Yurt dışına gidenler hangi yolla gittiniz ?

Ödevin sizin tarafınızdan yapılmadığını ima etmesi veya en iyi ihtimalle hissettirmesi evet ırkçılık fakat avrupalılarla ilgili şu çok söylenen arkadaş olmuyorlar savını oldum olası anlayamadım. Neden aralarına, konfor alanlarına sizi alsınlar ki? Veya siz neden girmek isteyesiniz? Anadiliniz farklı, değer yargılarınız, sevdiğiniz, sevmediğiniz, güldüğünüz her şey farklı. Dinlediğiniz müzik, yediğiniz yemek, yemekten aldığınız tat farklı. Arkadaş olup ne yapacaksınız ki?

Bu aralarına almama meselesi ırkçılık değil bence, kısa bir süre oldu avrupadayım. Sevmiyor değilim yaşadığım yeri ve insanlarını seviyorum elbet ama hiç arkadaş olmalıyım diye yaklaşmadım yerlilere. Expatlar kendi arasında takılıyor zaten. Biz tepeden tırnağa farklı frekanstayız, zorlamaya gerek var mı?

Onu geçtim illa ırkçı bir pencereden bakacaksak eğer bir türk suriyeli ile arkadaş oluyor mu? Aynı hesap işte.
 
L
O zamanlar burada konu açsaydın ben sana arkana bakmadan kaç derdim :)
Almanları ben de daha sıcak buluyorum ama yine de Avrupa'daki saat 7 den sonra o köşeyi dönünce zombi çıkacakmış hissi benim hâlâ canım ülkemde kalayım düşüncesine sarilmama sebep oluyor.
Şaka bir yana herkes çocuğu için gider ben ise çocuğu için kalanlardanım. İnşallah doğru bir karar veriyorumdur. Şu kasa olayı çok mantıklı geldi, kesinlikle yapmalıyım.
 

Gençtim, çok aşıktım akılsızdım yani. Bu kadar kaba ve kötü insanlar hiç tanımadım, ailesiyle tanışmaya gitmeden önce telefonda skypeta en az 5 kez domuz yemediğimi söyledi, duydum. Kaldığım 3 günün üçünde de annesi her akşam domuz yemeği yaptı sonra ailece gözlerini dikip baktılar ne yapıcam diye. Kendi o zaman iyiydi, ayrılırken o da çok şerefsizlikleri yaptı. Kısacası hakkımı helal etmiyorum.
 
Yok hayır ben daha 2021de geldim turkiyedeki işimi buraya taşıdım tasi taragi bile satıp investor visa yla geldim. Hos satilacak bi donumuz kalmisti en son pandemide verilmeyen yardimlar sagolsun maaşları hep cepten ödüyordum. Yani ulkeye dair umudum kalmadigi için geldim. Ve tabi insanlara. Ne gibi bi is yapmak var kafanda müşavirlik değil diyosun saniorum? burda muhasebeciler de güzel kazanio aslinda cok straightforward bi sistem var turkiyedekine benzemese de ogrenince portfoyune kattigin duzenli firmalarla baya güzel ve kolay kazaniosun.
 
Her iki grupda sosyal ve ekonomik açıdan eşit olsa evet ne gereği var herkes takılsın kendi çemberinde derdim ama bir grup her anlamda geride kalıyordu.
Mesela yurdun bir barı vardı ve ayda bir defa çalışma hakkımız vardı, çalışanlar hep yabancı öğrenciler olurdu ama bari yönetenler Avusturyalı. Devlet kurumlarındaki egoistlik hep yabancılara karşı olurdu ya da otobüs şoförü ausweiss bitte diye gelip yabancıya sorardı normalde kontrolü schwartzkapler yapmalıyken gibi gibi. Burada yazdıklarım ara ara aklıma gelenler belki bunlar sizin açınızdan farklı yorumlaniyordur ama yaşadığım süreçte hissettiklerim kesinlikle bana gizli bir ırkçılığın var olduğunu söylüyor. Ne bileyim biraz da hassas bir kişiligimdir. Size normal gelen bir durumu daha içselleşitiriyor da olabilirim.
Bu arada ben sadece ırkçılık konusunda konuşunca hep kötü algısı oluşturmuş da olabilirim, aslında iyi bir çok yanı da vardı. Mesela gece 3'e kadar bir cafe de çalışırdım ve evime haftada 3 gün 4 e doğru gelirdim. Bir kez bille tacize uğramadım ya da komşu teyzeler abboovvvv bu saatte ne işi var dışarıda demediler. Çalıştığım yer içkili bir mekandı, 3 yıl boyunca tek bir kez tacize uğramadım 21-24 yaş aralığında gencecik kız olarak.
Kurallar hep insanların rahatlığı için vardı, adalete güvenim tamdı. Çalıştığım her zaman tam karşılığını aldım, ulaşım ağı harikaydı, parklar bahçeler çok güzeldi, bisikleti bir ulaşım aracı olarak kullanıyordum...
Konu kızım üzerindeki endişelerimden ırkçılığa geldi yoksa ben safkan ırkla konuşmasam da olur yazdığınız gibi sadece kızım ile konuşmadıklarinda nasil etkilenir, beynine ikinci sınıf olduğu yer eder mi? Özgüveni kırılır mı gibi sorulardan buraya geldim...
Bu arada biz de zaten Suriyelilere karşı ırkçılık yapıyoruz benim düşünceme göre ama onu ispatlarim bence :))
 
Oraya da bir bakayım

Peki şunu sorabilir miyim

Orada asgari ücretle bir işe girsem en kötü ihtimalle hayat standartım kira ve faturaları ödeyebilmeye yeter mi ?
Link kopyaladim yasak degildir umarim.. Burda Amsterdam'da olan pozisyonlar var.

 
Irkçılık kesinlikle var, yok diyen yalan söyler. Sadece dediğiniz gibi kibar kibar yapıyorlar, bizim gibi dan dun bodoslama değil. Ama ırkçılık dünyanın her yerinde var, insanoğlu pek de masum bir yaratık değil malum :)) o yüzden içselleştirmiyorumdur belki de. Ben kendi ülkemde bile ayrımcılığa uğraya uğraya okudum, çalıştım. Alıştık bir nevi

Evladınız konusundaki endişelerinizde çok haklısınız, insan kendi başına gelene çok takmaz ama çocuk olunca işler değişiyordur tabi. Hangi ebeveyn çocuğunun ayrımcılığı içselleştirerek büyümesini ister ki? İnşallah gönlünüze göre olsun her şey.

Edit: yazdığımı okudum da sanki yolda yürürken insanlar yuh diye bağırıyor gibi olmuş toplumda herkes ırkçı değil tabi, hatta çok fazla sayıda nazik yardımsever insanlar da var.
 
+9 rep
Şu kk da her gün yeni bir bilgi ediniyoruz ama bu son zamanların en büyük kıyağı gibi oldu.
Teşekkürler.
 
Yok Avrupa’da iş bulsam vize alsam gitsem misal asgari ücretle bir işte geçirebilir miyim ?
avrupada asgari ücretle geçinenler zaten orada olan insanlar
1-evleri var (kiralık da olabilir sorun değil)
2-yetmediği yerde devlet destek oluyor

siz buradan asgari ücretle zaten iş bulamazsınız- çünkü vizenize sponsor olamaz kimse. bunun bazı limitleri var. mesela almanyada ayda 3 bin euro filandı galiba. bunun altında kazanacağınız işle buradan çalışma vizesi alıp gidemiyorsunuz. (not almanyada asgari ücret aylık değil saatlik ama asgari ücret 1300 euroya filan denk gelir ortalama, yani asgari ücret x2 filan alacağınız bir iş olması gerekiyor)

hadi diyelim asgai de olsa bir iş buldunuz (tanıdığınız sizi kuaför ya da eşinizi inşaatçı filan gösterdi diyelim, bir takım usulsüz yollar kısacası) o zaman da destek alamazsınız.

bu neden büyük sorun çünkü:

şu anda avrupada büyük sıkıntı ev bulmak. ben de eylülde tekrar gidecem gibi, kesinlik kazanmadı. kısa sürede kesinleştirmezsem ev bulamam adım gibi biliyorum. maaş bordrosu olmayan, olsa da asgari gibi olan, yeni gelmiş, yabancı birine avrupalı ev sahibi ev vermek istemiyor. onu geçtim çoğu yerde zaten ev yok. özellikle de iş piyasası yüksek olan büyük şehirlerde.

ha ama dil kursu, master ,mesleki bir program şu bu bir şekilde gittiniz diyelim, bir süre yurt murt idare eder, sonra da iş bulur kalırsınız mesela. o zaman şirketin size sponsor olması şart olmuyor. ev de bir süre orada kaldıktan sonra daha rahat bulunuyor.

evliyseniz ve çocuk da varsa. size iş-ev-okul- eşe iş bunların hepsini birden ayarlayabilmek, önceden böyle bir tecrübesi olmayan kişiler için gerçekten büyük olay olur. parçalı düşünmek daha iyi gibi.
 
Benim ailem yurt dışında yaşıyor ben tercih etmedim evliliği seçtim ama kardeşim gitti dört yıl oldu hala oturum alamadı . Maalesef ki müslümanları pek sevmiyor istemiyor binbir türlü sebebten vatandaşlıga kabul etmiyorlar. En net kolay ve sorunsuz evlilikte olur direk vatandaşlık alarak girmiş oluyorsunuz her türlü imkandan faydalanıyorsunuz. Sırf yurt dışı için de evlilik doğru olmayabilir .
 
Paran varsa her yerde kolaylıkla yaşayabiliyorsun
Hukuk sistemi de çoğunlukla güçlü olanın yanında oluyor
O yüzden endişe etmeyin
 
Ama canisi bu heryerde boyle.. koronadan dolayi.. her yerde zam var marketlerde vs. Turkiyeye has birsey degildir emin ol
Her yerde öyle değil. 12 senedir bir Avrupa ülkesinde yaşıyorum ve geçici bir süreliğine şimdi Singapur'dayım. Ben İsviçre'ye gittiğim günden beri ekmeğin hatta marketlerde satılan tüm gıdaların fiyatı aynı. Hatta bu 12 sene içerisinde toplu taşımaya bir ya da iki kez zam yapıldı. O da kuruş hesabı. Yani 3.50 birim fiyatı olan 3.60 oldu gibi. Sadece yiyecek içecek değil nerdeyse herşeyin fiyatı her sene aynı buralarda çünkü enflasyon yok. Hatta yatırım amaçlı bankaya para yatırmak isterseniz eksi faiz veriyorlar. Avrupa gibi Singapur'da da durum aynı.
 
Ben de sizin gibi düşünüyorum. Ortalamanın epey üzerinde bir gelirim ve düzenim var. Kendi adıma bunu bozmam. 37 yaşındayım, 4 ve 6 yaşındaki iki çocukla yurt dışına yerleşmem. Ama çocuklarım kendini kurtarsın istiyorum.

Daha ilkokula başlarken bunu onlar için kolaylaştırmanın yollarını aramaya başladım. Onlara sunulan fırsatı değerlendirirlerse IB programı olan bir okula yazdırdım. Bizden kalacaklarla para sıkıntısı yaşamayacaklarını biliyorum ama diğer arkadaşların bahsettiği gibi kaliteli yaşamalarını istiyorum. Eğer onların da aklına yatarsa ikisini de üniversite için yurtdışına göndermeye kararlıyım.
 
Çocuklarının, sıradan mahalledeki bir devlet okulunda en iyi en kaliteli eğitimi almak istemeleri olabilir. Anadil seviyesinde 2 yabancı dil daha öğreniyorlar. Bütün kurslar, hobiler, çocukların eğitimi ve gelişimi için gerekli olan aktiviteler bedava ya da çok cüzi miktarlarda. Benim de yeğenim Türkiye'de büyüyor ve elimden gelen yardımı yapıyorum onun için. Annesi babası da ellerinden geleni yapıyorlar ama bir tane çocuğun masrafına anca yetişiyorlar.
 
Sanırım kimse gelmesin istiyorlar , ekmeklerini ellerinden alacaklarına inanıyorlar
Benim düşünceme göre, yeni gelenlerin kendilerinden daha eğitimli ve lisan bilmeleri onları rahatsız ediyor. Çünkü kendileri 40 senedir orada olup ta 40 kelime bilmemeyi öğrenmemeyi marifet saymışlar. Lisan bilmedikleri ve topluma karışmayıp kendi mahallelerinden çıkmadıkları için yeni gelenlerin çabuk dostluk kurup her ortama adapte olabilmelerine hasetleniyorlar. Zamanında kendileri asla bir araya gelmek istemedikleri yerli halkla kaynaşmamışlar bu yüzden dışlanmışlar ama şimdiki nesil hemen kabul görüyor, heryere davet ediliyor, iki taraf birbirine önyargısız yaklaşıyor. Bunlar da hasetlenmesinler de napsınlar?
 

Gönlünüze göre olsun
 
Mesela hangi
Ulkeler boyle? Yani destek paketleri olan ulkeler var..ama biraz uzaktan bakip yorumluyoruz bence.. cafe restoran sahiplerine sormak lazim
Benim bildiğim Almanya ve İsviçre var. Eşim İsviçre'de çalıştığı halde Almanya'daki avukatı tüm müvekillerine yardım başvurusu yaptığında Almanya hükümeti eşime de pandemi yardımı verdi. Çünkü Almanya'da on-line ders vermek için kendi adına kurduğu şahıs firması var eşimin. Sen zaten orada çalışıyorsun gelirin var, yok sana yardım demediler. İsviçre'de ise eşimin arkadaşı ve aynı zamanda spor antrenörümüz olan kişi de aldı yardım. Çalışanı yok, kendisi randevulu olarak spor yaptırıyor. Hükümet kira ve işyeri gideri yardımı yaptı. Bütün işyerlerine destek oldular. Maaşını alamayan işten çıkartılan hiç olmadı.
 
Ben Japonya'ya tasindim. Bilmiyorum buralara gelmek ilginizi cekiyor mu? Daha once kucuk bir Almanya maceram olmustu, Almanya'yi cok sevmekle beraber ayni kalkinmislik duzeyinde ama Turk oldugum icin onyargilara maruz kalmayacagim bir yere tasinmak istedim. Japonya'dan cok cok memnunum. Ne tarz isler bakiyorsunuz bilmem ama cok iyi ingilizceniz varsa burada is bulmak bence zor degil. Sorulariniz olursa yazabilirsiniz.
 
Yurt dışında yaşayan gurbetçiler genelde tr şartlarının daha iyi olduğunu söylüyor bırak gel diyince kurulu düzenim var diyorlar. Gerçekten yurtdışı şartları daha mı zor? Dil harici problemleri soruyorum. Çalışma saatleri çok mu? 3 kişinin yaptığı işi 1 kişiye yükleme, az personel çalıştırma durumları oluyor mu merak ediyorum
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…