• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Muhafazakar eş ailesi ve mecburiyetler

Bizler muhafazakar ailelerin muhafazakarlık ve sekülerlelik arasında kalmış çocuklarıyız 😅
Muhafazakardan kasıt dindarsa o zaman muhafazakarım ben. Ama esasında geleneğe, kültüre bağlılık var muhafazakarlıkta. O zaman muhafazakar değilim çünkü azcık bile gelenek seven biri değilim.
Fakat sekülerin karşıtı olarak muhafazakar kullanıldığından mecbur onu kullanıyoruz işte 😅
 
İşte ben de böyle bir evlilik yaptım, eşimin ailesi gelenekçi ve muhafazakar ben ise ailem ile mesafeli , kendine göre bir düzen kurmuş seküler ve muhafazarlığın tam ortasında kalmış bir bireyim , eşim evlenmeden önce bana öyle modern , öyle anlayışla yaklaştı ki ailesinden şüphe etmedim , aşırı derecede tutucu olan babalarını hep benden sakladı aynı ortama sokmadı ben de keyfim yerinde olduğu için pek sorgulamadım lakin evlendikten sonra aynen sizin durumlara maruz kaldım, ilk bir yılım resmen kaosla geçti, eşim her ne kadar seni anlıyorum dese de ailesini de memnun etme çabasına girince bizde ipler koptu , ben çocuk fikrini erteleyip sadece kpss çalışıp atandım, eşime de ben bu şehirde yaşamam asla burayı da tercih etmem , gelmiyorsun boşanalım ben tek giderim dedim çıkıp memlekete gittim tercih zamanı, eşim yalvardı, yakardı, olaylar koptu , ailesi sessiz kaldı hatalarını biliyorlardı, bana aşırı baskı yaptılar her konuda, eşim en son ailesini karşısına alıp konuştu, mihrimah şunlardan rahatsız ve eger bu şekilde devam ederse biz boşanacağız dedi, eşim inadımı bildiği için en son çare ailesini karşısına aldı yani, kayinvalidem teyzelerimi arıyordu gelelim kızımızı götürelim vs , eşim bir yandan çiçekler, yalvarmalar vs vs ... en son eşime bir şans verdim çünkü gerçekten bana değer veriyordu ailesi dışında oldukça mutluyduk biz bizeyken, bana karşı da sevgi dolu ve saygılıydı, en büyük kavgalarda dahi ne bir şiddet ne de başka kötü bişeyini görmedim, tüm bunlardan dolayı son şans verip döndüm ve ailesi inanılmaz şekilde değişti, asla bana karışmamaya başladılar, izinsiz gelmeler , sürekli aramalar, her şeye karışmaları bitti , ama ben hala temkinliyim, hala da ısınamıyorum ailesine , size tavsiyem asla kendinizden ödün vermeyin , taviz tavizi getirir , eşinize rest çekmekten korkmayın, ailesine ve eşinize sınırlar koyun, ve çekip gitmekten korkmayın, çocuk fikrini erteleyin bu sorunlar bitene kadar, muhafazakar aile yapıları gerçekten çok çok zor, onlarin dünyası çok başka resmen fanusta yaşıyorlar, siz kendi dünyanızı ve düzeninizi kurun ve buna saygı duymayanı da kapı dışında bırakın ve gereken tepkileri verin , biz kadınların en büyük sorunu susup , tepki vermeyip , sınır koymamak , eşinizden başlayın ilk olarak , hersey onun duruşuna bağlı, benim eşim bunu yaptı ise bence seven her erkek yapar yeter ki kadın dik dursun ve gerektiğinde gidebilsin ...
Sadece bana yaptığın yorumlar için söylemiyorum, genel olarak sen de hep muhafazakar yorumlar yapıyorsun.muhafazakar üye kim desen seni söylerim.
 
Kızlar selam. Ben bir konuda fikrinizi almak istiyorum. Çok uzun olacak isteyen okusun istemeyenin canı sağolsun☺️

Eşimin ailesine bir türlü alışamadım. Yaklaşık 2 sene önce evlendik. 3 yıllık ilişkinin 1. yılında ailenin aşırı muhafazakar olduğunu öğrendim. Uzun bir süre eşimin benimle evlenmesine kendilerince “rıza” göstermediler. Tesettürlü olmadığım için. O dönemde de ciddi özveri gösterdim. Eşimin sorunları çözmesini bekledim sessizce. Fevri davranmadım. Ben de tam tersi oldukça seküler bir kadınım. Ailemden asla baskı nedir görmedim. Rahat, kariyer odaklı yetiştirildim. Bu muhabbetler olunca neye uğradığımı şaşırdım. Bunların hala var olmasına şok oldum. Dizilerde olur sanırdım sadece.

Eşime de bu evlenme mevzuları açılmadan önce ben kendi şehrimden ayrılmam, evlilik teklifi gibi bir düşüncen varsa benim şehrime geleceksen olsun yoksa hiç bu toplara girmeyelim dedim, seçimi ona bıraktım, o da tamam dedi. Düğünden kısa süre önce eşimin işi dolayısıyla bir süre onun şehrinde yaşama mecburiyeti çıktı. (Bu durum eşim de dahil hepsinin işine geldi, çünkü aile çok baskı yapıyordu, kız gelir erkeğin memleketine diye.)

Sonrasında evlendik. Gelinliğim bile zerre istemediğim bir modeldi bu insanların saçma sapan kuralları yüzünden. Çok içimde kaldı bu gelinlik mevzusu. Hatta sırf gelinliğimi sevmediğim için hevesim kırıldı, düğüne falan hiç ilgi göstermedim, saldım. Eşim sadece ailemin yanında biraz kıyafetine oturup kalkmana dikkat et yeter diyordu eyv dedim. Ama hala rahatım çünkü giyim kuşam dışında neyle karşılaşacağım hakkında en ufak fikrim yok. Evlenince onların yanında pantolon giyerim biter kafasındayım. Kültür farkı ne giydiğinle bitmiyormuş meğerse..

Onun şehrinde yaşama durumu ilk çıktığında “bak ben senin ailene pek uyum sağlayamam, yengenle abin sürekli git gel halinde, ben bu şekilde yaşamak istemiyorum” dedim. O da “yok ya ayda yılda bir gider geliriz” demişti. Saf gibi inandım. Evlendim ve bir ay olmadan “bizi yemeğe almadınızlar” başladı. “Balkonunda bir kahvaltı etmeden yaz bitti” vs. Sonra yemeğe çağırdım daha pilav yapmayı öğrenemeden 12 kişiye yemek daveti verdim. Destek alabileceğim kimsem de yoktu. Tamam dedim adettir neyse..

Kv 2-3 günde bir çağırır oldu. Birine bahane uydursak birine mecbur gidiyorduk. 1 hafta görüşmesek küsüyodu. Hayatım resmen onlarınkine dönmüştü. Kvne git gel. Evlilik, eş ailesini tatmin etmekten ibaretmiş herhalde dedim. Bu arada ikimiz arasında hiçbir sorun yok ama aile bana inanılmaz batıyordu.

Tabi dayanamadım benim şehrime taşındık, planımızdan erken oldu ama eşim de bunu kabullendi. Çünkü gerçekten bunalıma girmiştim. “Ben her halükarda burdan gideceğim, ya senle ya da sensiz, istersen gelirsin” dedim. Blöf değil, çok ciddiydim ve taşındık. Mesafe çok kısa. Şimdi de sürekli buraya geliyorlar. Mesela kasım ayında 4 haftasonu vardı ve hepsinde burdalardı. Bazı akrabaları burda yaşıyo, onlardan biri grip olsa bile kalkıp geliyolar. Ben artık bunun “biz çocuğumuzun tepesindeyiz” mesajı olduğunu düşünmeye başladım.

Kötü insanlar değiller, sadece çok farklıyız çok. Birbirleri olmadan nefes alamıyorlar gibi. Kvnin çocuklarından başka bir dünyası yok. Obsesif derecede eşşek kadar çocuklarına saplantılı. Benim eşim daha benci. İsteklerimi dinler ve çözüm üretir. Taşınmak gibi. Bu yüzden de benim onu parmağımda oynattığımı düşünüyolar. Özellikle görümcem çok laf sokuyor, bu çocuğu ne hallere düşürdün deyip duruyor. (Örn; sırf kendi kıyafetini ütülüyor diye) Eşimin yenidoğan yeğeni var, eşime “o seni hiç sevmeyecek çünkü sen onu bırakıp gittin” falan diyolar. (Bu adamın ailesi, çocuğu olmayacak çünkü, hayatını yeğenine göre yaşaması gerekiyor.) Karar verildi, taşındık ama hala iğrenç bir baskı var adamın üzerinde.

Benim de bir ailem var. Ben de birilerinin çocuğuyum. Evlendim gittim, annem “siz mutlu olun gerisi mühim değil” dedi. (Ki benim annemle babam ayrı, annem hep tek başınadır evde, onlar gibi koloni değiliz) Buraya geldik daha bir kere darlamadı, canımız ister gideriz. İstemez bir ay gitmeyiz. Çoğunlukla da ben tek gider annemle kahve içerim eşim de evde, dışarıda canı ne istiyorsa yapar. Ama benim bu konuda özgürlüğüm yok. Kendisi de buraya taşındıktan sonra “gerçekten ailelerimiz çok farklıymış, bu kadar tahmin etmiyordum, ben Türkiyede çoğu aile bizimki gibi sanırdım” dedi. Benim dünyamın nasıl değiştiğini anladı mı bilmem.

Bir kere bizi çağırdılar kvler yine. Daha yeni taşınmışız. Ben evlenince aile evimde bıraktığım kedimi buraya dönünce tekrar yanıma almıştım. “Eve alışma sürecinde tekrar anneme bırakamam, yine düzeni bozulacak” dedim. Eşim “Sen gelmezsen laf ederler” dedi diye dünyanın kavgasını ettik. “Bir kere de Laf etmesinler anlayış göstersinler” dedim. “Annem evcil hayvandan anlamaz” diyo. Yani bunlar kendi alışkanlıkları, yaşam tarzları dışında hiçbir şeyi anlamıyorlar.

Eşimi de anlıyorum, onlarla samimi olmayı pek istemediğimi anlıyor ve buna üzülüyor. Bir kere beni yine gelmem için darladı “annem kızını da görmek istiyor” dedi (kızı benmişim) ben de “ben onun kızı değilim, kimseye evlat olmak için evlenmedim, benim bir annem var” dedim. Bu eşime çok dokundu. Ama benim görüşüm bu yönde maalesef.

Beklentileri sürekli iç içe yaşamak, gidip gelmek ve sadece oğullarının gitmesi inanılmaz ayıp, ben de gitmeye mecburum. Misafirlikleri de inanılmaz ağır, muhafazakarların hizmet tutkusunu bilirsiniz, sırf eşim mahcup olmasın diye ben de elimden geleni yapıyorum. Çeşit çeşit ikram hazırlıyorum ama gücüm yetmiyor artık. Ben bu şekilde yetiştirilmedim. Bizde bu gibi kasıntı durumlar yok. Onların en yakınları bile misafir gibi ama biz aile gibiyiz. Evlenmeden önce kendi halinde yaşayan biriyken bir anda hayatım gelin evi programına dönüştü.

Maddi olarak da imkanlarım çok azaldı, ailemin durumu iyi olduğu için sosyal, canı istediği zaman istediği yerde olan biriydim. Şimdi ikimizin geliri bana o hayatı sağlamıyor tabi. Bundan şikayetçi değilim, biliyordum ve maddiyat hiçbir zaman önceliğim olmadı. Ama üstüne bu aile de gelince, herkes evlenip hayatı güzelleşirken ben güzelim hayatımı ziyan etmiş gibi hissediyorum bazen. Çok fedakarlık yaptım, anlatmadığım şeyler de var. Hayatım çok değişti ve bu beni ruhen de başka biri yaptı. Karakterim değişti. Burda benzer bir konuya yorum yapmıştım, “sakın evlenme bunlar rengarenk bir genç kızı eli tepsili bir geline çevirirler” diye. İşte bana bundan oldu.

Hiçbir şeyden keyif almıyorum. Eşimi çok sevsem de evlilik benim mutluluğumu, gençliğimi aldı. Bu mecburiyetlerden bıktım. Eşim dünyanın en tatlı insanı ama onun da aile üzerindeki tesiri ancak bu kadar. Sevilmek onun için çok önemli, ben ya da kendisi birileri tarafından sevilmeyecek, dışlanacak diye ödü kopuyor. Kimler tarafından yetiştirildiğini görünce iyi bile çıkmış o aileden diyorum o ayrı. Ona göre o evlatlıktan reddedilmeden bizim evlenebilmemiz bile bir mucize.

Kızlar bilemedim, bu durum gerçekten sıkıntılı mı yoksa ben bu insanlara ısınamadığım için mi batıyor, kin mi var içimde? Ben nasıl alışacağım bu düzene, bu misafirlik aşkına, bu geleneksel aileye, ailenin beklentisi aşırı yüksek kadınlarına? Hayat hep mi böyle evlenince? Gerçi değil görüyorum. Arkadaşlarım da evlendi gayet gençliklerini yaşıyorlar, ben ise adeta aşiret geliniyim ama altınsız aşiret😂
Okuyamadım ilk cümleden belki biliyordunuz evlenmeseydiniz yani.
 
Polemiğe girmeye çalışma şimdi.evet muhafazakar ailelerde bu durum istisnaları dikkate alamayacak kadar çok yaşanıyor.😏
Çok yaşanmıyor. Kaç tane muhafazakâr aile ile muhatap oldunuz? Şu ülkede insanlar şunu öğrenemedi. Saygı duymanın, anlayışlı olmanın ya da sınır çizebilmenin dinle alakası yok. Tamamen ahlakla ve zihniyet ile alakasi var.


Ayrıca muhafazakâr kelimesi de son yıllarda dile dolanmış bir şey. Neye göre kime göre muhafazakâr? Namaz kılıp kul hakkina giriyorsa bu kişi muhafazakâr
( mutaassıp) değildir. Sadece ibadetini yerine getiriyordur. Müslüman ve mümin kelimesinin bambaşka anlamda olması gibi.
 
Konuda eş ailesini ve kendimi gördüm. Baştan yaptığın fedakarliklar malesef seni bu aşamada yormuş. Gelinliğini ne olursa olsun istediğin gibi sececektin . Çünkü oradan başlamış taviz ikincisi de asla o şehirde yasamayacaktin . Her hafta sonu görüşmek hele daha da büyük hata. Eşin hiç ailesiyle karşı karşıya kalmamış hep alttan almışsın .her haftasonu onun ailesini görmek zorunda değilsin . Bu işin çözümü ciddi bir kavga gibi geliyor bana . Bir sebeple ailesiyle bir süre hiç görüşmeyeceksin belki altı yedi ay bir uzaklık olacak ve bundan sonra kendinden ödün vermeyeceksin . Anca öyle susarlar
Eş ailesi yapılarımız aynı, bana da gelinlikte ve eşyada sorun çıkardılar ben herşeyde bildiğimi yaptım , eşim de zaten işler bozulmasın diye hep orta yolu bulup dediğimi yapmıştı 😬 bence de konu sahibi hiç eşini tercih yapmaya zorlamamış, hep idare etmiş, halbuki ya boşancam ya da düzelteceksin diyecekti hep , aklı varsa çocuk yapmaz şu aşamada...
 
Sadece bana yaptığın yorumlar için söylemiyorum, genel olarak sen de hep muhafazakar yorumlar yapıyorsun.muhafazakar üye kim desen seni söylerim.
Sana yaptığım yorumun cevabı aşağıda. Amma velakin kişinin değer yargılarının, çizgisinin olması onu muhafazakâr yapmaz ahlâklı ve erdem sahibi yapar.

Kelimelerin anlamlarını güzel öğrenin.
 
Bazen bu dediğiniz olmuyor ama işte bı destek bı dayanağın yoksa ailen sahip çıkmıyorsa sadece fırsat geçmesini beklersin oda gelirse tâbi😏
Benim de karşıma aşırı muhafazakar bir aileden biri çıkmıştı, gelenekçiydiler; birbirleri olmadan yapamıyorlardı. Kayın aileye el pençe durup hizmet edilmesi zorunda olunan, kabile gibi birlikte seyahat edilen, misafirliğe gidilen, kıyafetini onlara uygun seçmen gerektiği bir aileydi. Başta insan alık oluyor, sevgi varsa hâlledilir diyor; sorunlar artarak devam ettiği için insan zamanla uyanıyor, o tam uyanış evlenmeden önce olursa en az hasarla kurtuluyorsun. Ben resti çektim hiç uğraşamam dedim, o da olduramadı zaten; kendi de muhafazakar gözükmüyordu, benim nasıl biri olduğumu görüp beni sevmişti, her şeyim ortadaydı. Evlendirildi ailesinin istediği gibi biriyle; herkes dengiyle olmalı. Birey olamamış ailesinin boyunduruğundan çıkamayan zaten evlenmemeli.
 
Muhafazakardan kasıt dindarsa o zaman muhafazakarım ben. Ama esasında geleneğe, kültüre bağlılık var muhafazakarlıkta. O zaman muhafazakar değilim çünkü azcık bile gelenek seven biri değilim.
Fakat sekülerin karşıtı olarak muhafazakar kullanıldığından mecbur onu kullanıyoruz işte 😅
İşte bunu bir anlasalar ... Ülkede en başta anlaşılmayan konu. O yüzden kutuplaşma çok.
 
Bafelis arkadaş gülmüş komik bulmus yorumu :))) Kaç kere boşandıysa artık durum komiklik boyutuna gelmiş. Ne kadar normal hemen boşan demek herkese. Sanki yeni evlendiği mükemmel olacak. Onda da başka bir problem. Herkes evliliklerinde farklı sorunlar yaşayabiliyor normal bunlar.
Bunlar normal değil lütfen normalleştirmeyin hem de bir kadın olarak, bizden önceki kadınlar bunları normalize ettiği için suanda bu halde bu toplum ...
 
Sadece bana yaptığın yorumlar için söylemiyorum, genel olarak sen de hep muhafazakar yorumlar yapıyorsun.muhafazakar üye kim desen seni söylerim.
Muhafazakarlık kötü bisey değil, sekülerlik de öyle, burada insanlar sekülerlğin zıttı olduğu için mecburen muhafazar kelimesini kullanıyor, her muhafazakar gerici , yobaz değildir, gayet modern Muhafazakar aileler de var , bunu bir hakaret olarak algılamıyorum bu yüzden, sorun şu ki ataerkil sistemde ve gelenekselci aile yapısında Muhafazakarlık kelimesi harcanıyor bunu bazen bilerek bazen de bilmeyerek yapıyoruz aslında, ben aşırı seküler değilim evet ama aşırı tutucu da değilim, ikisinin ortasındayım diyelim 😊
 
Muhafazakardan kasıt dindarsa o zaman muhafazakarım ben. Ama esasında geleneğe, kültüre bağlılık var muhafazakarlıkta. O zaman muhafazakar değilim çünkü azcık bile gelenek seven biri değilim.
Fakat sekülerin karşıtı olarak muhafazakar kullanıldığından mecbur onu kullanıyoruz işte 😅
Aynen öyle, ben bağımlı, gelenekçi bir insan değilim ve ataerkil sistemden nefret ediyorum ama bir o kadar da muhafazakarım galiba 🤣
 
Gerçekten de öyle bu çok acı, geçen bir belgesel izledim, Moritanya kadınlarını ve oradaki güzellik algısını ele almıştı belgesel , o toplumda kilolu kadınlar daha değerliymiş erkekler için, bu yüzden de birçok kadın obez oluyor ve küçük yaştaki kızlarını çatlayana kadar besliyorlarmış kilo alsınlar diye , sonra Pakistan daki belgeli izledim baktım orda da kadın bedeni üzerinde algı var orda da kadınlar çarşıya pazara çıkamazlarmış, çarşıda bir tane bile kadın yoktu , en modern yerlere bile baktığımızda hep kısıtlanan, baskılanan ve eksik görülen kadınlardır, batının modern bir kentinde de kadın pazarları vardı mesela orda da daha çok çingeneler bekar kızlarını koca bulmak için senenin belirli zamanlarında panayırlarda ailenin belirlediği belli bir para karşılığında erkeklere satıyorlar ve buna da evlilik diyorlar, kızlar eğer uzun boylu , ince belli , sarışın ise daha çok para ediyormuş, izlediğim birçok belgeselde kadın tıpkı bir meta , biblo gibi değersiz ve ucuz bir şey gibi algılanıyor , resmen kadınların bedeni üzerinde herkes söz sahibi , bu küresel bir sorun bence, toplumlar kadınları tehlike olarak görüyorlar ve maalesef bizim ülkemizde de ataerkil sistem baskın olduğu için kadın olmak ekstra daha da zor, bu belgeseller beni çok üzmüştü ve uzun süre etkisinden çıkamadım ve baya üzerine düşünmüştüm öylece...
Babalığın keşfinden sonra başlıyor kadını ezme ezikleme kompleksleri. Avcı toplayıcıyken nasıl gebe kalınıyor kimse bilmiyor. Hayvanları evcilleştirince anlıyorlar öğreniyorlar dişinin gebeliğini ve kendi katkılarını. O andan sonra tanrıça bitiyor tanrılar başlıyor. Öncesinde kadından korkuyorlar çünkü her ay kanayıp ölmeyen hayatta kalan bir canlı ve içinden başka bir canlı çıkartıyor. Hatta bazen iki - üç canlı çıkartıyor.
Vücudun dışında kan tehlike ve ölüm demek, kadın günlerce kanıyor ve ölmüyor. Vücudu değişiyor, göğüslerinden sıvı akıyor ve bu sıvıyla bebeği besliyor. Üreme organı içeride olduğu için ne oluyor nasıl bebek oluşuyor göremiyorlar. Yerleşik hayata geçince adım adım tecrübe ediyorlar ve kadının erkek olmadan üreyemeyeceğini gebe kalamayacağını öğreniyorlar. Erkeklerin genetik kodlarına işlemiş bu kin, bu geri plana atma, kendilerini üstün görme.
 
Babalığın keşfinden sonra başlıyor kadını ezme ezikleme kompleksleri. Avcı toplayıcıyken nasıl gebe kalınıyor kimse bilmiyor. Hayvanları evcilleştirince anlıyorlar öğreniyorlar dişinin gebeliğini ve kendi katkılarını. O andan sonra tanrıça bitiyor tanrılar başlıyor. Öncesinde kadından korkuyorlar çünkü her ay kanayıp ölmeyen hayatta kalan bir canlı ve içinden başka bir canlı çıkartıyor. Hatta bazen iki - üç canlı çıkartıyor.
Vücudun dışında kan tehlike ve ölüm demek, kadın günlerce kanıyor ve ölmüyor. Vücudu değişiyor, göğüslerinden sıvı akıyor ve bu sıvıyla bebeği besliyor. Üreme organı içeride olduğu için ne oluyor nasıl bebek oluşuyor göremiyorlar. Yerleşik hayata geçince adım adım tecrübe ediyorlar ve kadının erkek olmadan üreyemeyeceğini gebe kalamayacağını öğreniyorlar. Erkeklerin genetik kodlarına işlemiş bu kin, bu geri plana atma, kendilerini üstün görme.
O kadar seviyorum ki bu konuları incelemeyi ve irdelemeyi, çok güzel özetlediniz gerçekten, ilkel bir döngü aslında tüm bunlar , kadından korkan ve onu aşsağılayan bir sistem var ve bitmiyor maalesef...
 
Eşiniz iki taraflı oynuyor. Gelinlik konusu başlangıç olmuş nasıl kabul ettiniz bilmiyorum. Bu aileler böyle illa kötü olacaksın ortasını kabul etmiyorlar. Neden hep kadın erkeğin ailesine ayak uyduruyor bunu da anlamıyorum bu hayata bir kere geliyoruz neden kendimize rezil ediyoruz. Benim başımda da kendisi fatmagülün yengesi gibi memeler fora gezen ama bana sürekli sürekli laf sokan kaynana modeli var. Seküler diyeceğimiz birisi Oldukça baskın kendi gelinlerini annesini babasını kızını diğer eltimi parmağında oynatır padişah gibi. Eşim annesiyle ayrı babasıyla büyümüş iletişimleri pek yoktu. Aynı şehire taşındık iletişim arttı. Bir kere düğünde elini yakama götütüp düzeltti :D o an sinirle aldım elini masaya doğru attım kalktım başka yere oturdum. Bir kaç kere gelin aldık hizmeti yoook. evlendin böyle giyinme. Cevabını hem ben hem eşim veriyoruz. Bu sefer de eşime bi karı sende var diyorlar.

Ben de evden çalışıyorum. İşini gör diyor. Temizlikçi çağırma borcunuz var diyor. Sana ne borcumdan senden mi alıyorum parasını diyince suçlu sensin. İçki içince ayıplar insan babasıyla karşılıklı içmez der. Babam evime gelir fake hesaplardan takip eder. O da illa kalmak ister aynı şehirde olmamıza rağmen. Daha hiç kalmadı gece eşim geç oldu diye götürdü. Evine çağırır 434343 kere arar. Gidersin hiçbir şey olmaz. Kahvaltıya çağırıp kahvaltı hazırlatır. Evdesin ya sürekli oğullarına hizmet edeceksin maaşını eline vereceksin susacaksın. Bana gelip kadınlık öğretmeye çalışıyordu 2 koca boşadığı halde. Ben de güler yüzlüyüm ondan yüz buluyordu. Ben açık açık illa yüzyüze bakamayacak hale mi gelelim rahatsız oluyorum bana böyle davranamazsın dedim. Eşim de açık açık huzurumuzu bozacaksan eve gelme bu şekilde olmaz kaç kere uyardım sürekli azarlıyorum annemsin ben üzülüyorum artık devam ediyorsun dedi. Hastaneye yürüyerek gitse ulaşır. Bizi arar çok kötüyüm diye. Burnu kanamış eşimi arıyor öleceğim diyor. 100 kilodan 99a düşse ayyyy elim yüzüm bi hoş olduuuuu zayıfladı der. Eşim görüşme etme diyor görüşmüyorum ama yine de rahatsız oluyorum varlığından. Bana söylediği şeyleri unutamıyorum. Ne çektik bu ailelerden. Keşke herkes ağzını tutsa
 
Yarin birgün cocugunuz olsa ve ayrilmaya kalksaniz esinizin ailesi cocugunuzu elinizden almak icin herseyi deneyecekler simdiden belli. Cünkü onlar icin torun ogullarinin geninden yani gelin önemli degil 😬. Bu sikintilari yasayacaginiz belliymis, bile bile lades demissiniz. Esiniz de belli bi yere kadar idare edebiliyor. Siz de zaten ailesini tam
sevememissiniz benimseyememissiniz (ki bunsizin sucunuz degil, gelinlik konusunda bile icinizde ukte birakarak sizi oldugunuz gibi kabul etmediklerini göstermisler, yani onlara isinmamaniz cok normal). Burdaki en büyük hata, alisirim, idare ederim sanip evlenmeniz. Belli ki aileleriniz cok farkli. Sanirim yerinizde olsam esimin ailesine net bi konusmayla asla onlarin istedigi gelin olamayacagimi ve bunun icin de caba göstermeyecegimi belirtirdim. Düsüncelerinizi acikca paylasin, bu sekilde sadece sizin degil, esinizin de zor duruma düstügünü belli edin, ve niyetinizin asla esinizi parmaginizda oynatmak olmadigini acikca ifade edin (bu onlarin korkusu cünkü belli ki).
 
Valla alışacaklar. Geldiklerinde hiçbir şey yapma. Açık açık söylet eşine. Bayramda seyranda git. Hizmet etme at bacak bacak üstüne otur. Hastayım başım ağrıyor bunları bahane et. Sana ne demeyi öğren. Dünya sadece onlardan ibaret değil. Bunu çoktan hak etmişler
 
Böyle yüz göz olmaktansa hiç evlenmek daha iyi anlaşmayacğınız belli aslında ama görmek istemiyorsunuz aşığım diyip evleniyorsunuz ondan sonra da yok şöyle kötüler yok böyle baskıcılar falan saçma kendine göre birini bulmak çok mu zor?
Ben yurt disinda yasiyorum esimle farkli sehirlerde calisiyorduk ikimizde uni mezunuyuz mesleklerimiz benzer gorsen tanidigimda yanliz yasayan, kariyer odakli, modern bir yasama sayip biriydi ailesinin boyle olmasi 40 yil dusunsem aklima gelmezdi. Hem benim annem Muhafazakar ama bunlar kadar geleneksel degil. Bizim birde tayin hizlatmak icin pek ailesini tanima imkanim olmadi farkli yerlerde yasadigimiz icin. Hem dugun nisanda boyle fazla karisan eden olmadi herseyimizide gik demeden yaptilar ogullari evlenmez diye korktular sacma sapan hareketleri evlilikten sonra basladi…yani asktan bile bile lades yapmadim kendi ailem gibi orta seker sandim. Evlilik meraklisida degiliz ikimizde 30 civari yaslarinda evlendik tek sorun bastan birsey demeden sonra deli deli hareketler…benim esim gorusmememe birsey demiyor konu sahibine bakarak oyle tepsili gelin degilim ama onada acik olmamislar bastan…
 
Ne yani muhafazakar olmayanlar misafirperver değil mi! Biz Bursa'nın yerlisiyiz kökenimiz Bursa valla misafir başımızın üstündedir he hep misafir mi ağırlarız hayır sınırlar vardır ama misafir gelecekse de en iyisini memnun kalacakları şekilde yaparız.

Bursa zaten ülkenin en gelenekselci, en muhafazakar şehirlerinden birisi (Trabzon gibi mesela, orada milliyetçilik sosu biraz daha fazla olabilir sadece) siz de buradan gördüğüm kadarıyla gayet muhafazakarsınız zaten, tam olarak neye bu kadar yükseldiniz k?
 
Back