çünkü yaşamayan anlamıyor böyle şeyleri. Beş yıl boyunca çok zor tüp bebek tedavileri ve düşükler yaşadım. Şu dünyada cehennemi yaşadım. Kırk yaşımda zorlukla altı aylık hamileyim şimdi. Durumumu herkes biliyor ve elinden geleni yapıyor. İşyerinde bile her türlü desteği veriyorlar. Annem hariç. Annem ailesinden geçme çok ciddi psikolojik hastalıkları olan biri. Ömür boyu o çocuk ben anne oldum. Özellikle yirmi yıl önce işe girdiğimden beri hiçbir şeyini eksik etmem, maddi durumu çok çok iyidir ama o parasını istediği kişiye verir istediği yere harcar, ben ona bakarım. Saldırgan olduğu için ben hariç hiç kimsesi yok, komşuları görünce yolunu değiştirir, kardeşleri, ailesi asla telefonlarını bile açmaz. Ömür boyu çok hoş tuttum, kaprislerine, krizlerine maksimum anlayışı gösterdim. Hatta onun için 35 yaşıma kadar evlenmedim. Ama bunu Allah rızası için yaptım çünkü onca yıl düşman olmasa ve kötülük yapmasa bile beni gerçekten sevdiğini hiç hissetmedim. Şimdi neden anlamıyorum, çocuğu rakip ya da tehlike mi görüyor, çıkarmadığı gerginlik kalmadı. Çok riskli bir gebelik geçiyorum, özellikle tansiyon çok büyük risk bebek için. Sürekli anneme yalvarıyorum bikaç ay, doğuma kadar beni idare et diye. Mecbur muyum diyor, bana hamileliğimde kimse acımadı diyor, sen kafayı yemişsin diyor, ben anneyim ben ne dersem o olur diyor, hamileliliğin umrunda değil ben 65 yaşındayım her koşulda sen beni çekeceksin mecbursun diyor, arıyor beni çok üzücü şeyler söylüyor, ya da eşimi arıyor sebepsiz hakaret ediyor, üstüme saldırtmaya çalışıyor. Evinde yaklaşık 25 kedisi var, doktor yasakladığı için evine gidemiyorum zaten. Artık iletişimimi çok çok azalttım ama ben uzak durdukça o daha da saldırıyor. Bikaç gün önce yine çok üzücü bi olay yaşattı bana, tüm telefonlarını engelledim, iletişimi tamamen kestim. Evlenmeden çalışırken aldığım evde oturuyor bugün dayımı aramış onu evden kovduğumu söylemiş. Hayal dünyasında yaşadığı için gerçekten inanıyor böyle şeylere. Bu arada 35 senedir psikolojik tedavi görüyor, sürekli doktora gidiyor ama artık ilaçlar, tedavi hiç işe yaramıyor. Haklı olduğumu biliyorum ama sonuçta yalnız başına yaşlı, hasta bi kadın. Bu duruma düştüğümüze çok çok çok üzülüyorum. Vicdanım beni yiyor. Resmen çocukla annem arasında kaldım. Kaç aydır üç dört kere acile gittim annem yüzünden, haftada bir ağlatıyor beni, sonra kendimi yiyorum çocuğa bişey mi oldu diye. Geçen haftalarda iki gün hiç hareket etmedi çocuk annemin bi telefonundan sonra kafayı yiyecektim. Defalarca yalvardım anneme yapma bunları, idare et beni bikaç ay diye. İnsan öz evladına bunları yapar mı? Ben hamile kalmadan önce de sıkıntılıydı ama bunların onda birini yapmazdı, çok riskli bir gebelik geçirdiğimi defalarca anlattım artık düşük yapayım diye bilerek böyle davrandığından şüpheleniyorum. Mutlaka beni haksız görüp linç etmeye kalkanlar olacaktır ama bunları yaşamayan anlamaz.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?