Yalanlar üstüne kurulu bir aşkı kurtarabilir miyim? Yoksa gerçekleri bilmemesi daha mı iyi?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Neye karar verdiniz?
Şimdilik mevcut durumu devam ettirmeyi düşünüyorum. Ben okuluma devam ediyorum o işine. Babasının sosyal medyasından görmüştüm iyi gözüküyor hâli. Sosyal medyada durgun. Belki unutmuştur artık aklına gelmiyorumdur bile. Durduk yere yazıp rahatsız etmek istemiyorum. Ya da daha açık ve dürüst olmak gerekirse belki de şu aşamada hatamın sorumluluğunu alıp affedilme beklentisi içinde olmadan her şeyi anlatma cesaretim yok. Anlamsızca çekiniyorum ondan. Buraya yazana kadar düşünüyordum ama üyeler fikrimi değiştirdi biraz. Bir gün fikrimi değiştirirsem ya da olur da o yazarsa anlatırım her şeyi. Fakat bir ilişki beklentim olmaz artık buraya yazılanlar bakış açımı değiştirdi dediğim gibi.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Şimdilik mevcut durumu devam ettirmeyi düşünüyorum. Ben okuluma devam ediyorum o işine. Babasının sosyal medyasından görmüştüm iyi gözüküyor hâli. Sosyal medyada durgun. Belki unutmuştur artık aklına gelmiyorumdur bile. Durduk yere yazıp rahatsız etmek istemiyorum. Ya da daha açık ve dürüst olmak gerekirse belki de şu aşamada hatamın sorumluluğunu alıp affedilme beklentisi içinde olmadan her şeyi anlatma cesaretim yok. Anlamsızca çekiniyorum ondan. Buraya yazana kadar düşünüyordum ama üyeler fikrimi değiştirdi biraz. Bir gün fikrimi değiştirirsem ya da olu da o yazarsa anlatırım her şeyi. Fakat bir ilişki beklentim olmaz artık buraya yazılanlar bakış açımı değiştirdi dediğim gibi.
Bilinmez den se,yazmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum,yinede siz bilirsiniz.
 
Bilinmez den se,yazmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum,yinede siz bilirsiniz.
Aslında incinmekten ve tabii ki incitmekten korkuyorum. Verdiğim sözleri tutmadım, karşımdaki kişi defalarca ısrarcı olmasına hatta yalvarma noktasına geldiği hâlde iletişimi kesmek konusunda direttim. Hâlbuki hayatına giren ilk yazan bendim. Onu yeterince kırdım zaten, affedilmeyi hak etmiyorum. Bunu niye bu kadar önemsiyorum çünkü ona karşı hâlâ hislerim var aklındaki yerimi de haliyle önemsiyorum. Ama bu hisler gelip geçici duygusal boşluktan kaynaklanan duygular mı yoksa gerçek hisler mi bilmiyorum. Bir türlü çözemiyorum dolayısıyla bu da beni adım atmaktan alıkoyuyor.
 
Buna zeigarnik etkisi deniyor sanırım. Beyin yarım kalan her şeyi arka planda tamamlama arzusu duyuyor. Yaptığınız tespitler son derece doğru. Ben de sizinle aynı düşünüyorum ve şu an okuluma, kendimi geliştirmeye odaklandığım bir süreçti 4 aydır ama ara ara hiç sebep yokken aklıma gelmesi kafamı ve kalbimi karıştırıp durdu. Bir hata yapmamak için de burada yaşça ya da mental açıdan daha olgun birilerinden akıl almak istedim.
Bir şey daha ekleyeyim sen bu kadar hassas düşünürken belki de karşında senin kadar hassas düşünmeyen birini bulacaksın ve bu defteri o şekilde kapatacaksın. Bir sonuca bağla bence aklında kalmasın.
 
Bir şey daha ekleyeyim sen bu kadar hassas düşünürken belki de karşında senin kadar hassas düşünmeyen birini bulacaksın ve bu defteri o şekilde kapatacaksın. Bir sonuca bağla bence aklında kalmasın.
Haklısınız belki de. O da hassas bir insan ama benim kadar mı bilemiyorum
 
Ne kadar zarif ve empati sahibi birisiniz. Bahsettiğim her ayrıntıya değinmişsiniz neredeyse, çok teşekkür ederim bu özenli ve güzel cevap için. Okuduğum en kaliteli ve faydalı yorumlardan biriydi:
Ne demek rica ederim, ben de çok teşekkür ederim :') Açıkçası yaşadıklarını kendime o kadar yakın gördüm ki içselleştirerek yanıt verdim gerçekten de. Mesela ben de 26 yaşındayım, boşanmış (çocuksuz) bir adama aşık olduğumu sanmıştım, burada da konu açtım hatta. Sağ olsun üyeler beni kendime getirdi :KK70:

İnsanın kalbi kıpır kıpır olunca, hele ki karşındaki de sadakatli ilgili adam imajı çiziyorsa direkt mantık rafa kalkıyor. Olmazlar olurmuş gibi geliyor. Benim de aklıma takılan ikinci kadın olma durumuydu. İlk karısıyla beni kıyaslar mı, benleyken onu özler mi, ben toyluğun verdiği derin tutkulardayken o bana hislerini mantık üzerine mi inşa eder vs. bir sürü soru işareti. En sonunda geçmişinde büyük aşk yaşamış bir adamla olmanın bana ömür boyu kompleks ve takıntı yapacağını, bunu kaldıramayacağımı idrak ettim ve direkt iletişimi kestim zaten. Bence sen de sosyal medyadan stalk yapmayı bırakmalısın.

Birde sanırım kitap okumayı seviyorsun, ben de öyle. Bana çok sevdiğin bir kitabı önermeni rica etsem? <3
Allah gönlünüze göre versin her şeyi^^
 
İl olarak savcı nerde çok merak ettim acaba arkadaşımız olabilir mi diye de düşündüm çünkü aynı olaya benzer de arkadasimizin da başına gelenler hatta şimdi de evlenecek kız arıyor 🤣
 
|I
İl olarak savcı nerde çok merak ettim acaba arkadaşımız olabilir mi diye de düşündüm çünkü aynı olaya benzer de arkadasimizin da başına gelenler hatta şimdi de evlenecek kız arıyor 🤣
kız şimdi bir çekinmedim değil ya aynı kişiyse😅 çok fena ifşalanmış olurum😅
1 yıl oldu o atanalı arkadaşınız da mı öyle yoksa daha fazla mı ya da akademide mi şu an
 
Kız adama söylediğin yalan gerçek olsun diye nasıl azmettin de hukuk kazandın ben şok. Dizilere konu olabilecek bi konu
Belki de denk olursak ondan sonra gerçekleri anlatırsam hem sınıf farkı durumu olmaz hem de yalanlarımdan biri hiç değilse gerçek olur belki affetmesi kolaylaşır diye düşündüm🫠
O sıralar duygusal yoğunluğum çok fazlaydı biraz gazladı yani beni günde 3 saat uykuyla zorduruyordum fena çalıştım sürem de azdı zaten. Hatta buraya yazıp biraz daha mantıksal bakmaya başlamasaydım ne yapıp edip savcı olup hatta başsavcı olup falan yıllar sonra karşısına çıkmayı düşünüyordum😅 Biraz fazla uçmuştum o arada hukuk geldi işte:) en azından iyi bir şeye vesile oldu
 
Ne demek rica ederim, ben de çok teşekkür ederim :') Açıkçası yaşadıklarını kendime o kadar yakın gördüm ki içselleştirerek yanıt verdim gerçekten de. Mesela ben de 26 yaşındayım, boşanmış (çocuksuz) bir adama aşık olduğumu sanmıştım, burada da konu açtım hatta. Sağ olsun üyeler beni kendime getirdi :KK70:

İnsanın kalbi kıpır kıpır olunca, hele ki karşındaki de sadakatli ilgili adam imajı çiziyorsa direkt mantık rafa kalkıyor. Olmazlar olurmuş gibi geliyor. Benim de aklıma takılan ikinci kadın olma durumuydu. İlk karısıyla beni kıyaslar mı, benleyken onu özler mi, ben toyluğun verdiği derin tutkulardayken o bana hislerini mantık üzerine mi inşa eder vs. bir sürü soru işareti. En sonunda geçmişinde büyük aşk yaşamış bir adamla olmanın bana ömür boyu kompleks ve takıntı yapacağını, bunu kaldıramayacağımı idrak ettim ve direkt iletişimi kestim zaten. Bence sen de sosyal medyadan stalk yapmayı bırakmalısın.

Birde sanırım kitap okumayı seviyorsun, ben de öyle. Bana çok sevdiğin bir kitabı önermeni rica etsem? <3
Allah gönlünüze göre versin her şeyi^^
Canımın içisin keyifle okuyorum yorumlarını iyi ki varsın❣️ Zaten bu kadar güzel tavsiyeleri ancak aynı hislerden geçmiş biri verebilirdi. Sen de çok gençmişsin çiçeğim. Umarım şu an iyisindir ve doğru kararı verebilmişsindir🫠
Erkeklerin ilk aşkının çok derin izler bıraktığını okumuştum bir yerde. Kürk Mantolu Madonna'yı duymuşsundur muhakkak. Orada da Raif evleniyor çocukları oluyor vs ama adam Maria'yı unutmuyor bir türlü. Tamam aşka saygımız var elbet fakat böyle büyük aşkların enkazını bir başkasına tutunarak atlatmaya çalışıyorsan o zaman bugüne odaklanmak gerekir biraz da. Diğer türlüsü yara bandına dönüyor. Tamam sen hayattan kopma, tabii ki devam et yaşama ama başkasının duygularını inciterek değil. Erkekleri bilmiyorum ama bu durum biz kadınlar için çok yıkıcı etkilere sahip. Adam affetsin istemiyorum bir yandan. Çünkü o hikayeyi okudukça başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Birinin olur ya karısı olabilirim çocuklarının annesi olabilirim ama hiçbir zaman tek ve en sevdiği kadın olamam. Korkunç bir düşünce. Kendimi biliyorum bunu kompleks yapıp sürekli ona da kendime de zindan ederim hayatı. Mutlu olabilmemiz için benim o aşkı o kadar detaylarıyla hiç bilmemem gerekiyordu. Haklısın bu sosyal medya stalkını bırakmıştım epey zamandır. Hatta bağ kesme yapmıştım ama bende ters etki yaptı adam sürekli aklıma gelmeye, enerjim düşmeye başladı. Keşke yapmasaydım. Kitapları seviyor olman harika bir detay:) Ben birkaç aydır psikoloji kitaplarına merak salmış durumdayım çok keyif alıyorum. Ne tarz kitaplar seversin bilemedim belki psikolojiden hoşlanmıyor olabilirsin diye klasiklerden gideyim☺️ Marti Eden - Jack London duymuşsundur muhakkak okudun mu bilmiyorum. Hikayesi ikimizinkine de çok benziyor yazarın kendi hayat hikayesinden esinlenilmiş bir şeymiş zaten. Kürk Mantolu Madonna- Sabahattin Ali. Bunu inşallah okumamışsınfırçünkü çok güzel. Sonra Zülfü Livaneli'nin Serenad'ı var çok güzel. O niye bilmiyorum bende bayağı sarsıcı etki yapmıştı hayran kalmıştım birkaç gün. Duygusal boşluk ya da hüzün zamanlarında tavsiye etmem ağlatır ama onun dışında güzeldir☺️ Çalıkuşu'nu kesin okumuşsundur o yüzden onu önermeyeceğim keşke hafızam sıfırlansa da yeniden okusam dediğim klasiklerden. Bu aralar Nietzsche Ağladığında kitabı da epey meşhur herkes bayılıyor ben daha başlamadım ama gerçekten güzel duruyor. Şiir de çok seviyorum ben ve Murathan Mungan'ın - Yaz Geçer isimli kitabı o kadar fevkalade bir şey ki. Google'da "Yalnız Bir Opera" şiiri yaz epey uzun bir şiir aynı zamanda kitabın giriş şiiri. Daha iyi aşk ve ayrılığın anlatımını bulamazsın o kadar harika. Son olarak da böyle hayatın çeşitli konuları üzerine fikirleri düşünceleri okumayı seviyorsan Montaigne- Denemeler tavsiyemdir. Bakış açısı katıyor ve kültürel açıdan çok ayrı ufuklar açıyor. Çok güzel. Şimdi baktım da bir sürü şey yazmışım ama hepsi çok çok güzel. İlla birini seçeceksem ve okumadıysan eğer, azim aşk ihtiras vs seviyorsan Martin Eden ya da Kürk Mantolu Madonna derim. 😄Okudukların olabilir, spesifik bir alan ya da konu hakkında okumak istiyor olabilirsin. O yüzden sen bana ne tarz kitapları sevdiğini söyle ben de o tarzdan iyi bildiğim kitaplar varsa önereyim.🥰
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Yok değil galiba akademide🤣🤣🤣 nerde il merak ettim
😅😅 ben sizin bahsettiğiniz kişiyi de tanıyorum sanırım sevgilisini daha yeni kaybetmiş biri ama trafik kazasında değil deprem olması lazım ama o Ankara'da sanırım. Hikayelerini twitter'da görmüştüm. Doğru mu tahmin ettim acaba😄 Çok üzülmüştüm onlara ama eğer o ise adamın bu kadar hızlı evlenecek kız aramasına şaşırdım. Benimki kırıkkale idi. Aynı kişi değillerdir inşallah:) Benim konuştuğum kişi mesleğe kabul edileli 1 yıl olmuştu
 
Okudukların olabilir, spesifik bir alan ya da konu hakkında okumak istiyor olabilirsin. O yüzden sen bana ne tarz kitapları sevdiğini söyle ben de o tarzdan iyi bildiğim kitaplar varsa önereyim.🥰

Bak bu çocuk sana niye aşık olmuş hemen iki yorumda anladım işte, ben de aşık olacağım şimdi! hahaha, keşke şu babygirl karşımda olsaydı da sohbet etseydik diye düşündüm yeminle. Bu nasıl akıcı bir yorumdur, ayrıca beni tanıyormuş gibi en favori kitaplarımı önermeler falan wow oldum. Jack London hariç tüm kitapları okudum, listeme ekledim bunu da şimdi. Şu an Bin Muhteşem Güneş'i okuyorum. Psikolojiyle ilgili kitapları da çok severim.

Ayrıca şiire ba-yıl-dım. Nasıl keşfetmemişim bu zamana kadar? Yeminle biz....

"Başlangıçta doğruydu belki. Sıradan bir serüven, rastgele bir ilişki
gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök salan ,
benliğimi kavrayıp, varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin."
 
:
Bak bu çocuk sana niye aşık olmuş hemen iki yorumda anladım işte, ben de aşık olacağım şimdi! hahaha, keşke şu babygirl karşımda olsaydı da sohbet etseydik diye düşündüm yeminle. Bu nasıl akıcı bir yorumdur, ayrıca beni tanıyormuş gibi en favori kitaplarımı önermeler falan wow oldum. Jack London hariç tüm kitapları okudum, listeme ekledim bunu da şimdi. Şu an Bin Muhteşem Güneş'i okuyorum. Psikolojiyle ilgili kitapları da çok severim.

Ayrıca şiire ba-yıl-dım. Nasıl keşfetmemişim bu zamana kadar? Yeminle biz....

"Başlangıçta doğruydu belki. Sıradan bir serüven, rastgele bir ilişki
gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök salan ,
benliğimi kavrayıp, varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin."
Hahahah çok tatlısın🥰 Şansa en güzelini okumamışsın. Ümit Yaşar Oğuzcan'ın Aşka Dair Nesirleri de harika. Bin Muhteşem Güneş'i duymuştum sen deyince merak ettim şimdi:) Psikoloji kitaplarını ben de çok severim. Hayır Diyebilme Sanatı, Bağlanma, Hayatı Yeniden Keşfedin kitaplarını okudum bu yaz özellikle Hayatı Yeniden Keşfedin kişilik şemalarını açıklıyordu ve neyi neden yaptığımız, niye o tip insanlardan hoşlandığımız vs gibi çoğu şeyi çözmeme yardımcı oldu. Senin de önerilerin varsa çok isterim paylaşmanı🥰
Bu arada şiiri beğenmene çok sevindim, edebi bir ruhun var belli:)
 
Sana şöyle soyliyim hep içinde kalır bu durum.yasayamadiklarin hep içinde kalır.ona tekrar yaz artık aynı konumda sayılırsınız.sizden olur bence.icinde kalmasın yaşa gitsin
 
😅😅 ben sizin bahsettiğiniz kişiyi de tanıyorum sanırım sevgilisini daha yeni kaybetmiş biri ama trafik kazasında değil deprem olması lazım ama o Ankara'da sanırım. Hikayelerini twitter'da görmüştüm. Doğru mu tahmin ettim acaba😄 Çok üzülmüştüm onlara ama eğer o ise adamın bu kadar hızlı evlenecek kız aramasına şaşırdım. Benimki kırıkkale idi. Aynı kişi değillerdir inşallah:) Benim konuştuğum kişi mesleğe kabul edileli 1 yıl olmuştu
Canım benim yok sevgilisini kaybetmedi o direk evlenecek kız arıyor 😁 senin içinde hayırlısı olsun ara yada mesaj söyle içinde kalacagina dışına vur kaybedeceksen de söyleyerek kaybet
 
Herkese merhaba öncelikle lütfen beni kınamadan yazdıklarımı okumaya çalışın olur mu? 20 yaşındayım güzel bir genç kızım yani kusursuz fevkalade değil ama alımlı belki 6.5 - 7/10. Bunu niye diyorum çünkü önceden sevgililerim oldu çevremde beğenilen biriydim faka tannem babamla boşandıktan sonra ki bu 17 yaşıma denk geliyor. Beni korkunç zorbalamaya başladı. Babam annemi genç bir kızla aldattı belki de bu yüzden annem genç kızlara sürekli hakaretler etmeye ve zorbalamaya başladı. Bana sürekli sen çok çirkinsin seni kim ne yapsın falan deyip gülüyordu ergenliğin etkisiyle bu bende travma yarattı sanırım. Arkadaşlarım ve sevgilim tersini söylese de ben kendimi kötü görmeye başladım önce erkek arkadaşımdan ayrıldım sonra içime kapandım. Bu arada annem asla çalışmayı kabul etmiyordu ben 18 olmuştum annem 38'di. Üniversite sınavımın olfuğugün boşandılar ve ben sınavın yarısında ağlayarak çıktım odaklanamadjm halbuki akıllı bir öğrenciydim neyse bu olay tuzu biberi oldu annem beni işe soktu. Bir markette çalışmaya başladım 1 yıl çalıştım ve maaş kartım bile annemdeydi. Kendi maaşımdan bir kuruş yiyemedim eve bakıyordum. İtiraz etsem evden kovmakla sokağa atmakla tehdit ediyordu. Bir şekilde psikolojim çok bozuktu diyelim. Sonra o dönem sosyal medyada bir kitap uygulamasında alıntılar yapıyordum, okuduklarımla ilgili düşüncelerimi paylaşıyordum. Anonim takılıyordum ve ara sıra flörtleştiğim biri olsa bile adımı şehrimi hep yalan söylüyordum. Beni görmek istediğinde engelliyordum çünlü beni kimse beğenmez düşüncesi yerleşmişti kafama artık snnem yüzünden. Zaten kimseye de öyle bağlanmıyordum. Neyde işte bir gün birisinin profilinde de çok anlamlı şeyler gördüm sessiz bir hesaptı kendi halindeydi önce takip ettim sonra da mesaj attım çok güzel şeyler yazıyorsun, eski kelimelere hakimiyetin fazla vs şeklinde. Teşekkür etti öğretmen sanmıştım hukukçuyum dedi ben avukat sandım. Bir de öğrendim ki bu kişi 6 yıllık kız arkadaşını kaybetmiş 1 yıl önce. Kız ilk aşkı ve liseden beri tanışıyorlar. Hatta sonra instagramını bulduğumda kızla fotoğrafları, ardından yazdığı şiirler ve mektuplar da vardı. Neyse o gün konuşma kısa ve nazik şekilde bitti ben unuttum tabii bu kişiyi. 2 hafta sonra bir paylaşımımı beğendi ve velhasıl konuşmaya başladık. Ben uzun zaman sonra kendimi çok huzurlu ve heyecanlı hissediyordum. Nasıl bir boşluktaysam hiç tanımadığım görmediğim birine bağlandım. Derken öğrendim ki bu kişi aslında yeni tayin olmuş bir savcıymış. Bana mesleğimi sordu ben de o an aşağılık kompleksi deyin, ergenlik deyin bilmiyorum ama utandım üniversiteye gitmediğimi söylemeye. Hukuk okuduğumu söyledim. Sonra ben onun soyadını bilmiyordum ama ismini, staj yaptığı yeri ve atanalı 1 yıl olduğunu laf arasında öğrenince hsk'nın kura kararnamesinden baktım. Çocuk doğru söylüyordu. İnstagramını hatta anne babasını vs çoğu şeyi öğrendim hakkında. Ayrıca da ilk kez görmüş oldum onu böylece. Hatta numarasını da buldum... kısacası o benim hakkımda bir şey bilmezken ben yüzsüz gibi o yalan mı söylüyor doğru mu diye araştırıyordum oysa ortada bir tane yalancı vardı o da bendim. Velhasıl görünce daha da hoşlandım çok efendi temiz yüzlü biriydi. Neyse biz bayağı tatlı sohbet ediyorduk ve ben hep bu yalanlarımdan rahatsızdım. Belki o da şüphelendiğinden arada sohbet arasında birkaç şey soruyordu 3. sınıfla ilgili. Ona hukuk 3.sınıfım demiştim bir de. Hukuk okuyan bir kuzenim var. Ona sorup cevap yazıyordum bu şekilde inandı ve güvendi bana. Derken 1 ay falan konuştuk ve bana dedi ki ben seni yakından tanımak isterim. Uzun zaman sonra ilk kez birine karşı zaaf duyuyorum konuşurken mutlu oluyorum. Çok hanımefendi tatlı birisin ve burada kimliğimi çok açık etmiyorum ama ilk defa birine güvendim ve tanımak isterim. Numarasını verdi instagramını verdi. Ben hem yalanlarım yüzünden hem de çocuk ya beni beğenmezse diye kompleks yapıp bahanelerle biraz zaman istedim ve numaramı vermedim. Saygı duydu bir hafta konuştuktan sonra en azından instagram hesabımı istedi. İsmin dışında hakkında hiçbir şey bilmiyorum ki dedi. İsmimi de yalan söylemiştim maalesef. Evet Allah beni kahretsin. Ben de yine işte şu an hayatımda sorunlar var biraz zaman ver söz veriyorum açıklayacağım vs dedim. O arada sınava hazırlanmaya karar verdim. Önceden temelim vardı zaten 2 ay vardı sınava. Hatta şu gün söyleyeceğim dedim her şeyi. Sınavdan 1 gün sonra anlatacaktım ister engellesin ister küfretsin en azından vicdanım rahatlayacaktı. 1 ay konuşmadık ben konuşmayalım bana biraz zaman ver dediğim için saygı duydu. Ne oluyor bilmiyorum ama ikimiz için de en doğrusunu yaparsın biliyorum ve içim rahat sana güveniyorum ama bana lütfen çok umut verme olur mu dedi...
Ben de söz veriyorum her şeyi halledeceğim kafandaki soruları cevaplayacağım asla sözümü tutmamazlık yapmam dedim. O ara hem işe gittim hem de sabahlara kadar çalıştım ve sınava iki hafta kala bir gün ansızın bana yeniden yazdı. İyi misin nasılsın seni merak ediyorum vs diye. Ben onunla konuşmayı çok özlüyordum bunu söyledim de. Ben de seni özledim ama rahatsız etme dediğin için yazmadım keşke sen yazsaydın dedi. Ve o gün yine telefon numaramı ya da instsgramımı rica etti. Ben de kaçındım durdum. Ben belalı sıkıntılı bir kızın tekiyim boşver beni, saçma mesajlarımın kutunu doldurmasına gerek yok dedim. Böyle yaptıkça sana daha çok çekiliyorum ayrıca ben o mesajları ve seni hiç de boş ve önemsiz görmüyorum hatta yakından tanımak istiyorum. Israrım yanlış anlaşılır diye çekiniyorum ama instagram teklifimi yineliyorum dedi. Ben de olmaz lütfen konuşmayalım artık şu an hayatımda uğraşmam gereken ciddi şeyler var ve sana bağlanmaktan korkuyorum dedim ve kabullendi mecburen. Çok üzgün olduğunu söyledi o zaman arkadaş kalalım ama şu an gidersen daha çok üzüleceğim dedi. Ve ben alık ne yaptım sizce? Çocuğu bıraktım. Takip ediyordu yine de. Takipten de çıkardım. Sınav yaklaştığından mıdır olayın sıcaklığından mıdır bilmiyorum o ara hiçbir şey hissetmedim ve sınava girdim hukuk fakültesini çok şükür kazandım. Fakat kazandığım günden beri sevincim hep buruk hep kursağımda sanki. Babamla annem barışıp yeniden evlendi. Ben hukuku kazandım ama hoşlandığım insanı öylece bıraktım. Bu süreçler geçince ben acıyı o zaman hissetmeye başladım. Birkaç aydır yemeden içmeden kesildim mideme kramplar giriyor. Çok büyük bir suçluluk duyuyorum. Ve bu da yetmezmiş gibi onu çok özlüyorum. İsmim, mesleğim her şey yalandı başta. En azından biri gerçek olursa belki affedebilmesi kolaylaşır diye aptal bir düşüncem vardı oysa ki yalanın azı çoğu yok. Karşımda duygusal açıdan zaten kırgın bir insanı 2 ay kendime bağladım. Ve sonra bir sürü söz verip anlatacağım deyip sözümü tutmadım. Hazirandan beri konuşmuyoruz. Ne o yazdı ne ben. Anlatmak istedim ama cesaret edemiyorum. Benden nefret etmesini istemiyorum çünkü. Kendini kandırılmış hissedip duygularımın gerçekliğindem şüphe etmesini de. Çünkü hikayem başta yalandı belki ama duygularım gerçekti. Şimdi öncelikle hatalarımın farkında olduğumu, o dönemki psikolojik buhranlarla saçma sapan davrandığımı ve henüz 20 yaşında biri olduğumu göz önünde bulundurarak bana tavsiyeler verebilir misiniz lütfen? Danışabileceğim kimse yok. Her şey böyle mi kalmalı, yazsam affeder mi ya da ne hisseder, beni kız arkadaşının boşluğuna mı koymak istedi acaba o dönem. Bir de aslında bu hatalara ve anonimliğe düşmemin büyük payı da annemin o dönem zorbalıklarıyla bende "çirkinim kimse beni beğenmez" algısı oluşturması. Bunu da aşamıyorum bir türlü. Kafam çok karışık😔
Bence doğru olan kendini guzelce anlatman. Söyle - bazı ailevi sorunlardan dolayı üniversiteyi istediğim zaman kazanamadım kendimi toparladım sınava girdim seninle de bu dönemde tanıstık. Sana yalan söylediğim için üzgünüm ama internetten tanıstığım insanlara gercek adımı söylemek doğru gelmiyordu.seni aklımdam cıkaramadım ve yalan söylediğim için sucluluk duruyorum.
- şimdi bunları söylemez açık açık konusup sonuclandırmazsan hayat boyu aklında kalır böyle biri vardı cok hoslanmıstım ama benim hatalarım yüzünden olmadı vs diye. En kötü ne olabilir ki görüşmeyelim der biter en azından olmayacağını anlar önüne bakar devam edersin. Öteki türlü hep kafanda acaba olur muydu sorusu kalacak.
 
:
Canım benim yok sevgilisini kaybetmedi o direk evlenecek kız arıyor 😁 senin içinde hayırlısı olsun ara yada mesaj söyle içinde kalacagina dışına vur kaybedeceksen de söyleyerek kaybet
başına gelenler benzer şeyler deyince öyle düşündüm😅 hayırlısı olsun hepimiz hakkında:)
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X