- 11 Ocak 2019
- 1.083
- 2.338
-
- Konu Sahibi Meltemesintisi80
- #121
İlk olarak teşekkür ederim. Bunu kendi oluşturduğum bir günlükte de yapabilirdim ama bu şekilde geri bildirim almak da ,ne yalan söyleyeyim, beni motive ediyor.Merhaba, konunuzu ilgiyle takip ediyorum anlattığınız çoğu şeyi kendi içimde uzun zamandır yaşıyorum. Yapmaya başladığınız ilk gün ve bugünle aranızda bayağı fark var mı? Nasıl hissediyorsunuz kendinizi? Tebrik ederim verdiğiniz karar için ve sadece kendinize değil birçok kişiye faydalı oluyorsunuz
Benim diğer konularına baktıysanız bilmiyorum ben de 5 ay önce eşimden ayrıldım. Yazdığınız herşeyi birebir yaşıyorum o yüzden konunuz çok ilgimi çekti ve beni de motive etti. Mesela sizin yazınızı okuduktan sonra sigarayı bırakma kararı aldım. Ben bu durumu duygusal olarak hassas olmaya da bağlıyorum. Çünkü baktığınız zaman hiçbirşeyi yapı olarak umursamayan insanlar bahsettiğiniz çoğu şeyi yaşamıyor. Bu disiplini nasıl oturttunuz acaba ben de yapabilir miyim? Boşanmadan önce düzenli pilates yapan çok daha sağlıklı beslenen biriydim şu an hayatım eskiye nazaran çok kötü sigarayı çok fazla içiyorum.İlk olarak teşekkür ederim. Bunu kendi oluşturduğum bir günlükte de yapabilirdim ama bu şekilde geri bildirim almak da ,ne yalan söyleyeyim, beni motive ediyor.
İlk konumda yazdığım gibi çok uzun süre depresyondaydım.Bu "kafana takma" diyerek geçiştirilecek bir durum değilmiş; bunu 2 yıl sonra anladım.İlk başta şımarıklık olarak algılasam da bu doğru değildi.Bu bir çeşit hastalık. Hemen herşey bunu tetikleyebiliyor.İlk olarak tıpkı nezle gibi farkına varmıyorsunuz ve sadece hayata karşı bir kırgınlık olarak başlıyor.Hastalık ilerledikçe bir şeylerin ters gittiğinin farkına varsanız da gündelik işlerinize devam ediyorsunuz hatta koşturuyorsunuz. Vücudunuz alarm verdiğinde ise iliklerinizde hissediyorsunuz.
Yaklaşık iki yıldır kendimi iyileştirmeye çalışıyorum. Elbette bu durumu tetikleyen olaylar olduğunda bazen dipte hissediyorum kendimi. .Belki ailem uzakta olduğu için,belki çoğunlukla yalnız bir hayat yaşadığım için ve belki de işim çok zor olduğu içindir bilemiyorum ama kendimi dipte hissettiğim zamanlar artık en azından farkındalık hali oluşmaya başladı.
Düşünün ki ben bir ay boyunca evini temizlemeyen,odası sigara dumanı altında kalmış,mutfağı ağzına kadar pis bulaşıklarla dolmuş biriydim. Kendine acımanın dip noktasını görmüştüm. O nedenle şu halimi bir başarı olarak görüyorum.
Sürekli disiplin hali çok önemli, bulunduğun anın farkına varmak;aldığın nefese şükretmek çok yardımcı oluyor. Spor yapmak,bir şeyler okumak,yemek yapmak,bir şeyleri tamir etmek,insanlarla havadan sudan konuşmak da öyle...Mutsuzluk içimde bekleyen sinsi bir mikrop gibi;benim ruh halimin kötüleşmesini bekliyor saldırmak için.Böyle düşünüyorum en azından.O kazanmasın diye ben kendimi hep sağlıklı tutmak zorundayım.İnşallah bu şekilde de devam eder...Ve umarım başkalarına da bunun umutsuz bir durum olmadığını hatırlatır..
Hepsine özet olarak cevap vermeye çalışacağımPsikoloğa da gittim düzenli yani dedikleri şey özet olarak kafana takma herkesin başına gelebilir
O kadar güzel ifade etmişsiniz ki birkaç defa okudum. Ben de ilaç kullanmayı aynı sebepten de istemedim ve ilaçların tedavi ettiğini düşünmüyorum. Bu forumda biri tavsiye etmişti İzzet güllü adında bir psikolog var onun videolarına baktım o da ilk aşamada ilaç kullanmaları taraftarı değil hastaların. Ben de kısa süre sonra yalnız yaşamaya başlayacağım konunuza günlük aktivitelerimi ekleyebilir miyim ben de ?Hepsine özet olarak cevap vermeye çalışacağım
İlk olarak arada hala sigara içiyorum ama fazla abartmamaya çalışıyorum. O konudaki cümlem şu: Meseleleri mesele haline getirmezseniz ortada mesele kalmaz(S.Demirel in sözü aslında). Bir ara champix kullanmıştım ve 3 ay içmedim. O zaman anladım ki sigaranın yoksunluk sendromu,krize girme vs hepsi yalan.Bitince bitiyor. Dediğim gibi ben bekar ve maalesef çok da arkadaşı olmayan biriyim ama bunu da kendim seçtim diyebilirim. Bu nedenle sigara hala hayatımda yer edinmiş durumda ama içmemem gereken durumlarda aramıyorum bile. Kafada bitirmek dedikleri şey de tam olarak bu..
İkinci olarak bir ara (12 yıl önce ) namazlarımı kılıyor ve tam anlamıyla yaşadıklarımdan Allah'a sığınmış bir şekilde bulmuştum kendimi.Şimdi nispeten yine öyleyim.Din benim için hikayeler veya kurallar silsilesi değil.Dua etmeme Allah'ın ihtiyacı yok;benim ihtiyacım var.Deyim yerindeyse dua etmek O'nunla dertleşmek benim için. Çünkü derdimiz ne olursa olsun bunu direkt yaşayan biziz.Acısı,ızdırabı bizi vuruyor.O nedenle dualardan güç alıyorum.Bu demek değil ki "ben oldum"; sürekli olarak umutsuzluğa düşüyorum.İnsanız biz! Ancak kesin bir tevekkül ve kalbimden gelerek ettiğim dualar sonrası git gide rahatladığımı hissediyorum. Aynı şekilde arada nefes egzersizleri yapıyorum.
Üçüncü olarak bir ara ben de doktora gitmeyi düşündüm;çünkü şimdi söylemesi komik geliyor ama intihar düşüncesi kafamda dolanıyordu..Ancak her zaman mantık çerçevesinde yaşayan biriydim demek ki yada içten içe bunu istemiyordum ki kendi kendimi iyileştirmek istedim. Maalesef bazı hekimler hemen ilaca yönlendiriyorlar ve açıkçası bu durumun tıbbi sicilimde gözükmesini istemedim. Dediğim gibi kendimi tamamen iyileşmiş olarak saymıyorum. Her gün yeni bir savaş,her gün yeni bir mücadele. Sadece ne kadar ömrüm kaldıysa mutlu ,huzurlu,kendine güvenen bir kadın olarak yaşamayı SEÇTİĞİMİ biliyorum artık.
belirsizliğe tahammülsüzlük o kadar anlaşılabilir ki ..Hangi sayfadadır bilmiyorum ama ben de yazmıştım bunu. Şimdi geçmiş yazılarınıza baktım. İlk olarak geçmiş olsun..Olmuş bitmiş birşey artık. Önüne bakma zamanı.Doğulu olduğunu söylemişsin; döner misin olduğun yerde mi kalırsın? Evlenir misin başkasıyla yoksa bir süre kendini mi dinlemek istersin? Bunlara hep sen karar vereceksin.. Bebek adımları ile başla..Ne olursa ;ister diyet ister günlük meditasyon ister günlük dua okumaları... Kendine bir konu aç ;o da senin günlüğün olsun..Hiçbir şey kolay değil hele biz kadınlar için...Ancak hayırlısı ile elbette herşey çok güzel olacakMesela artık şunun da farkındayım öfkelendiğim çoğu şey aslında kendime olan öfkem çünkü iç alemim sakinken dışarısı beni rahatsız etmiyor. Ama iç alemimde huzursuzsam herşey rahatsız ediyor beni ve öfkeye neden oluyor. Bunu nasıl dengeleyeceğimi bilmiyorum. Psikolog bana bunun en büyük nedeninin kontrol etme dürtüsü olduğunu ve belirsizliğe tahammülsüzlük olduğunu söylemişti.
Teşekkür ederim.. hemen evlilik yerine tabi ki bir süre kendimi dinlemek ama evliliğe çok yatkın bir fıtratım var, ben önceki evliliğimde sıkıntılar yaşamış dahi olsam evliliğin çok güzel yönleri de var benim gibi evcimen insanlar için özellikle. Kendimi dinleyip onardıktan sonra düşünebilirim. Birşeyi başarılı kılan sürekliliğidir onu da biliyorum aslında. Sadece ilk adımı atmak ve nasıl atacağını nereden başlayacağını bilmemek zorluyor sanırım. Allah sizin de benim de yolumu güzelliklerle buluştursun ve bu süreci kolaylıkla keyifle atlatmayı nasip etsinbelirsizliğe tahammülsüzlük o kadar anlaşılabilir ki ..Hangi sayfadadır bilmiyorum ama ben de yazmıştım bunu. Şimdi geçmiş yazılarınıza baktım. İlk olarak geçmiş olsun..Olmuş bitmiş birşey artık. Önüne bakma zamanı.Doğulu olduğunu söylemişsin; döner misin olduğun yerde mi kalırsın? Evlenir misin başkasıyla yoksa bir süre kendini mi dinlemek istersin? Bunlara hep sen karar vereceksin.. Bebek adımları ile başla..Ne olursa ;ister diyet ister günlük meditasyon ister günlük dua okumaları... Kendine bir konu aç ;o da senin günlüğün olsun..Hiçbir şey kolay değil hele biz kadınlar için...Ancak hayırlısı ile elbette herşey çok güzel olacak