- 17 Kasım 2018
- 819
- 1.301
- 43
Ay bilemedim valla AlmNyadaki çocuklar kristalden değil sanırım, düşseler de biyerleri şişse de morarsa da akşam alırken bilgi veriyorlar. Konu kapanıyor.Oğlumun gittiği. Ana okulunda da öğretmeni sınıfta koşmalarına izin vermiyor. Düşüp bir yerlerini çarpabilirler ya da birbirlerine çarparlar diye. Sonuçta emanet olarak alıyorlar o çocukları. Ben olsam bende izin vermem
Sizin ironi yaptığınızı düşündüler benim fikirlerime dayanarak.S SerraSilverlightgirlinred arkadaşlar gerçekten merak ettim arkadaşa sorduğum sorunun nesini komik bulup ,nesine sinirlendiniz?Gerçekten merakımdan soruyorum
Oğlum da yeni başladı, 3 hafta oldu.Ay bilemedim valla AlmNyadaki çocuklar kristalden değil sanırım, düşseler de biyerleri şişse de morarsa da akşam alırken bilgi veriyorlar. Konu kapanıyor.
Zaten çocuk koşacak da düşecek de herşeyi yapabilecek ki tüm enerjisini atacak ?
Bizim iki yuva bi arada hem 0-3 yaş, 3-6 yaş.” İkisi ayrı katlarda, ikisinde de koşma odası var. Belli kurallar var, işte mesela o odaya kalem oyuncak kesici alet ve yemek sokmak yasak gibi.. ya da yemek yerken masada oturmak zorundalar ama 10 aylık bebeklere bile cam bardak veriyorlar. Böylece çocuklar bebeklikten herşeye nasıl davranılacağını öğreniyor.
Mesela yemek ardından koşma oyun saati yapıyorlar, ya da dans etme, ya da benzer bir aktivite. Böylece çocuklar enerjilerini atmalarını sağlıyorlar. Haftasonu evde biz bu kadar enerjisini attıramıyoruz valla helal diyorum hocalara.. çok da memnunum bu durumdan.
Hatta bu hafta tüm oturma elemanlarını kaldırıp heryere parkur kurmuşlar, hareket haftasıymış. Tüm hafta koşacak hoplayacak zıplayacak ve tırmanacaklar.. çok da mutlular doğrusu, arkadaşın oğluyla da konuştum ikisi de zıpzıo
İşte öncelikle o ortamın oluşturulması gerekiyor. Masaların veya dolapların olduğu bir ortam da, sert zeminde koşturamaz ki öğretmen. Çok büyük bir bahçesi var okulun, toprak da, çimler de koşmalarına izin veriyor. Ama sınıfta yasak.Ay bilemedim valla AlmNyadaki çocuklar kristalden değil sanırım, düşseler de biyerleri şişse de morarsa da akşam alırken bilgi veriyorlar. Konu kapanıyor.
Zaten çocuk koşacak da düşecek de herşeyi yapabilecek ki tüm enerjisini atacak ?
Bizim iki yuva bi arada hem 0-3 yaş, 3-6 yaş.” İkisi ayrı katlarda, ikisinde de koşma odası var. Belli kurallar var, işte mesela o odaya kalem oyuncak kesici alet ve yemek sokmak yasak gibi.. ya da yemek yerken masada oturmak zorundalar ama 10 aylık bebeklere bile cam bardak veriyorlar. Böylece çocuklar bebeklikten herşeye nasıl davranılacağını öğreniyor.
Mesela yemek ardından koşma oyun saati yapıyorlar, ya da dans etme, ya da benzer bir aktivite. Böylece çocuklar enerjilerini atmalarını sağlıyorlar. Haftasonu evde biz bu kadar enerjisini attıramıyoruz valla helal diyorum hocalara.. çok da memnunum bu durumdan.
Hatta bu hafta tüm oturma elemanlarını kaldırıp heryere parkur kurmuşlar, hareket haftasıymış. Tüm hafta koşacak hoplayacak zıplayacak ve tırmanacaklar.. çok da mutlular doğrusu, arkadaşın oğluyla da konuştum ikisi de zıpzıo
Bu yazdığınızın şimdi normal devlet okulunda eğitim gören bir çocuga ve ailesine ne faydası var. Hangi devlet okulunda her hafta çocukları at binmeye götürüyorlar. Çok güzel savunmuşsunuz öğretmen arkadaşları valla tebrikler.Oğlum da yeni başladı, 3 hafta oldu.
Akşam perti çıkıyor, 12 den önce uyumayan çocuk 9 u zor ediyor.
Çünkü haftanın 1 günü scooter, 1 günü at binme diğer gün doğa yürüyüşü vb düzenli aktiviteleri var.
Geçen düşmüş öğretmeni açıkladı, e çocuk bu düşecek elbette.
Özgürlüğünü yaşamasınlar mı, deneyim kazanmasınlar mı yani bir şey olacak diye?
Tüm önlemler alındıktan sonra hepsi Allaha emanet, evimizde de böyle değil mi durum?
Bakın öğretmen arkadaşlar, şimdi ise öğretmenleri koruyorum:))
Yani boşuna bizlere saldırmayın, mesleklerin değil yanlışların karşısındayız sadece.
Burası türkiye işte olanaklar sınırlı. Anaokulu için okulda yer bulduguna sevinecek burda öğretmenler ne başka odası yahu.Ay bilemedim valla AlmNyadaki çocuklar kristalden değil sanırım, düşseler de biyerleri şişse de morarsa da akşam alırken bilgi veriyorlar. Konu kapanıyor.
Zaten çocuk koşacak da düşecek de herşeyi yapabilecek ki tüm enerjisini atacak ?
Bizim iki yuva bi arada hem 0-3 yaş, 3-6 yaş.” İkisi ayrı katlarda, ikisinde de koşma odası var. Belli kurallar var, işte mesela o odaya kalem oyuncak kesici alet ve yemek sokmak yasak gibi.. ya da yemek yerken masada oturmak zorundalar ama 10 aylık bebeklere bile cam bardak veriyorlar. Böylece çocuklar bebeklikten herşeye nasıl davranılacağını öğreniyor.
Mesela yemek ardından koşma oyun saati yapıyorlar, ya da dans etme, ya da benzer bir aktivite. Böylece çocuklar enerjilerini atmalarını sağlıyorlar. Haftasonu evde biz bu kadar enerjisini attıramıyoruz valla helal diyorum hocalara.. çok da memnunum bu durumdan.
Hatta bu hafta tüm oturma elemanlarını kaldırıp heryere parkur kurmuşlar, hareket haftasıymış. Tüm hafta koşacak hoplayacak zıplayacak ve tırmanacaklar.. çok da mutlular doğrusu, arkadaşın oğluyla da konuştum ikisi de zıpzıo
Benim oğlum öyle adı bilinen kolejlerin ana sınıfında veyahut, zincir anaokullarından birinde değil.Bu yazdığınızın şimdi normal devlet okulunda eğitim gören bir çocuga ve ailesine ne faydası var. Hangi devlet okulunda her hafta çocukları at binmeye götürüyorlar. Çok güzel savunmuşsunuz öğretmen arkadaşları valla tebrikler.
Dalga geçer gibi bir yorum olmuş kusura bakmayın ama hava atmışsınız gibi anladım. Benim fesatlığım da olabilir tabi.
Gönül ister her devlet okulunda bu sistem olsun ülkece isviçrenin standartlarından fazla olanaklarımız olsun ama yok işte o ülke. Ve bu hepimizin sucu.
Haftanın 2 günü çocukları gezdiriyor mu yani arkadasınız. Her hafta. Bu iş çocukları aldım götürüyoumla olmuyor bir sürü prosedürü var. Hadi herşeyi geçtim hiçbir öğretmen haftanın 2 günü çocugu geziye götürmeye mecburdeğildir. Geziye götürmeyen kötü öğretmen değildir götüren iyi öğretmen değildir.Benim oğlum öyle adı bilinen kolejlerin ana sınıfında veyahut, zincir anaokullarından birinde değil.
Aksine butik, küçük mü küçük bir yerde.
Ve fiyatları sizin algıladığınız gibi değil.
At binme hariç (bu kreşin çok yakınında 3km mesafesinde olduğundan) diğer saydığım etkinliklerin hepsi yapılabilir.
Hava atma meselesine gelince, dediğim gibi adı bile duyulmamış ama en güvendiğim daima elimin üzerinde olduğu bir yeri seçmek, oğlum için en iyisiydi.
Kusura bakmayın da amerikan, Fransız kolejleri, zincir anaokulları dururken, ben bit kadar kreşle mi övüneyim, neyiyle övüneyim?
Sadece çocuklara gösterdiği özen ve işlerini aşkla yapmalarıyla övünebilirim, evet.
Keza yakın bir arkadaşım devlette okul öncesi öğretmeni.
Bırakın piknik doğa yürüyüşlerini, haftanın 2 günü mutlaka bir gezi tertip eder ve içerikleri dolu gezilerdir bunlar.
Müzeler, sanat galerileri, çocuk etkinlikleri, enstitüler vs gibi.
Çoğu ücretsiz sadece ulaşım bedelini alıyor velilerden, tüm tanıdık çevresini ve bağlantılarını kullanarak en uyguna en fazla verimi vermeye çalışıyor.
Aa unuttum, cuma partileri verir mesela, her cuma bir konsept belirler dönemine göre eğiti olarak örneğin meyveler, mevsimler, şehirler vs gibi.
Eve gidinde haftasonu full time bu etkinlikler için el emeğiyle pankart, eğitici kağıtlar ve oyunlar hazırlar.
Bir günü kostüm günüdür, evdeki materyallerden kostümvari giysiler yapılmasını ister.
Örneğin poşet, karton, atık maddeler vb şeyler.
Keşke benim gönderdiğim kreş, şehre bu kadar uzak olmasa da benim çocuğum at binme yerine müze gezebilse değil mi?
Her şeyi parayla ölçebilecek düşüncenizden sıyrılmanızı, en basiti ağaçların altında öğle pikniğini bile yapmaya üşenen öğretmenleri korumamanızı öneririm.
Ve benim arkadaşım tek değil eminim, onun gibi binlercesi var.
Onları görüp, bilip de kalkıp burada meslek savunuculuğu yapmayalım, değil mi?
İroni yapmadım,gerçekten çok üzüldüm çünkü benimde çocukluğumdan kalma tramvalarim var.Keske hiç olmasaydı ama maalesef oldu.Sadece düşüncelerinizi paylaşmak istedim.Sonradan da okudum zaten.insAllah atlatırız ne diyeyim
Ben istanbulda varoş bi semtte bi devlet okulunun yuvasına gitmiştim.Bu yazdığınızın şimdi normal devlet okulunda eğitim gören bir çocuga ve ailesine ne faydası var. Hangi devlet okulunda her hafta çocukları at binmeye götürüyorlar. Çok güzel savunmuşsunuz öğretmen arkadaşları valla tebrikler.
Dalga geçer gibi bir yorum olmuş kusura bakmayın ama hava atmışsınız gibi anladım. Benim fesatlığım da olabilir tabi.
Gönül ister her devlet okulunda bu sistem olsun ülkece isviçrenin standartlarından fazla olanaklarımız olsun ama yok işte o ülke. Ve bu hepimizin sucu.
Hep ülkeyle alakalı ama inanın.Burası türkiye işte olanaklar sınırlı. Anaokulu için okulda yer bulduguna sevinecek burda öğretmenler ne başka odası yahu.
Siz bana muhalefet olmaya gelmişsiniz:)Haftanın 2 günü çocukları gezdiriyor mu yani arkadasınız. Her hafta. Bu iş çocukları aldım götürüyoumla olmuyor bir sürü prosedürü var. Hadi herşeyi geçtim hiçbir öğretmen haftanın 2 günü çocugu geziye götürmeye mecburdeğildir. Geziye götürmeyen kötü öğretmen değildir götüren iyi öğretmen değildir.
Şasırıyorum cidden. Hee haftada 2 kez geziye götürmeyen öğretmenleri burda savunmayalım tabi hepsi tükaka
Hay ağzınıza sağlık.Ben istanbulda varoş bi semtte bi devlet okulunun yuvasına gitmiştim.
Hep güzel anılarım var, incilerim dökülmedi hep çok mutlu oldum orda.
Şarkılar söylerdik, oyunlar oynardık, el işi yapardık.
İmkanı olan gönderebilir tabii ama siz de alınmayın lütfen. Emin olun iki çocuk da mutlu
Mesleğinden dolayı savunmak değil. Ben de kötü öğretmenlere denk geldim. Ama sizde sanki öğretmen beğenmeme mükemmeli istemeyi gördüm. Evet sizin bağsettiğiniz en güzel örnekleri bu mesleği yapanların. Ama benim için orta yolu tutturan da başarılıdır. Öğretmen diye hiç kimseye süper güç verilmiyor. Bunları demek istiyorum. Gerkes karakteri ölçüsünde birşeyler yapmaya çalısıyor. Ben de öğretmen olmak için kpss ye hazırlanan biriyim. Ama ana sınıfı değil şükür. Biliyorum yapamam. Yapana da çok büyük saygım var. Çoğu bu işi sevdiği için tercih etmiştir. Sevmeden yapılacak bir iş değil çünkü. Evde bir çocukla bazen işler zıvanadan çıkabiliyor. Öğretmen 20 çocukla bilmiyorum ya bana müsamaha lazım geliyor biraz. Bu konu özwlinde konuşmuyorum. Yeni nesil annelerdeki tutuma karsı yazıyorum. Yoksa bu konudaki anne haklı tabiki.Siz bana muhalefet olmaya gelmişsiniz:)
Yahu özeldekinin ne faydası var dediniz, devleti anlattım.
Kalkmış şimdi bunu yapmayan kötü müdür diyorsunuz?
Örnek istemediniz mi, kendinizle övünmeyin devlet okulunun durumu belli dediniz ben de ona göre yapılabilenin en iyi örneklerinden anlattım.
Peki neden cuma partileri ve kostümlere bir şey demediniz?
Bir devlet okulu öğretmeninin yan gelip yatmak, çocukları zaptırapt altına almak, ceza sistemi yerine enerjilerini atması için sürekli üretme çabası mı bu sefer zorunuza giden?
Yahu, küçücük şehirlerde köy okullarında ne idealist öğretmenler var.
Onlar da bulunduğu konuma ve bölgeye dayalı işlet yaptırıyor çocuklara.
Tiyatronun adını bilmeyen bir köyün çocuklarına oyunlar sergiletiyorlar.
2 boyama yaptıran, konuşana arkasını döndüren bir kesimle, saydığım niteliktekileri bir tutmak sizin vicdanınızdır.
Hayır yani inatla herkesten Mahmut hoca gibi bahsetmek abes değil mi?
Bir eğitim bir de sağlık çalışanlarında var bu tutum, hiç mi kötüleri yok bunların?
Keza konu sahibinin muhattabı olduğu öğretmen, başı çekecek kadar bir örnek!
Bu neyin kafası, bile bile yanlışı savunmak sırf mesleğinden ötürü neden acaba?
Keşke bu imkanlar ülkemde de olsa ama malesef yok. Veliler burda devreye girecek madem okul sınırlı. Alacak hiçbir sey yapamıyorsa parka çıkarcak. Enerjisini attırcak çocuga.Hep ülkeyle alakalı ama inanın.
Yani benim gönderdiğim yuva burda aldığımız maaşa oranlayınca güleceğiniz bi rakam.
Yani şöyle söyliyim ayda eve 4000 tl giriyor gibi düşünün, yuva 200 tl. Ve bu paranın içinde öğle yemeği de dahil ve tam gün. 4 öğrenciye de bi öğretmen düşüyor..
ama bu imkanları kim sağlıyor devlet..,
Devlet vergilerden halktan aldığını bu gibi işlere harcıyor.
Keşke türkiyede de böyle olsa...
biz de çocuğa kadar türkiyede yaşıyorduk.
Çocuğumuziçin taşındık diyebilirim, burda daha azkazanıyoruz ama daha lüks içinde yaşıyor gibiyiz. Ama her işimizi kendimiz yapıyoruz çünkü burda insan emeği pahalı ama eğitim ve oyun alanları bedava gibi birşey..
Aslında aynı şeyi savunuyoruz.Mesleğinden dolayı savunmak değil. Ben de kötü öğretmenlere denk geldim. Ama sizde sanki öğretmen beğenmeme mükemmeli istemeyi gördüm. Evet sizin bağsettiğiniz en güzel örnekleri bu mesleği yapanların. Ama benim için orta yolu tutturan da başarılıdır. Öğretmen diye hiç kimseye süper güç verilmiyor. Bunları demek istiyorum. Gerkes karakteri ölçüsünde birşeyler yapmaya çalısıyor. Ben de öğretmen olmak için kpss ye hazırlanan biriyim. Ama ana sınıfı değil şükür. Biliyorum yapamam. Yapana da çok büyük saygım var. Çoğu bu işi sevdiği için tercih etmiştir. Sevmeden yapılacak bir iş değil çünkü. Evde bir çocukla bazen işler zıvanadan çıkabiliyor. Öğretmen 20 çocukla bilmiyorum ya bana müsamaha lazım geliyor biraz. Bu konu özwlinde konuşmuyorum. Yeni nesil annelerdeki tutuma karsı yazıyorum. Yoksa bu konudaki anne haklı tabiki.
Allah iyi insanlarla karsılaştırsın hepimizi diyeyim. Daha fazla uzatmayayım.
KESKE her ögretmenin gönlünde bu heyecanlar olsa..Siz bana muhalefet olmaya gelmişsiniz:)
Yahu özeldekinin ne faydası var dediniz, devleti anlattım.
Kalkmış şimdi bunu yapmayan kötü müdür diyorsunuz?
Örnek istemediniz mi, kendinizle övünmeyin devlet okulunun durumu belli dediniz ben de ona göre yapılabilenin en iyi örneklerinden anlattım.
Peki neden cuma partileri ve kostümlere bir şey demediniz?
Bir devlet okulu öğretmeninin yan gelip yatmak, çocukları zaptırapt altına almak, ceza sistemi yerine enerjilerini atması için sürekli üretme çabası mı bu sefer zorunuza giden?
Yahu, küçücük şehirlerde köy okullarında ne idealist öğretmenler var.
Onlar da bulunduğu konuma ve bölgeye dayalı işlet yaptırıyor çocuklara.
Tiyatronun adını bilmeyen bir köyün çocuklarına oyunlar sergiletiyorlar.
2 boyama yaptıran, konuşana arkasını döndüren bir kesimle, saydığım niteliktekileri bir tutmak sizin vicdanınızdır.
Hayır yani inatla herkesten Mahmut hoca gibi bahsetmek abes değil mi?
Bir eğitim bir de sağlık çalışanlarında var bu tutum, hiç mi kötüleri yok bunların?
Keza konu sahibinin muhattabı olduğu öğretmen, başı çekecek kadar bir örnek!
Bu neyin kafası, bile bile yanlışı savunmak sırf mesleğinden ötürü neden acaba?
KESKE her ögretmenin gönlünde bu heyecanlar olsa..Keşke bu imkanlar ülkemde de olsa ama malesef yok. Veliler burda devreye girecek madem okul sınırlı. Alacak hiçbir sey yapamıyorsa parka çıkarcak. Enerjisini attırcak çocuga.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?