Şİmdi önümde ağır bir kapı
Ardında okyanus var
Bir de bileğimden biri çekiyor
Benimse kapıyı açmam gerek
Bak diyorum koca dünyaya
Burdan derhal çıkmak gerek
Bari çek me bileğimden
Benim her şeyi görüp öğrenmem gerek
Bir ileri bir geri
Her adım bu kapının ardı demek
Sonunda boğulmak olsa da
Benim o sularda yüzmem gerek
Anahtar deliğinden görünen
Bu küçücük manzarA
Sana yetiyorsa yetsin
Benim o sularda yüzmem gerek...
Bir Maskedir Aslında Yüzümüzdeki İfade, Derinlerdeki Çığlıklarımızı Susturan...
Bir Alaydır Aslında Dudaklarımızdaki Gülüş, Ta Kulaklarımıza Dek Varan,
Renksiz Bir Elbisedir Aslında Hayatımız, Dışarıdan İmrenilerek Bakılan,
Bir Oyundur Aslında Hayat, Oynadığımız Hiç Kendimiz Olmayan,
Bir Oyundur Aslında Hayat, Bir Çoklarımızın Oynadığı Bile Anlaşılmayan...
Yoruldum. , Bir adım atacak halim yok ya da adım atacak bir hayatım. Çekilmez olacak mıydı bu hayat ya da çekilecek bir yönü yok muydu? Zor mu gelecekti nefes almak bu şehirde ya da nefes almamı sağlayacak bir insan yok muydu? Hep mi kötü olacaktı? Kötü olmasa bile hiçbir iyilik cezasız kalmazdı. Yaşama sebebim yok ölme nedenim çok. Bir fırtına çıksa alsa götürse uzaklara, geri getirmese... Yoruldum yüreğim, yoruldum hayat... Artık bitme zamanı gelmedi mi? Kaybedecek neyim kaldı nefesimden başka? Hadi son darbeni vur da öyle gideyim
Nereye gitsem sen varsın. geçtiğim sokaklar seni fısıldıyor kulağıma. Sensizlik ruhumu acıtıyor. Öyle yüzüme bakma! Can çekişen bedenim değiL, KALBİM. Beynim ise bozuk bir plak misali seni tekrarlamaktanbıkmıyor. Ne gariptir kibana seninle sensizliği yaşatan bu hayat, şimdi sensizliğimde seni bıraktırmıyor. Ama artık istemiyorum. Canlı & cansız tüm bedenlerdennefretediyorum. Sıkılıyorum artık, bunalıyorum!! Haykırışlarım sana değilsevgilim,sensizliğime..Bu yalnızlık beni alıkoyuyor. İhtiyacım var sana, sevgine, sıcacık yüreğine ..
“ Aşk tarafsızlığını yitirmişken, Yamalı yüreğimi iade ediyorum karanlığa.. Heybemde hüzünlerimle gidiyorum. Olur da bir gün aramak istersen beni, Bir ömür uzaklıkta zannetme.. Ben sana bir nefes kadar yakın olacağım... Çünkü ben “ altı harfli “ adında “ Sana “ yaşıyor olacağım ... ”
“Bu gece kendi kalemime üç kurşun sıktım. Birincide ruhumu, ikincide sevgiyi, üçüncüde de aşkı öldürdüm. Beyaz kâğıda kan damladı. Kalemin mürekkebinden çıkan son iki kelime… ”Aşkın Öldü”… ”Kan damladı kalem öldü, kan damladı prenses öldü ve kan damladı masal bitti…”
Affetmiyeceğim seni.. Sana her yazışımda birkez daha, Bir kez daha nefret edeceğim senden.. Sen beni kimlere,nelere değiştin.. Oysa sen canım,sevdiğim,sevgilim.. nelere değmiştin.. Nerden bilebilirdim ki sevmenin diğer adınında Ayrılık olduğunu!..
Unutma ki; gel denildiğinde gittiğin her yer, kal denildiğinde beklediklerin, git deyişinin ardındaki hüzün ve sorunlarındaki çözüm tek bir oyundan ibarettir. Hayat… En acımasız, en tavizsiz ve en riyakar zamanlar adına seni kullanırken sen bir güneşin parlaklığına kanar ve her ay vuruşunda pencerene bir yumruk atarsın yastığına. Oyuncaksız bir oyunda kim ne kadar eğlenir, ya da ebe kimdir bilmezsin.
Sen kısa metrajlı çekimlerde hep oynayan ve hep oynanan. Bir figüran asaleti taşır kalbin, her boşluğu doldurur. En derin boşluk geçmişte kalandır, öğrenince sendelersin. N’ olur yık(ıl)ma...
Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun asolan yürektir
Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu
Ben seni tekrar sevecek kadar aptalım belki, dogru..
Ama kalbim bana yaptığın serseriliği sana yapıp,
Bir zamanlar kapladığın o en güzel kö$esini sana geri vermez.. Ask'ı seninle ya$adigim dogru olabilir...
Ama seninle kirletecek kadar dü$medi bu yürek..!