5 yıllık evlilik,32 yaş,çelişkiler

Üzücü bir durum, ama bu bir anda olmadı değil mi? Yani eşiniz bu durumu muhtemelen biliyordu ve sizinle evlendi, geçti. Henüz siz evlenmeden konuşulması, istişare edilmesi gerekirdi, eşiniz gerçekten sizi de düşünebiliyor olsaydı "Benim böyle bir durumum var, aseksüelim (Ya da artık neyse) bununla yapabilir misin?" diye kendini izah edebilmeliydi. Sorundan görülmeyeceğine güvendi, alışacağınızı düşündü muhtemelen, şimdi onun vicdanını yapıyordur.

Cinsellik evlilikte önemli ve bu size yapılan bir haksızlık. İlk günden beri diyorsunuz, evlenmeden söylemeliydi size, sizi bu ikileme alıştırmak, vicdanınıza basarak, gizleyip sürüklemek yerine... Esas sevgi bu olurdu bence.
Eskiden böyle olmadığını söylüyor.
Nisanliyken falan bi gariplik olduğunu sezdim sezmedim değil aslında işaretler gördüm.
Ama bi şekilde evlenince rahatca yasicaz bunları deyip görmezden gelmeyi tercih ettim.
Ama evet diyorum ki şöyle iyi biri böyle iyi biri vs.
Ama cidden iyi biri de bana bunları bunca sene yaşatır mıydı değil mi ?
Benim buna benzer bi sorunum olsaydı onu özgür bırakırdım hiçbir şey yokmuş gibi davranmazdım sanıyorum.
 
32 yaş 4.5 yıllık evlilik seks yerinde olmazsa olmazi bense sefkat ariyorum.Bilmiorum ama seks bir yere kadar bence.Bu sabah başımı göğsüne yasladım saçımı oksamasını istedim.Duygusal donemimdeyim adam elimi aşağılara çekti.Onunda şefkati bu bağırdım çağırdım.Esinden bu yüzden vazgeçme evet seks önemli ama merhamet,sevgide aranan şeyler.Tedaviye ikna edin tekrar
Evet sizi çok iyi anlıyorum.Bazen bu şefkat bana da çok iyi geliyor iyi gelmese sürdürmezdim sanırım bunca sene.
Ama sadece sefkatte olmuyor sadece sekste olmuyor ortasını bulmak lazım gibi sanki.
 
ne yazik ki ulkemizin cinsel bastirilmisligina kurban gitmissiniz.
esinizin aseksuel oldugunu falan dusunmuyorum, sadece madonna/whore iste siz madonnasiniz, o seks cok kotu kaka igrenc bir sey olarak kafasina kazindigi icin bunu sadece fahiselere yapabilir. size kiyamiyor(!) bilincaltinda.

bu toplumsal “sevisen kiz fahisedir” algisi esinizde bir bozukluga yol actigi gibi, siz ve esiniz de sanirim evlilik oncesi cinsellik yasamadiginiz icin (yanlisim varsa duzeltin) siz de bu durumdan evlenmeden once haberdar olmadiniz. ayni toplumsal baski 2.soruna yol acti. halbuki evlilik oncesi cinsellik dogal karsilansaydi siz bu durumu gorup imza atmadan once karar verebilecektiniz, hatta esinizin hic boyle bir sorunu olmayacakti.

bir de konu sahibi burda yazan birkac akli basinda kisi haric kimseyi cok ciddiye almayin nacizane fikrim, cunku burda gercekten cok sok olarak okudugum bir sey var. evlilikten once asla cinsel bir hayati olmayip cinsellik yasayanlari ahlaksiz goren kitle evlilikten sonra “aaa sekerim cinsellik cok onemli biz haftada yuz kere” diye akil veriyor. bu bana cok garip geliyor. yani e bok gibi biseydi hani yapani yerin dibine sokuyodunuz simdi imza atinca kaplan mi oldunuz anlamadim ki.

bence konu sahibi siz bir psikologa danisin ve imkaniniz varsa yalniz kalip kendinizi, hayatinizda ne istediginizi dinleyin.
 
Aslında son zamanlarda ben de bunu düşünmeye başladım.
Ya yalnız yaşarım ya da sevdiğim bi arkadaşımla evi paylaşırım düşüncesindeyim.
Son 5 aydır hiç yok.
Onun öncesinde de çok nadir oluyordu ayda 1 kez gibi.
Bi dönem çok yoğun olduğu dönemlerde oldu haftada 1 gibi.
Ama şimdi şöyle geçmişe dönüp baktığımda hiçbir zaman benim istediğim gibi olmamış hep bi zorlama hep bi görev bilinci gibi olmuş.
Ya karımı çok arzuladım çok istedim durumu olmamış sanki en azından bana hissettirilen bu oldu hep.
Aslında kaliteli tatmin edici bir birliktelik yaşanıyorsa süreler normal gibi. Şimdi hafta bilmem kaç kere yapanlar gelir ama kadınların çoğu orgazmın ne olduğundan bihaber. Sıklığından çok nitelik önemli.
 
ne yazik ki ulkemizin cinsel bastirilmisligina kurban gitmissiniz.
esinizin aseksuel oldugunu falan dusunmuyorum, sadece madonna/whore iste siz madonnasiniz, o seks cok kotu kaka igrenc bir sey olarak kafasina kazindigi icin bunu sadece fahiselere yapabilir. size kiyamiyor(!) bilincaltinda.

bu toplumsal “sevisen kiz fahisedir” algisi esinizde bir bozukluga yol actigi gibi, siz ve esiniz de sanirim evlilik oncesi cinsellik yasamadiginiz icin (yanlisim varsa duzeltin) siz de bu durumdan evlenmeden once haberdar olmadiniz. ayni toplumsal baski 2.soruna yol acti. halbuki evlilik oncesi cinsellik dogal karsilansaydi siz bu durumu gorup imza atmadan once karar verebilecektiniz, hatta esinizin hic boyle bir sorunu olmayacakti.

bir de konu sahibi burda yazan birkac akli basinda kisi haric kimseyi cok ciddiye almayin nacizane fikrim, cunku burda gercekten cok sok olarak okudugum bir sey var. evlilikten once asla cinsel bir hayati olmayip cinsellik yasayanlari ahlaksiz goren kitle evlilikten sonra “aaa sekerim cinsellik cok onemli biz haftada yuz kere” diye akil veriyor. bu bana cok garip geliyor. yani e bok gibi biseydi hani yapani yerin dibine sokuyodunuz simdi imza atinca kaplan mi oldunuz anlamadim ki.

bence konu sahibi siz bir psikologa danisin ve imkaniniz varsa yalniz kalip kendinizi, hayatinizda ne istediginizi dinleyin.
Sevgiliyken cinsellik yaşadık aslında ve de çok güzeldi. Zaten her şey yolunda diye evlenmeyi istedim nişanlandıktan aileler içine girdikten sonra değişti.
Terapist de aynı şeyi söylemişti .
Nisanlaninca benden uzak durdu hep bi bahaneyle evlenince rahat edicez duzelicek dedim daha beter oldu.
Aslında o zaman nişanı atmak lazımdı hissettiklerimde haklıymışım.
Başka da bir problem yaşamayınca boşanmak ertelediğim bir şey oldu hep ama zamam alıp gidiyor yaşlanıyoruz bir şeyler yapmam lazım.
 
Cinsel yaşam sadece seksten ibaret değil ki!
Ateşli bir öpücük, oynaşmalar, dışarıda fısıldaşmalar, bir kıfayetin içinde ne kadar çekici göründüğünüzü dile getirmesi hatta bunu apaçık hissettirmesi, arzulu sarılmalar falan filan.
Yani bir bakıma bunlar seksten çok daha önemli, iki ayrı beden ve arzulanan kişi olduğunu hissetmek bunlara bağlıdır.
Öbür türlü vallahi billahi kankamla eve çıkarım, bin kat daha iyi.
İyi size göre kanka olsun eşiniz. Bana göre olmazsa olmaz değil. Ateşli bir opucukten,oynasmadan daha önemli şeyler var bence
 
Aslında kaliteli tatmin edici bir birliktelik yaşanıyorsa süreler normal gibi. Şimdi hafta bilmem kaç kere yapanlar gelir ama kadınların çoğu orgazmın ne olduğundan bihaber. Sıklığından çok nitelik önemli.
Aslında ben de zamanına çok takilmadim hiç.
Hep nasıl hissediyorum bunu sorguladım.
Gerçekten arzulanan istenilen bi kadın olmak istedim eşi tarafından.
Ama ilişkiyi başlatma sürdürme vs.durumları gozundeki o istek arzu ya artık nasıl anlatılırsa bu onu gorememek üzdü hep beni.
 
Öncelikle geçmiş olsun sizin ve eşiniz adına üzüldüm. Karakter olarak düzgün insanlarsiniz belli ki. Özel hayatınızda bazı şeyler istediğiniz gibi olmayınca illa bir yerden patlak verir.
Bir arkadaşım var, dışardan mutlu ve uyumlu bir evliliği varmış gibi gözüken maddi olarak hiçbir sıkıntısı olmayan ve hatta eşi tarafindan da çok sevilen bı kadın.
Gel zaman git zaman dertlestigimiz bir gün bana evliliğinde mutlu olmadığını, aradığı hazzı bulamadığını, eşinin bir kocadan ziyade kaybettiği baba figürü gibi ona sahip çıktığını söylemişti.
Maalesef cinsel hayatta istediği aktiflik olmadığı için o arkadaşım ten uyumunu bir başkasında yakaladı, ve aşık oldu. Bunu bana anlattığında çok üzüldüm çünkü haksız kişi yok ortada. Bir tarafta istekleri karşılanmamış genç ve güzel bir kadın diğer tarafta karısına karşı manen tüm gerekliliği sağladığına inanan sadık bı adam vardı.
Ben üstüme vazife olmadığı için müdahale etmedim elbette. Boşanma sürecine girdiler fakat o sırada kadın hamile olduğunu öğrendi. Evlilik 10 yıl daha devam etti. Ama sonuç: boşandılar.

Ayrılın ya da devam ettirin diyemem.
Ama başkasına aşık olma riski de var. Risk diyorum çünkü bu ask-sehvetten tureyecek ve belki sizi farkli bir yola sokacaktır.

Dilerim eşinizle hallolur herşey.
 
Evet kesinlikle öyle ben de bunu anladım ve kabullendim.
O yüzden eskisi gibi kızıp suçlanıyorum onu sakinim.
Işte tek sorun birbirimize bu konuda uymuyor oluşumuz.
Mesela sizin karşınıza sizin gibi biri çıkarsa mutlu mesut yaşar gidersiniz ama libidosu yüksek biri olursa o çok mutsuz olur.
Ben içinizde kalmaması için eşinizi bir kez daha tedaviye ikna etmenizi isterim. Sonra olursa olur olmazsa nasıl iyi hissedecekseniz öyle yaparsınız
 
Sevgiliyken cinsellik yaşadık aslında ve de çok güzeldi. Zaten her şey yolunda diye evlenmeyi istedim nişanlandıktan aileler içine girdikten sonra değişti.
Terapist de aynı şeyi söylemişti .
Nisanlaninca benden uzak durdu hep bi bahaneyle evlenince rahat edicez duzelicek dedim daha beter oldu.
Aslında o zaman nişanı atmak lazımdı hissettiklerimde haklıymışım.
Başka da bir problem yaşamayınca boşanmak ertelediğim bir şey oldu hep ama zamam alıp gidiyor yaşlanıyoruz bir şeyler yapmam lazım.

demek ki isler ciddiye binince sizi “evimin kadini” moduna soktu kafasinda. gercekten toplum degerleri ne kadar etkili hayatimizda ya, sosyoloji dersinde anlatilabilir durumunuz.

haklisiniz, baska sorunlariniz da olsaydi bosanmak cok daha kolay olurdu. insan bazen beni cok seviyor, benim yanimda oldu batagina dusup karar veremiyor. o guvenli alandan cikmak istemiyor. ama unutmayin siz de onun yaninda oldunuz. siz de onu sevdiniz. bu sevme/sevilme durumunun kafanizi karistirmasina izin vermeyin.

ben sizin yerinizde olsam bir bahane yaratir bir gun dahi olsa bi yere kacar dusunurum, ne istiyorum, ne bekliyorum hayattan? eh iste kor topal yurutup gitmek mi yoksa ayrilip bir risk almak mi? en iyi kendiniz tanirsiniz sizi. 32 yas cocuk istiyorsaniz malesef acele etmeniz gereken bir yas, ama hayati bastan yasayabilecek kadar da genc bir yas.
 
demek ki isler ciddiye binince sizi “evimin kadini” moduna soktu kafasinda. gercekten toplum degerleri ne kadar etkili hayatimizda ya, sosyoloji dersinde anlatilabilir durumunuz.

haklisiniz, baska sorunlariniz da olsaydi bosanmak cok daha kolay olurdu. insan bazen beni cok seviyor, benim yanimda oldu batagina dusup karar veremiyor. o guvenli alandan cikmak istemiyor. ama unutmayin siz de onun yaninda oldunuz. siz de onu sevdiniz. bu sevme/sevilme durumunun kafanizi karistirmasina izin vermeyin.

ben sizin yerinizde olsam bir bahane yaratir bir gun dahi olsa bi yere kacar dusunurum, ne istiyorum, ne bekliyorum hayattan? eh iste kor topal yurutup gitmek mi yoksa ayrilip bir risk almak mi? en iyi kendiniz tanirsiniz sizi. 32 yas cocuk istiyorsaniz malesef acele etmeniz gereken bir yas, ama hayati bastan yasayabilecek kadar da genc bir yas.
Evet yorumlariniz çok doğru ve öğretici oldu bana teşekkür ederim.
Online terapi almaya baslayacagim haftaya bakalım.
Evde de yalnis olacağım bu süreçte eşim gitti zaten evden o da düsünsün bakalım ben de düşüneyim neler olacak.
 
Öncelikle geçmiş olsun sizin ve eşiniz adına üzüldüm. Karakter olarak düzgün insanlarsiniz belli ki. Özel hayatınızda bazı şeyler istediğiniz gibi olmayınca illa bir yerden patlak verir.
Bir arkadaşım var, dışardan mutlu ve uyumlu bir evliliği varmış gibi gözüken maddi olarak hiçbir sıkıntısı olmayan ve hatta eşi tarafindan da çok sevilen bı kadın.
Gel zaman git zaman dertlestigimiz bir gün bana evliliğinde mutlu olmadığını, aradığı hazzı bulamadığını, eşinin bir kocadan ziyade kaybettiği baba figürü gibi ona sahip çıktığını söylemişti.
Maalesef cinsel hayatta istediği aktiflik olmadığı için o arkadaşım ten uyumunu bir başkasında yakaladı, ve aşık oldu. Bunu bana anlattığında çok üzüldüm çünkü haksız kişi yok ortada. Bir tarafta istekleri karşılanmamış genç ve güzel bir kadın diğer tarafta karısına karşı manen tüm gerekliliği sağladığına inanan sadık bı adam vardı.
Ben üstüme vazife olmadığı için müdahale etmedim elbette. Boşanma sürecine girdiler fakat o sırada kadın hamile olduğunu öğrendi. Evlilik 10 yıl daha devam etti. Ama sonuç: boşandılar.

Ayrılın ya da devam ettirin diyemem.
Ama başkasına aşık olma riski de var. Risk diyorum çünkü bu ask-sehvetten tureyecek ve belki sizi farkli bir yola sokacaktır.

Dilerim eşinizle hallolur herşey.
Evet bu da çok üzücü bi hikaye ama kadın eninde sonunda istediği hayatı bulmuş bu acıdan sevindirici.
Ben artık arkadaşlarım kendi aralarında kocadan işte cinselliklerinden bahsederken ağlamaya başladım durum.baya vahim yani.
 
Öncelikle eşinizin gay olmadığından emin misiniz? Tutucu bir ailesi mi var? Belki kendiyle bile yüzleşmeye utanıyor. Çünkü bir akrabamın kayınpederi gay. Yabancı ülkede olmasına rağmen, çevre baskısından evlenmiş.

Bu olasılığı yok sayarsam, eşinizin cinsel isteksizliği kadınlardaki vajinismus gibi bir sağlık problemi değil mi? Erkekler kadınları bekleyemeyince hayırsız oluyor, çok isteyince azgın oluyor. Bu sorunu siz de yaşayabilirdiniz. Eşiniz sırf bu sebeple sizi bıraksa mutlu olur muydunuz? Karşınıza biri çıktı, evlendiniz, sizi aldattı, bu adamı arardınız. Çocuk her şey demek değil bence. Belki ileri de düzelir, bir süre siz de ev arkadaşı gibi yaşayıp bu duruma bir kadın, sevmiyorsanız, ayrılmanız normal ama bu bir sağlık sorunu. Allah kolaylık versin.
 
Ben bekarım ama evlilikte cinsellik bu kadar mi önemli yahu. Iyi bir hayat arkadaşlığı, anlaşabilmek, sevgi bunların hic mi yeri yok. Yatakta işini görüp de sonrasında kadınla ilgilenmeyen iki cümle sohbet edemeyen anlayışsız sevgisiz ne kocalar var.
Bahsettiğimiz cinsellik öyle birşey değil öncelikle sevdiğinizi sevildiğinizi hissettiğiniz sonrasında partnerinize bir kez daha aşık olduğunuz daha da bağlandığınız bir paylaşım. Ayrıca cinsellik yemek içmek gibi bütün canlılarda ortak olan temel bir güdü. Bunlar bir bütünün parçası ve evlilik 4 ayaklı bir masa ise bunun 2 ayağı cinsellik. Eşinizle, arkadaşlarınızla ya da ablanız annenizle aynı şeyleri yapıyorsanız bir anlamı olmuyor maalesef. Ve o güdü sizi her daim yokluyor. Aldatmalar bu yüzden oluyor genelde. O yüzden arka plana atılıp önemsiz görülecek birşey değil.
 
Yaşadığım icin mi bilmiyorum, çok etkilendim konunuzdan.
Bu sendromu ilk kez duydum sizden, birazcik baktım. Tekrar tedavi denemez misiniz? Ve bu psikolojik sorunun tek sonucu sekssizlik mi? Hayatinizda baska bir konuda belli etmiyor mu kendini?
Yani bu soru da nasil sorulur bilmiyorum ama, cinsel iliski olmamasi sevismemek anlamina gelmez. Hic sevişmiyor musunuz? Yıllarca hem esimde erken bosalma hem bende vajinismus vardi, yani rakam vermek istemiyorum ama cok uzun seneler. Baska hic sorunumuz yoktu. Hic iliskiye giremezdim ama deliler gibi saatlerce, haftada 5 gun sevişirdik. Terapist, siz eksikliğini hissetmiyorsunuz demisti :KK70:
 
Ben bekarım ama evlilikte cinsellik bu kadar mi önemli yahu. Iyi bir hayat arkadaşlığı, anlaşabilmek, sevgi bunların hic mi yeri yok. Yatakta işini görüp de sonrasında kadınla ilgilenmeyen iki cümle sohbet edemeyen anlayışsız sevgisiz ne kocalar var.
Işte ben de tam olarak bunları sorguluyorum aslında burada da farklı fikirlerin olmasi cok guzel o nedenle.
Mesela 6 ay boyunca tam sizin gibi düşünüyorum harika bi kocam var diyorum çok mutlu oluyorum o dönem.
Sonra ne oluyorsa bir şey oluyor pat bu evlilik böyle olmaz yürümez diyorum ağlıyorum depresyona giriyorum .
O yüzden çelişkiler diye yazdım başlıkta .
Yani sürekli böyle gel gitlerle çelişkilerle yaşamak epey yorucu açıkçası.
Böyle sorguluyorum düşünüyorum işte .
Tüm hencimslerime de teşekkür ediyorum yorum yaptıkları için.
 
X