• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

2 Milyona ne alınır ? Yeni bir hayat ve sıfırdan başlama fikri...

Her şeyi bırakıp köye yerleşmek mantıklı mı?

  • Evet, mantıklı

    OY: 50 28,2%
  • Hayır, mantıksız

    OY: 127 71,8%

  • Ankete Katılan
    177
Dedelerim çiftçiydi , dayım hala çiftçi. Yazları köyde büyüdüm ben ve hala da babamın arsası ve dedemin evi dolayısıyla sürekli gider gelirim Hayvancılık öyle köye yerleşeyim, kolay hayat hayvan bakarım gibi bir şey değil. Çok zor. Eğer kendine yetecek 1 inek 20 tavuktan falan bahsetmiyor isen inanılmaz zorluklarla karşılaşacaksın. Yem parası , çoban parası, veteriner parası, ilaç parası derken elinden uçup gidecek para. Sütünü ya sattın ya satamadın , 3 lira kazanıp 10 lira harcayacaksın. Hayvan altı temizleme, suluk temizleme, yemleme kim yapacak bu işleri? Tavuk nereye kuzladı, tilki mi yedi fare mi yedi , kayboldu çalındı falan herşey dert. Tarla işi komple karman çorman zaten. Çok zor. Bu şeye benziyor küçük tatlı kafe açayım diye istifa edip batmaya. Ev olsa dene derdim bak, ama eldeki avuçtakini de vereceksin. Dedemler göçtü gitti ama çiftlik duruyor ortak tatil evi gibi ,aynı zamanda dayım kullanıyor ambarı falan. 12 kamera var. Jandarma ile kankalar. İnanılmaz hırsızlık var böyle evlerde. Daha geçen bayram oradaydık , gündüz gözüne 4 tavuğumuzu çalıp arabayla kaçtılar. Köyün içinde bir adamın elektrik direğinden kabloları çalıp, elektriği kesip, 3 ineğini çalmışlar. Gündüz adam tarlada iken. Bunları da düşünmek lazım.
 
Detaylı okumak istemeyenler için, Bu birikimle tarım/hayvancılık yapmak üzere eşimin işinden istifa etmesi, benim işimi bırakmam ve bir köye yerleşmek mantıklı mı ?
_________________________________________________________________________________________________________________________________________

Başlıkta görüleceği üzere çok bir param yok, 2 milyona bir köye yerleşmeyi düşünüyorum. Çünkü mesleğimi sevsem de hayattan bunaldım. Hatta hayvancılık ve tarım yapmayı düşünüyorum. Köy araştırıyorum, hangi köyden bir tarla alsam diye. Geçenlerde anneme bahsettim bana " 2 Milyon ne ki ne yapılır, işi bırakmaya değer mi, bir de eşinin aklına giriyorsun gül gibi işinden istifa ettireceksin adamı.." dedi. Eşim dünden razı çünkü işinden o da memnun değil. Bir kısmıyla bir köye yerleşelim kalan kısmıyla ucuzluk bir iki araba alır ticaret yaparım, şeklinde düşünüyor ama tabi hayvancılık fikrinden habersiz.
İşim başkalarının derdini tasasını üstlenmek, her gün yatarken birinin dosyasını (hayatını) düşünmek, bunu yaparken doğru mu yapıyorum diye düşünmek. Şöyle diyeyim kusurla adam öldüren kişi de müvekkilim dolandırıcılık yapan da mağdur da. Ben savunurum işim bu, kazandığım dosyalarda bile hakimin yerinde olsam en az şu kadar ceza verirdim derim ve bu bende vicdan yükü olur asla kazandım hırsında biri olmadım sadece üzerime düşeni yapıyorum ki bu sıralar bizim işler bile kesat. Nereye kadar başkalarının hayatındaki olayı sırtlayacaksın ki deyip duruyorum.
Hukuken bilgili olduğumu düşünüyorum ama iyi bir avukat olduğumu düşünmüyorum. Dolayısıyla işi bırakıp tarım veya hayvancılık yapayım diyorum. İnternetten köye göçen insanları izliyorum.
Annem köylerin hiç masum olmadığını söylüyor. Hatta çobanlık yapma fikrime aşırı sert çıktı, o kadar okudun çalıştın bunun için mi, köylerde ne kötü insanlar var o dağlarda başına bir kötülük gelir, sen bilmezsin diyor. (Müge Anlı seyircisi)

Evet 2 milyon bu devirde hakikaten çok küçük bir meblağ, hatta o parayla ev almaya kalksan muhtemelen küçük bir daire alırsın onda da istediğin yerde olmaz. İşi bırakma sebebim para değil, babamı kaybettiğimden beri ölümü hatta ölmeyi düşünüyorum. Bir insan doğum gününde mumlara üflerken içinden "umarım tez vakitte kavuşuruz" diye dilekte bulunmaz. Yani hayatın bana bomboş geldiği günlerde doğayla iç içe yaşamanın hayali beni hayatta tutuyor.

Bunları aileme söylemiyorum çünkü iş duygu sömürüsüne dönüşmesin, mantıklı mı değil mi buna karar verecek zihinde değilim. Şuan iş yerinde işlerimi görüşmelerimi bitirdim kapanışı yine bu tarz videolarla yapıyordum ki buraya yazmak aklıma geldi.

Ben gideceğim arkadaşlar belki gittiğim yerde internet de olmaz :) Kediler köpekler tavuklar koyunlar keçilerle sıfırdan bir hayata başlayacağım. Köyde yaşayan arkadaşlar yazarsa sevinirim.

Belki sadece hayal olarak kalır ileride bu sayfaya bakıp hatırlarım, belki de gerçekleştiririm ve buraya bir not bırakırım.
Öncelikle ben hiç garipsemedim fikrinizi onu belirteyim.bende lisans mezunuyum ve şehirde doğup buyumeme rağmen eşimin memleketine gidip geldikçe köy hayatını sevdim kendimi buldum.orda her yaz bahçe ekip ugraisyoruz çocuklarımızda kapıda oynuyor.gelirken şehirdeki evime süt alıp getiriyorum yoğurt yapıyorum .peynirimizi kaymagimizi yjmurtamizin hep köyden getiriyoruz.ben doğada uğraşmak insnai çok rahatlatıyor.kafa dinlemeye birebir.ama düzeninizi kuracaksınız.once k evinizi yaptırıp.ugracak kapı önünde bahçe yapacak arsaniz olucak.duzeniniz güzel olursa çok rahat edersiniz.simdi köylere bile kalorifer takılıyor şehirden sıcak
 
Dedelerim çiftçiydi , dayım hala çiftçi. Yazları köyde büyüdüm ben ve hala da babamın arsası ve dedemin evi dolayısıyla sürekli gider gelirim Hayvancılık öyle köye yerleşeyim, kolay hayat hayvan bakarım gibi bir şey değil. Çok zor. Eğer kendine yetecek 1 inek 20 tavuktan falan bahsetmiyor isen inanılmaz zorluklarla karşılaşacaksın. Yem parası , çoban parası, veteriner parası, ilaç parası derken elinden uçup gidecek para. Sütünü ya sattın ya satamadın , 3 lira kazanıp 10 lira harcayacaksın. Hayvan altı temizleme, suluk temizleme, yemleme kim yapacak bu işleri? Tavuk nereye kuzladı, tilki mi yedi fare mi yedi , kayboldu çalındı falan herşey dert. Tarla işi komple karman çorman zaten. Çok zor. Bu şeye benziyor küçük tatlı kafe açayım diye istifa edip batmaya. Ev olsa dene derdim bak, ama eldeki avuçtakini de vereceksin. Dedemler göçtü gitti ama çiftlik duruyor ortak tatil evi gibi ,aynı zamanda dayım kullanıyor ambarı falan. 12 kamera var. Jandarma ile kankalar. İnanılmaz hırsızlık var böyle evlerde. Daha geçen bayram oradaydık , gündüz gözüne 4 tavuğumuzu çalıp arabayla kaçtılar. Köyün içinde bir adamın elektrik direğinden kabloları çalıp, elektriği kesip, 3 ineğini çalmışlar. Gündüz adam tarlada iken. Bunları da düşünmek lazım.
Orada nereymis öyle eşkıya dolu hayatımda bizim köyde hırsızlık duymadim
 
Bursa iznik taraflarını bir araştırın...eşimle ilerde yerleşmeyi Cook istediğimiz bir yer Allah nasip ederse
 
Orada nereymis öyle eşkıya dolu hayatımda bizim köyde hırsızlık duymadim
Biz de duymamıştık 4-5 sene önceye kadar ama artık malasef 😒 Antep ile Maraş arasında bir yerde çiftlik. Sadece bizim o taraf değil ama malasef geçende Afyonlu bir komşumda benzer şeylerden bahsetti. Birde bizim o taraflar hep tek tek çiftlikler şeklinde, daha rahat cirit atıyorlar 😒
 
Orada nereymis öyle eşkıya dolu hayatımda bizim köyde hırsızlık duymadim
sizin köy çok sapaysa belki

benim köyümde de ahırların hepsinde kapalı devre kamera sistemi var. cep telefonuyla sürekli kontrol ediyorlar tarlaya marlaya gittiklerinde. hem hırsız için hem çalışanın ne alemde olduğuna bakmak için.

bi kere zaten şimdi devlet kredi verirken belli güvenlik sistemi olmadan krediyi onaylamıyor yani ahırları belli standartlarda yapmak mecburi (kamera şart olmayabilir o kadar bilmiyorum ama ahırda çoğu şey standart olmak zorunda)..hayvanların hepsi kimlikli. birşey olsa sigorta para ödemiyor koşulları sağlamıyorsanız.
 
Detaylı okumak istemeyenler için, Bu birikimle tarım/hayvancılık yapmak üzere eşimin işinden istifa etmesi, benim işimi bırakmam ve bir köye yerleşmek mantıklı mı ?
_________________________________________________________________________________________________________________________________________

Başlıkta görüleceği üzere çok bir param yok, 2 milyona bir köye yerleşmeyi düşünüyorum. Çünkü mesleğimi sevsem de hayattan bunaldım. Hatta hayvancılık ve tarım yapmayı düşünüyorum. Köy araştırıyorum, hangi köyden bir tarla alsam diye. Geçenlerde anneme bahsettim bana " 2 Milyon ne ki ne yapılır, işi bırakmaya değer mi, bir de eşinin aklına giriyorsun gül gibi işinden istifa ettireceksin adamı.." dedi. Eşim dünden razı çünkü işinden o da memnun değil. Bir kısmıyla bir köye yerleşelim kalan kısmıyla ucuzluk bir iki araba alır ticaret yaparım, şeklinde düşünüyor ama tabi hayvancılık fikrinden habersiz.
İşim başkalarının derdini tasasını üstlenmek, her gün yatarken birinin dosyasını (hayatını) düşünmek, bunu yaparken doğru mu yapıyorum diye düşünmek. Şöyle diyeyim kusurla adam öldüren kişi de müvekkilim dolandırıcılık yapan da mağdur da. Ben savunurum işim bu, kazandığım dosyalarda bile hakimin yerinde olsam en az şu kadar ceza verirdim derim ve bu bende vicdan yükü olur asla kazandım hırsında biri olmadım sadece üzerime düşeni yapıyorum ki bu sıralar bizim işler bile kesat. Nereye kadar başkalarının hayatındaki olayı sırtlayacaksın ki deyip duruyorum.
Hukuken bilgili olduğumu düşünüyorum ama iyi bir avukat olduğumu düşünmüyorum. Dolayısıyla işi bırakıp tarım veya hayvancılık yapayım diyorum. İnternetten köye göçen insanları izliyorum.
Annem köylerin hiç masum olmadığını söylüyor. Hatta çobanlık yapma fikrime aşırı sert çıktı, o kadar okudun çalıştın bunun için mi, köylerde ne kötü insanlar var o dağlarda başına bir kötülük gelir, sen bilmezsin diyor. (Müge Anlı seyircisi)

Evet 2 milyon bu devirde hakikaten çok küçük bir meblağ, hatta o parayla ev almaya kalksan muhtemelen küçük bir daire alırsın onda da istediğin yerde olmaz. İşi bırakma sebebim para değil, babamı kaybettiğimden beri ölümü hatta ölmeyi düşünüyorum. Bir insan doğum gününde mumlara üflerken içinden "umarım tez vakitte kavuşuruz" diye dilekte bulunmaz. Yani hayatın bana bomboş geldiği günlerde doğayla iç içe yaşamanın hayali beni hayatta tutuyor.

Bunları aileme söylemiyorum çünkü iş duygu sömürüsüne dönüşmesin, mantıklı mı değil mi buna karar verecek zihinde değilim. Şuan iş yerinde işlerimi görüşmelerimi bitirdim kapanışı yine bu tarz videolarla yapıyordum ki buraya yazmak aklıma geldi.

Ben gideceğim arkadaşlar belki gittiğim yerde internet de olmaz :) Kediler köpekler tavuklar koyunlar keçilerle sıfırdan bir hayata başlayacağım. Köyde yaşayan arkadaşlar yazarsa sevinirim.

Belki sadece hayal olarak kalır ileride bu sayfaya bakıp hatırlarım, belki de gerçekleştiririm ve buraya bir not bırakırım.
Koyde doğdum büyüdüm, uzun zaman da köyde yaşadım
Benim yaşadığım koyler öyle merkeze kilometrelerce uzaklıkta dağ başında köyler degildi, ona rağmen zorluk çektim evet
Özel aracınızla bir nebze rahat edersiniz
Bunun dışında koy evinin tüm işleri size ait ısınma, bakım, çeşitli arızalar
Beni yine en çok zorlayan ısınma olmuştu sobalı evde oturdum uzun süre
Ailemin hayvancılıkla uğraştığı döneme şahit oldum onun için de kolay diyemem ama hayal ettiğiniz kadar güzel olduğuna kefil olabilirim
Köyde olduğunuz için 24 saat veteriner bulamayabiliyorsunuz en büyük zorluğu da bu hayvancılığın, yaşayacağınız yere de bağlı bu
 
Artan masraflardan dolayi ciftcilerin bir bir ekmeyi biraktigi, hayvancilarin ise hayvanlarini sattigi bir donemde koye yerlesip tarim ve hayvancilik yapmak ne kadar mantikli ben size sorayim?
 
Orada nereymis öyle eşkıya dolu hayatımda bizim köyde hırsızlık duymadim
Aaa olmaz olur mu köy yerlerinde merkezlerden daha çok olur hırsızlık..
Bu sene günlerce elektriklerin gelmediği oldu kamera sistemleri devre dışı kaldı insanlar günlerce nöbet tutmak zorunda kaldı sırf bu yüzden...
Köyümüz merkeze yakın evlerin birbirine bitişik oolmasına rağmen üstelik.
Tarlandaki mahsule kadar çalınabiliyor...
 
Hayaliniz güzel ama sadece hayal olarak kalsın derim bu zamanda hayvancilikda tarimcilikda çok zor ailemde her iki iside yapanlar var ama bir sorun nasıl yapıyorlar.

Cevrem de sutculuk yapıp hayvanlarinin yarısını satan insanlar tanıyorum ki bu kişilerin işleri cok iyidi fakat artık masraflarla başa çıkamıyoruz dediler.

Tarim iside çok zor ekip biçmesi ayrı dert sulaması ayrı dert tek başınıza yapamazsınız eleman çalıştırmanız gerek.Ektiginiz mahsuller iyi verirken bir anda çöp oluverir yıldırım ,yagmur,dolu vs gibi afetlerden ötürü iyi düşünün iyi karar verin bence .
 
Başınız sağolsun bir uzman yardımı alsanız belki size iyi gelir. Kafanız bu kadar doluyken böyle önemli kararlar vermeyin. Eşiniz içinde zor olabilir geri dönseniz bile belli bir yaştan sonra ne yapacak adam. Ben köyde doğup büyüdüm. Evlendikten sonra köyden ayrıldım. İlk başta size güzel gelebilir ama köyde yaşamak zor oluyor. Hele hele hayvancılık işi çok emek ister sabah akşam ilgilenmek ister, sabahın köründe kalkıp gecenin bir yarısında yatıyorsun. Hayvanlara gece kalkıp illa bir göz gezdiriyorsun hırsızlık olabilir hayvanlardan birinin boynuna ip dolanabilir. Kendim köyde büyüdüğüm halde bu zamanda tekrar köye dönmek istemem. Herşey okadar pahalı ki. Köyde yaşayan kardeşim iki kurbanlık inek besliyor dün konuştum 12 günde bin TL masraf oluyor dedi. Yem saman aşırı pahalı.
 
Evet düşününce bencillik gibi geldi yine düşündüm diyelim her şeyi yaptık yerleştik köye diyelim öldüm ya da bir şekilde anlaşamadık boşandık eşim o saatten sonra ne yapacak, ben mütevazı biriyim hele son zamanlarda, parayla işim olmaz harcamam, günde çay kahve sigara dışında hiç bir harcamam olmaz, gitmek istemem bir yere. Eşim şuraya gidelim deyince ne gerek var evde oturayım derim. Yani batsam da zengin de olsam hayat tarzım değişmez ama eşim öyle değildir batarsa çok zorlanır belli standartları var. Ben olmasam yeni bir hayat kurmaya gücünün olması gerekir oysa işini bırakırsa başkaca geliri olmayacak.
Gerçekten çok sade bir hayat istiyorum kimisi gösterişi sever mesela öz ablamı düşünüyorum her akşam bir yerlere çıkıp bir şeyler içer, deniz kenarı olmazsa bir yerde yaşayamaz yüksek hayat standartlarını sever yanına gidince yabancılık çekiyorum o ortamlara. İçine yaşlı kaçmış derler bana.
İçime yörük kaçtı diyorum ben de, huzur dağa çıkmakta ağaçlara yaslanmakta bir taşa oturmakta.
Dış görünüş olarak belki kıyafetten belki meslekten eşim böyle biri olduğumu fark edememiş mesela. Çok farklı biri çıkmışım. Başlarda yadırgıyordu bir dönem başka bir iş teklifi aldı, nasıl yapalım gidelim mi diye sorunca sen git ben burada kalırım tatillerde görüşürüz işleri ayarlarsam seneye filan gelirim dedim taşınmak istemedim. O da işini bırakmadı kaldı.
Ben mesela İzmir ve İstanbul'dan kurumsal bir yerden teklif aldım o da şöyleydi ben küçük illeri istedim onlar buralarda çalışın dediler bir kaç kez aradılar. Ben o tempoya ayak uyduramam dedim. Maddi olarak suanki durumumdan çok daha iyi bir durumda olabileceğim fırsatları geri çevirdim.
Babamın vefatı ile maddiyattan iyice soğudum azıcık aşım kaygısız başım diyorum artık, hatta daha çok maneviyata yönelmek istiyorum, dinler üzerine okumak istiyorum bir meslektaşım da yazmış ya dinlerin doğduğu coğrafyalara gitmek istiyorum diye, ben de kendi içimde yolculuğa çıkmak istiyorum.
İşin ticari yönüyle eşim ilgilensin ben bir iki keçi alıp bir iki de köpek dağlara çıkayım istiyorum. Zihnim değil bedenim yorulsun az konuşayım başkalarının işlerini dusunmeyeyim kendi yoluma bakayım.. çok çok uzattım kusura bakmayın. Eşime çok anlatmıyorum, onu zaten sevmediği işinden daha da soğutmak istemem.
 
Merhaba ben Kıbrıs'ta n yazıyorum burda ne köyde kalıyorum gerçi Kıbrıs'ı bilmiyorum biliyormusunuz ama çok küçük köy şehre uzak denilebilir şehirle arası 20dakika burda en çok kazananlar hayvancıklar hayvanın hersei para eti sütü derisi dışkısı..
İnsan yaşamadan olmemeli mutlu olacağına şeyi yapın ama yapı olara ben bu şekil büyük degisiklikere kolay adapte olamam risk de sevmem eşimde hayvancilikla uğraşıyor işleri büyük soğuk zincir kurdular kyfli de bir iş aslında dedgm gbi hayvancılık getirisi bayağı yüksek yannxa çalışanlaralip yapabioirsiniz
 
Ben de bu düşüncedeyim. Doğa iyileştirir, onarır.. Zaten doğadan uzaklaştığımız için bu kadar yabancılaştık kendimize.
Sizi çok iyi anlıyorum.. Zamanında ben de İstanbul'da 9-6 çalışırken böyle mutsuzdum. Sizinkine benzer hayaller kurardım, eşim köyde büyümüş, hayvancılıktan da tarımdan da çok iyi anlar.. O işlerin çoook zor olduğunu, benim asla yapamayacağımı söyler hep. Biz çözümü daha küçük bir şehre yerleşmekte bulduk. Gene kendi işimizi yapıyoruz ama çalışma saatlerimiz ve koşullarımız daha insani. Doğayla da İstanbul'a göre daha iç içeyiz. Sabah işe giderken ineklerin otladığını görüyorum, pencereden bakınca çeşit çeşit ağaç görüyorum, hayatın yavaş seyri, trafiğin olmaması... bu bile beni kendime getirdi. Eşinizle hemfikirseniz deneyin derim. Ama iyice araştırın. Elinizdeki parayı ziyan ederseniz sonra bir de onun pişmanlığını yaşamayın.
Sizin yaptığınız gibi daha küçük bir şehre yerleşmek iyi bir fikir . Köy tehlikeli bir yer . Köylülük Kültür ve ahlak olarakta ikinci sınıf bir yer . Son bir kaç yıl Müge Anlı’yı seyrettikten sonra köy ve köylüler hakkında duygularım çok olumsuz oldu .
 
Köyde yaşamak fikri güzel de işi bilmeyenler için tarım da hayvancılık da çok riskli sektörler. Hele ki bugünün koşullarında...Elinizdeki parayı batirmaniz bir yılı bulmaz.
Ha derseniz ki bir ev ve oyalanmak için küçük bir arazi alır, kalanının da faiziye gecinebiliriz o zaman olur ama elinizde kalan yeter mi bilemedim.
Bir de köyleri yaşar kemal romanlarindaki gibi huzur dolu bölgeler zannetmeyin, türk köyü ve köylüsü dışardan gelen yabancıyı asla rahat bırakmaz, delirtene kadar uğraşırlar, en geç 2 yıla sinir hastası olursunuz uyarayım.
 
Back