İyi geceler
Benim Mart ayında hiç ummadığım bir anda başlayan bir ilişkim vardı. Eski konularımı hatırlayanlar bilir. Çok kötü bir evlilik sonrası boşandım ve atanmıştım. Kendime yeni bir hayat kurmuştum. 2020 yılından bu yana hayatıma kimseyi almadım. Arkadaşımın sevgilisi diyor ki benim bir arkadaşım var Papatya ile tanıştırsak mı , çok iyi bir adam. Arkadaşım da Papatya hayatta kabul etmez diyor. Hatta bana söylememiş kabul etmem diye 1 hafta boyunca. Sonra bir anda laf arasında söyledi kanka A ‘ nın bir arkadaşı varmış , ama ben Papatya kabul etmez dedim diyor. Kabul ettiğimi söyle tanıştırsın dedim, bir anda içimden öyle geldi. Daha adamın kim olduğunu mesleğini bile söylemedim dedi, önemi yok kabul ediyorum dedim . A ise çoktan adama söylemiş. Nasıl olur ki uzak mesafe demiş ama kız sorun etmezse konuşalım bi demiş. Aslında mesaj atmayacaktım da fotoğrafını görünce bu kızla tanışman lazım, sanki yıllardır tanıyor hissi verdi bana fotoğrafın dedi. Bu arada kendisi de boşanmış bir tane oğlu var annesinde kalıyor , evliliğin kadından dolayı bittiğini ve birbirlerine uygun olmadıklarını anlatmıştı bana . Yalan olduğunu şimdi anlayabiliyorum :) neyse yıllardır tanıyormuş gibi Aynı his bende de oldu , yani sanki yıllardır tanıdığım bir insanla sohbet ediyormuş gibiydi. Sabahlara kadar sohbet ediyorduk , 2 saatlik uykularla işe gidiyorduk. Her gün görüntülü ve sesli konuşuyorduk. Sonra 2 ay böyle konuştuk, yüz yüze görüştük. İlk buluşmaya çiçek yaptırıp gelmiş. Yüz yüze görüşmeden önce iki tane çiçek kopartmıştı bana resimlerini atmıştı , çok hoşuma gitmişti. Onları kurutup defterin arasında getirmiş, tarihlerini de atmış , adımı yazmıştı deftere de. Yüzünü görünce o kadar tanıdık geldi ki bana. Papatya dedi ; “ eğer sende benimle aynı fikirdeysen ben seninle devam etmek istiyorum, sen bensin ya, seni yıllardır tanıyorum sanki , birbirimizi unutup yeniden karşılaşmışız ve seninle bir geçmişimiz var gibi … sen çok üzülmüşsün evet ama ben seni üzmeyeceğim, bu klişe bir söz ama zamanla sende bunu anlayacaksın, benim nasıl bir adam olduğumu göreceksin. “dedi. Bizim ilişkimiz devam etti. 6 ay boyunca. Bu arada biz aynı bakanlığa bağlıyız , ama mevki olarak o benden üst . Ama asla egosu yoktu. Bana kendimi prenses gibi hissettiriyordu. Diyordum ki ya ilk defa şans yüzüme güldü be… Ama ilk zamanlardaki olan telefon sıklığı azalmıştı. Bu durumu dile getirdiğimde de kafam dolu kafam almıyor telefonu diyordu . Bir gün onun nöbetçi olduğu haftaydı, saatlerce yazmıyordu. Normalde hiç sorun etmem böyle şeyleri bu arada ama uyanık olduğunu bildiğim için içime bir his gelmişti. Nöbet için arıyorlar papatya ne demek istiyorsun sen bana filan diyordu. Sonra bende dedim ki nöbet için kesintisiz 1 saattir mi konuşuyorsun hayır 5 dakikadır dedi , arayıp kapatıyorlar dedi. Şu an telefondayım dedi. Ben ondan böyle bir şey istemediğim halde bana ekran görüntüsü atmış ama bir detay fark ettim. Bana 5 dakikadır telefonda olduğunu söylediği halde attığı ekran görüntüsünden 1 dakika 40
Saniye mi ne yazıyordu net hatırlamıyorum.
Yani bu bence şu anlama geliyordu. O kişinin adını rehberde değiştirdi , ama iPhonelarda telefonu kapatıp yeniden aramadan kişinin adı değişmiyor . Muhtemelen o kişiyi işle alakalı bir isimle kaydedip yeniden aradı . Tabiki ben bunu fark ettiğimi ona söylemedim. Gözlemlemeye Devam edeyim dedim. 2. Görüşmemizde dışarıdan geldik kalacağımız eve doğru bu bir anda gitti bayağı uzağa ama görmüyorum . Mesaj attım neredesin apartmanın kapısının önünde bekliyorum, diye . Ali Abi aradı da dedi . Ee yukarıda diye konuşmuyorsun Dedim. İki kere aramış hemen döneyim dedim , bizi görmüş akşam gelin kız arkadaşınla dedi bana dedi. Sonra benim yüzüm düştü, inandırıcı gelmedi. Arabanın olduğu yere gitti efendim Abi , tamam kız arkadaşıma söylerim, kabul ederse geliriz akşam dedi . Ali abisi niye ikinci kez arasın yeni kapattığı halde
geçmiş evliliğimden yediğim kazıklardan mı yoksa paranoya olduğum için mi böyleyim bilmiyorum . Ben şüphelenmeyeyim diye telefonla konuşuyormuş gibi yaptığını düşünüyorum. Telefonunu rafa kaldırdı bir ara yüzü aşağıya dönüktü telefonun . Ama gece boyu yanındaydı . Belki bildirimlerde sessizde olabilir tabiki … Tabi ben gözlemlemeye devam ediyorum, net bir açık versin diye . Ağustos ayında yine görüştük. Arabanın ayna bölümüne gül koymuş, Gül üstüme düştü açınca. O kadar alışık değildim ki bu duruma o gülü saatlerce sevdim… İkinci görüşmemiz de birlikte olmuştuk bu arada ondan sonra da her şey güzel devam etti . Bağlantı kurmanıza yardımcı olur diye verdim bu detayı. 3. Yani son görüşmemizde yine birlikte olduk, 1 gün kalabildik beraber. Beni çok sevdiğini ve iyiki tanıştığımızı ve karşılaşmamızın asla tesadüf olmadığını söylüyordu .Depremde kaybettiği arkadaşı için ağladı yanımda , bir erkeğin ağlaması bana nedense masum gelmiştir hep. Sonra benim kuzenimle tatil planım vardı , iki il değiştirdik kuzenimle. Mesaj sıklığı azalmaya başladı, akşam 19.00,21.00 veya 22.00 den sonra ortadan kayboluyor ve ertesi gün hiç bir şey olmamış Gibi günaydın balım , gülüm nasılsın gibi mesajlar atıyordu ama bunlar 5-6 mesajla sınırlıydı. Bende bakalım nerede patlak verecek diye bekledim. Telefonla arama zaten yoktu. En son buluştuğumuz gün aramıştı beni .
- 6 ay boyunca bir kere tartıştık bu arada onu özet geçmek istiyorum, olaylarla bağlantısını kurabilin diye . Benim kırmızı bir elbisem vardı, kısa kollu önü kapalı kısa bir elbise . konu oradan açıldı sen neredeyse o elbiseyi bulunduğun ilde bile giymeyi normal karşılayacaksın, konsomatris giymez o elbiseyi, aslında daha fazlasını söylemeye müsait bir kafa yapım var ama tutuyorum kendimi. Ben mağarama döneyim , ben o elbiseyi giy desem giyeceksin, senin kendine yakışır bir duruşun yok mu , insan güdemem ben bu yaştan sonra, benim memleketimde giyemezsin yanımda o elbiseyi dedi , ki bu arada giyeceğim de dememiştim ki diyebilirim de yani bu saatten sonra kimseyi karıştırmam kendime filan gibi sözler söyledi.
İkincisi de ben yakın arkadaşımı kanserden kaybettim, birbirimize midye sözümüz vardı. Mezarına götürdüm midyeyi ve o gün çok üzgündüm . Erkek arkadaşımı aramak istedim ve açmadı telefonumu . Konuşasım olunca arıyorum , niye bu konuda üstüme geliyorsun vs şeklinde şeyler söyledi. Ona en ihtiyacım olduğu zamanda beni yalnız bıraktı. En son patlak veren de bu oldu . 16.50 de bana mesaj atıyor ertesi gün 12.30 a kadar yok ortada . Bende hiç niye yazmadın da demedim , kafama koymuştum bitirmeyi. Ertesi gün mesaj atmış ne yapıyorsun canım, dün arkadaşım Y…. Geldi aniden kampa gittik, şebeke çekmiyordu yazamadım diye . Bende dedim ki eşyalarımı topluyorum , uygun olduğum bir zamanda bir konuşalım seninle . Olur konuşalım dedi . Aradım açmadı . 1 buçuk saat sonra mesaj atmış Y…. Yanımda . Müsait olunca arayayım olur mu ? Olur dedim. Bu arada aramak istememin nedeni telefonda bitirecektim şunu yaptın bunu yaptın demek değil. Aradan 5 saat geçti ses yok. Mesaj geldi ne yapıyorsun diye . Oturuyorum sen ne yapıyorsun dedim. Bende oturuyorum tadım tuzum yok yazmış. Ankarada mısın sen şu an yazmış , daha hangi şehirde olduğumu bilmiyor :) Yarın geçeceğim Ankara’ya, ne oldu neyin var yazdım . Sıkıntılı ya yazmış , bende onu soruyorum işte dedim. Cevap vermedi . Ertesi gün hikayemi beğenmiş . 4 gün boyunca ne mesaj ne arama gelmedi. Bende yazmadım , aramadım da. Sonra tak etti bana şu mesajı attım ; “ 6 ay iyi kötü bir şeyler paylaştık . Seninle en son konuşmak istememin nedeni de buydu. Benimle telefonda konuşup bitirmeni isterdim. Ama buna bile tenezzül etmedin. Bana neyin ne olduğunu da gösterdin. Gerçekten bunların hiç birine gerek yoktu. Ayıp ettin. Senin tenezzül etmediğin şeyi ben yapıyorum. Bitti. “ 10 dakika sonra gelen mesaj ise şu ; “ İyi akşamlar papatya , haklısın . Sıkıntılarım vardı konuşamadık” . Büyük bir aşkım ve sevgim yoktu alışmıştım ve normal düzeyde seviyordum , ilk defa mutlu olacağıma inanmıştım. İsterdim ki düzgün başlayan her şey düzgün bitsin ; Papatya seni istemiyorum , bitti dese inanın üzülmezdim . Ama buna bile layık görülmedim. Daha önce kandırılmıştım ama hiç bu kadar kaliteli kandırılmamıştım. Madalyasını takmak lazım
aşk ve güven defteri benim için kapandı artık . Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim, iyiki varsınız