Sen şimdi tüm bunlara inandın mı?
Gerçi ben sana dedim adam eve getirse bile sen kabul edecektin.
Bir adam bunu söyleme cesareti bulyorsa kendinde, suç kadındadır..
Öyle her kadına sevgilimi getireyim de beraber yaşayalım diyemez hiç bir erkek...
O arkadaşından da uzak dur, kimbilir belki de kendisiydi seni aldattıgı kişi...
Sen bir hışımla bu konuyu açtın, sonunu toplarmak için de böyle bir şey söyledin diye tahmin ediyorum.
Yoksa hiç bir erkegin eşine böyle bir şaka yapacagına,
hiç bir kadının da tüm bunlara ragmen o kadının kim oldugunu ögrenmeden bu işin peşini bırakacagına ihtimal vermiyorum ben...
Ağzına sağlık, nedense arkadaşı ile ilgili kurduğu cümlelerden dolayı ben de kuşkulandım ama fesatlık yapmayım diye ses çıkarmadım.... Tehlikeli durum bence, ben olsam yakın çevremdeki pek çok kişiden kuşkulanırdım. Ve diğer düşüncelerine de kesinlikle katılıyorum...
öncelikle olumlu olumsuz, yorum yapan herkese teşekkür ediyorum. Ben bile mantıklı nedenler bulamazken sizi elbette suçlayamam, Ben burada kaç yıldır yorum yaptım. Kimseyi suçlamadım art niyet aramadım. Olayı öğrendikten sonra burada konu açmamı yadırgayanlar, anlattım boğulacaktım o an derdimi dökecek,içimdekini kusacak bir yere ihtiyacım vardı. Allaha şükür şu an gayet iyiyim. Öldürmeyen acı güçlendiriyormuş demekki. Belki kaçırdınız bilmiyorum ben eşim için memleketimi, çevremi bıraktım geldim, eşimin yanına gelmeden önce ondan ayrı 1 yıl geçirdik ve ben bu 1 yıl içinde çocuklarımı mutlu edemedim. Özellikle oğlumu ve çocuklarım için herşeyimi bırakıp hiç tanımadığım bir şehire geldim. Memleketteyken herşey benim kontrolüm altındayken burada ben sırf huzurumuz için bütün herşeyi eşimin kontrolüne bıraktım. En azından mutluyum diyordum sonra evimi sattım yerleştiğimiz yerde yeniden ev aldık üstüne kredi çektik. Ama benim maaşımın neredeyse tamamı krediye gidiyor. Eşimden fazla maaş almama rağmen bu şartlarda evi geçindirmem mümkün değil. Tekrardan çalışamam malulen emekliyim, öğrenildiği zaman asıl maaşım kesilir. Ben eşimin hasta ruhlu olduğunu henüz 3 günlük evliyken anladım 3 günlük evliyken beni kendisini aldatmakla suçladı. Ayrılamadım çünkü hemen hamile kalmıştım üstelik ikizlerdi. Ben ailesiz büyüdüm, çocuklarımı ailesiz bırakmak istemedim. Zannettimki ben her acıya göğüs gererim belki gerdimde ama çok yıprandım. Bu hayatta herkes şanslı doğmuyor ne yazık ki. Ayrılmamamdaki en büyük nedenlerden bir tanesi de benim engelli, eşimin ise oldukça yakışıklı olmasından dolayı (Keşke olmasaydı) çevremdeki herkes bir gün bu evliliğin biteceğini düşünüyor olmasıydı. Sırf insanlara malzeme olmamak adına buna en yakınlarım dahil ayrılmak istemedim. (Bunada belki acımasız yorumlar yapabilirsiniz) Hayatımın hiç bir anında hamdolsunki güçsüz olmadım. Fakat hiç kimseye de biz demiştik dedirtmek istemedim. Bundan sonra ne olur bilemiyorum. Eşim beni aldattı mı, aldatıyor mu şu an umurumda değil. Çünkü 3 yıldır eşimsiz hiç bir yere gitmeyen ben artık ondan hiç birşey istemeden başımı çaresine bakmayı öğrenicem. Küllerimden yeniden doğacağım. Bunada önce kendimi değiştirmekle başlıycam. Çocuklarıma gelince evet belki yeri geliyor üzülüyorlar ama eşim ne kadar sinirlide olsa çocuklarına karşı elinden geldiğince ilgileniyor. Onlara asla şiddet göstermez. Onların yanında tartışmak istemez. Ben onlara anne babaların arasında bazen tartışmalar olabileceğini ama bizim genede birbirimizi çok sevdiğimizi anlatıyorum. Zaten şu an çocuklar benim babalarına eve geç geldiği için kırıldığımı zannediyorlar. Yani onların etkilenmemeleri için elimizden geleni yapıyoruz. Eşimin tedavi konusuna gelince yıllar önce tedaviye başladığımızda onun sevgili ailesinin yüzünden tedaviyi bıraktı birde ilaçların yan etkisi yüzünden tedavi olmadı. Şimdide görevi gereği tedavi olmak istemiyor. Zaten hasta olduğunuda kabul etmiyor. Eşim bipolarmı, psikoz yada Şizofreni mi her neyse bilemem ama dengesiz olduğu kesin. Bunu ben dahil bütün ailesi biliyor, zaten ailedede çok normali yok. Bugünden sonra zaman ne gösterir bilmiyorum ama ben bundan sonraki hayatımı yalnız geçirecekmişim gibi şartlarımı zorluycam. Arkadaşım konusuna gelince buna çok üzüldüm çünkü arkadaşım benden yaşça büyük torun sahibi bir insan. O sadece eşimin bana karşı ilgisine istinaden böyle birşey yapacağına inanmadığını söyledi. Yani arkadaşıma yargısız infaz yaptınız. Bana ne söylerseniz söyleyin ama olayla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir insanı suçlamayın lütfen. Kafanızdaki soru işaretlerini giderdim mi bilmiyorum genede atladığım yorumlarınız varsa cevaplarım.
belki de haddim olmayarak şu yorumu yapcağım,ailesi zaten hastalığını en başından beri biliyodu,bu sebeple sizle evlenmesini sitediler..sizin onu bırakmaycağınızı biliyolardı..sanırım öyle de oldu..
yalnız kusura bakmayın şuna inanmıyorum ki,ilgili baba,onların yanında bile tartışmaz vs..bu adamın ciddi psikoloj,ik hastalığı var ve sağlıklı düşünmesi mümkün değil..çocukların yanında normal olması beklenemez ki..sanırım sadece yıllardır size bazı şeyler normal gelmeye başlamış..
çocuklaır okuldan almaya gitmemiş,evde saçmasapn konuşmuş,çocuklarınız 11 yaşında herşeyi anlyabilecek yaştalar..kendiniz kandırmayın lütfen..
ayrı olduğunuz 1 yıl içinde mutsuz olan sizdiniz sanırım bu sebeple çocuklarımı mutlu edemedim demişsiniz..
ayrıca bahsedilen hastalıklar genetik geçişlidir,ailesinde de olması muhtemeldir yani,o yüzden ailesinde de herkes anormal demeniz çok normal.
bir de ben mi yanlış okudum önceki sayfalarda bilmiyorum,doğuştan kalça çıkığı sonucu engelliyim demiştiniz,şimdi de malulen emekliyim diyosunuz..
bakın Elif hnm,kendinize bahaneler buluyosunuz,oysa herşeyin çaresi çözümü var hayatta.istedikten sonra evi satar krediyi kapatır,çocuklarınızla beraber kendi memleketiniz dönebilirsiniz.maaşınız da yeter size,çalışmak zorunda da kalmazsınız..
ya da eşinizi tedaviye ikna eder,yoksa ayrılacağınızı söylersiniz,belki tekrar başlar ilaçlarına..
çevrenizdekileri haklı çıkarmış olun ne olur ki,evet diyin yürümedi,çünkü kocamın psikolojik hastalıkları var..hatta kimseye açıklama yapmayın,kaç yaşına gelmişsiniz,kendi kendize ve çocuklarınıza yetersiniz..çocuklarınız herşeyden öte ve önce olmalı..etrafınız haklı olsun varsın,ama çocuklarınız sağlıklı ve mutlu olsun..
ayrıca eşinizin hasatlığı genetik geçişli,çocuklarınızı lütfen iyi gözlemleyin..
öncelikle olumlu olumsuz, yorum yapan herkese teşekkür ediyorum. Ben bile mantıklı nedenler bulamazken sizi elbette suçlayamam, Ben burada kaç yıldır yorum yaptım. Kimseyi suçlamadım art niyet aramadım. Olayı öğrendikten sonra burada konu açmamı yadırgayanlar, anlattım boğulacaktım o an derdimi dökecek,içimdekini kusacak bir yere ihtiyacım vardı. Allaha şükür şu an gayet iyiyim. Öldürmeyen acı güçlendiriyormuş demekki. Belki kaçırdınız bilmiyorum ben eşim için memleketimi, çevremi bıraktım geldim, eşimin yanına gelmeden önce ondan ayrı 1 yıl geçirdik ve ben bu 1 yıl içinde çocuklarımı mutlu edemedim. Özellikle oğlumu ve çocuklarım için herşeyimi bırakıp hiç tanımadığım bir şehire geldim. Memleketteyken herşey benim kontrolüm altındayken burada ben sırf huzurumuz için bütün herşeyi eşimin kontrolüne bıraktım. En azından mutluyum diyordum sonra evimi sattım yerleştiğimiz yerde yeniden ev aldık üstüne kredi çektik. Ama benim maaşımın neredeyse tamamı krediye gidiyor. Eşimden fazla maaş almama rağmen bu şartlarda evi geçindirmem mümkün değil. Tekrardan çalışamam malulen emekliyim, öğrenildiği zaman asıl maaşım kesilir. Ben eşimin hasta ruhlu olduğunu henüz 3 günlük evliyken anladım 3 günlük evliyken beni kendisini aldatmakla suçladı. Ayrılamadım çünkü hemen hamile kalmıştım üstelik ikizlerdi. Ben ailesiz büyüdüm, çocuklarımı ailesiz bırakmak istemedim. Zannettimki ben her acıya göğüs gererim belki gerdimde ama çok yıprandım. Bu hayatta herkes şanslı doğmuyor ne yazık ki. Ayrılmamamdaki en büyük nedenlerden bir tanesi de benim engelli, eşimin ise oldukça yakışıklı olmasından dolayı (Keşke olmasaydı) çevremdeki herkes bir gün bu evliliğin biteceğini düşünüyor olmasıydı. Sırf insanlara malzeme olmamak adına buna en yakınlarım dahil ayrılmak istemedim. (Bunada belki acımasız yorumlar yapabilirsiniz) Hayatımın hiç bir anında hamdolsunki güçsüz olmadım. Fakat hiç kimseye de biz demiştik dedirtmek istemedim. Bundan sonra ne olur bilemiyorum. Eşim beni aldattı mı, aldatıyor mu şu an umurumda değil. Çünkü 3 yıldır eşimsiz hiç bir yere gitmeyen ben artık ondan hiç birşey istemeden başımı çaresine bakmayı öğrenicem. Küllerimden yeniden doğacağım. Bunada önce kendimi değiştirmekle başlıycam. Çocuklarıma gelince evet belki yeri geliyor üzülüyorlar ama eşim ne kadar sinirlide olsa çocuklarına karşı elinden geldiğince ilgileniyor. Onlara asla şiddet göstermez. Onların yanında tartışmak istemez. Ben onlara anne babaların arasında bazen tartışmalar olabileceğini ama bizim genede birbirimizi çok sevdiğimizi anlatıyorum. Zaten şu an çocuklar benim babalarına eve geç geldiği için kırıldığımı zannediyorlar. Yani onların etkilenmemeleri için elimizden geleni yapıyoruz. Eşimin tedavi konusuna gelince yıllar önce tedaviye başladığımızda onun sevgili ailesinin yüzünden tedaviyi bıraktı birde ilaçların yan etkisi yüzünden tedavi olmadı. Şimdide görevi gereği tedavi olmak istemiyor. Zaten hasta olduğunuda kabul etmiyor. Eşim bipolarmı, psikoz yada Şizofreni mi her neyse bilemem ama dengesiz olduğu kesin. Bunu ben dahil bütün ailesi biliyor, zaten ailedede çok normali yok. Bugünden sonra zaman ne gösterir bilmiyorum ama ben bundan sonraki hayatımı yalnız geçirecekmişim gibi şartlarımı zorluycam. Arkadaşım konusuna gelince buna çok üzüldüm çünkü arkadaşım benden yaşça büyük torun sahibi bir insan. O sadece eşimin bana karşı ilgisine istinaden böyle birşey yapacağına inanmadığını söyledi. Yani arkadaşıma yargısız infaz yaptınız. Bana ne söylerseniz söyleyin ama olayla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir insanı suçlamayın lütfen. Kafanızdaki soru işaretlerini giderdim mi bilmiyorum genede atladığım yorumlarınız varsa cevaplarım.
Haklısınız evi satar, krediyi kapatır. memleketime dönebilirim. Zaten olayın gidişatına görede yapacağım şey bu olacak. evet engelli olduğum için malulen emekliyim diyorum ya zaten. çünkü normal şartlarda emekli olmama yani yaş haddinden daha 2 yılım var ama ben emekli olalı 5 yıl oldu. o zaman malulen emekli olmuyormuyum. Bence bir araştırın isterseniz. Bütün bu söyledikleriniz inşallah en kısa zamanda yapmak için elimden geleni yapıcam. Bende biliyorum ki bu adamla evliliğim uzun soluklu devam etmeyecek. Ama bazı şeyler hemen olmuyor.
Çok fazla sayfayı tek tek okudum ama daha sonlara gelmeden çileden çıktım yine. Başlarda duygu karmaşasına giriyorum, konu sahibine üzülüyorum, düşünüyorum kendimce, yorum yapıp yardımcı olmaya çalışanların çabasını gördükçe duygulanıyorum, konu sahibinin eşine kızıyorum vs bu duygu karmaşasının içinde bi zaman sonra konu sahiplerinin eşlerini üstü kapalı savunmaları başlıyor. Hayır yani ne oluyor şokun etkisi geçince hazım mı ediyorsunuz, gözünüz mü korkuyor boşanmaktan, bir şeyler değişiyor ve konu sahibinin tavrı değişip yok yanılmışım, yok bu eşimin hastalığından, yok bende suç, yok şu yok bu hep bir bahaneler bahaneler. Bir çok konuda buna şahit oldum. Özellikle aldatmalarda. Bir de fake ihtimali var ki o da okurken gerçek yaşantı gibi değil de roman okur gibi okumama sebep oluyor çoğu konuda. Neyse ki bu konuda o ihtimali düşünmeden okudum. Şuan bir çok aldatılmada olduğu gibi yorum yapanların genel fikri konu sahibinin boşanıp o adamdan kurtulması yönünde. Ama boşanacak mı, sanmıyorum. Aldatıldım diye ateş püskürerek konu açan, gururları incitilen diğer kadınlar gibi hazmedecek. Kendini de bir güzel eşinin hastalığından kaynaklandığına, bu fedakarlığı çocukları için yaptığına inanacak, oh. Saygı sevgi görmeden kötü muameleyle yaşayım ama yaşayım işte mantığı. Konu sonlarında konu sahiplerinin tutumunu görünce burada çabalayan kadınlara daha çok üzülüyorum.
Çok fazla sayfayı tek tek okudum ama daha sonlara gelmeden çileden çıktım yine. Başlarda duygu karmaşasına giriyorum, konu sahibine üzülüyorum, düşünüyorum kendimce, yorum yapıp yardımcı olmaya çalışanların çabasını gördükçe duygulanıyorum, konu sahibinin eşine kızıyorum vs bu duygu karmaşasının içinde bi zaman sonra konu sahiplerinin eşlerini üstü kapalı savunmaları başlıyor. Hayır yani ne oluyor şokun etkisi geçince hazım mı ediyorsunuz, gözünüz mü korkuyor boşanmaktan, bir şeyler değişiyor ve konu sahibinin tavrı değişip yok yanılmışım, yok bu eşimin hastalığından, yok bende suç, yok şu yok bu hep bir bahaneler bahaneler. Bir çok konuda buna şahit oldum. Özellikle aldatmalarda. Bir de fake ihtimali var ki o da okurken gerçek yaşantı gibi değil de roman okur gibi okumama sebep oluyor çoğu konuda. Neyse ki bu konuda o ihtimali düşünmeden okudum. Şuan bir çok aldatılmada olduğu gibi yorum yapanların genel fikri konu sahibinin boşanıp o adamdan kurtulması yönünde. Ama boşanacak mı, sanmıyorum. Aldatıldım diye ateş püskürerek konu açan, gururları incitilen diğer kadınlar gibi hazmedecek. Kendini de bir güzel eşinin hastalığından kaynaklandığına, bu fedakarlığı çocukları için yaptığına inanacak, oh. Saygı sevgi görmeden kötü muameleyle yaşayım ama yaşayım işte mantığı. Konu sonlarında konu sahiplerinin tutumunu görünce burada çabalayan kadınlara daha çok üzülüyorum.
haklısın canım sırf bu konu değil pek çok konuda bi hışımla konular açılıyo bana şöyle yaptı böyle dedi diye
doğrular ihtamaller söylendikçe eşlerini savunmaya geçiyolar, gerçeği kabullenip gerekeni yapmak yerine sindirmeyi ya da üstünü kapatmayı seçiyolar
daha doğrusu boşanmamak için bahaneler üretiyolar
madi durumu iyi olan da olmayan da böyle
merhaba masumum;
burda her yazılan yorumu çok ciddiye almamanı tavsiye ederim;
elbetteki farklı yorumlar olucaktır beyensek de beyenmesekte çünkü her biri birbirinden farklı yaşam şekli olan üyelerle dolu,
dolayısıyla herkez oturduğu yerrden algılayabildiği yada algılamal istediği şekilde yorum yapacak belki kimisi ahkam kesecek
bUNLAR NORMALDİR..
Sevgili Masumum elbetteki çok fazla yara aldın ,canın yandı,hayatına bir yön vermek istiyorsun ama belkide şartların buna müsade etmiyor,belkide tereddütlerin var,
herneyse seni düşündüren sen genede çok düşün..
Çünkü evlatların var onların en az yarayla atlatmaları lazım bu olayı..
Aldatılmak yaşamadım ama çok büyük bir travma diyor uzmanlar.Akabinde hemen sağlıklı düşünmek kolay değil,toparlanmak lazım,eŞİNİ affedip affetmemek SENİN problemin burda kimsenin ahkam kesip , oturduğu yerden hüküm vermesini çok da ciddiye alma,Çünkü eminim ki sana bunları yaşatan bu adamı ömrünün sonuna kadar zaten affetmiyeceksin,Belki şimdilik mecburiyetlerin seni tutacak bir süre....
Yaşadıkların çok zor şeyler,
Şimdi şu an kendine sahip çık ve yeniden sarıl..
NE YAPMAK İSTEDİĞİNE KARAR VER ve önceliklerini düşün
Burda kimseyi ikna etmek gibi bir çabaya asla girme.BUNA GEREK YOK..
Bu hayat senin hayatın ve ne yapman gerektiğine en iyi sen karar vereceksin.Ama senden bir kadın olarak bir ricam olucak..
Sakın aldatılma olayını kocanın normalleştirmesine izin verme..
Onu affettiğine inandırma.Eğer şu an ondan ayrılmıyorsan bir takım mecburiyetlerinden dolayı;
Bir takım şeylerin eskisi gibi olmayacağını bilsin,Seni kaybettiğini anlasın
Bazen yanında olmak o insanla mutlu olmak değildir
Yanında ama en uzağındasındır..
Eşini bir şekilde cezalandırmalısın..
VE BUNUN en iyi nasıl yapacağını sen bilirsin..
siz engelliyim ama bu normal yaşantımı etkilemiyo demiştiniz.
engelli derken nası bi engeliniz var yürürken sorun mu yaşıyosunuz ya da fiziksel görünümünüzde bi problem mi yaratıyo bu engel orasını anlamadım
siz eşinizi yakışıklı diye çok yücelttiğiniz için ve kendinizi ona göre yetersiz gördüğünüz için soruyorum.
ama sizi zorla evlendirmediklerine göre ( hatta istemediler diyosunuz) eşiniz sizinle evlenme kararını kendi vermiş.
kafasına silah dayamadılar ya evlenirken görmüş beğenmiş almıştır diye düşünüyorum.
beğenmese ailesi karşı çıkmasına rağmen evlenmezdi diye düşnüyorum
siz eşinizin sizi beğenmediğini mi düşünüyosunuz daha önceden hareketleriyle sözleriyle bunu vurguladı mı
yoksa çevreden gelen tepkiler yüzünden mi böyle bi düşünceye girdiniz
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?