o zaman siirtin o küçük yerini neden genelleyip kendinizi icinde hissediyorsunuz ki?
"burasi doguda ataerkil bir yer. kisilerin fikirleri bana uymuyor" deyin, gecin. neden toplumun geneline yaymaya calisiyorsunuz kendi kucuk cevrenizi?
bu mesela siirtin küçük bir kesimi icin belki doğrudur ama gercekte cogu erkek esiyle fikir alisverisinde bulunuyor. ben Karadeniz'liyim, bizde kararları kadin verir genelde. bir sey olacaksa kadindan sorulur. ki simdi bile köyde temel atma vs yapilacak tonla is var annem gitti basinda durdu. o karar verir, babam para yollar:) kendi iliskilerimde de yaratici fikirleri olan genelde ben oldugum icin benim fikirlerim icraate geçer. erkekler zeki kadinlardan hoslanir, partnerinin her seyden anlamasiyla gurur duyar ve bunu dile getirir - benim yakin cevremde. dedem bile -yasasa 90 yasinda olacakti- ananemin fikrini alirdi, ananem istedi diye onun uygun gördüğü yerden yazlik almis falan.
utopya degil yani, turkiyenin cogu bölgesinde bu şekilde yasaniyor iliskiler
buna da katilmiyorum:) herkesin iliskisi birbirinden farkli farkli geliyor bana. ben jest olsun diye sevgilimin dilini ogreniyorum mesela. o dilde bildigim az kelimeden yalan sohbetler kuruyorum. buna karsilik sevgilim benim uydurdugum hikayeyi cizgilestirmis, unutmayalim diye tüm ayrintilari resme dökmüş:) ya da gittiğimiz tatilleri dönüşte cizgi kitap haline getiriyor. ya da kampa giderken yanimizda plakcalar götürüyoruz
hic de birbirinin ayni degil yasadigim sey.
bir yakin arkadasim nisan icin salon tutmaktansa ayni paraya vizesiz bir balkan ülkesinde komsu iki villa tutup cekirdek aileler, anne baba kardes yegen olarak bes günlük bir tatil ayarlayip orada nisan yaptilar. cogu aile uyesi ilk defa yurtdisina cikti, herkese unutulmaz bir ani oldu. hic de birbirinin ayni degil.
biraz senin ve partnerinin elinde sinirlarin disina cikmak. benim kkda tanisip arkadas oldugjm insanlarda bile cok ilginc hikayeler var.
bu tamamen senin elinde. evlenince 20 bine profesyonel foto cekimi de isteyebilirsin, bunun yerine esasli bir gezi butcesi ayirip her firsatta tatile cikip tripodla beyaz elbiseli resimlerini de cekip kendi albumunu olusturabilirsin. buna engel olan yok
eslerinin koynunda olmak dhaa keyifli geliyor olabilir bekar arkadasla muhabbetten. benim de sevgilim sehrime tasindi, her saniyemi onunla gecirmek istiyorum. eski is arkadaslarima verilmiş sozum vardi (2 kadin 2 erkegiz) çocuklardan birinin evinde soz verdigim yemegi yapacagim. onda bile is cikis saatinde gidip sevgilimi bir gun gormemek yerine cumartesiye ayarladim, sabah sevgilimle guzelce kahvalti hazirlar haftasonu tembelligi yapariz, ogleden sonra arkadasima giderim diye.
bu esin zorlamasi falan degil yani, es kisisiyle ya da çocukla daha keyifli zaman geçiriyor olmakla alakali da olabilir.
siirtin kucuk bir yerinde belki hayatinda istanbula Antalyaya gitmemiş insanlarin ne de ilgisini cekiyordur emin ol senin kaybolmus pasaportun
muhabbet konun onlarin cok dışında olduğu icin aksamlari seninle görüşmüyor olma ihtimallerini hic düşündün mu?
toplumun buyuk bir kısmı laf olsun diye evleniyor. onlara uyarsan mutlu olmazsin. daha yasin 27
madem pasaportun da var, 3 ay tatilin de var, paran da var cik su ulkeden bir gez dolas, ozgurce flort et, keyifli asklar yasa, kucuk tatillerde daha bati sehirlere git, etkinliklere katil. sana uyan birini elbet bulur o zaman evlenirsin.
Çok küçük bir yerde yaşıyorum burada herkes evlenmenin peşinde. Gerçekten burada evlenmek bir tercih değil zorunluluk yoksa tayin yazamazsın eş durumu yapman gerek. Evlenen de buldumcuk oluyor. Evlenmek istemediğim için arkadaşlarım(!) beni tehdit olarak görüyor sanki eşlerini baştan çıkaracakmışım gibi falan. Basit kıskançlık yapıyorlar.
Nasılsınız kızlar? 
istemiyorsanız evlenmeyin. Evet toplumun eleştirilecek çok yönü var ama sadece söylenen biri gibisiniz.
