''O Benim Sebeb-i Hayat'ım'' diyenler :)))

Sevgi Üzerine Masumi Toyotome diye bir Japon yazmış bu yazıyı. Dünyada sevilmek istemeyen kişi yok gibidir diye başlıyor. Ama sevgi nedir, nerede bulunur, biliyor muyuz diye soruyor. Sonra anlatmaya başlıyor: Sevgi üç türlüdür. Birincinin adı "Eğer" türü sevgi. Belli beklentileri karşılarsak bize verilecek sevgiye bu adı takmış yazar. Örnekler veriyor: eğer iyi olursan baban, annen seni sever. Eğer başarılı ve önemli kişi olursan, seni severim. Eğer eş olarak benim beklentilerimi karşılarsan seni severim.


Birinci tür: Bir şarta bağlı sevgi

Toyotome en çok rastlanan sevgi türü budur diyor. Karşılık bekleyen sevgi. Sevenini, istediği bir şeyin sağlanması karşılığı olarak vaat edilen bir sevgi türüdür bu diyor yazar. Nedeni ve şekli bakımından bencildir. Amacı sevgi karşılığı bir şey kazanmaktır. Yazara göre evliliklerin pek çoğu "Eğer" türü sevgi üzerine kurulduğu için çabuk yıkılıyor. Gençler birbirlerinin o anki gerçek hallerine değil, hayallerindeki abartılmış romantik görüntüsüne aşık oluyor ve beklentilere giriyorlar. Beklentiler gerçekleşmediğinde, düş kırıklıkları başlıyor. Sevgi nefrete dönüşüyor. En saf olması gereken anne baba sevgisinde bile "Eğer" türüne rastlanıyor. Yazar bir örnek veriyor. Bir genç Tokyo Üniversitesi giriş sınavlarını kazanarak babasını mutlu etmek için çok çalışıyor. Okul dışında hazırlama kurslarına da gidiyor. Ama başarılı olamıyor. Babasının yüzüne bakacak hali yok. Üzüntüsünü hafifletmek için bir haftalığına Hakone kaplıcalarına gidiyor. Eve döndüğünde babası öfkeyle sınavları kazanamadın. Bir de utanmadan Hakone'ye gittin? diye bağırıyor. Delikanlı "Ama baba vaktiyle sende bir ara kendini iyi hissetmediğinde Hakone kaplıcalarına gittiğini anlatmıştın diyor. Baba daha çok kızarak delikanlıyı tokatlıyor. Çocuk da intihar ediyor. Gazeteler intiharın anlık bir sinir krizi sonucu olduğunu söylediler, yanılıyorlardı diyor yazar. Delikanlı babasının kendisine olan sevgisinin yüksek düzeydeki beklentilerine bağlı olduğunu anlamıştı. ınsanlar "Eğer" türü sevginin üstünde bir sevgi arayışı içindeler aslında. Bu sevginin varlığını ve nerede aranması gerektiğini bilmek bu genç adamın yaptığı gibi yaşamı sürdürmekle ondan vazgeçmek arasında bir tercih yapmakla karşı karşıya kaldığımızda önemli rol oynayabilir diyor

ıkinci tür: "Çünkü" türü sevgi

Toyotome bu tür sevgiyi şöyle tarif ediyor: Bu tür sevgide kişi bir şey olduğu, bir şeye sahip olduğu ya da bir şey yaptığı için sevilir. Başka birinin onu sevmesi, sahip olduğu bir niteliğe ya da koşula bağlıdır. Örnek mi? Seni seviyorum. Çünkü çok güzelsin (Yakışıklısın). Seni seviyorum. Çünkü o kadar popüler, o kadar zengin, o kadar ünlüsün ki. Seni seviyorum. Çünkü bana o kadar güven veriyorsun. Seni seviyorum. Çünkü beni üstü açık arabanla, o kadar romantik yerlere götürüyorsun ki. Yazar, Çünkü türü sevginin Eğer türü sevgiye tercih edileceğini anlatıyor. Eğer türü sevgi bir beklenti koşuluna bağlı olduğundan büyük ve ağır bir yük haline gelebilir. Oysa zaten sahip olduğumuz bir nitelik yüzünden sevilmemiz hoş bir şeydir egomuzu okşar. Bu tür olduğumuz gibi sevilmektir. ınsanlar oldukları gibi sevilmeyi tercih ederler. Bu tür sevgi onlara yük getirmediği için rahatlatıcıdır. Ama derin düşünürseniz, bu türün Eğer türünden temelde pek farklı olmadığını görürsünüz. Kaldı ki bu tür sevgi de, yükler getirir insana. ınsanlar hep daha çok insan tarafından sevilmek isterler. Hayranlarına yenilerini eklemek için çabalarlar. Sevilecek niteliklere onlardan biraz daha fazla sahip biri ortaya çıktığı zaman, sevenlerinin, artık ötekini sevmeye başlayacağından korkarlar. Böylece yaşama sonsuz sevgi kazanma gayretkeşliği ve rekabet girer. Ailenin en küçük kızı yeni doğan bebeğe içerler. Sınıfının en güzel kızı, yeni gelen kıza içerler. Üstü açık BMW'si ile hava atan delikanlı, Ferrari ile gelene içerler. Evli kadın kocasının genç ve güzel sekreterine içerler. O zaman bu tür sevgide güven duygusu bulunabilir mi diye soruyor Toyotome. Çünkü türü sevgi de, gerçek ve sağlam sevgi olamaz diyor. Bu tür sevginin güven duygusu vermeyişinin iki ayrı nedeni daha var. Birincisi; acaba bizi seven kişinin düşündüğü kişi miyiz korkusu. Tüm insanların iki yani vardır. Biri dışa gösterdikleri öteki yalnızca kendilerinin bildiği. ınsanlar sandıkları kişi olmadığımızı anlar ve bizi terk ederlerse korkusu buradan doğar. ıkincisi de ya günün birinde değişirsem ve insanlar beni sevmez olurlarsa endişesidir. Japonya'da bir temizleyicide çalışan dünya güzeli kızın yüzü patlayan kazanla parçalanmış. Yüzü fena halde çirkinleşince, nişanlısı nişana bozup onu terk etmiş. Daha acısı ayni kentte oturan anne ve babası, hastaneye ziyarete bile gelmemişler, artık çirkin olan kızlarını. Sahip olduğu sevgi, sahip olduğu güzellik temeli üstüne kurulmuş olduğundan bir günde ölmüş. Güzellik kalmayınca sevgi de kalmamış. Kız birkaç ay sonra kahrından ölmüş... Japon yazar toplumlardaki sevgilerin çoğu "Çünkü" türündendir ve bu tür sevgi, kalıcılığı konusunda insanı hep kuşkuya düşürür diyor.
Peki o zaman, gerçek sevgi, güvenilecek sevgi ne? Ve işte sevgilerin en gerçeği:

Üçüncü tür sevgi: "Rağmen"

Bir koşula bağlı olmadığı için ve karşılığında bir şey beklenmediği için? Eğer türü sevgiden farklı bu. Sevilen kişinin çekici bir niteliğine dayanıp böyle bir şeyin varlığını esas olarak almadığı için Çünkü türü sevgi de değil. Bu üçüncü tür sevgide, insan Bir şey olduğu için değil, Bir şey olmasına rağmen sevilir. Güzelliğe bakar mısınız? Rağmen sevgi. Esmeralda, Quasimodo'yu dünyanın en çirkin, en korkunç kamburu olmasına Rağmen sever. Asil, yakışıklı, zengin delikanlı da Esmeralda'ya çingene olmasına rağmen tapar. Kişi dünyanın en çirkin, en zavallı, en sefil insanı olabilir. Bunlara rağmen sevilebilir. Tabii bu sevgiyle karşılanması şartı ile. Burada insanın, iyi, çekici ya da zengin konum edinerek sevgiyi kazanması gerekmiyor. Kusurlarına, cahilliğine, kötü huylarına ya da kötü geçmişine rağmen olduğu gibi, o haliyle sevilebiliyor. Bütünüyle çok değersiz biri gibi görünebiliyor ama en değerli gibi sevilebiliyor. Japon yazar yüreklerin en çok susadığı sevgi budur diyor. Farkında olsanız da, olmasanız da, bu tür sevgi sizin için yiyecek, içecek, giysi, ev, aile, zenginlik, başarı ya da ünden daha önemlidir. Bunun böyle olduğundan nasıl emin olursunuz?
Haklı olduğunu kanıtlamak için sizi bir teste davet ediyor. Şu soruma cevap verin diyor. Kalbinizin derinliklerinde, dünyada kimsenin size aldırmadığını ve hiç kimsenin sizi sevmediğini düşünseydiniz, yiyecek, elbise, ev, aile, zenginlik, başarı ve üne olan ilginizi yitirmez miydiniz? Kendi kendinize yaşamamın ne yararı var diye sormaz miydiniz? Devam ediyor Toyotome: Şu anda en sevdiğiniz kişinin sizi sadece kendi çıkarı için sevdiğini anladığınızı bir düşünün. Dünya birden bire başınızın üstüne çökmez miydi. O an yaşam size anlamsız gelmez miydi? Diyelim sıradan bir yaşamınız var. Günlük yaşıyorsunuz. Günün birinde gerçek, derin ve doyurucu bir sevgi bulacağınızdan umudunuz olmasa, kalan hayatinizi nasıl yaşardınız? diye soruyor ve yanıtlıyor: Öyleleri ya iyice umutsuzluğa kapılıp intihar ediyorlar ya da iyice dağıtıp yaşayan ölü haline geliyorlar.
Toyotome, hem de nasıl iddialı savunuyor Rağmen sevgiyi. Bugün yaşamınızı sürdürebilmenizin nedeni Rağmen türü sevgiyi şu anda yaşamanız ya da bir gün bu sevgiyi bulacağınıza inancınızdır. Son sözlerinde biraz umutsuz, Toyotome. Bugün yaşadığımız toplumda herkesi doyuracak bu sevgiyi bulmak zor. Çünkü herkesin sevgiye ihtiyacı var. Kimsede başkasına verecek fazlası yok? diye açıklıyor. Anlatıyor: Yakınımızda olan birinin bu sevgiyi bize vermesini bekleriz. Ama o da aynı şeyi başkasından beklemektedir. Peki bu dünyada sevgi ne kadar var. Yazara göre, açlığımızı biraz bastıracak kadar. Ve de yemek öncesi tadımlık gelen iştah açıcılar gibi. Bu minnacık tadım, bizi daha müthiş bir sevgi açlığına tahrik ve teşvik ediyor. Bu minnacık tadım sevgiye ne kadar muhtaç olduğumuzu anlatıyor. Büyük bir hırsla ana yemeğin gelmesini ve bizi doyurmasını bekliyoruz. Hani nerede? Hepsi o. Ve asıl çarpıcı cümle en sonda.


DÜNYADAKı EN BÜYÜK KITLIK, RAĞMEN TÜRÜ SEVGıNıN YETERıNCE OLMAYIŞIDIR.
ıYı DÜŞÜNÜN..........


Bu yılınızı iyi geçirdiniz mi?
Sağlıklı olduğunuz için hiç sevindiniz mi?
Bu yıl hiç gün ışığı ile uyandınız mı?
Kaç kez güneşin doğuşunu izlediniz?
Bir neden yokken kaç kişiye hediye aldınız?
Kaç sabah yolda bir kediyi okşadınız?
Bu yıl yeni doğmuş bir bebek parmağınızı sıkıca tuttu mu hiç?
Ve siz onu hiç kokladınız mı?
Yaz gecelerinde ne çok yıldız olduğuna hiç şaşırdınız mı? Kendinize bu yıl kaç oyuncak aldınız?
Kaç kez gözlerinizden yaş gelinceye kadar güldünüz?
Yaşlı bir ağaca sarıldınız mı bu yıl?
Çimlere uzandığınız oldu mu?
Çocukluğunuzdan kalan bir şarkıyı söylediniz mi hiç?
Hiç taş kaydırdınız mı bu yıl?
Kaç kez kuşlara yem attınız?
Bir çiçeği dalındayken kokladınız mı?
Bu yıl kaç kez gökkuşağı gördünüz?
Ya da hediye alan bir çocuğun gözlerindeki ışığı?
Kaç kez mektup aldınız bu yıl?
Eski bir dostunuzu aradınız mı hiç?
Kimseyle barıştınız mı bu yıl?
Aslında mutlu olduğunuzu kaç kez fark ettiniz bu yıl?
ıyi bir yılın, bunlar gibi birçok "küçük şey"e bağlı olduğunu hiç düşündünüz mü?
Düşünün.
Yayılın çimenlerin üzerine
Acele edin....
Er veya geç...
Çimenler yayılacak üzerinize...


EVLiLiK ÜZERiNE

1.Evli erkeklerin psikolojisi arkadaslarla lokantaya gitmeye benzer.
Istedigin yemegi siparis edersin sonra yanindakinin istedigi yemegi
görüp "Keske onu isteseydim" dersin.
2.Bir davette bir hanim arkadasina sorar:"Alyansini yanlis parmagina
takmiyormusun? "Diger hanim cevap verir:"Evet yanlis adamla evliyimde ondan"
3.Bir adam evlenene kadar eksik sayilir evlenince tam bitmis olur.
4.Bir genc babasina sorar"Baba evlenmek kaca malolur?
Baba cevap verir"Bilmiyorum oglum,ben hala oduyorum."
5.Adam anlatiyormus:"Evlenene kadar mutlulugunun ne oldugunu bilmezdi, sonra da gec oldu."
6.Yeni evlenmis bir adam mutlu ise nedenini hemen anlarız.
On yıllık bir adam mutlu ise nedenini merak ederiz¦
7.Evliligin ilk yilinda adam konusur kadın dinler,
Ikinci yilinda kadin konusur adam dinler,
ucuncu yilinda her ikiside konusur,komsular dinler.
8.Bir kavgadan sonra kadin kocasina bagırır:
"Seninle evlendigimde tam bir aptalmışım."adam cevap verir:"Evet çok aşıktım farkedemedim."
9.Bir adam gazeteye ilan vermis:"Eş arıyorum"Ertesi gün yüzlerce mektup almıs.
Hepsi ayni seyi söylüyormus"Benimkini alabilirsin."
10.bir adam karisina arabasinin kapisini tutuyorsa emin olabilirsiniz:
"Ya arabası yenidir,ya da karısı!

EVLiLiK ÜZERiNE 2

Evlilik "SAKIZ"a benzer. Çignemesini bilirsen iyi ve faydalı... Çignemesini bilmezsen can sıkıcı ve sinir bozucudur. Neden baska birseye degil de sakıza benzer?

1.. Çünkü sakiz ne kadar faydali ve eglenceli olursa olsun gerekli degildir.
Çignemesen de olur.
2.. Sakiz ilk zamanlar agiza ferahlik verir hos olur ama zamanla çürür ve tadı acılaşır.
3. Çürüyen sakız yapışkandır. Bulastigi yerden temizlemek, ondan kurtulmak çok zor, azen imkansizdir.
4. Sakızın agızda bıraktığı tadı sadece çigneyen bilir. Tatlı mı yoksa acı mı oldugunu baska kimse bilemez. Onlar sadece senin sakız çignedigini bilirler o kadar.
5. Sakız kene kemiklerini güçlendirir. Evlilik de öyle... Sürekli tartışma ve bagrışma zamanla çiftlerin güçlü birer çene kemigine sahip olmasını sağlar.
6. Sakız çignerken başka birsey yiyemezsin yoksa sakız bozulur...
7. Sakizin kagıdını açıp fikra veya falı okudugunuzda çok eglendirir gülersiniz. Ama bu çok kısa sürer. Evllilikteki balayına benzer.
8. Çam sakızı ya da hakiki damla sakızları vardır. Kolay kolay çürümezler çignendigi sürece zevk verirler. ışte bu da aşk evliligi denen olaydır.
9. Sakiz; sigarayi birakmak ve abur-cubur yememek için tercih edilir.
10 . Sakiz çigneme olayinin gerçeklesmesi için ezmek ve çignemek gerekir. Evlilikte de kim dişliyse o ezer. Sakız tokluk hissi verir.Karnın aç olsa da kendini tok hissedersin...!ALINTIDIR............


teshıs super :))))))
 
Evlilik, inanmadigim halde içerisinde 17 seneyi bitirdigim bir kurum
benim için 17 senede (abartmiyorum) 40 çift arkadasimin son verdigi
kurum ayni zamanda da
Evliligimin bu kadar uzun sürmesinin gizi belkide kuruma inanmamaktan geçiyor
Evliligi toplumun dayattigi sekilde yasamamaktan Nedir bu dayatmalar?
Erkegin muhakkak kadindan yasça büyük olmasi, egitim seviyesinin
erkegin lehine yada en azindan esit olmasi bunlarin sadece ikisi
Olmaz, yürümez diyor toplum Erkek yasça büyük olmali ki, kadina "hot"
????: Web Hattı - Türkiyenin En Güncel Forumu /ask-and-sevgi/17421-evlilik-uzerine-can-dundar.html
dediginde oturmali kadin Yada yumusatiyorlar; efendim kadin erkekten
önce çöktügü için (hani dogum felan) küçük olmaliymis yasi Egitimde de böyle
Kadinin çok okumusu bilmis olurmus, evde kalmakmis layiki
ESiM BENDEN 2 YAS BÜYÜK; ne "hot" dememe gerek kaldi 17 senede, ne de
benden önce çöktü Yillar içinde ben yaslandikça o gençlesti, "oo Can
bey kapmisiniz çitiri" esprilerine muhattap dahi oldum
ESiM 3 ÜNiVERSiTE BiTiRDi; ben bi taneyi 9 senede bitirdim Ne o bana
bilmislik tasladi, ne ben ona ezik baktim
Kulaga gelen müzik tekse de, onu olusturan notalar farklidir der Halil
Cibran
Bunu unutmadik biz Ben konusurken o dinledi, Ben dinlerken o konustu
17 sene
O öfkeliyken ben, ben öfkeliyken o "haklisin bitanem" dedik, öfke
bitip firtina duruldugunda "ama bi de böyle düsün" de dedik fikrimizi savunurken
Farkli insanlar olarak görmedik birbirimizi, ayni amaç için savasan
neferlerdik bu hayatta Ala bilmedik ne kadar para kazandigimizi,
ortak cüzdanimizdan gerektigi kadar aldik
Ne kadar çalarsa çalsin masanin üstünde telefon, kim bu saatte arayan
karsi cins diye sorgulamadik da ama Sevginin en büyük dostuydu
bizim için "güven" Ve güvenin ardina saklanmis bir "saygi" vardi
daima Ne kavgalar, ne badireler atlattik 17 senede
Eee ülkeler neler gördü, biz çekirdek aile mi sütliman yasayacaktik
Öyle bir girdik ki birbirimize, ben ilk kez odamin disinda yattim bi
gece, misafir odasinda Gece yarisi kapi açildi, esim "ne yapiyosun burda?"
diye sordu kapinin esiginden, "uyuyorum" dedim buz gibi bi sesle
Gitti, gelmesi 1 dakikasini almisti elinde yastikla "kay yana" dedi
daracik yatakta "ne yapiyosun?" dedigimde "benim yerim senin yanin,
sen gelmezsen ben gelirim" dedi Anladim ki o gece, en uzun kavgamiz
yat saatine kadar sürecek
Ve bence dogrusu da bu Özen gösterdik o günden sonra, evin her
yerinde kavga ettik, yatak odamiz haric
Kirsak da zaman zaman kalplerimizi, asla kin tutmadik birbirimize
Toplum kurallariyla oynasaydik bu oyunu belki de 41 inci çift olacaktik o listede
Ama oyunun kurallarini biz koyduk Nede olsa bizim oyunumuzdu, oynanan
????: Web Hattı - Türkiyenin En Güncel Forumu Evlilik Üzerine Can Dündar
Evlilik; hesapsiz içine dalinmasi gereken bir oyun bence
Topluma kulaklarini tikayarak hemde Ne benim, ne de bizim
sözlerimizle
Sadece gönlünüzden geçtigince
Dedigi gibi Ataol Behramoglu' nun; "Yasadiklarimdan ögrendigim bir
sey var: Yasadin mi büyük yasayacaksin, irmaklara, göge, bütün evrene
karisircasina Çünkü ömür dedigimiz sey, hayata sunulmus bir armagandir
Ve hayat, sunulmus bir armagandir insana"
CAN DÜNDAR
alıntıdır
 
minikcim alıntılar için teşekkülerr süperrralkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkis
yalnız okurken gözlerim kapanmaya başladı ben biraz şekerleme yapıp dinlendirip geleyim gözlerimikaydirigubbakcemile3mirmirmirmirgörüşmek üzeree öpüldünüz nanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
 

rıca ederım canım
ne demek seker topık accık senlensın demı ama
cok boslamıstık
hadı bakalım canım dınlen bende accık bakınayım gorusmek uzereopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
 
ondan tabi güzelim vereliniortak kaydirigubbakcemile3 kaydirigubbakcemile3


ay sımartıyorsun benı sekerrrrrrrrrrrrrrrrr:roflol::roflol::roflol::roflol::roflol::roflol::roflol:
ay ne edepsız karuyum ben zorla kendıme ıltıfat ettıyorum :roflol::roflol::roflol::roflol::roflol:
sagolasın bebekım teveccuhunnnnnnnnnnnnnnnnnopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
 
yemeğimizi yedik eşime kek yaptım geldim ama kimseler yokbenneyaptımki

afıyet bal seker olsun ınsaallah sekercıgımmmmmmmmmmmmm
ohh ellerıne saglık canım afıyetle yıyın kekınızıde
bende kacar seker kahvemızı ıctım yemek sonrası kızları satacagım babaya arkadasa gıdecegım
herkesı cok cok opuyorum gorusmek uzere ınsaallah
ask dolu bır gece sızlerın olsun ınsaallah
 
topik canlandı kızlar yine opuyorumnanaktan
else bu senmisin ne oldu ismine:uhm::1shok::1shok::1shok::1shok::1shok:
ismini değiştirdn demek hayırlı olsun şekercimmopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
yalnız bunu nasıl yaptın kazen kayıp diyorlardı:roflol::roflol::roflol::roflol:
 
iyi akşamlar şekerlerr
eşimi işe çağırdılar yemeğini acele yiyiyp çıktı bende sizlere bakmaya geldimm
mihribancım elleine sağlık afiyet olsun enişteye
 
meraba yine yeni yeniden elif sizlerle:) sizi çok özledim hatunlar.. ben uzun uzun yolları sıkıntıları aştım geldim bazen öyle ihtiyacım oldu ki desteğinize... pco rahatsızlığım olduğunu öğrendim bunun ne olduğunu biliyosunuz değil mi? bi çok şeye yol açıyo bebek için biraz uğraştırıyo biliyosunuz benim de henüz bebeğim yok ilk öğrendiğim zaman çok üzüldüm çok ağladım falan ama çaresiz okulumu bekliyorum ama çok da kararsızım yaşca benden büyükleriniz de var aramızda bana bi akıl verin lütfen ben napıyım.. şimdi türkiyedeyim burada bi doktora gidiyorum çok iyi bi adam içimi epey rahatlattı ama ben bebek konusunda çok endişeliyim :1no2: eşim de diyo elif hiç beklemeyelim yani allah korusun kendiliğinden olmazsa bebeğimiz tedaviyle falan belki uğraşacağız bi kaç sene çok beklemeyelim diyo annem okul bitmeden olmasın bunu allah bilir o alnınıza ne zaman yazdıysa ozaman olacak biz böyle diyoruz ama belki siz korunurken bile olacak falan diyo bana akıl verin bide bu rahatsızlığı geçiren yakınınız eşiniz dostunuz var mı? yani bebekleri de var mı moral çok önemli dedi doktorum onun için moralimi yüksek tutmaya çalışıyorum tabi arada ağlama krizleri oluyo ama inşallah üstesinden geleceğim bunun.... inanıyorum..
 

buldum kazeni kaydirigubbakcemile3 kaydirigubbakcemile3
 
buldum kazeni kaydirigubbakcemile3 kaydirigubbakcemile3
nerede buldunnyerimseniben
geçmiş olsun canımmopuyorumnanaktanopuyorumnanaktana.s.a.s.a.s.a.s.a.s.
acil şifalar inş :Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq:
bu hastalık hakkında bir bilgim yok malesef canımm:1no2:
moralini sakın bozma olurmu bu çok önemli kaydirigubbakcemile5
 
sağol canım teşekkür ederim
sanada kolay gelsin miniğim bende öpüyorum seniopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
iyi akşamlar şekerlerr
eşimi işe çağırdılar yemeğini acele yiyiyp çıktı bende sizlere bakmaya geldimm
mihribancım elleine sağlık afiyet olsun enişteye
sağol canım:1hug:

geçmiş olsun canım
bende bu hastalığı ilk defa duyuyorum ama canını sıkma elifcim:teselli:
eminim üstesinden geleceksina.s
 

canım sağol moralimi bozmak istemiyorum ama işte şimdi eşimin ailesine hiç söylemedik böyle bi durum olduğunu sadece benim annem biliyo bu şöyle bi rahatsızlık yumurtalıklarda birsürü milimetrik kistler var birden çok yumurta bi anda gelişmeye çalışıyo ama hiçbiri gelişemediği için kistleşiyo ve bunlar adet sırasında vucuttan atılamıyo neyin bu rahatsızlığa sebep olduğu sebebi tam olarak belli değil ama hormonlardaki bi oynama hepsini tetikliyomuş yumurtalar kalitesiz olduğu için bebek işi denk getirmene bağlıymış yani bazı dönem yumurtlama olmuyomuş ama hiç tedavi görmeden hamile kalanlar da var yani dedğim gibi denk gelme durumukaydirigubbakcemile3 ister istemez gerginim eşimlede telefonda biraz bozuştuk... sen annenlerle ilgilen görüşmeyelim bu aşkam nette dedi ben de yorgunum yatcam desene dedim neden beni bunları bahane ediyorsun dedim aşkım ne güzel anlıyosun beni gerçekten hayran kaldım bu anlayış tazrına dedi sonrada var mı bi isteğin dedi yok dedim eve geçince ararım dedi kapattık :umursamaz:ister istemez çok geriliyorum cuma günü tahlil sonuçlarımı alacağım ona göre tedaviye başlıcaz bakalım ben çok umutluyum inşallah herşey yoluna girecek rabbim bize aratmadan hayırlı sağlıklı bi evlat verecek inşallah.. benim için çok dua edin olur mu:Saruboceq:
 

sağol canım benima.s. inşallah dualarını eksik etme bu kardeşinden:Saruboceq:
aslında türkiyede çok yaygın bi hastalıkmış kadınların %5-8 inde varmış çoğu benim gibi habersiz durumundan galibakaydirigubbakcemile3 bende ertesi gün hapının yarattığı kanama uçakta olunca heyecanlandım acaba hamileydim bu hap bebeğe bi zarar mı verdi yada hamileydim basınçtan herhangi ters bişey mi oldu diye işte insan böyle cahil cahil düşüncelere düşüyokaydirigubbakcemile3 doktora gittim dan diye dedi senin overlerin polikistik yapıda yani dedim yani işte kistelre var dedi bebeğimin olmasına bi engel değil demi dedin ve yine dan diye bilemem ola da bilir olmaya da bilir dedi yani onu bende biliyorum dedim allah verirse olur vermezse olmaz ama sebebi bu olur mu dedim hiç aydınlatmadı beni hemen başka bi doktora geçtik. bu çok iyi bi adam prof. çok ilgili bana da hayretler içinde kaldı evliyim falan diyince kaydirigubbakcemile3 kaç aydır dedi 4 senedir dedim şoka girdikaydirigubbakcemile3işte bakalım çok güveniyorum kendime doktoruma ve en başta allahıma ben bunu yeneceğim...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…