Acuna hak vermemek olmaz.
Evlisiniz çocuğunuz var ve çalışmak zorundasınız.
Zorundasınız diyorum çünkü bebeşime daha iyi bir gelecek hazırlamak için.
Ama geleceğini garanti altına almak isterken bu günlerin tadını beraber çıkaramıyoruz. İlk diş çıkarışında ilk adımlarında benden uzaktaydı.
Sabah onu bırakıp işe gelmek akşamları hasretle bana sarılması inanın içimi çok burkuyo.
Maddi imkanlarım çok iyi olsaydı yarına güvenle bakabilseydim çalışmazdım.
Haa çocuğumun dışında başka bir sıkıntım yok. Ev işiymiş, yemekmiş bunlar hava civa. Ama anne olunca çalışmak çok zorr.
ben böyle düşünmüyorum nedense.:uhm:yani belki benimdir anormal olan bilmiyorumbenneyaptımki..yanımda diş çıkarmayışına,adım atamayışına üzülmek yerine;dişini çıkarabildiği,yürüyebildiği için seviniyordum gördüğüm zaman.yada tüm gün ondan uzak olduğuma üzülmektense;akşamları oğlumu gördüğümde,sağsalim eve dönebildiğim ve onu bıraktığım gibi bulabildiğim için şükrediyorum.
sakın yanlış anlama,laf sokmak falan değil niyetim.ama bence biraz bardağın dolu tarafınıda görmeliyiz.öyle veya böyle şartlar çalışmamızı gerektiriyorsa(maddi veya manevi nedenlerde) işin güzelliklerini görmeye çalışmalıyız.
ben böyle düşünmüyorum nedense.:uhm:yani belki benimdir anormal olan bilmiyorumbenneyaptımki..yanımda diş çıkarmayışına,adım atamayışına üzülmek yerine;dişini çıkarabildiği,yürüyebildiği için seviniyordum gördüğüm zaman.yada tüm gün ondan uzak olduğuma üzülmektense;akşamları oğlumu gördüğümde,sağsalim eve dönebildiğim ve onu bıraktığım gibi bulabildiğim için şükrediyorum.
sakın yanlış anlama,laf sokmak falan değil niyetim.ama bence biraz bardağın dolu tarafınıda görmeliyiz.öyle veya böyle şartlar çalışmamızı gerektiriyorsa(maddi veya manevi nedenlerde) işin güzelliklerini görmeye çalışmalıyız.
Burada çocuğunun yürüdüğünü görüp de sevinmeyen kimse olduğunu zannetmiyorum kro. Eminim ki tanık olsa da olmasa da haberdar olduğunda memnun olmuştur. Biz biraz içimizi döküyoruz. Elbette bardağın dolu tarafını gördüğümüz için hepimiz hala çalışma hayatındayız. Ama bugün bu adamın söylediklerinden yola çıkıp biraz da boş tarafından bakıp dertleşelim dedik.
Yoksa burdaki herkes hem çalışıp, hem yemeğini yapan hem de çocuğuna aslanlar gibi annelik yapan hatunlar.
Bi arkadaşım daha var kro sen bir örneksin. Öğretmen annesi olan çocuğa. Bir de o örnek. O Makine mühendisi. Benimle yaşıt. Ama annesi evde olmadığı için ona hala kırgın. Kendisi de çalışıyor, hırslı akıllı bir kız. Ama çocuk sahibi olmak istemiyor. Niye diyorum?
Ben eğer annem gibi çocuk büyüteceksem, herşeyine tanık olmayacaksam o zaman çocuk sahibi olmak istemiyorum. Çocuğum olursa asla çalışmayacağım. Ama şu anda çalışıyorum. O yüzden olmaz' diyor.
Bu da bir örnek...
İlerde bizim çocuğumuzun ne diyeceğini bilmiyoruz ki?
Belki senin söylediğini söyleyecekler
Belki onun söylediğini
Sen ne kadar iyi bir anne olduğunu iddia edersen et.
Bunu zaman gösterecek.
çok sevgili vede aynı zamanda ukela anlayışı kıt krdi hanımŞeniz
ben kimse sevinmiyo bi ben seviniyorummu dedim:mymeka:tabiri caizse "tecavüz kaçınılmassa zevk almasını bilcen" hesabı madem çalışmak zorundayız o zaman kaçırdıklarımıza üzüleceğimize sevinilecek şeyleri görmeliyiz demek istedim...:1closedeyes:
ayrıca çok doğru söylüyosun,ilerde çocuklarımız ne der bilemeyiz.belkide çocuğu için işi bırakan anneye çocuğu ilerde;"bırakmasaydın anne.daha rahat büyürdüm belkide.istediklerimi daha rahat alırdınız.
çalışmadında ne oldu.bana iyi bi örnekmi oldun,bütün gün evde zaman öldüren bi kadın oldun" da diyebilir.(terside mümkün tabi)
yani şekerim bu işler hiç belli olmaz hakkatende.
ben yaradana sığınıp, elimden geleni yapıp mümkünse çalışan anne olma taraftarıyım:dilcikar:
(itinayla muhalefete turp sıkılırtatlicadiarzu)
Benim anlamadığım da şu neden çalışan kadının karşılığı 'evde zaman öldüren' kadın oluyor? Ha çalışmayan kadın 11'de uyanıp, alışverişe çıkan, evi ile eşi ile ilgilenmeyen hayatını öldüren kadın demek değildir ki her zaman. formları başından beri okursan benim taraftar olduğum kadının çalışması ama part time çalışması ya da daha esnek çalışması hususu.
Ben de çalışan kadınım ben de mümkünse hep çalışan kadın olmak isterim. Ama burda 'çalışma' fiilini tartışıyoruz ama ısrarla rijit örneklere sığınıyorsunuz kronick anım.
Fiziki şartların yıpratmadığı, kadının kadın olarak kaldığı, daha az yıpratan işler olsa özlemimizi dile getirip, şartlara hep beraber iç geçirip işimize kaldığımız yerden devam ediyoruz
Bu arada yine bi kötü haber:
Prof. Dr. Bingür Sönmez, son yıllarda kadınlarda kadınlarda kalp krizinin erkekler kadar arttığını söyledi. Bunun sebebinin, stres, kadınların erkek gibi fiziki koşullarda yaşaması ve kadınlık hormonlarını kullanmaması olduğunu söyledi. Kadınlar erkek gibi çalışıyor, sigara içiyor, stresli ortamda bulunuyor, doğurmuyor ve emzirmiyor. Kadını en çok koruyan östrojen hormonunu artık kullanmıyor. Lütfen kadınlar biraz kadın gibi yaşayın, stresli işlerden uzak durun ve bu hormonunuzu kullanın diyor.
Doğa da kadının bu şekilde çalışmasını istemiyor kardeşim.
Ben bingür hocayı ve acun'u arkama aldım ya artık sırtım yere gelmez:dance:
öncelikle acunun fikrine dolayısyla da bu minvaldeki yorumlara katılmıyorum.
çalışmak değil. kadın olmak zor.
zira bize öğretilen; kadın iyi anne ,iyi eş ,iyi evkadını ,iyi aşçı olacak .
bu iyilerden biri orta olursa vay haline...
çalışan kadını ,esas yıpratan strese sokan o görevlerinden birin de ya da bikaçın da ortalamayı düşürmesidir.
evlılıkte erkeğin en fazla 2 rolu varken kadın da rol enflasyonu yaşanır.
aynı anda o kadar çok sey olmak zorundadır kı kadın.
bızı yıparatan üstlendiğimiz rollerdeki
beklentinin yükseklıgıdir
oysa ev bıraz pıs olabılır .dagınıkta kalabılır.gerekirse yardımcı alınır
bunda bıle yarıs halındeyız. hayatı bız zorlastırıyoruz
oturup 2 saat sarma saracagıma kosedekı ev yemekleri yapan yerden alır.
o ıkı saatı cocuguma ayırırm.
iş hayatının yıpratmasına gelınce
elbette yıpratıcak hıc bısey zahmetsız degıl.benim cevremdekı ev kadınlarının cogu depresıf ve hiç birisi halınden memnun değil.hiç olmazsa bız çalısırken gunluk skıntıları zıhın arkası yapabılıyoruz.eşlerle ılgılı daha az senaryolar üretiyoruz cunku dusunecek ve ugarasacak bı ısmız var
insanın öncelikle de kadının; bana para ver kelımesını dillendirmeden, hayatını idame ettırecegı parayı kazanması bi insanın en buyuk onur mücadelesidir
bu ugurda gerekırse yıpranırım
Ben çalışan bir kadın değilim,35 yıllık hayatım boyunca da bir gün bile çalışmışlığım yok,liseden sonra okuyup meslek edinmedim,bir kadın meslek sahibi olmuşsa çalışmalı,ev,eş çocuk ve iş arasındaki dengeyi bulmak eminim çok zordur,illaki bir taraftan bir taraf aksar ve kadın elinde olmasa da yıpranır,çevremde örnekleri var,çalıştığı için çocuğunu annesine,kayınvalidesine bırakan tanıdıklarım var,çocuklar anneanneye anne demeye başlıyor bir süre sonra ve malesef anne ile çocuk arasında diyalog kopukluğu yaşanıyor,mesela kızımın sınıf arkadaşı var,bu karne tatilinde kızıma msnde aynen şu cümleyi kurdu:-Yağmur ne kadar şanslısın çünkü annen evde ben bütün gün evde yalnızım keşke okul açılsa ve bu yalnızlığım sona erse.
Bu laf bir anne olarak bana çok dokundu inanın,yani evet kadın mesleğini yapmalı ve kendi için çocuğu için daha iyi yaşam şartları sağlamak adına çalışmalı ama hep bir taraflardan ödün vermek zorunda,eş ilgi bekler ilgilenmezseniz uzaklaşır o yüzden mutlaka eşle ilgilenir kadınlar,yemek ve diğer işler zaten biz kadınların eline baktığı için mecburiyetten yapılır ama bizden fazla birşey beklemeyen çocuklar elimizde olmasa da hep geri plana atılır,yani ihale çocuğa kalır.
Çalışan kadınlar bu durumu dengelemeye çalışsa da herşeye yetişmek mümkün olmaz zaman zaman.
Siz çalışan kadınların işi bizlerden çok daha zor:1no2:
Ama şunu da belirtmezsem içim şişer ben altın gününe katılmam arada çaya giderim arkadaşlara(Krdi hanım yaflum):mymeka:boş zamanlarımı kendimi geliştirmeyle ve araştırıp öğrenmeyle geçiririm:dilcikarmune=kultür)