Yine bir koca mevzusu ve ben :(

Burada en çok hatalı olan sensin kusura bakma canım ama adamı geldiğine pişman etmişsin. Üslup diyorsun ama senin üslubun çok yanlış. Mesela ilk geldiğinde bence konuşma söyle olmalıydı. (Eşinin aç kalınca sinirli veya baş ağrılı olduğunu varsayıyorum o yüzden illa yemek pişsin diye bu şekilde yazıyorum)
Kocan: özlemedin mi beni
Sen:özlediiiim ama açlık baş ağrısı yapmasın sende diye acele ediyorum hayatım. Yanıma gelip ayranı da sen yapsana hem sohbet ederiz
Bunu söylediğinde itiraz edecek bi kocan olduğunu düşünmüyorum.
Adama sen yokken huzurluydum demişsin daha ne diyeceksin. Bunu bi adam karısına kullansa Muhtemelen çoğu kişi o zaman onu sensiz bırak der.
Misal duş almasını gerektiğini düşünüyorsan bunu annenin çocuğu azarlaması gibi söylememelisin.
- hadi hayatım sen duşunu aladur bende film keyfi yapalım diye bişiler bulayım o arada. Diyebilirsin.
Adam gelmiş yanına sen Ayağımı uzatıcam diye adamı koyuyorsun. Ben olsam ya onun dizlerine ayaklarımı uzatıp -ah düşünceli kocaaaam ayaklarıma masaj da yaparmış der gülerim. Yada yenimi değiştirip kafamı dizlerine koyarım.
Davranışların çok çok yanlış
 
Sıcak servis edilen bir yemek yapmıştım...
Şuan çalışmıyorum dgs sınavına hazırlanacağım..

Hayatım çorba yapıyordum ayran yapıyordum yazmışsın

Bunlar da yapılır son anda altı açılıp az ısıtılır

Neyse üstteki yorumun olayın özü

Bana değil okula Zaman ayırıyor diyorsun ve kendini aldatılmış hissediyorsun söylemedi diye

Haksızsın diyemeyiz ama olmuş artık

Durumu olduğu gibi kabul etmelisin

sen kızsan da Adam okumaktan vazgeçmiyor ki doğrusu bu kazanmış okuyor

Evet çok izin alamaz zira zaten olağandan fazla izin alıyor onu idare ediyorlar

Küçük zamanları huzurlu geçirmeye bakın eve geldiğinde yukarıda birisi yazmış o şekilde davransa idiniz yani Adamı eve geldiğinde özlemle beklese idiniz bunlar olmazdı

Ama siz trip atıp onun yüzünden böyle oldu o telafi etsin modundasınız ama o buna yanaşmıyor zira kötü bir şey yapmıyor gelecek için okuyor ve tepkinizi anlamlandıramıyor
 
Ha bu arada sürekli geçmişi sorun yaparsan mutlu olamazsın. Belki okuyabileceği yada kazanabileceği konusunda kendine güvenmiyordu bu sebeple de aana bahsetmekten çekindi. Belki emin değildi sadece bi istekti zamanla Arzuya dönüştü. Ben bu olayda eşin tamamen haklı demiyorum ama yüzde verirsem yüzde seksen hata sende. Ve hadi sen diyorsun ya sen yokken huzurluydum diye. Bi süre sonra sen evde böyle sorun çıkarttıktan oda aynısını düşünecek ve erkek aynısını düşündüğümde bizim kadar duygusal olmuyorlar
 
Yeni evlisiniz sanırım.

Okul okuması çok güzel boş durmuyor çabalıyor demek benim için.Size gun ayırmiyor degil de üst üste izin almak sıkıntı olur diye düşünüyor ki haklı.

Ben eşimden on gün ayrı kalsam ki bazen oluyor kötü koksa da atlarim boynuna.Biz de ayrı kalmak bizde sevgiyi hep güçlendiriyor.Balayi moduna geçiyoruz fırsata çevirin derim.9 yıllık evliyim.
 

Küçük zamanımız bile yok ki bizim..
Benim yanıma gelince, eve gelince uyku moduna giriyor, hayatında bana ayıracağı vakit yok yani...
Ben oturup madem okuyacaktın hala neden şuan evlendik, okulun bitirdikten sonra olurdu diye de konuştum, yukarıda yazdığım gibi bana vakit ayırmıyorsun diye sitem ederek te konuştum...
Herhangi bir çabası yok, yani tamam okuyorum eşimi ihmal ediyorum, ama onun yanında iken hoş vakit geçirelim vs demek te yok..

Bakıyorum aynı tas aynı hamam , bunlar birikiyor birikiyor ufacık şeyi gözüme batıyor benim..
Bir çaba göremeyince, beni önemsediğini gösteren bir eylemi olmayınca kendi kendimi dolduruyorum..

Artık omunla bu konuyu konuşmaktan da vazgeçtim..
Ne olursa olsun diyorum..
Sadece içimde hiç pişmanlık kalmasın..
 

Beni düşündüğü İçin değil, daha prestijli bir meslek için okuyor..
(Sanmıyorum benim için olduğunu) çünkü beni başka türlü mutlu etmeyi de beceremiyor..
1.5 yıllık evliyiz, biz çoktan eskidik..
 
Üniversite okumasına olan hıncınızla bu isteğini ve eylemini her türlü kursağında bırakmaya ant içmişsiniz gibi.....
Fedakarlıklar evliliğin temeli değil mi zaten?
Siz bu temeli sarsıyorsunuz.
Evet size daha önce böyle bir fikri olduğunu söylemeliydi ama göreceği tepki ile,ya da sonuç için demek ki yine yardımcı olmayacakmışsınız...Tıpkı şu an olduğu gibi...Belki o zamanda evliliğimizi askıya aldı eğitim hayatını tercih etti diyecektiniz...Çünkü 3 ay gibi bir süre değil neticede yıllar sürecek...
Bu kızgınlık belli ki eşinizin her tavrının önüne geçiyor hatta özleminizin bile.....Gittiğiniz yol yanlış diyebilirim ancak..
 

Eşin olsam sen de okuyacağım diyorsun ama derdim

Yani daha vizelerdeki 10 günü başıma kakıyorsun ama evde DGS çalışıyorsun

Gir bir işe çalış çevren olsun her türlü aktiviteyi benden bekleme derdim

Bak eşim gece yola çıktı şehir dışına gitti gece gelir hafta içi bir daha gidecek aynı şekilde ve bunun bir sınırı yok

Bazen haftada iki bazen iki günde bir

Hiç beni umursamıyor demek aklıma bile gelmedi

Az sakinleş bir süre ev arkadaşı gibi takıl

Belki ikiniz de birbirinizi daha iyi anlarsınız

Ha bir de beklentileri düşür

Bir kızcağızın günlüğünü görmüştüm

Köyde büyümüş 18 olduğu anda evlenmiş eşi pazarcı sebze meyve satıyor

Kız günlüğünde çok üzüldüğünü eşinin ona Çiçek alıp akşam gelirken sürpriz yapmadığını evliliğin hiç düşündüğü gibi olmadığını yazmış

Gerçek hayat tv dizisi değil ki

18 yaşında 20 yaşındaki çocuk ile evlenip Kv kp ile oturup sonra da babası ile çakılan pazarcı adamdan akşam gelirken Çiçek beklemek makul değil ki

Beklentiler realist olursa karşılanır aksi halde hep hayal kırıklığı olur
 

Evet dgs çalışıyorum, çünkü bölümün çalışma şartları bayanlara pek hitap etmiyor, ben de mühendisliğe tamamlamaya karar verdim..
Fakat ben çok pişmanım Okulumu tamamlayıp ta daha iyi bir konuma gelip evlenmediğim için..
Benim aklımda okumak olsaydı evlenmeden önce okumazdım, bölümüm ile ilgili uygun bir iş bulacağımı sanıyordum ben..
Fakat eşim itiraf etti, eğer evlenmeden okumayacağımı söyleseydim, sen beni beklemezdin, ayrılırdın diyerek..
Sinsi davrandı yani..

Çiçek böcek beklentilerini çoktan aştım zaten, doğum günü, sevgililer günü vs harici öyle bir şey görmüyorum..
İsterdim, ansızın öylesine bir kırmızı gül alsın bana ama, bunun İçin kendimi hırpalayamam..
İçinden gelmiyor ki almıyor, yapacak bir şeyim yok..

Ev arkadaşından kastınız nedir? Ders çalışıyorum, daha doğrusu çalışamıyorum bu ara..
Nasıl davranayım??
 

Çiçek böceği örnek yazdım siz bekleyebilirsiniz de o kızcağızın durumu uygun değildi bu beklentiye

Ev arkadaşı dediğim mesafeli davranın her şeyi kendinize kadar yapın bir süre

Yani benimle yaşasaydınız Nasıl olacaksa öyle olsun kendiniz çıkın gezin kendiniz yiyeceğiniz kadar ya da sevdiğiniz şeyleri pişirin vs vs

Siz kendinizi yalnız ve değersiz hissediyorsunuz o da hissetsin diyorum tabii eşinizi de sizi de tanımam tepkisi kötü olurda yapmayın

Bazen de o adamların içinden canavar çıkıyor malum
 
Siz belli ki esinize tepkilisiniz , ben cok haksiz da bulmadim . Ama soyle bir gercek var eve gelir gelmez esinize bu sekilde davranmaniz araniza epey bir sogukluk sokar. Buna gerek var mi ? Siz ilk once suna cevap verir misiniz , bu adami seviyor musunuz ? Bana pek seviyor gibi gelmediniz. Her seyi batar olmus cunku esinizin size
 

Ben sizle de yaşasam, yemek yapıyorsam ikimize göre yapardım :)
Bu tarz konularda sonradan çok vicdan yapıyorum, dediğinizi anladım..
Ben yemek, çamaşır, ütü vs yaparım yine ama muhattap olmayayım diye düşünüyorum, akşamları o geldiğinde ders çalışmaya devam edeyim, bunaldığım zaman yine onunla muhattap olmadan girip TV izleyeyim..

Sizi çok samimi buldum ve söylemek istiyorum ..
Eğer sonumuz boşanma olursa umarım çok pişman olur, bana ayırmadığı zamanlar İçin...
Bunu yürekten diliyorum..
 
Yaş kaç bilmiyorum ama sanırım oldukça genç.

1- Öncelikle bu adamı egonuzdan sıyrılarak sevmeyi deneyin.
2- Olmuyorsa klinik düzeyde psikolojik yardım alın.
3- Dahada olmuyorsa boşanın.

Eşinizin tavır ve uslup konusunda hataları vardır lakin hata oranlanırsa 10 da 8 siz hatalısınız.

Gerçek hayatta evlilik tv dizilerindeki müştemilatlı konaklarda yaşanan pembe masallar gibi değil. O yüzden beklentileri gerçeklerle örtüştürüp var olanla yetinirsek mutlu oluruz. Siz şanslısınız. Ona bir verince iki olarak geri verecek karakteri olan bir eşe sahipsiniz. Ama bunun gerçekleşmesine engel olan sizsiniz...
 

Sevgi.. kalbimin derinliklerinde yok değil bir şeyler..
Ama son yorumlarımı okudu iseniz, değersiz hissedilmek, ilgisiz bırakılmak.. bir talepte bulununca türlü bahanelere maruz kalmak.. ve bunların bir telafisi olmayınca kendi kendimi doldurup doldurup bu durumdan geliyorum..
 
Okudum yorumlarinizi evet. Sizin sinirleriniz bozulmus , fazla tepkili buldugum yerler de var. Ama bir gercekte var ki evlilik genelde bu sekilde. yani size ansizin kirmizi gul falan almak falan hikaye :)
Bunu taktiginizi sanmiyorum gerci ..Ama benim size tavsiyem uslubunuzu yumusatarak esinize bir kahve yapin , ve ona guzel bir sekilde kirmadan dertlerinizi anlatin. Bunu yaparken de biraz yakin davranin esinize misal elini tutun , gozlerinin icine bakin. Baktiniz hala tavri degismiyor siz de uzak durun.
 

Çiçek vs hiç takılmam...
Çok mutlu eder beni, ama neden yapmıyor etmiyor kendimi yeyip biritemem..
Birkaç gün kendi halimde sessiz bir şekilde takılacağım, dersimle vs ilgileneceğim sonrasında bakalım..
 

25 yaşındayım, eşim terapi vs yöntemlere başvuracak birisi değil af edersiniz , biraz geri kafalı..
Ve de tüm problemlerin benden olduğu gibi bir kanısı olduğu İçin, bir Defasında terapiste gidelim cümlesine karşılık; benim değil senin ihtiyacın var ona, bana diyeceği şey beyfendi biraz daha sakin olun olacak.. ve ayrıca para TUzağı demişti..
Yani o gitmeden etmeden ne diyeceğini bilebilecek zihniyette birisi..
Onun dışında aramız iyi iken birbirimize karşı ilgili iken çok uysal evet, Ama her durumda kendi bildiğinin, kendi düşündüğünün doğru olduğunu kabul edip, benimkileri devamlı eleştirip, göz ardı eden biri..
 
Adamla 10gün görusmemissiniz ve adama dus al, hapsirirken agzini kapat, ayaklarimi uzatacam git baska koltuga felan demen cok tuhaf. Kardesim adami zaten 10gun gormemissin. Daha sabah gorusmussunuz gibi corba karistirmak ne alaka yahu!
 
Tatlım,okumak konusunda seni kandırmış haklısın.Bunu hazmedememeni de anlıyorum.Ama olan olmuş.Şu an bunu değiştiremeyeceğine göre bakış açını değiştirmelisin.

Daha prestijli bir meslek için okuyormuş.Benim için değil diyorsun da,sonunda bunun meyvelerini birlikte yiyeceksiniz.Yani ikiniz için yapıyor bunu.

Çok özür dilerim seni kırmak istemem ama,eşine tavırlarını okurken itici bir kadın profili canlandı gözümde.Ya da sevgisi azalmış bir kadın.On gün görüşmemiş olsam,bana özlemedin mi beni dese eşim,ne yemek umrumda olur ne başka bir şey.Öyle bir özlediğimi gösteririm ki yemeği unutur o da.Kokuyor olması da umrumda olmaz ahır gibi koksa yapışırım sarılırım bırakmam bir dakika.

Sen tam tersi,ne zaman yanaşsa hep terslemişsin.Çocuğunu azarlar gibi azarlamışsın.Sevgili olsaydın sen de ona yanaşsaydın ne kaybederdin.

Öfkenin seni engellemesine izin verme.Okuyor bu adam artık bunu değiştiremezsin.Değiştirsen bile ömür boyu "senin yüzünden" demesinden mutsuz olursun.Kabullen bu işi.İnan daha kolay olacak böylesi.

Sana vakit ayırmasını istemekte de haklısın.Ama bu illa belli günlerde olacak diye bir şey yok.Birlikte olduğun her dakikanın tadını çıkarmaya çalış.

Bak eşin yanaşmış mesela.Sarıl öp oturun laflayın gülün eğlenin sevişin.Bu da birbirine vakit ayırmaktır.Kurallarla olmaz bu iş.Kendini de eşini de soğutursun.Umarım düzelir her şey.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…