- Konu Sahibi TracyFlick
- #961
Trolljegeren (2010) - IMDb
Film isim itibariyle bana itici gelse de, imdb puanı iyi olduğu için izleyeyim dedim. Konu bana hitap etmediği için başta adapte olmakta zorlansam da (neticede daha çok yöresel bir mit söz konusu), özellikle avcının oyunculuğu ve görsel efektlerin kalitesi beni filmin içine çekti. Sıkılmadan izledim. Söz konusu şey troll olsa da, etkileyici ses ve görsel efektlerle gerçeklik izlenimi verdi yönetmen. Filmin en büyük başarısı buydu. Onun dışında kusur çoktu. Karakterlerin işlenişi çok zayıftı. Yönetmen trolle inandırdı da, karakterler inanılır gibi değildi :) Avcı dışındaki karakterleri çok iticiydi, özellikle sesle ilgilenen kız.
Filmden geriye kalan tek şey, King Kong filmindekine benzer bir burukluk... İnsanoğlu kadar katliam yaratan başka hangi tür var ki!
***************************************************
Broken Flowers (2005) - IMDb
Günümüz sinemasında dialoglar o kadar çok yer kaplar olmuş ki, sinemanın görsel anlatım gücü unutulmuş... Bu filmde görsel anlatım gücü sonuna kadar kullanılmıştı. Azıcık dialogla çok şey anlatılmıştı. Don Johnston'ın içindeki fırtına monolog ya da dialog kullanılmadan ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.
Six Feet Under ın annesini bu filmde görmekse ayrı bir süprizdi benim için, ne zaman o diziyi hatırlasam farklı alemlere gidiyorum. :) Filme dair tek olumsuz eleştirim, yol sahnelerinin fazla uzun tutulması, filme bişi katmamıştı. O kadar da olsun ama, bize düşünecek bol vakit verilmiş oldu
Teşekkürler prensesin uykusuyum, zevkle izledim. :)) Bundan önceki avatarında ağlayan bir kadın vardı, Winona Ryder a benzettim, emin değilim ama...
Dulcinea : 24
Film isim itibariyle bana itici gelse de, imdb puanı iyi olduğu için izleyeyim dedim. Konu bana hitap etmediği için başta adapte olmakta zorlansam da (neticede daha çok yöresel bir mit söz konusu), özellikle avcının oyunculuğu ve görsel efektlerin kalitesi beni filmin içine çekti. Sıkılmadan izledim. Söz konusu şey troll olsa da, etkileyici ses ve görsel efektlerle gerçeklik izlenimi verdi yönetmen. Filmin en büyük başarısı buydu. Onun dışında kusur çoktu. Karakterlerin işlenişi çok zayıftı. Yönetmen trolle inandırdı da, karakterler inanılır gibi değildi :) Avcı dışındaki karakterleri çok iticiydi, özellikle sesle ilgilenen kız.
Filmden geriye kalan tek şey, King Kong filmindekine benzer bir burukluk... İnsanoğlu kadar katliam yaratan başka hangi tür var ki!
***************************************************
Broken Flowers (2005) - IMDb
Günümüz sinemasında dialoglar o kadar çok yer kaplar olmuş ki, sinemanın görsel anlatım gücü unutulmuş... Bu filmde görsel anlatım gücü sonuna kadar kullanılmıştı. Azıcık dialogla çok şey anlatılmıştı. Don Johnston'ın içindeki fırtına monolog ya da dialog kullanılmadan ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.
Six Feet Under ın annesini bu filmde görmekse ayrı bir süprizdi benim için, ne zaman o diziyi hatırlasam farklı alemlere gidiyorum. :) Filme dair tek olumsuz eleştirim, yol sahnelerinin fazla uzun tutulması, filme bişi katmamıştı. O kadar da olsun ama, bize düşünecek bol vakit verilmiş oldu
Teşekkürler prensesin uykusuyum, zevkle izledim. :)) Bundan önceki avatarında ağlayan bir kadın vardı, Winona Ryder a benzettim, emin değilim ama...
Dulcinea : 24
Son düzenleme: