- 3 Eylül 2015
- 3.279
- 6.302
- 78
- Konu Sahibi dreamtheater34
-
- #841
Bu arada, ablam için "o kadar suçlamaya ablanız nasıl yeğenine 2 yıl baktı o zaman?" diye soranlara da cevap vermek isterim.
Ablamın olaylara yaklaşımı ve çözüm yöntemleri benden biraz farklıdır :)
Kendisi anında çözüme giden ve deyim yerindeyse insanın aklını alan cinsten bir sinire sahiptir. O olayda da aynen öyle oldu. Gerekli tüm cevapları verdi, rest çekilmesi gerektiği yerde çekti, evden kovması gerekti kovdu vs. Dediğim gibi, yöntemleri farklıdır.
Ama çok afedersiniz, deveye diken, insana ... misali, abimin eşi tıpkı anlattığım gibi, o olaylardan 2-3 gün sonra yeğenimin birkaç parça eşyasını da yanına alıp gelerek "hadi bakalım halası, bundan sonra B.. sana emaneeeet" diyerek olaylar kapandı.
Bu arada, ablam için "o kadar suçlamaya ablanız nasıl yeğenine 2 yıl baktı o zaman?" diye soranlara da cevap vermek isterim.
Ablamın olaylara yaklaşımı ve çözüm yöntemleri benden biraz farklıdır :)
Kendisi anında çözüme giden ve deyim yerindeyse insanın aklını alan cinsten bir sinire sahiptir. O olayda da aynen öyle oldu. Gerekli tüm cevapları verdi, rest çekilmesi gerektiği yerde çekti, evden kovması gerekti kovdu vs. Dediğim gibi, yöntemleri farklıdır.
Ama çok afedersiniz, deveye diken, insana ... misali, abimin eşi tıpkı anlattığım gibi, o olaylardan 2-3 gün sonra yeğenimin birkaç parça eşyasını da yanına alıp gelerek "hadi bakalım halası, bundan sonra B.. sana emaneeeet" diyerek olaylar kapandı.
O soruyu ben sormustum hangi yontem olursa olsun kadin deli mi deli benimde bir kocam evladim var mi var onlarda benim sorumlulugumda biz b...nin sorumlulugunu alamayiz annesi derdim yarin senin oglun benim kizimi ellemis der diye korkardim kendi cocugumun psikolojisini dusururdum sapik damgasi vurur bu benim esime cocuguma diyeBu arada, ablam için "o kadar suçlamaya ablanız nasıl yeğenine 2 yıl baktı o zaman?" diye soranlara da cevap vermek isterim.
Ablamın olaylara yaklaşımı ve çözüm yöntemleri benden biraz farklıdır :)
Kendisi anında çözüme giden ve deyim yerindeyse insanın aklını alan cinsten bir sinire sahiptir. O olayda da aynen öyle oldu. Gerekli tüm cevapları verdi, rest çekilmesi gerektiği yerde çekti, evden kovması gerekti kovdu vs. Dediğim gibi, yöntemleri farklıdır.
Ama çok afedersiniz, deveye diken, insana ... misali, abimin eşi tıpkı anlattığım gibi, o olaylardan 2-3 gün sonra yeğenimin birkaç parça eşyasını da yanına alıp gelerek "hadi bakalım halası, bundan sonra B.. sana emaneeeet" diyerek olaylar kapandı.
İnanın bu kadar huzursuzluktan beslenmesini ben de anlayamıyorum. Ama gerçekten hep böyleydi yıllardır.O soruyu ben sormustum hangi yontem olursa olsun kadin deli mi deli benimde bir kocam evladim var mi var onlarda benim sorumlulugumda biz b...nin sorumlulugunu alamayiz annesi derdim yarin senin oglun benim kizimi ellemis der diye korkardim kendi cocugumun psikolojisini dusururdum sapik damgasi vurur bu benim esime cocuguma diye
Bakin tekrar yaziyorum bu noktada yadirgadigim yengeniz degil o deli kabul ettik cebe koyduk.Benim yadirgadigim ablaniz tamam kavgayi etti resti cekti sizinki kisilik yapisindan dondu geldi konussun o ayri ama cocuga bakmaya cesaret nasil oluyor ben edemem burada 100 kadina sorun onlarda edemez eminim isin icinde 15 yasinda bir erkek cocugu var kadin yapmis etmis dese birakin demeyi itham etse bayagi akli eren adam olmus o cocugun psikolojisi ne olacakİnanın bu kadar huzursuzluktan beslenmesini ben de anlayamıyorum. Ama gerçekten hep böyleydi yıllardır.
Ara ara, nükseden bir hastalık gibi, çıkarılan huzursuzluklar, abim, ablam, annem ve hatta herkesin için olmak üzere kendi annesi tarafından yapılan sert konuşmalar, tartışmalar, çekilen restler, kavgalar vs sonrasında düzelen bir insan.
Ve onun için de, o kavgayı ettiği insandan daha iyi insan yok onun için uzun bir süre. Mesela uzun bir süre ablam favorisiydi. "Görümcem bir tane, keşke herkesinki böyle olsa" ya varan laflar duymuşluğumuz var.
Sonra yine ufacık birşeyden kapılan nem, sonra yine çıkan kavga, sonra yine süt liman.
Acaba ben de mi en başından beri böyle dişe diş kana kan cevap veren, bir dediğine üç rest çeken mi olsaydım diye düşünmedim değil çoğu zaman. Ama yok, en başından beri olan tavrımı değiştirmek istemedim.
Bence de bakmamalıydı. Kesinlikle haklısınız. Yani böyle bir itham olmasa bile, sırf onunla yüz göz olmamak için, ileride söylenebilecek herhangi bir cümle itimali için bile ablam yeğenime bakmamalıydı evet. O konuda hemfikiriz. Ama dediğim gibi, benim de ablama, abime tavsiye vermekten başka yapabildiğim bir şey yoktu o konuda. Yoksa, evinde önüne getirilmeyen bir bardak çayın bile lafını yapan insanın çocuğuna bakmak bence de büyük hataydı. Ama anlatamıyorsunuz işte. Ablaya, "abim için, yeğenim için, abimin iyiliği için" dediğinde, onun öyle olmadığını anlatamıyorsunuz..Bakin tekrar yaziyorum bu noktada yadirgadigim yengeniz degil o deli kabul ettik cebe koyduk.Benim yadirgadigim ablaniz tamam kavgayi etti resti cekti sizinki kisilik yapisindan dondu geldi konussun o ayri ama cocuga bakmaya cesaret nasil oluyor ben edemem burada 100 kadina sorun onlarda edemez eminim isin icinde 15 yasinda bir erkek cocugu var kadin yapmis etmis dese birakin demeyi itham etse bayagi alli erem adam olmus o cocugun psikolojisi ne olacak
Kendi yaptigi aciklamalara gore cevap veriyoruz abla konusunu acan ablamada boyle dedi soyle dedi aciklamasini yapan kendisi kimse sormadi ki istedigi akil o kadar deliyse ailece mesafeli olun diyoruzLa havle. Konu sahibi ve kocasi bitti, şimdi ablasına geldi. Niye oyle davrandi niye böyle demedi.dreamtheater34 cok sabirlisin belli.
Bu arada, ablam için "o kadar suçlamaya ablanız nasıl yeğenine 2 yıl baktı o zaman?" diye soranlara da cevap vermek isterim.
Ablamın olaylara yaklaşımı ve çözüm yöntemleri benden biraz farklıdır :)
Kendisi anında çözüme giden ve deyim yerindeyse insanın aklını alan cinsten bir sinire sahiptir. O olayda da aynen öyle oldu. Gerekli tüm cevapları verdi, rest çekilmesi gerektiği yerde çekti, evden kovması gerekti kovdu vs. Dediğim gibi, yöntemleri farklıdır.
Ama çok afedersiniz, deveye diken, insana ... misali, abimin eşi tıpkı anlattığım gibi, o olaylardan 2-3 gün sonra yeğenimin birkaç parça eşyasını da yanına alıp gelerek "hadi bakalım halası, bundan sonra B.. sana emaneeeet" diyerek olaylar kapandı.
Zaten sizlere sormamın sebebi de buydu. Anneme ve ablama bile anlatmayıp gelip sizlere anlattım ki, onunla mı gidip konuşmalıyım, abimle mi, ikisiyle birden mi vs.. Çünkü ablama anlatırsam, hele ki balkonda duyduklarımı, dünya savaşı çıkar, hiç hoş olmaz. Anneme anlatsam, üzmekten başka bir işe yaramaz. O yüzden fikir almaya geldim işte sizlere.Valla yok öyle bir dünya dream...
Hayatta en nefret ettiğim insan ilişkisidir ve yapanın yanına hep kar alır .
Aman o deli biz onu öyle kabul ettik ...
Aman onun ağzından çıkanı kulağı duymaz , boşver ...
Aman onu bilmiyor musun bugün dediğini yarın inkar eder ...
Kabul etmem ... boş vermem ... inkarını yediririm .
Kimsenin kafa raporunu idare edecek kadar uzun değil hayat .
Ablanın eşine sapık şöför demiş resmen ...ablanın taktiği başkaymışta s.ç mış s..vamış .. Eeeee ne oldu ?
Şimdi senin eşine sapık dedi resmen .
Sende bir s.ç s.va ... sonra başka aile ferdine .
Ya haddini bil ya ötede dur demelisiniz . Verdiğiniz yüz burdan Çin e yol olmuş .
Farkında değil olamazsınız ama kadın dönem dönem tüm aile fertlerini sapıklıkla , cinsel istismarla suçluyor ... herkes potansiyel tacavüzcü .
Sonra ... eee onun pis huyu öyle ! Yok öyle dünya . Pisliğinde oynar , dönüp bakan olmaz .
Acayip sinirlendim , bana ne oluyorsa ... Fazla sakinsin . Fazla tavizkar . Abin arada marada kalmaz . Abin başka bir birey , eşi başka .
Asla görüşmeyin . O balkondaki hadsizliğini de yüzüne vurun .
Abinin eşi normal değil.Abartının ötesinde,hadsizce cümleler kurmuş.Abinin hiç bir şey dememesi de çok vahim.Uzak dur,tepkini ve tavrını belirt.Rahatsız olduğu durumlar dahi olsa bunu ssana teke tekken daha usturuplu bir tavırla söyleyebilirdi.Resmen sapık muamelesi yapmış.Ki sen onun halasısın.Merhabalar herkese,
Günlerdir aklıma takılan bir olayı artık anlatmalıydım.. Lütfen fikir verin bana..
Geçen hafta annemi ziyarete gittiğimde, abimler de bizi görmeye geldiler sağolsunlar bayadır görüşemediğimiz için. Abimin 3,5 yaşında da bir kızı var. İnsan hepsini ayrı ayrı özlüyor tabi..
Velhasıl; yemek yendi, çaylar içildi, oturuyoruz sohbet muhabbet. Ne güzel tüm ailem bir arada, seviniyorum. Babam bir odada, ablamın eşiyle muhabbette, annem ablamla mutfakta kendine meşgale bulmuş, eşimle abim ve eşi balkonda muhabbette, ben de yeğenimle salonda tabiri caizse oynaşıyorum. Özlemişim, mıncıklıyoruz birbirimizi, seviniyoruz oynuyoruz vs. Zaten hoşuna gidiyor oynanmak, ilgilenilmek.. Çocuk.. O sırada eşim balkon kapısından başını uzattı güldü "oh oh oynayın da bize de çay verin hanım hanııım" diye dalga geçti falan. Yeğenim de eşime o kadar düşkün ki size anlatamam. Onu görsün dünya duruyor. Xcim gel oyun oynayalım, Xcim onu yapalım, Xcim öyle, Xcim böyle. Adıyla hitap eder, ki bana da öyle, hala demiyor :) Onu gördü, ama balkona yollamıyorduk sigara içiyorlar diye, tutturdu "Xcim gel sen de burada otur beni oraya çıkarmıyorlar babam sigara içiyor orada". Eşim kıyamaz, "Tamam sultanım" dedi güldü hemen geldi sağolsun. Geldi koltuğa oturdu, hemen yanına kuruldu yeğenim. Başladı anlatmaya TV'deki çizgi filmi falan. "Bak bu kız bu çocuğun sınıf arkadaşı, adı şu" falan baya koyu muhabbetteler. O sırada abim de içeri geldi. Eşi de geldi ardından. Yeğenim TV'ye daldı vs derken eşimin kucağına doğru yattı, ayaklarını da bana doğru uzattı.
Ne olduysa ondan sonra oldu işte..
Yine bilmiş bilmiş bir şeyler anlatıyordu çizgi filmle ilgili, ben de "öyle miiiiii" dedim bacağını tuttum sıkar gibi. Hani sevmek için çocuğu hafif sıkıp sallarsınız ya. Sanırım anlamışsınızdır..
Ve yeğenim garip bir tepki verdi, bacağını çekti ani bir hareketle. "Ne oldu gıdıklandın mı?" dedim, ki biliyorum gıdıklanan bir çocuk değil. "Hayır, oralarıma dokunmamalısın" dedi. "Neden?" dedim. "Annem yasakladı" dedi. "Tamam B...cim" dedim kapadım konuyu.
Annesine döndüm. Hani açıklama bekler ya insan, ki tahmin ediyorum, çocuğuna mahrem yerlerini öğretmiş, herkesin dokunmaması gerektiğini, nerelerini mahrem olduğunu vs. Onları söylemesini falan bekledim ki içim rahatlasın, "Evet haklısın" diyeyim.
Bana dönüp, "Evet doğru söylüyor, kızımın bacağına öyle aklına esince dokunamazsın!" diye bağırdı.
"Efendim?" dedim. "Öyle bacağına, kalçasına, göğüslerine, bilmemneresine dokunamazsın benim çocuğumun" dedi tekrar. "Deminden beri balkondan sizi izliyorum, az önce oynarken her yerine dokundun kızımın, kendini de ellettin, gördüm" dedi.
İnanın hiç bir şey söyleyemedim. Hiç bir şey. Eşim, abim ve ben üçümüz de nutkumuz tutuldu kaldık.
Ve maalesef, daha bitmemişti..
"Ayrıca kocanın (eliyle eşimin kasık bölgesini işaret ederek) orasına yakın yatmasını da istemiyorum!" dedi.
Ki gerçekten yakın değildi, eşimin bacağında yatıyordu..
Sonra bir hışımla kalktı, yeğenimi kucağına aldı mutfağa ablamın yanına götürdü, sonra balkona çıktı sigara yaktı vs. Biz üçümüz abim, ben ve eşim biblo gibi kaldık salonda..
Ne kadar sonra bilmiyorum, abim kalktı, "Biz gidelim" gibi bir şey duydum sanırım, tam hatırlayamıyorum. Eşimle birbirimize bakakaldık. Eşim "Sakin ol" gibisinden bir hareket yaptı bana. Ki zaten kavga falan çıkarmam, o da biliyor, herkes biliyor. Yanlarına gidip konuşayım çözeyim dedim. Belki anneliktendir, yeğenim yeni okula başladı, belki onun tedirginliğidir vs diye alttan al dedim kendime. Tam balkona çıktım ki, balkonun köşesinde arkası dönüktü, karşısına abimi almış konuşuyordu.
Ve maalesef duydum konuştuklarının çoğunu.
"O kardeşine söyle, çocuğumu ellemesin, çok istiyorsa kendi yapsın bir tane millete elletsin, o pis herif(eşim) de uzak dursun benim kızımdan, dokunup durmasın, bir daha getirmem kardeşin falan dinlemem.." Duyduklarım bunlar.. sonra duramadım içeri girdim.. Ama tam girerken abimin bana o bakışı....
Ve benim eşimin 5 tane yeğeni var, 4'ü kız, kız çocuklarına nasıl yaklaşacağını bilir, benim yeğenimi de kendininkilerden ayırmaz. Özellikle böyle konularda çok hassastır.
Ve biz yine bir şey diyemedik..
Çünkü daha önce hele ki böyle bir konuda hiç muhatap olmamıştım onunla.
7 yıldır evliler, ben onu abimle tanıştığı ilk günden beri tanıyorum ve ilk günden beri mesafem ve duruşum hiç değişmedi. Bir tek gün görümcelik yapmadım, zaten evim barkım uzak, zihniyetim uzak, aklım uzak her şeyim uzak..
Bakın şunu anlıyorum. "Anne psikolojisi"
Benim çocuğum yok, tamam. Kız çocuğudur, hassas olunmalıdır, tamam. Dikkat edilmelidir, tamam. Öğretilmelidir, tamam. Belki çocuğum yok diye anlamıyorumdur, tamam. Ama bu kadar kötü muameleyi hak edecek bir şey yapmadım ben. Benim eşim onun çocuğunu üzecek, incitecek tek hareket yapmadı bugüne kadar!
Çocuğu olan, özellikle kız çocuğu olan kadınlara sormak istiyorum: Bu kadar hassasiyet normal mi? Sizin eşinizin kız kardeşine bu kadar tepki verdiğiniz oldu mu? Ya da benim çocuğum olsa ben de mi böyle tepki veririm? Şimdi mi anlamıyorum yani???
Ve ben bunları ne ablama ne anneme anlatabildim. Çünkü ikisi de zamanında kendisiyle fazla yüz göz olup hem taviz verip hem tartıştıkları için yine bir sürü olay çıkar, yine bir sürü huzursuzluk olur. Büyük ihtimalle bu abim ben ve eşim arasında kalacak ailemizde.
Ben, eşim ve abimin o balkondaki bakışı arasında kalacak..
Abimin o bakışını asla unutamam sanırım. O çaresiz, "arsızla uğraşamayan" bakışı.. 46 yaşında, gözleri dolan, kendinden 15 yaş küçük kız kardeşinden bakışıyla özür dilemek zorunda hisseden bakışı..
Zaten sizlere sormamın sebebi de buydu. Anneme ve ablama bile anlatmayıp gelip sizlere anlattım ki, onunla mı gidip konuşmalıyım, abimle mi, ikisiyle birden mi vs.. Çünkü ablama anlatırsam, hele ki balkonda duyduklarımı, dünya savaşı çıkar, hiç hoş olmaz. Anneme anlatsam, üzmekten başka bir işe yaramaz. O yüzden fikir almaya geldim işte sizlere.
Keşke oturup karşılıklı konuşabileceğim, "neden böyle olduk?, sıkntı neydi?" diye samimi bir şekilde sorabileceğim biri olsaydı kendisi. Değil ama, belki de geç de olsa demek ki artık olması gerekiyor değil mi?
Eğer anlattıklarınız tam ve doğruysa yengeniz saglıklı bir birey değil aman abimiz geç evlendi aman yuvası diyerek yaptığı her edepsizlik göz ardı edilmiş bir ailede, yüzlerine tükürsem yarabbi şükür diyecekler algısını yerleştirmiş.Zira agır ithamlara onca lafıma cocuguma bıle baktılar diye düşünüyor. E abiniz akşam bir tepki vermedi aldı gitti sadece bu saate kadar yengeniz de açıp sizden eşinizden özür dilemediyse akşam abiniz gittikten sonra bu konuyla ilgili bir girişimde bulunmamıs dıye bakarım ben. Konusmak sadece dallanıp budaklandırır uste cıkma dahada çirkinleşme falan filan diye uzatır. Mesafenizi koyun sadece abinizle bu konuyu kırmadan konusun bunun daha iyi olacağını sonucta sizinde bir evliliğiniz olduğunu izah edin.Eşiniz de sabır bir yere kadar olur yarın başlarım abinede karısına da diye bir kavgada gerilimde size yüklenir önünüze gelir savunamazsınız da . Zaten onu oyle kabul etmıssınız kendi huzurunuza bakınZaten sizlere sormamın sebebi de buydu. Anneme ve ablama bile anlatmayıp gelip sizlere anlattım ki, onunla mı gidip konuşmalıyım, abimle mi, ikisiyle birden mi vs.. Çünkü ablama anlatırsam, hele ki balkonda duyduklarımı, dünya savaşı çıkar, hiç hoş olmaz. Anneme anlatsam, üzmekten başka bir işe yaramaz. O yüzden fikir almaya geldim işte sizlere.
Keşke oturup karşılıklı konuşabileceğim, "neden böyle olduk?, sıkntı neydi?" diye samimi bir şekilde sorabileceğim biri olsaydı kendisi. Değil ama, belki de geç de olsa demek ki artık olması gerekiyor değil mi?
Tepkisi evet fazla olmuş ama aslında söylenilen yanlış değil o kadar samimiyete gerek yok bence yeğenimden biliyorum bu rahatlık ilerde başka ortamda sizi veya bir başkasını zor duruma düşürebilir çocuklara birey gibi yaklaşmak lazım yoksa o heryerde herşeyi yapar çocuk sonuçta bence yengeniz sizden çok eşinizden rahatsız olmuş açıkçası bende olurdum başını sevip gülümsemek ayrı samimi olup bacağa yatmak ayrı.Merhabalar herkese,
Günlerdir aklıma takılan bir olayı artık anlatmalıydım.. Lütfen fikir verin bana..
Geçen hafta annemi ziyarete gittiğimde, abimler de bizi görmeye geldiler sağolsunlar bayadır görüşemediğimiz için. Abimin 3,5 yaşında da bir kızı var. İnsan hepsini ayrı ayrı özlüyor tabi..
Velhasıl; yemek yendi, çaylar içildi, oturuyoruz sohbet muhabbet. Ne güzel tüm ailem bir arada, seviniyorum. Babam bir odada, ablamın eşiyle muhabbette, annem ablamla mutfakta kendine meşgale bulmuş, eşimle abim ve eşi balkonda muhabbette, ben de yeğenimle salonda tabiri caizse oynaşıyorum. Özlemişim, mıncıklıyoruz birbirimizi, seviniyoruz oynuyoruz vs. Zaten hoşuna gidiyor oynanmak, ilgilenilmek.. Çocuk.. O sırada eşim balkon kapısından başını uzattı güldü "oh oh oynayın da bize de çay verin hanım hanııım" diye dalga geçti falan. Yeğenim de eşime o kadar düşkün ki size anlatamam. Onu görsün dünya duruyor. Xcim gel oyun oynayalım, Xcim onu yapalım, Xcim öyle, Xcim böyle. Adıyla hitap eder, ki bana da öyle, hala demiyor :) Onu gördü, ama balkona yollamıyorduk sigara içiyorlar diye, tutturdu "Xcim gel sen de burada otur beni oraya çıkarmıyorlar babam sigara içiyor orada". Eşim kıyamaz, "Tamam sultanım" dedi güldü hemen geldi sağolsun. Geldi koltuğa oturdu, hemen yanına kuruldu yeğenim. Başladı anlatmaya TV'deki çizgi filmi falan. "Bak bu kız bu çocuğun sınıf arkadaşı, adı şu" falan baya koyu muhabbetteler. O sırada abim de içeri geldi. Eşi de geldi ardından. Yeğenim TV'ye daldı vs derken eşimin kucağına doğru yattı, ayaklarını da bana doğru uzattı.
Ne olduysa ondan sonra oldu işte..
Yine bilmiş bilmiş bir şeyler anlatıyordu çizgi filmle ilgili, ben de "öyle miiiiii" dedim bacağını tuttum sıkar gibi. Hani sevmek için çocuğu hafif sıkıp sallarsınız ya. Sanırım anlamışsınızdır..
Ve yeğenim garip bir tepki verdi, bacağını çekti ani bir hareketle. "Ne oldu gıdıklandın mı?" dedim, ki biliyorum gıdıklanan bir çocuk değil. "Hayır, oralarıma dokunmamalısın" dedi. "Neden?" dedim. "Annem yasakladı" dedi. "Tamam B...cim" dedim kapadım konuyu.
Annesine döndüm. Hani açıklama bekler ya insan, ki tahmin ediyorum, çocuğuna mahrem yerlerini öğretmiş, herkesin dokunmaması gerektiğini, nerelerini mahrem olduğunu vs. Onları söylemesini falan bekledim ki içim rahatlasın, "Evet haklısın" diyeyim.
Bana dönüp, "Evet doğru söylüyor, kızımın bacağına öyle aklına esince dokunamazsın!" diye bağırdı.
"Efendim?" dedim. "Öyle bacağına, kalçasına, göğüslerine, bilmemneresine dokunamazsın benim çocuğumun" dedi tekrar. "Deminden beri balkondan sizi izliyorum, az önce oynarken her yerine dokundun kızımın, kendini de ellettin, gördüm" dedi.
İnanın hiç bir şey söyleyemedim. Hiç bir şey. Eşim, abim ve ben üçümüz de nutkumuz tutuldu kaldık.
Ve maalesef, daha bitmemişti..
"Ayrıca kocanın (eliyle eşimin kasık bölgesini işaret ederek) orasına yakın yatmasını da istemiyorum!" dedi.
Ki gerçekten yakın değildi, eşimin bacağında yatıyordu..
Sonra bir hışımla kalktı, yeğenimi kucağına aldı mutfağa ablamın yanına götürdü, sonra balkona çıktı sigara yaktı vs. Biz üçümüz abim, ben ve eşim biblo gibi kaldık salonda..
Ne kadar sonra bilmiyorum, abim kalktı, "Biz gidelim" gibi bir şey duydum sanırım, tam hatırlayamıyorum. Eşimle birbirimize bakakaldık. Eşim "Sakin ol" gibisinden bir hareket yaptı bana. Ki zaten kavga falan çıkarmam, o da biliyor, herkes biliyor. Yanlarına gidip konuşayım çözeyim dedim. Belki anneliktendir, yeğenim yeni okula başladı, belki onun tedirginliğidir vs diye alttan al dedim kendime. Tam balkona çıktım ki, balkonun köşesinde arkası dönüktü, karşısına abimi almış konuşuyordu.
Ve maalesef duydum konuştuklarının çoğunu.
"O kardeşine söyle, çocuğumu ellemesin, çok istiyorsa kendi yapsın bir tane millete elletsin, o pis herif(eşim) de uzak dursun benim kızımdan, dokunup durmasın, bir daha getirmem kardeşin falan dinlemem.." Duyduklarım bunlar.. sonra duramadım içeri girdim.. Ama tam girerken abimin bana o bakışı....
Ve benim eşimin 5 tane yeğeni var, 4'ü kız, kız çocuklarına nasıl yaklaşacağını bilir, benim yeğenimi de kendininkilerden ayırmaz. Özellikle böyle konularda çok hassastır.
Ve biz yine bir şey diyemedik..
Çünkü daha önce hele ki böyle bir konuda hiç muhatap olmamıştım onunla.
7 yıldır evliler, ben onu abimle tanıştığı ilk günden beri tanıyorum ve ilk günden beri mesafem ve duruşum hiç değişmedi. Bir tek gün görümcelik yapmadım, zaten evim barkım uzak, zihniyetim uzak, aklım uzak her şeyim uzak..
Bakın şunu anlıyorum. "Anne psikolojisi"
Benim çocuğum yok, tamam. Kız çocuğudur, hassas olunmalıdır, tamam. Dikkat edilmelidir, tamam. Öğretilmelidir, tamam. Belki çocuğum yok diye anlamıyorumdur, tamam. Ama bu kadar kötü muameleyi hak edecek bir şey yapmadım ben. Benim eşim onun çocuğunu üzecek, incitecek tek hareket yapmadı bugüne kadar!
Çocuğu olan, özellikle kız çocuğu olan kadınlara sormak istiyorum: Bu kadar hassasiyet normal mi? Sizin eşinizin kız kardeşine bu kadar tepki verdiğiniz oldu mu? Ya da benim çocuğum olsa ben de mi böyle tepki veririm? Şimdi mi anlamıyorum yani???
Ve ben bunları ne ablama ne anneme anlatabildim. Çünkü ikisi de zamanında kendisiyle fazla yüz göz olup hem taviz verip hem tartıştıkları için yine bir sürü olay çıkar, yine bir sürü huzursuzluk olur. Büyük ihtimalle bu abim ben ve eşim arasında kalacak ailemizde.
Ben, eşim ve abimin o balkondaki bakışı arasında kalacak..
Abimin o bakışını asla unutamam sanırım. O çaresiz, "arsızla uğraşamayan" bakışı.. 46 yaşında, gözleri dolan, kendinden 15 yaş küçük kız kardeşinden bakışıyla özür dilemek zorunda hisseden bakışı..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?