- 27 Mayıs 2007
- 1.230
- 885
-
- Konu Sahibi philosophy
- #3.021
evlenirken hiç bişeye karışmayan gibi gözükmeye calışıp nerdeyse ceyizimin her yerine karıştılar
yok efendim yatak odası komıdınlerine ne koyacaksın , siz ne ? ne istersem onu koyarım , alla alla !! hiç böyle bişey duydunuz mu ya ?annem bile karışmaz hiç bişeyime cünkü hoşlanmadığımı bilir.
dün aksam da bir operasyoın yaptım takmadığım takıları ayırdım bugun vereceğim . gardrobumu azaltacağım
Bu durum kesinlikle psikolojik.yazdıklarınızı biraz okudum ancak ben bu topik için hiç uygun değilim sanırım :)
çünkü ben aldığım yıllar önceki kıyafet vs. hiçbir şeyi atamıyorum. kıyamıyorum falan..
giymesem bile kenarda tutuyorum. yıpranan şeyler hariç. öyle kötü olmuş giyilmekten çıkmış bişeyi tutmuyorum.
ama bunun dışında aldığım şeyleri veremiyorum kullanmasam da..
ayrıca beğendiğim bir şeyden birden fazla alma, farklı renklerini de alma hastalığım da var. resmen kenara yığmayı seviyorum.
acaba bu kenara yığmanın da kişisel gelişim de bir adı falan var mı? ya da bana ne gibi bir etkisi oluyor acaba.
düşündüm de böyle sizler gibi birşeyleri ayırıp vermeye kalksam daha da mutsuz ve eksik hissedeceğim gibi geldi bana
beyin sadeleştirme; bu da benim en zorlandığım kısımdı bir zamanlar. herşeyi takmaktan beynimi tüm kötülüklerden arındırmak zordu. kafama birşeyler takmamayı bırakmak için kendime söylediğim tek cümle ''ben değerliyim,benim fikirlerim değerli,kendime saygı duyuyorum (sen kendine saygı duymazsan kimse sana saygı duymaz) beni üzen herşeyi beynimden atıyorum'' bunu inanarak söylemeye başladığım gün hiçbirşeyi takmamayı öğrendim. ayşe hanım teyze bana bunumu söyledi ,şunumu söyledi. tek içimden geçen cümle'' o onun çirkin yorumu saygı duyuyorum beynimi bununla kirletmiycem''. herkes yalnızdır bu hayatta benimle birlikte kimse ölmiycek benim günahlarımdan kimse sorumlu değil hacı teyze cennete giderken beni yanında götürmiycek eee o zaman onun ne söylediğini takmaya, senin hakkında ne düşündüğünü takmaya değermi. diğer bir konu ''bu hayatta istemediğin hiçbirşeyi yapmak zorunda değilsin'' bu benim en sık kullandığım cümle. seni üzen insanlar mı var görüşmiyceksin! (sadeleştir gitsin)örnek ''kaynanamla sorunumlarım var eşim yüzünden gitmek zorunda kalıyorum'' yanlış cümle zorunda değilsin eşini yalnız bırakmak istemediğin için eş olduğun için eşlik ediyorsun. peki bu istemediğin kişiyle görüşmek mi oluyor? hayır eşlik et görmek istemediğini görme, konuşma , duyma. biliyorum başta zor oluyor ama inan alışınca öyle kolaylaşıyor ki hayat. eskiden kayınvalideme her gittiğimde o gece sabaha kadar uyuyamazdım bana öyle şeyler söylerdi ki eşimin başının etini yerdim sabaha kadar. annen bunu yapıyor şunu yapıyor diye. onu görmemeyi öğrendiğimden beri kıymet görüyorum ne bana kötü bir söz ne de beni üzen hiçbirşeyi yapmıyor. bu arkadaş çevren içinde geçerli merhabalık arkadaşlarım ve hoş sohbet yakınlarım olmak üzere 2 bölüme ayırdığım insanlar var. enerjimi düşüren insanlar sürekli dert yananlar.özellikle en tehlikelileri kendini temizlik manyağı gibi gösterenler;her aramada camları sildim yağmur yağdı, ay şunun evine gittim birşey yiyemedim kadın pismi temizmi güvenemedim diye bıla bıla ....yakınan tipler, eşlerini herkesten kıskanan kadınlar vuuuu bunlarda tehlike gurubunun başındalar bu gibi insanlar enerjimi düşüren insanlar merhabalıklar buda çevremde yapmış olduğum sadeleştirmeden bir örnek.
Farklı şehirlerde misiniz kayınvalidenle?Günaydın hanımlar
Namaza kalktım. Kılıp yatacağım. Ama saban sabah @opilos un yazısı çok iyi geldi. Yüreğine sağlık. Nasıl da güzel anlatmışsın.
Eskiden ben de çok takardım ve insanlara hayır diyemezdim. Bu nedenle de olmak istemediğim yerler de Zaman'ımın ve enerjimin Sömürülmesine izin verirdim.
Şu anda değerli olduğunun farkındayım.
Hayattan şikayet eden, sürekli negatif olan, dedikodu yapan, bana hava atarak egosunu tatmin etmeye çalışan, kendisini yetiştirememiş onun bunub yaptığını takip eden insanlardan uzak duruyorum. Bazen yalan da söylüyorum. Ama bu hakimden memnunum.
Kv yi eskiden çok takardım. Akşam Oray'a gidilecekse akşama kadar stres içinde olurdum. Şimdi yılda Bayram'larda dahil en fazla 3-4 kere gittiğim için takmıyorum. Eşim için yapıyorum diyorum o kadar.
Hayır canım aynı şehirdeyiz.Farklı şehirlerde misiniz kayınvalidenle?
Nasıl yılda toplam 3_4 kez görüşebiliyorsunuz merak ettim.eşiniz sorun yapmıyor mu?Hayır canım aynı şehirdeyiz.
Azur u bi sitede 159tl gordum arastirirken
Ama buhar kazanlilarda eger kirisiklik acmada iyiyse paraya kiyarim sanirim
Zira kumaslarina illet oldugum pantolon gömleklerle ugrasmam bari.
Yılda 2 kere Bayram'lara gidiyorum. Eğer aralarda eşimşn anneannesi kardeşi falan gelirse gidiyorum o kadar. Aynı şehirde olmamıza rağmenNasıl yılda toplam 3_4 kez görüşebiliyorsunuz merak ettim.eşiniz sorun yapmıyor mu?
kızlar ben nerdeyse her sabah ütü yapıyorum ya
kapalıyım esarp şal hergün ütülüyorum assam da kırışıyor bazen de panik oluyorum fişi çektim mi diye tekrar tekrar bakıyorum
ben de
sevmiyordum ama bu karar bana kalmadı , k.validem ayıp olur bizim uzaktan akrabalarımız gelecek bakacak f,ilan dedi
hatta yatagın ustune kendi aldıgı yatak ortusunu sermişler ki ben başka bir ortu serecektim , 2 takım bornozum oldu var oldugunu bildikleri halde almışlar 3 -4 yorganım vardı dolapların üstüne tıkıştırdılar , hiç sevmem yüklük gibi üst üste eşya
hatta kendi sectikleri bornoz takını alıp 70 - 80 derece yıkamışlar kendince bize hazırlamışlar ama 70 derece bana göre mahvolmuş , ben kimsenin evine , kullanacagı eşyasına karışmıyorum ilgilenmiyorum . onlara göre hiç bişeye karışmadılar
bak şimdi sinirlendim yine anılarım deptesti akşam eve gideyim de şu fazlalıkları dağıtayım haftasonu
Allah Allah çok garipmiş gerçekten, neden böyle bişey yapar bir insan,doğuma neden gelmez akıl alır gibi değil. Öyleyse sizden birşey beklemeye hakkı yok tabi.görüştüğünüzde nasıl davranıyor peki?Yılda 2 kere Bayram'lara gidiyorum. Eğer aralarda eşimşn anneannesi kardeşi falan gelirse gidiyorum o kadar. Aynı şehirde olmamıza rağmen
Doğumuma gelmedi
Oğlum 13 günlüktü eve geldiğinde
Ev taşıdım 2 kere gelmedi. Ev görmeye bir ay sonra geldi
Oğlumu sünnet ettirdim. Bir ay sonra geldi
Apandisit Ameliyat oldum. Ne aradı ne hastaneye ne eve gelmedi.
İşimde pek çok kere terfi aldım. Ne aradı ne sordu.
Oğlum bakıcılarda büyüdü. Umrunda olmadı.
Şimdi aklıma gelmeyen pek çok şey oldu.
Eeee bu durumda da eşimin diyecek birşeyi kalmadı.
Bu yazdıklarım ilk aklıma gelenler. Ben ve eşim ruh sağlığının normal olmadığını düşünüyoruz. Akrabalarına benim düşük yaptığımı söylemiş. Bana Bebek ve ev görmeye gelmek isteyen akrabalara papatya kabul etmedi demiş ki haberim bile yok. Bunları sordum tabi ki cevap vermedi.Allah Allah çok garipmiş gerçekten, neden böyle bişey yapar bir insan,doğuma neden gelmez akıl alır gibi değil. Öyleyse sizden birşey beklemeye hakkı yok tabi.görüştüğünüzde nasıl davranıyor peki?
,Kullanma kız onların aldıkları bornoz takımını. Sen yine şanslısın, hem sana hem eşine almışlar takım halinde. Eşimin annesi 1 adet bornoz almış kutulu falan da değil, poşetle oturma grubunun altına yerleştirmiş, o sırada annem odadaymış annem bakınca "oğlumun bu evlenince giyer demiş" Daha evlenmeden ayrımcılık başladı.Tabiki biz, benim aldığım takımı kullanıyoruz. Hoş zaten o bornozu da eşim kendi almış bu evde tek çöpleri yok, o yüzden kafam rahat :)