Yıllardır aynı sirketteyim tazminatım falan var. Bir de okul saatime göre vardiya yazıyorlar. O yüzden başka iş bakmıyorum. Bir de yeni işi öğrenmek, oranın müşteri kitlesini tanımakla uğraşmak istemiyorum. Hem çalışıp hem okuyan kimse yok etrafımda. Tek ben böyle çabalıyor musum gibi geliyor ona sıkılıyorum. Herkesin parası var herkes gezmelerde. 18 yaşında kızlar rezidanslarda oturuyor. Bu insanların ailesi ne iş yapıyor böyle nereden akiyor bu para. Ozenmiyorum ama ne bileyimO
Okulunu bırakma sakın onun pişmanlığı daha da strese sokar. İşine gelince geçici olduğunu kurtulacağını düşün. Başka işte çalışma şansın var mı şuan için? Bakıyor musun hiç diğer part time işlere?
Bosandilar evet. Sabit bir işleri yok. Çoğunlukla ben yardım ediyorum onlara.canım annenle baban boşandılar mı? sana yardım ediyorlar mı?
keşke ayrılmasalarmış ikiside ayrı bir dertBosandilar evet. Sabit bir işleri yok. Çoğunlukla ben yardım ediyorum onlara.
Yaşınız daha büyük olduğundan sınıftakilerle kendinizi kıyaslamayın. Çoğu daha ayakları üstünde durabilecek durumda değiller. Lisans okurken alakasız işlerde çalışan arkadaşlarım vardı, mobilya mağazasında gibi.Yıllardır aynı sirketteyim tazminatım falan var. Bir de okul saatime göre vardiya yazıyorlar. O yüzden başka iş bakmıyorum. Bir de yeni işi öğrenmek, oranın müşteri kitlesini tanımakla uğraşmak istemiyorum. Hem çalışıp hem okuyan kimse yok etrafımda. Tek ben böyle çabalıyor musum gibi geliyor ona sıkılıyorum.
Çoğunluk zengin anlaşılan. Hele onlarla hiç kıyaslamayın kendinizi. Zengin olmayıp yaşantısı öyle olanları ben de anlayamıyorum. Okuduğum okullar devlet üniversitesi olduğu için birkaç kişi hariç hepsi normal yurdum insanıydıHerkesin parası var herkes gezmelerde. 18 yaşında kızlar rezidanslarda oturuyor. Bu insanların ailesi ne iş yapıyor böyle nereden akiyor bu para. Ozenmiyorum ama ne bileyim
ben de part time çalışan arkadaşlar biliyorum okurkenBen öğrenciyken part time lc mağazasında çalışıyordum. Zordu ama ortamı güzeldi prim yemek derken memnundum bi oraya da bakın isterseniz.
Ben burda herkes gibi çalışmanın faziletlerinden bahsetmiycem. Çalışmak berbat bir olay. İnsanların ağız kokusunu çekmek , üç kuruş para karşılığında eşek gibi yorulmak falan. Ben de yaptım zamanında sizin yaptiginizin işin benzerlerini. Mesela garsonluk yaptim. İşe yeni gelmişim ilk günüm,o ilk müşterim olan yaşlı adam masası temiz değil diye beni öyle bir azarladı ki gözlerim dolmuştu. Üstelik işe başlayalı beş dakika olmuşken:) siz de kim bilir ne bela tiplemelerle karşilasiyorsunuzdur. Psikolojinizin bozulması çok normal. İnsanlar süslenip puslenip gezip tozarken insanlıktan çıkmış vaziyette uykusuz yorgun çalışmak ne demek herkes az çok bilir. Ama işte mecburiyetler... Size tavsiyem iş değiştirmeye bakın. Bakarsınız diğer işte memnun olursunuz. Tebdili mekanda ferahlık vardır demişler.Merhaba,
25 yaşında üniversite öğrencisiyim. Aynı zamanda çalışıyorum. Annem babam ayrı olduğu için ikiye bölünmüş şekilde o evden bu eve göç edip duruyorum. Normal part time maaşı alıyorum. Ama param yetmiyor. Dışarıdan su almayayım diye aynı şişeyi çeşmeden doldurup kullanıyorum düşünün, şişe doğaya karışacak artık.
İşimden de nefret ediyorum. Sürekli sorunlu insanlarla konusmak zorunda olduğum bir işim var. Çağrı merkezi. İşimden o kadar nefret ediyorum ki çalışma masama düşmanıma bakar gibi bakıyorum yanından geçerken beddua falan ediyorum psikolojim bozuldu. Sabahtan akşama kadar okul. Akşamdan geceye kadar da iş. Çok yoruluyorum. Müzik dinlemek istiyorum, saçımı duzlestirmek, oje sürmek, Müge anlı izlemek ne bileyim insanca bir şeyler yapmak istiyorum ama vaktim yok.
Okulda herkes 2002 üzeri. Ben 97'liyim. Kafa olarak anlaşamıyoruz çoğuyla. Hepsi ergen gibi geliyor salak saçma muhabbetler dönüyor. Ders aralarında tek başıma boş boş oturuyorum. Bölümüm zor, ağır odevler oluyor. Bakıyorum herkes arkadaşlarıyla grup olmuş ben tek başıma. Aşk meşk zaten yok. Eski konumu okuyanlar sebebini görür.
Etrafımdakiler hiç calismadan aileden para alarak kral gibi yaşıyorlar. Herkes son model telefonlarda, dışarıda her gün yiyorlar falan. Bu insanların ailesi ne iş yapıyor böyle nereden akiyor bu para bilmiyorum. Hiçbiri çalışmıyor. Ben döner yiyemiyorum pahalı diye. Etrafımda hem okuyup hem çalışan beni anlayabilecek kimse yok.
İş okul birlikte götürenler var mı aranızda nasıl hayatta kaldınız ?
Okurken benim son sınıf halim dedim.Merhaba,
25 yaşında üniversite öğrencisiyim. Aynı zamanda çalışıyorum. Annem babam ayrı olduğu için ikiye bölünmüş şekilde o evden bu eve göç edip duruyorum. Normal part time maaşı alıyorum. Ama param yetmiyor. Dışarıdan su almayayım diye aynı şişeyi çeşmeden doldurup kullanıyorum düşünün, şişe doğaya karışacak artık.
İşimden de nefret ediyorum. Sürekli sorunlu insanlarla konusmak zorunda olduğum bir işim var. Çağrı merkezi. İşimden o kadar nefret ediyorum ki çalışma masama düşmanıma bakar gibi bakıyorum yanından geçerken beddua falan ediyorum psikolojim bozuldu. Sabahtan akşama kadar okul. Akşamdan geceye kadar da iş. Çok yoruluyorum. Müzik dinlemek istiyorum, saçımı duzlestirmek, oje sürmek, Müge anlı izlemek ne bileyim insanca bir şeyler yapmak istiyorum ama vaktim yok.
Okulda herkes 2002 üzeri. Ben 97'liyim. Kafa olarak anlaşamıyoruz çoğuyla. Hepsi ergen gibi geliyor salak saçma muhabbetler dönüyor. Ders aralarında tek başıma boş boş oturuyorum. Bölümüm zor, ağır odevler oluyor. Bakıyorum herkes arkadaşlarıyla grup olmuş ben tek başıma. Aşk meşk zaten yok. Eski konumu okuyanlar sebebini görür.
Etrafımdakiler hiç calismadan aileden para alarak kral gibi yaşıyorlar. Herkes son model telefonlarda, dışarıda her gün yiyorlar falan. Bu insanların ailesi ne iş yapıyor böyle nereden akiyor bu para bilmiyorum. Hiçbiri çalışmıyor. Ben döner yiyemiyorum pahalı diye. Etrafımda hem okuyup hem çalışan beni anlayabilecek kimse yok.
İş okul birlikte götürenler var mı aranızda nasıl hayatta kaldınız ?
Biraz bencilce olacak ama ikisine birden yardım etmeyi bırakBosandilar evet. Sabit bir işleri yok. Çoğunlukla ben yardım ediyorum onlara.
Çok teşekkür ederim. İyi geldi yorumunuzBen burda herkes gibi çalışmanın faziletlerinden bahsetmiycem. Çalışmak berbat bir olay. İnsanların ağız kokusunu çekmek , üç kuruş para karşılığında eşek gibi yorulmak falan. Ben de yaptım zamanında sizin yaptiginizin işin benzerlerini. Mesela garsonluk yaptim. İşe yeni gelmişim ilk günüm,o ilk müşterim olan yaşlı adam masası temiz değil diye beni öyle bir azarladı ki gözlerim dolmuştu. Üstelik işe başlayalı beş dakika olmuşken:) siz de kim bilir ne bela tiplemelerle karşilasiyorsunuzdur. Psikolojinizin bozulması çok normal. İnsanlar süslenip puslenip gezip tozarken insanlıktan çıkmış vaziyette uykusuz yorgun çalışmak ne demek herkes az çok bilir. Ama işte mecburiyetler... Size tavsiyem iş değiştirmeye bakın. Bakarsınız diğer işte memnun olursunuz. Tebdili mekanda ferahlık vardır demişler.
Onun dışında arkadaş ortaminiz da kötüymüş. Bu da aslında stres atamamanizda büyük bir etken. Herkes de ergen gibi değildir ya, sonuçta üniversite ortamı yaşları da çok ufak değil bence. Kafa dengi birini bylmaya çalışın. Mesela sosyal medya bunun için iyi bir araç olabilir. Sınıf arkadaslarinizla ordan etkilesim kurmayı deneyebilirsiniz, bakarsınız normalde tanımaya fırsat bulamadığıniz kişilere bu yöntemle ulaşır arkadaşlığınizi reele de taşıyabilirsiniz.
Bence durmak ve şikayet etmek yerine aksiyon alın. Yeni bir iş bakın. İnanın sizi çok iyi anlıyorum o yollardan geçtim. Ama derslerinize de dört elle sarılmayı ihmal etmeyin.
Ayrılmaları hayatımdaki en iyi olaylardan biri. Kavga gürültü ihanet küfür içinde kafayı yerdim yoksakeşke ayrılmasalarmış ikiside ayrı bir dert
Evet sabahtan akşama kadar olan derslerim oluyor dikey geçtiğim için. Akşamdan geceye kadar da calisiyorum. Daha önce sorduğum başka işlerde saat konusunda esneklik taniyamayiz demişlerdi. Şu anki işim tanıyor. Hukuk ve siyaset üzerine dersler olduğu için ağır geliyor. Eve gelince tekrar etmek istiyorum ama milletin şikayetini dinliyorum çağrı merkezinde. Zaten insanlar anlayışsız. Aman ne bileyim yaben de part time çalışan arkadaşlar biliyorum okurken
ama sanıyorum ki her gün dersi olan bir bölüm değildiniz ya da mesela öğlen bitirip öğleden sonra boş olabiliyordunuz
bu kız dikey geçiş yapmış 1,2, 3 karışık ders alıyor belki haftada 40 -45 saat ders yükü var
öğlene kadar dersi olan günü bile yoktur dersi olmayan günü hiç yoktur. ancak akşam başlayıp geceye kadar çalışılacak işler ona uygun olabilir.
ben de laboratuvarlı bir bölüm okudum mesela sabah 8.30 ders başlıyordu bizim 13.30 laboratuvar başlıyordu 17.30 laboratuvar bitip 18de de sınav oluyorduk vize tatili final tatili filan yoktuakşam 20-21e kadar süren sınavlarımı biliyorum, ortak sınavlarımız da h.sonu oluyordu bizim...böyle okuyan insanlar da var. her bölüm ya da her ders programı uygun değil LCW gibi yerlerde çalışmaya.
ben genel olarak özel ders verdim ya da internet üzerinden çalıştım misal, bu programla ancak o mümkün oluyordu.
Ben de devlette okuyorum ama şimdiki nesilden midir nedir maddi sıkıntı çeken çok yok. Her gün gezebiliyorlar mesela. Bir mekanda oturup bir şeyler iciyorlar. Bir kahve 50 lira olmuş. Anlamadım gittiYaşınız daha büyük olduğundan sınıftakilerle kendinizi kıyaslamayın. Çoğu daha ayakları üstünde durabilecek durumda değiller. Lisans okurken alakasız işlerde çalışan arkadaşlarım vardı, mobilya mağazasında gibi.
Çoğunluk zengin anlaşılan. Hele onlarla hiç kıyaslamayın kendinizi. Zengin olmayıp yaşantısı öyle olanları ben de anlayamıyorum. Okuduğum okullar devlet üniversitesi olduğu için birkaç kişi hariç hepsi normal yurdum insanıydı
Babam sağ olsun, maddi sıkıntımız yok ama ben varmış gibi yaşıyorum sanırım. Döner yiyesim var mesela, çok paraymış gibi başka zamana erteliyorum.
Vaktinde ben de okul artı işi bir arada götürmeye çalıştım. Zordu. Kendime vakit ayıramıyordum ama bunu çoğu çalışan yaşıyor. Sizin alttan ders alma meseleniz olduğu için geçici olarak sıkışıksınız. En geç 7 aya rahatlayacaksınız.
Zaman ayıramamada şu da oluyor. Normalde müsait olsanız büyük ihtimalle yapmayacağınız şeyler, müsait olmadığınızdan yapamadığınızda keşkelere dönüşüyor. Keşkeler zaten ömür törpüsü. Ben sıkışıkken film seyredemiyorum, kitap okuyamıyorum, gezemiyorum vs diye şikayetçiydim. Şimdi vaktim var ama hala yapmıyorumBu sefer de başka bahanelerim var.
Anne babanızın çalışmasına engel bir durumları yoksa eve fazla bütçe ayırmayın. Kendileri de elini taşın altına koysunlar.
Çok parasında değilim aslında. Zaman istiyorum. Benim bir masrafim yok. Ailemin kendini gecindirecek kadar parası olsa o da bana yeter. 20 yaşında olsam bunları dert etmezdim belki ama yaşım da geçiyorŞikayet psikolojisinden çıkmanı öneririm cünkü bu seni daha da geriletir şikayet edeceğin daha çok şey önüne çıkar,
Hayatını da milletle kıyaslama bazı üniversiteli kızlar ( hatta erkekler) sugar daddy bulup taze et- para değişimi yapıp o şekilde gününü gün ediyorlar ama ödedikleri bedel şerefleri, sen çok şükür namusunla çalışıyorsun bu çok güzel.
Okul dediğin en fazla 4 yıl kimseyle konuşmasan da konuşsan da kim üniversite arkadaşıyla görüşüyor görüşen de bi tane falandır o yüzden sabret geçecek herşey para kazanacaksın daha çok
Ben de devlette okuyorum ama şimdiki nesilden midir nedir maddi sıkıntı çeken çok yok. Her gün gezebiliyorlar mesela. Bir mekanda oturup bir şeyler iciyorlar. Bir kahve 50 lira olmuş. Anlamadım gitti
kabul edersen sana küçük küçük burslar gönderebilirim ara sıra, valla ne diyeyim diyecek laf yok ki başka… ama şunu hiç aklından çıkarma hayat böyle sürüp gitmiyor dinamikler zamanla değişiyor ve görüyorsun bunu.Merhaba,
25 yaşında üniversite öğrencisiyim. Aynı zamanda çalışıyorum. Annem babam ayrı olduğu için ikiye bölünmüş şekilde o evden bu eve göç edip duruyorum. Normal part time maaşı alıyorum. Ama param yetmiyor. Dışarıdan su almayayım diye aynı şişeyi çeşmeden doldurup kullanıyorum düşünün, şişe doğaya karışacak artık.
İşimden de nefret ediyorum. Sürekli sorunlu insanlarla konusmak zorunda olduğum bir işim var. Çağrı merkezi. İşimden o kadar nefret ediyorum ki çalışma masama düşmanıma bakar gibi bakıyorum yanından geçerken beddua falan ediyorum psikolojim bozuldu. Sabahtan akşama kadar okul. Akşamdan geceye kadar da iş. Çok yoruluyorum. Müzik dinlemek istiyorum, saçımı duzlestirmek, oje sürmek, Müge anlı izlemek ne bileyim insanca bir şeyler yapmak istiyorum ama vaktim yok.
Okulda herkes 2002 üzeri. Ben 97'liyim. Kafa olarak anlaşamıyoruz çoğuyla. Hepsi ergen gibi geliyor salak saçma muhabbetler dönüyor. Ders aralarında tek başıma boş boş oturuyorum. Bölümüm zor, ağır odevler oluyor. Bakıyorum herkes arkadaşlarıyla grup olmuş ben tek başıma. Aşk meşk zaten yok. Eski konumu okuyanlar sebebini görür.
Etrafımdakiler hiç calismadan aileden para alarak kral gibi yaşıyorlar. Herkes son model telefonlarda, dışarıda her gün yiyorlar falan. Bu insanların ailesi ne iş yapıyor böyle nereden akiyor bu para bilmiyorum. Hiçbiri çalışmıyor. Ben döner yiyemiyorum pahalı diye. Etrafımda hem okuyup hem çalışan beni anlayabilecek kimse yok.
İş okul birlikte götürenler var mı aranızda nasıl hayatta kaldınız ?
Hahahah bırakın doğum günü sürprizini adımı bile çoğu bilmiyordur. Burs için teşekkürler ama en azından işim var şu an. Hiç işi olmayan öğrenciler vardır illaki onların daha çok ihtiyacı var yurtta kalanlar falan. Çok teşekkür ederimkabul edersen sana küçük küçük burslar gönderebilirim ara sıra, valla ne diyeyim diyecek laf yok ki başka… ama şunu hiç aklından çıkarma hayat böyle sürüp gitmiyor dinamikler zamanla değişiyor ve görüyorsun bunu.
yalnızlık durumunu ben de anlarım, üniversiteye biraz geç başlamıştım ben de yalnız hissediyordum böyle, 23 yaşında üni 1deydim, ama bi şans verdim arkadaş olmayı denedim ve gerçekten de olabildik yine hep aralarına karışmıyordum ama bi gün bana sürpriz doğum günü bile yapmışlardı dkdjsjsjsj beni daha bilge bulup evime dertleşmeye gelen mi dersin derslerini soran mı öyle öyle bi iletişimimiz vardı yani. Küçükler deme gerçekten yaş sadece rakamlardan ibaret.
şu an içinde bulunduğun ümitsizliği anlıyorum ama akışa güven, kendini dibe çekme.
O savurganlık bir yerde patlar. Bazıları ortamda kabul görmek için de parayı gözden çıkarıyor. Ya borca girilmiştir ya da birilerinden faydalanıyorlar. Al sat yapanlar da olabilir. Şöyle bir durum da var, bazı bölümlere rağbet edenler elit kesim (!) oluyor. Ailede de siyasetle uğraşan varsa zaten fakir siyasetçi yokturBen de devlette okuyorum ama şimdiki nesilden midir nedir maddi sıkıntı çeken çok yok. Her gün gezebiliyorlar mesela. Bir mekanda oturup bir şeyler iciyorlar. Bir kahve 50 lira olmuş. Anlamadım gitti