- 13 Ağustos 2015
- 529
- 1.203
- 63
- 34
- Konu Sahibi bikahvebana
-
- #21
Öncelikle kendine haksızlık etme az dediğin bir maaşla bence gayet güzel bi para biriktirmişsin. Bence önce bi hedef belirle kendine. Bi amacı olunca insan daha akılcı hareket ediyor. Araba almak tatil parası biriktirmek gibi seni heveslendirecek hedefler belirleyebilirsin. Sırf para biriktiricem diye de kendini genç yaşında sıkıntıya sokma çok fazla. Sonuçta para bizi mutlu etmeye yarayan bir araç sadece. Hayatımızın amacı haline gelmemeli.Kızlar merhaba,
Ben bir türlü para biriktiremiyorum. Çok değil ama 5 bin tl civarında zorlanarak önceden biriktirdiğim bir para var. Bunu da harcamak istemiyorum. İradeli olmak en güzeli evet, bunu dışında bir önerisi olan olabilir mi?
Okulunu okuyorum, elim mahkum bilmek zorundayım. :) Gel seni 200'e güne katalım diyen kişinin ekonomistliğinden şüphe ederim, doğruya doğru. Bu devirde kendinden başka kimseyle para işine girmeyeceksin. Döviz al, altın al, bozdur, tekrar al, bankada vadeli mevduat hesabı falan aç ama başkalarını muhatap etme yeter. :) Kitap konusunda ufak çaplı bir araştırma yapıp özel mesaj atabilirim, benden daha önce kitap tavsiyesi isteyen olmadı malum okumayı pek seven bi millet olmadığımız için. :)
İktisat mezunuyum okurken kendimi okulda hissettimBu bahsettiğiniz şeyler teori ve grafiklerle açıklanır normalde ama mümkün olduğunca anlaşılır bir dilde bahsedecek olursak; İkame etkisi: Fiyatı düşen bir malın diğer mallara göre daha ucuz hale gelmesinden dolayı tüketicinin diğer mallardan aldığı miktarı azaltarak ucuzlayan maldan daha fazla almak istemesidir. Gelir etkisi: Bir malın fiyatı düştüğü zaman gelirin reel alım gücünde o malın cinsinden bir artış meydana gelir. Yani örnek verecek olursam, mesela siz 1000 TL maaş alıyorsunuz, geçen ay fiyatı 1000 TL olan bir televizyonun fiyatı bu ay 900 TL olmuş yani televizyonun fiyatı 100 TL düşmüş, bu durumda sizin maaşınızın alım gücünde o malın cinsinde 100 TL'lik bir artış meydana gelmiş demektir. Yani maaşınız nominal olarak artmamıştır, halen 1000 TL'dir ama ürünün fiyatında bir düşüş yaşandığı için sizin gelirinizde yani maaşınızda o malın cinsinden bir artış meydana gelmiştir. Bir de marjinal tüketim eğilimi diye birşey var, bu da konumuzu ilgilendirdiği için bahsedeyim, sizin net gelirinizde oluşan artışın harcamalarınıza ne derecede etki ettiğini gösteren bir parametredir. Örnek verecek olursam: 10000 TL maaşınız var diyelim, maaşınıza yapılan zamla yıllık maaşınız 15000 TL'ye yükseldi. Marjinal tüketim eğilimini 0.5 olarak kabul edelim mesela, bu durumun sonucunda maaşınızda yaşanan 5000 TL'lik artış tüketiminizde 5000 X 0.5 = 2500 TL'lik bir artışa neden olur. Geliriniz artınca gelirinizin artış oranına göre biraz daha fazla tüketme eğiliminde bulunuyorsunuz yani. Bunların kendi formülleri vardır ve o formüllerden hesaplanır.
Bunun yanı sıra marjinal tüketim eğiliminin marjinal tasarruf eğilimi denen bir şeyle ilişkisi vardır ve o da şöyledir:
Keynesçi bakış açısına göre en basit haliyle ele aldığımızda insanlar elde ettikleri net gelirlerini tüketim ve tasarruf olmak üzere iki şekilde kullanırlar. Tüketimden sonra kalan para tasarruflar için kullanılır. Dikkat ettiyseniz bahsetmiş olduğum durumlarla günlük hayatımızın içinde sıklıkla karşılaşıyoruz, uyguluyoruz. Bunlar her insanın uyguladığı şeyler ama isimleri halk arasında pek fazla bilinmez. Ben burada mümkün olduğunca anlaşılır bir şekilde anlatmaya çalıştım ama yine de uzun oldu. :) Ve evet, geliriniz gerçekten çok düşükse para biriktirmeniz güçleşir ama mesela siz neden para biriktiremiyorsunuz? İşin o kısmı önemli. Elinize geçen para sadece otonom harcamalarınıza yetecek miktardaysa para biriktirememeniz çok normal ama alışveriş yapmayı, gerekli gereksiz yere para harcamayı seven biriyseniz biraz kendinizi frenleyerek birikim yapmanız mümkün olabilir. Benim size tavsiyem eğer para harcamayı sevdiğiniz için biriktiremiyorsanız bir vadeli mevduat hesabına o parayı yatırarak yıllık belli bir miktar faiz üzerinden işlem görmesini sağlayın. Ya da denildiği gibi altın tarzı birşey alabilirsiniz.
Sizin okulunuzda bunları bu kadar sade ve anlaşılır bir dilde anlattılarsa çok şanslısınız.İktisat mezunuyum okurken kendimi okulda hissettim
Bir hocamız vardı sağolsun açıklayıcı anlatırdı biri de yabancı dil gibi anlatırdı herkes bu ne diyo ya diye adama bakar dururdu .Sizin okulunuzda bunları bu kadar sade ve anlaşılır bir dilde anlattılarsa çok şanslısınız.
Bütün iktisadi terimler, talepten tutun miktara, arza kadar hepsi yabancı dilden gelmiş şeylerdir ve bir iktisatçının o terimlerin İngilizce karşılığını eksiksiz bilmesi gerek aslında. İngilizce'den Türkçe'ye çevrilmiş gibi düşünün, bilirsiniz, en basidinden arz-talep eğrisi mesela. O grafik üzerinde arz eğrisi S olarak harflendirilir ve "supply" kelimesinden gelir. Talep, D ile harflendirilir ve bu da "demand" kelimesinden gelir. Fiyatı temsil eden P harfi "price", miktarı temsil eden Q harfı "quantity" falan gibi. Burada bütün bunları iktisat bilmeyen biri okuduğu zaman "ne yazmış ya bu?" demesinler diye yazıyorum. Açıklayıcı anlatılması ve gerçek hayattan örneklerle pekiştirilmesi çok önemli, grafik ve tablolarla dolu bir şey başka türlü çok zor anlaşılır. Ne iş yapıyorsunuz şu an? Benim de son senem, mezun olunca sudan çıkmış balığa döneceğim için sormak istedim. :)Bir hocamız vardı sağolsun açıklayıcı anlatırdı biri de yabancı dil gibi anlatırdı herkes bu ne diyo ya diye adama bakar dururdu .
Özel bir şirkette muhasebe sorumlusuydum evlilik ve hamilelik olunca ayrılmak zorunda kaldım .Bütün iktisadi terimler, talepten tutun miktara, arza kadar hepsi yabancı dilden gelmiş şeylerdir ve bir iktisatçının o terimlerin İngilizce karşılığını eksiksiz bilmesi gerek aslında. İngilizce'den Türkçe'ye çevrilmiş gibi düşünün, bilirsiniz, en basidinden arz-talep eğrisi mesela. O grafik üzerinde arz eğrisi S olarak harflendirilir ve "supply" kelimesinden gelir. Talep, D ile harflendirilir ve bu da "demand" kelimesinden gelir. Fiyatı temsil eden P harfi "price", miktarı temsil eden Q harfı "quantity" falan gibi. Burada bütün bunları iktisat bilmeyen biri okuduğu zaman "ne yazmış ya bu?" demesinler diye yazıyorum. Açıklayıcı anlatılması ve gerçek hayattan örneklerle pekiştirilmesi çok önemli, grafik ve tablolarla dolu bir şey başka türlü çok zor anlaşılır. Ne iş yapıyorsunuz şu an? Benim de son senem, mezun olunca sudan çıkmış balığa döneceğim için sormak istedim. :)
Çok yakın zamanda doğacak çocuğunuz. Allah bağışlasın. :)Özel bir şirkette muhasebe sorumlusuydum evlilik ve hamilelik olunca ayrılmak zorunda kaldım .
Amin sagolasin . sana da şöyle söyleyeyim dili geliştir . inşallah ileride hedeflediğin yerde olursun .Çok yakın zamanda doğacak çocuğunuz. Allah bağışlasın. :)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?