- 2 Ekim 2023
- 2.910
- 11.140
- 128
Avrupa'da yaşayan Türkler arasında özellikle Türklerin popülasyonunun Almanya'ya nazaran daha az olduğu bölgelerde birbirlerine karşı derin bir güvensizlik var. Özellikle son yıllardaki siyasi kutuplaşmalar ve getirdiği güvensizlikten sonra mevzu bahis yeni birileri ile tanışmak olduğunda Türkler ile tanışmaktan imtina ettiğimi fark ettim. Dürüst olmak gerekirse siyasi olarak benim gibi düşünmeyen birisi ile arkadaş olmamayı tercih ediyorum.
Diğer yandan yurtdışında yaşayan Türkler birbirileri ile çoktan iş yaptı ve kazıklarını da güzelce yedikleri için de bir geri durma hali var.
Bu durum, anladığım kadarıyla kendi memleketimizdeki insanlar için de geçerli. Üstelik Almanya bir yakınının sana sponsor olarak vize sahibi yapabileceği ülkelerdeki akrabalar da "gelme, yeğenim. ekonomi çok bozdu" diyor. Ekonominin en çok silkelendiği kuzey Avrupa'da yaşıyorum. Hayır, dedikleri kadar bozmadı ve evet, çakal akrabalarınız sırf konfor alanları bozulur korkusu ile sponsorluk istememeniz için size yalan söylüyor.
Bu biraz gereksiz derecede dürüst bir konuşma olacak. Avrupa genellikle nitelikli çalışan almanın peşinde. Zira kendi ülkesindeki vasızsızı istihdam etmek işine geliyor. Ya da kendi vasıfsızlarının dahi burun kıvırdığı epey niteliksiz işler kalıyor. Şayet bu denli vasıfsız bir işte çalışmak istemiyorsanız yapmanız gereken "ben bu ülkeye hangi vasfımla katkıda bulunacağım?" sorusunu sormak.
Diğer yandan yurtdışında yaşayan Türkler birbirileri ile çoktan iş yaptı ve kazıklarını da güzelce yedikleri için de bir geri durma hali var.
Bu durum, anladığım kadarıyla kendi memleketimizdeki insanlar için de geçerli. Üstelik Almanya bir yakınının sana sponsor olarak vize sahibi yapabileceği ülkelerdeki akrabalar da "gelme, yeğenim. ekonomi çok bozdu" diyor. Ekonominin en çok silkelendiği kuzey Avrupa'da yaşıyorum. Hayır, dedikleri kadar bozmadı ve evet, çakal akrabalarınız sırf konfor alanları bozulur korkusu ile sponsorluk istememeniz için size yalan söylüyor.
Bu biraz gereksiz derecede dürüst bir konuşma olacak. Avrupa genellikle nitelikli çalışan almanın peşinde. Zira kendi ülkesindeki vasızsızı istihdam etmek işine geliyor. Ya da kendi vasıfsızlarının dahi burun kıvırdığı epey niteliksiz işler kalıyor. Şayet bu denli vasıfsız bir işte çalışmak istemiyorsanız yapmanız gereken "ben bu ülkeye hangi vasfımla katkıda bulunacağım?" sorusunu sormak.