- 19 Ocak 2011
- 13.028
- 12.865
- 298
kesinlikle evliliğin getirdiği değişimin "adamlık"la hiç ilgisi yok.. ve bu değişim kaçınılmaz.. ve kesinlikle berkarken sarfettiğim sözlerin ne kadar havada kaldığına şahit oluyorum yaşadıkça..
hayal dünyanız çok güzelmiş, güle güle kullanın
ben bekarken bambaşka bir sevgiliydim, evlendikten sonra bambaşka bir "kadın" oldum..
kadın da değişir, erkek de değişir.. konuyu "adamlığa" bağlamayın..
erkekler çocuk değilmişmiş.. hmm.. yazdıklarımı iyi okumanızı (?) tavsiye ederim. orada erkek çocuktur, aptaldır, ona bir idiota yaklaşır gibi yaklaşın diye bir ibare mi var?
evlilik, içine girmeyenlerin hakkında ahkam kesebileceği türden bir kurum değildir..
aslında hepimiz aynı yönden bakıyoruz.
sadece kullandığımız kelimeler farklı demek ki.
(bunu sana ve asude'ye söylüyorum. rouges gerçekten çok keskin yorum yaptı. henüz onunla aynı noktada buluşamadık)
ben tam tersiyim biliyormusun?
hayatımın merkezinde eşim vardır.
önceliklerim eşim ve istekleridir.
bir şey yaparken, bir şey alırken, bir yere giderken önce onu düşünürüm.
"eşine bağımlı" derler benim için, "eşine bağlı" değil!!!!
tabii ki de kadın erkeğe bağırıp çağırmamalıdır, erkek de kadına.
bu en önce saygının getirisidir zaten. aşksız evlilik yürüyebilir, sevgisiz de yürüyebilir ancak saygısız bir evlilik asla yürüyemez. asla!
benim takıldığım nokta; eşin sürekli pohpohlanması , kayıtsız şartsız el üstünde tutulması, hesap sorulmaması (bu lafa hala takığım bence kelime olarak yanlış bir kelime)...
böyle bir şey yok.. olamaz, olmamalı.
erkeğin fıtratı gereği deniyor; peki, kabul. ama ya kadının fıtratının getirdikleri?
tekrar ediyorum.
evlilikte ne erkek ne de kadın karşı cinsi aşağılayacak kelimeler asla kullanmamalı, emir cümleleri kurmamalıdır.
ancak kayıtsız şartsız erkeğin egosunu okşamak da bana göre değil.
bir şey yanlışsa, aksıyorsa bunu söylemek önceliğimdir.
sonucu her ne olursa olsun.
Csi diğer yazılanlar için bişey söyleyemeyeceğim ama konunun başlığı bile eşimi ailesi elimden aldı ,aslında bu bile herşeyi özetliyor..
ben de düşünüyodum ne yazsam diye ama siz olayı çok güzel açıklığa kavuşturdunuz bencebana kalırsa rouges'in yazdıklarını anlamamışsınız..
köle olun, ağzınızı açmayın demiyor ki..
iletişim kurmayı öğrenin diyor..
evet, erkekler onaylanmak kabul görmek, sıcaklık görmek ister.. eğer bunu verirseniz karşılığını da kat be kat alırsınız..
ha kimi erkek vardır o emir almaktan bağırılıp çağrılmaktan azarlanmaktan hoşlanır.. light selami örneğidir onlar ama çok azdır..
dominant kadını öyle her erkek çekmez kısacası..
rouges tavsiyede bulunmuş, öfke kontrolünü öğren ve etkili iletişim kur diye.. bunun anlamı "tamam kocacım haklısın kocacım" demek değildir.
doğru söze ne denirkesinlikle katılıyorum saray kedisine..
rouges'ın yazdıkları çok yanlış yerlere çekilmiş..
evet erkek yaratılışı gereği kontrolü kaldırmaz. bunu abetaya ben de başta söylemiştim. yaptıklarının her normal (sağlıklı) erkeği itecek hareketler olduğunu..
bu erkeği üstün görmek demek değildir, bu erkeği anlamak demektir. siz erkeği anlamaya çalışmak zorundasınız, erkek de sizi.. bu kimseye hak vermek, hak almak olayı değildir. hemen kadın eziliyor tribine girmişsiniz..
erkeğin fıtratı ile kadının fıtratı bambaşkadır. önemli olan empati yaparak bu iki tarafın birbirini anlamasıdır. ki gördüğünüz üzere abetanın eşi de bu durumdan kaçışta bulmuştur çareyi.. çünkü abeta kontrolleri ile erkeğinin doğasına aykırı hareket ederek onu kendinden sonsuza kadar uzaklaştırmış.. adamın abetasız gülüp eğlenmesi tesadüf mü? değil..
şimdi abetanın arayıp "adamsan gelir anlatırsın" demesi de hatalarından hiç bir ders çıkarmadığının kanıtıdır. evet, erkeğin adamlığıyla erkekliğiyle ilgili laflar söylenmez..
nasıl ki bir kadının kadınlık onuru zedelenemezse, erkeğinde erkeklik gururu zedelenemez..
bekar arkadaşlar, rouges'ın yazdıklarını okumuş da evlilikten soğudum triplerine girmiş.. evet canlarım, evlenince karşınızdaki adam size sevgiliyken "aşkitoaamm yerim seniiii" diyen adam olmayacak.. rol kesmeyi bırakıp özüne dönen bir "erkek" olacak.. onu anlayamayıp, ona yasaklar koyarak, sabahları (nişanlılık döneminde ailesi sizi üzdü diye) bağırıp çağırarak horlarsanız, sonunuz abeta gibi olacak..
abeta seni üzmek istemem.. ama bir şekilde insanların yüzeysel yorumlarına dayanamıyorum.. senin üzerinden örneklemem gerektiği için üzgünüm..
sen de hala hatalarına devam ettiğin için (adamsan gelir karşıma konuşursun vs demişsin) sana da kızıyorum..
bekara boşamak kolay diye bi söz vardır onun için canım sen yaşamadan evliliği bilemezsin
Bu kısım bana yazılmış
Triplere girmedim
Ben hayatı toz pembe görmüyorum
Yok erkeklik miş erkeğe şu söylenmez bu yapılmazmış mış mış mış
Ben bunları sevmiyorum , Adam olan sevgiliykende , nişanlık döneminde de , evlenincede aynı olur
Ne yani bu erkeklerin huyları , karakterleri değişiyormu bazı dönemlere göre
Erkekler çocuk değil , onlara çocuk gibi davranmayın !
kesinlikle katılıyorum insanın yaşadığı ortam ve hayat şartları ayrıca da yaşının ilerlemesihayal dünyanız çok güzelmiş, güle güle kullanın
ben bekarken bambaşka bir sevgiliydim, evlendikten sonra bambaşka bir "kadın" oldum..
kadın da değişir, erkek de değişir.. konuyu "adamlığa" bağlamayın..
erkekler çocuk değilmişmiş.. hmm.. yazdıklarımı iyi okumanızı (?) tavsiye ederim. orada erkek çocuktur, aptaldır, ona bir idiota yaklaşır gibi yaklaşın diye bir ibare mi var?
evlilik, içine girmeyenlerin hakkında ahkam kesebileceği türden bir kurum değildir.. ünlemli cümlelerinizi kaldırın çeyiz sandığınıza saklayın, evlenince eşinize karşı kullanırsınız, 3 ay sonra da gelir burada konu açarsınız..
yani..
bir de insanlar ne kadar meraklı dışardan tasavvur ettiği şeylerle ilgili ahkam kesmeye?
şimdi bebeği olmayan biri olarak, ben nasıl bebek yetiştirmekle ilgili ahkam kesebilir miyim? anlamlı olur mu?
ama ergen kızlarımız maşallah mangalda kül bırakmıyor.. adam gibi adamla başlayan cümlelerle ortalığı kasıp kavuruyor..
Teşekkür ederim
Ben yazdıklarımı iyi okuyorumda , ya anlatamıyorum yada anlıyamıyorsunuz..
Ben size erkekler çocuk gibidir dediniz demedimki
Sizin yazdıklarınızdan erkeğinize çocuğunuz gibi davrandığınızı ima ettim
Hani çocuklar ailelerin göz bebeğidir , onlar ne derse o olur ya Sizde erkeklerinizi , eşlerinizi çocuklarınız gibi görüp davranıyorsunuz
Hem bu erkeğin sırtını sıvazlandığı zamanların annemin döneminde kaldığını sanıyordum
Evliliği bilmiyor olabilirim ama en azından erkeklerede sizin davrandığınızı gibi davranmıyacağını biliyorum
Ben anneme kızardım Babamı çok pohpofluyorsun
Şımartma derdim ama bakıyorumki herkes aynı
Belki cahilim , belki ilerde bu yazdıklarımın ne kadar komik olduğunu düşünecem
Ama ben sizin gibi bir erkeğe davranırsam , boğulurum o evlilikten
Birde şu var peki neden hep altan alan taraf kadın olmalı
Neden hep erkek baskın olmalı?
konu zaten baştan sona çelişkiler silsilesi.
3 aylık bir evlilik.
sebebi belli olmayan (en azından bize açıklanmayan) 180 derecelik bir dönüş.
1 gün önce haftaya yapılacak gezinin planları yapılırken, 1 gün sonra terkediş, 0(sıfır) açıklama.
3 ayda bu evlilik nasıl ve neden bu hale geldi?
en ufak tartışmada (ki aslında bu konuda tartışma da yok) neden boşanma yolu seçiliyor?
eşin abisi ve kız arkadaşının konuyla ilgisi ne?
neden ve hangi hakla kayın küfür edebiliyor geline ve eş buna neden sessiz kalıyor?
nasıl iftiralar atılıyor geline, neden kimse bu konuda bir açıklama yapmıyor?
sonra bu nasıl bir evlilik ki erkek tarafı evliliği bitirebiliyor.
elinden alınmak ne demek?
hayır canım erkek Baskın olsun kadın ezilsin diye Bi mantık yok, olamaz da zaten.. iki tarafta aynı şekilde "saygı" gösterecek.. erkek de kadınını yüceltecek, sayacak.. ne erkek ne kadın "sana şunu yasaklıyorum.." tarzında konuşmamalı.. kadını erkeği yok Bu işin.. erkek de kadın da Bi durumdan rahatsızsa güzel güzel açıklayarak izah edecek.. Bu işin cinsiyetle hiçbi alakası yok..
İşte bir egemenlik savaşı var oğul - koca üzerinde ,burda erkeğin pasifliğinden kaynaklanıyor iki tarafada çizgiyi koyamıyor kim baskın çıkarsa hopp diğer tarafa ,böyle bir evlilik olmaz erkek çizgiyi koyacak ,(kadında aynı şekilde )kadın bilecekki eşi bazı konularda hassas ,kadında daha dikkatli olacak ,sonuçta erkekleri aile emanet şekilde büyütmüyor ve hiçbir zamanda bir erkek ailesinden vazgeçmiyor geçmiş gibi yapsada bu çok geçiçi bir süre ,asude 'nin bazı tespitleri doğru saygı ve insanların hassas oldukları şeylerde ölçüyü bilmek lazım buda bir saygıdır.
Son zamanlarda vardığım kanaat biz evlilik yürütmeyi bilmiyoruz ,hep alternatifler var hayatımızda yürümezse biter,mantığıyla yaklaşıyoruz buda ilk fırtınada evlilikleri sallandırıyor maalesef
Abeta için söylemiyorum genel olarak durum bu evlilik müessesesi kutsallığını ne yazık ki kaybetti.Eskiden geliniyle anlaşamayan büyükler bile oğlum eşinle iyi ol ,yuvanda mutlu ol biz başka bişey istemeyiz mantığıyle yaklaşıyordu şuan adeta hakimiyet kavgası ,kimse kimsenin malı değil ..
Kaçan kovalanır diyorlar kovalıyoruz kaçıyorlar,olmaz öyle şey ilgi göster diyorlar ilgi gösteriyoruz ilgiden sıkıldı oluyor ,ne yapılacak nasıl bir yol izlenecek bilmiyorum ama şu boşanmaların bir yaptırımı olmalı hemde çok ağır..
Ben anneme kızardım Babamı çok pohpofluyorsun
Şımartma derdim ama bakıyorumki herkes aynı
Belki cahilim , belki ilerde bu yazdıklarımın ne kadar komik olduğunu düşünecem
Ama ben sizin gibi bir erkeğe davranırsam , boğulurum o evlilikten
Birde şu var peki neden hep altan alan taraf kadın olmalı
Neden hep erkek baskın olmalı?
kurabiye, ne asude ne ben ne de rouges'in söylediklerinde saygının tek taraflı olacağı anlamı var.
elbette saygı karşılıklı olacak..
mesela ne kadar zeki olursa olsun bir kadın zekasına değil güzelliğine vs iltifat duymak ister:)) haksız mıyım? bu nasıl bir kadın fıtratıysa, erkeğin de kendisine hayran olunmasını istemesi onun fıtratıdır.. evlilikte bu dengelerin korunması gerekir..
zaman zaman kadın nazlanacak, şımaracak.. zaman zaman da erkek "sen aslansın, kaplansın" diye pohpohlanacak.. (sadece örnek için yazdım)
kurabiye, ne asude ne ben ne de rouges'in söylediklerinde saygının tek taraflı olacağı anlamı var.
elbette saygı karşılıklı olacak..
mesela ne kadar zeki olursa olsun bir kadın zekasına değil güzelliğine vs iltifat duymak ister:)) haksız mıyım? bu nasıl bir kadın fıtratıysa, erkeğin de kendisine hayran olunmasını istemesi onun fıtratıdır.. evlilikte bu dengelerin korunması gerekir..
zaman zaman kadın nazlanacak, şımaracak.. zaman zaman da erkek "sen aslansın, kaplansın" diye pohpohlanacak.. (sadece örnek için yazdım)
Ben zaten konu sahibinin yaptıklarını onaylamıyorum , o zaten en başta yanlış yapmış
Yani bu duruma gelmelerin sebebi kendisi..
Burcucum teşekkürler , en güzel örnek seninki olmuş
Her iki taraf birlerine saygı göstersin ama bu asla tek taraflı olmasın
herşeyi çeken kadın olmasın , erkekde taşın altına elini koysun
İşte bir egemenlik savaşı var oğul - koca üzerinde ,burda erkeğin pasifliğinden kaynaklanıyor iki tarafada çizgiyi koyamıyor kim baskın çıkarsa hopp diğer tarafa ,böyle bir evlilik olmaz erkek çizgiyi koyacak ,(kadında aynı şekilde )kadın bilecekki eşi bazı konularda hassas ,kadında daha dikkatli olacak ,sonuçta erkekleri aile emanet şekilde büyütmüyor ve hiçbir zamanda bir erkek ailesinden vazgeçmiyor geçmiş gibi yapsada bu çok geçiçi bir süre ,asude 'nin bazı tespitleri doğru saygı ve insanların hassas oldukları şeylerde ölçüyü bilmek lazım buda bir saygıdır.
Son zamanlarda vardığım kanaat biz evlilik yürütmeyi bilmiyoruz ,hep alternatifler var hayatımızda yürümezse biter,mantığıyla yaklaşıyoruz buda ilk fırtınada evlilikleri sallandırıyor maalesef
Abeta için söylemiyorum genel olarak durum bu evlilik müessesesi kutsallığını ne yazık ki kaybetti.Eskiden geliniyle anlaşamayan büyükler bile oğlum eşinle iyi ol ,yuvanda mutlu ol biz başka bişey istemeyiz mantığıyle yaklaşıyordu şuan adeta hakimiyet kavgası ,kimse kimsenin malı değil ..
Kaçan kovalanır diyorlar kovalıyoruz kaçıyorlar,olmaz öyle şey ilgi göster diyorlar ilgi gösteriyoruz ilgiden sıkıldı oluyor ,ne yapılacak nasıl bir yol izlenecek bilmiyorum ama şu boşanmaların bir yaptırımı olmalı hemde çok ağır..
konu zaten baştan sona çelişkiler silsilesi.
3 aylık bir evlilik.
sebebi belli olmayan (en azından bize açıklanmayan) 180 derecelik bir dönüş.
1 gün önce haftaya yapılacak gezinin planları yapılırken, 1 gün sonra terkediş, 0(sıfır) açıklama.
3 ayda bu evlilik nasıl ve neden bu hale geldi?
en ufak tartışmada (ki aslında bu konuda tartışma da yok) neden boşanma yolu seçiliyor?
eşin abisi ve kız arkadaşının konuyla ilgisi ne?
neden ve hangi hakla kayın küfür edebiliyor geline ve eş buna neden sessiz kalıyor?
nasıl iftiralar atılıyor geline, neden kimse bu konuda bir açıklama yapmıyor?
sonra bu nasıl bir evlilik ki erkek tarafı evliliği bitirebiliyor.
elinden alınmak ne demek?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?