günlük aşık oldum, hani herkes diyordu ya... "kötü şeyler yaşadıktan sonra tanrı ödüllendirir, yeter ki bekle" diye.
ben hep bekliyordum, düştüğünde 'L' şeklinde gitmez o grafik diyorlardı, 'V' şeklinde gider. yara çok kanıyordu ama ben dursun diye bekledim. duruyordum ama dibine doğru duruyordum.
çarptın mı dibe, yükselirsin derlerdi bir de. inanamayacağım kadar düşmüştüm, diptesin sanıyorsun, daha dibe iniyorsun, daha dibi var mı diye isyan edesin geliyor.
ve inanamayacağım kadar yükseldim. bir adam geliyor, elini tutuyor, seni havaya doğru çekiyor. sonrası kendi gücün, yüzme öğrenmek gibi. biri seni tutup suya attı sanki. boğulmayacağını biliyorsun bir yandan bir yandan da öğreniyorsun, güçleniyorsun. onunla güçlendim. o çok güçlü.
öyle güzel bir adam ki.
hani hayal etsem, çizsem bir adam kendime, yazsam uzun uzun böyle böyle olsun diye... bunu yapardım, teşekkürler tanrım.
bu forumda da çok dediler bana, "bu iş olmaz" dedikleri oldu mesela zorladığım ilişkilerde, 'ayrıl' dedikleri hatta esprisine 'boşan' dedikleri de çok oldu. 'doğru kişiyi bulduğunda fark edersin zaten, böyle taktiklerle uğraşma' dedikleri de...
zerre taktik yapmadığım, her an benimle olan, her an beni sevdiğini bildiğim, rüyamda bile onu kaybetmekten ölesiye korktuğum bir adamla birlikteyim, "kaybetme korkusu kaybetmeyi getirir, kötü düşünme" deme... kaybetmeyeceğini de hissediyor insan.
her an beni seviyor ya, arkamı topluyor resmen. ben hata yapsam görmüyor, büyüklük yapıyor. ağırlığını koyuyor, sahip oluyor, ait oluyor.
allah bu kez bozmasın zira dualarımın karşılığını buldum gibi hissediyorum. bunu da sırf içim içime sığmadığı için yazdım. konuşasım, anlatasım, yazasım geliyor onu sürekli çünkü :)