Benim iddialarım yok grill, kadın ve erkek hormonları ve bu hormonların fazla olması durumlarında yaşananları yazdım, evet ortada kesin bir kanıt yok ama doğuştan olan vakalarda var, çift cinsiyetliler köyünü duydun mu hiç? Bence bir araştırmalısın, hormon dengesizlikleri bizim elimizde olan birşey değil, kontrol altına alınabilir mi? Evet bazı durumlarda kontrol altına alınabiliyor, pcos hormon dengesizliğine bağlı bir hastalık mesela, androjen hormonu yani testosteronun baskınlığı sebeplerden biri, tedavisi yine hormon vermek, bir hormonu baskılarken diğerini istenen düzeye ulaştırmak, sorunu çözmeye çalışırken hormon İçerikli ilaçlar kullanmak vücudumuzda ne gibi etkiler yapıyor onu da bilemiyoruz, yani aslında bilim dediğimiz şey henüz herşeyi net açıklayacak kıvamda değil, insan anatomisinde yeni şeyler keşfettikçe gelişiyor bilim, erkeklik ve kadınlık hormonunun beyinde salgılanan hormonlarla birleştiğindeki etkileri henüz hala netlik kazanmadı mesela, bilim adamları bazı hastalıkların beyinde yarattığı etkileri anlayabilmek için bir takım ölçümler yapıyorlar, testosteron veya östrojen hormonuyla hipofiz bezinin hücreleri uyaran salgısı arasında bağ var, bir insanın kadın veya erkek gibi hissetmesinin sebepleri arasında hormon ve salgılar arasındaki bağlantının beynin ürettiği hormon ve salgılar arasındaki kopukluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını da bilmiyoruz örneğin, kısaca vücudumuzda biyolojik birşeyler oluyor ve ne kadar engellenebilir bunu tam olarak izah edebilecek kimse de yok kanaatimce, sadece varsayımlar ve geliştirilmeye çalışılan tedavi yöntemleri var, bundan 60-70 yıl evvel çiçek hastalığı veya ne bileyim verem ölümcül ve korkutucu bir hastalıkken bugün tedavisi olan hastalıklar haline geldiler, lakin yıllar önce bilim insanlarıda çözümsüzdü.Mune ben de okuduklarımdan yola çıkarak ya her şey sadece vücudun dengesiz çalışmasıdan ibaretse, o dengesizlik ilaçlı tedaviyle giderilebilecek haldeyse o zaman ne olacak?
Eşcinseller ve heterolar arasındaki bazı farklılıklar araştırılmış. Bazı hormon değerleri, beyin yapısındaki farklılıklar, genetik durumları araştırıldığında aynı sistemlerin farklı çalıştığı tespit edilmiş.
Bu sonuçlarla her şey doğuştan demek mümkün görünmüyor. Yani ortada kesin kanıt ya da red durumu yok.
Çift cinsiyetlilere elbette bir şey diyemeyiz.Benim iddialarım yok grill, kadın ve erkek hormonları ve bu hormonların fazla olması durumlarında yaşananları yazdım, evet ortada kesin bir kanıt yok ama doğuştan olan vakalarda, çift cinsiyetliler köyünü duydun mu hiç? Bence bir araştırmalısın, hormon dengesizlikleri bizim elimizde olan birşey değil, kontrol altına alınabilir mi? Evet bazı durumlarda kontrol altına alınabiliyor, pcos hormon dengesizliğine bağlı bir hastalık mesela androjen hormonu yani testosteronun baskınlığı sebeplerden biri, tedavisi yine hormon vermek, bir hormonu baskıların diğerini istenen düzeye ulaştırmak, sorunu çözmeye çalışırken hormon İçerikli ilaçlar kullanmak vücudumuzda ne gibi etkiler yapıyor onu da bilemiyoruz, yani aslında bilim dediğimiz şey henüz herşeyi net açıklayacak kıvamda değil, insan anatomisinde yeni şeyler keşfettikçe gelişiyor bilim, erkeklik ve kadınlık hormonunun beyinde salgılanan hormonlarla birleştiğindeki etkileri henüz hala netlik kazanmadı mesela, bilim adamları bazı hastalıkların beyinde yarattığı etkileri anlayabilmek için bir takım ölçümler yapıyorlar, testosteron veya östrojen hormonuyla hipofiz bezinin hücreleri uyaran salgısı arasında bağ var, bir insanın kadın veya erkek gibi hissetmesinin sebepleri arasında hormon ve salgılar arasındaki bağlantısının beynin ürettiği hormon ve salgılar arasındaki kopukluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını da bilmiyoruz örneğin, kısaca vücudumuzda biyolojik birşeyler oluyor ve ne kadar engellenebilir bunu tam olarak izah edebilecek kimse de yok kanaatimce, sadece varsayımlar ve geliştirilmeye çalışılan tedavi yöntemleri var, bundan 60-70 yıl evvel çiçek hastalığı veya ne bileyim verem ölümcül ve korkutucu bir hastalıkken bugün tedavisi olan hastalıklar haline geldiler, lakin yıllar önce bilim insanlarıda çözümsüzdü.
Çift cinsiyetlilere elbette bir şey diyemeyiz.
Senin de yazdığın gibi pekçok faktör varken, bilim hergün yeni şeyler keşfederken, herhangi bir konuda net konuşmak, bunu genelleyip toplumsal psikolojiyi önce altüst etmek, ardından normalleştirmek derken akıllar karışıyor
Evet, henüz aslında net birşey yok ortada, eşcinsellik düşüncesi bile korkutuyor bunu da anlıyorum zira tümüyle farklı bir cinsiyete bürünmek bizim toplumumuz için normal olma standartlarımıza aykırı ama bizim normal olma standartlarımızla alakalı birşey bu, belki bilmediğimiz bir ülkenin bilmediğimiz bir toplumunda gayet normal bir durumdur, onlarda bizim normal bulmamamızı garipseyecekler belki, ben sadece konunun hormonal boyutunu ve eşcinsellerin yaşadıkları psikolojik durumu anlattım, bilim sonsuzluk gibi birşey hala birçok alanda bir sürü şey tam olarak keşfedilmedi, bu konuda bilirkişi olamam, bilmediklerim bildiklerimden çok, yani bildiğim kadarım :) yalnız şunu net olarak biliyorum, insan vücudundaki herşey bir denge üzerine kurulu, hormonlar, salgılar, organlar, hücreler, muhteşem bir sistem var vücutlarımızda, bu zincirin halkalarından biri kopunca duygu durum bozuklukları, ruhsal sorunlar veya fiziksel sorunlar yaşıyoruz, vücudumuzdaki sistemde yer alan herşey birbiriyle bağlantılı, bir tanesinin ufacık bir erozyona uğraması tüm dengeyi alt üst ediyor, sadece ufak çaplı bir demir eksikliği bile vücuttaki birçok yerde birebir etkili veya hipofiz bezinin yeteri kadar çalışmaması, östrojen seviyenizin düşmesi, bilim hala vücut denen bu muhteşem yapının tüm sırlarına vakıf olamadı.
Tercih değildir. Mesela kendinizi düşünsenize, bir kadınla hayal edebiliyor musunuz? Ben edemiyorum. Her hangi bir LGBT üyesi benim için aşağı seviyelerde ya da tam tersi yukarı seviyelerde değil. Sadece hayatlarının daha zor olduğunu biliyorum ve üzülüyorum.
Pedofoli ile zaten bir tutulamaz. Pedofoli hastalık mıdır, tercih midir bilmiyorum, ne olduğunu bilmek de istemiyorum; sadece kökleri kurusun istiyorum. Uç nokta gelebilir hümanist olanlara ama pedofoli olduğu bilinen kişiler sülalesiyle yok edilse umurumda olmaz.
Kabul etme, demokrasi kavramı, anlayış... vs at gözlüğü ile bakanlarda işe yaramıyor. Kınama demişler, belli mi olur...
Tayland'da çocuk genelevi kadar meşhur goril genelevi var.evet,elbette pedofili olmaz...çocuk,hayvan,ölü yada sex istemeyen biri, ilişki için düşünülmemeli,bu yönde güdüler varsa,İRADE devreye girmeli !!!bende hollandada hayvan geneleviolduğunu duydum;yalanmı doğrumu bilmem ama "insan hakları" diye böyle birşeyler yaptıklarını tahmin ediyorum,rezalet...avrupa medeniyeti!!!
Kinsey raporları konusunda da arka planda çok paralar döndüğü iddiası var.Merhaba,
Bu konuda çok bilgi sahibi değilim. Bilgi sahibi değilim derken; bu denli bir araştırma yapmamıştım. Konuyu görünce de okuyup yorum yazma ihtiyacı hissettim.
Öncelikle bu okuduklarım bir film senaryosunu andırıyor. Filmin gerçek olabilme ihtimali yüksek ve korkutucu. Senaryo başlangıcı ise birebir aynı. Şöyle ki; bir araştırma görevlisi araştırmasını senatoya sunuyor ve araştırma gerçekleşiyor. İstenilen veriye ulaşamayınca, araştırma görevlisi yok ediliyor ve gerçek olmayan veriler gerçekmiş gibi yansıtılıyor.
Araştırmanın 4500 denek ile yapılıp, sonucunun bütün dünyayı etkilemesi çok büyük bir skandal. Bu kadar az veri ile dünya yaşamını bu kadar etkilemesi hiç doğru bir çalışma değil. Ayrıca veriler 1400´ü zaten cinsel sapkınlıkları olan deneklerden alınmış. Bu verilerin gerçekliği normal değil.
Ve dehşet verici bir tablo! 2000 adet ve bebek böyle bir araşma için nasıl denek olarak kullanılıyor? Sosyologlar, psikologlar, vs güvenilir kurumlar böyle bir araştırmaya nasıl göz yumabiliyor? Yoksa bu araştırma yasa dışı mı gerçekleşti? Öyle bile olsa veriler nasıl kabul edilebildi?
Gerçekten kafamda deli sorular?
Kinsey raporları konusunda da arka planda çok paralar döndüğü iddiası var.
Çok çok haklısın...Önce Lgbt yi baskıyla, algıyla, gözümüzün içine soka soka, özgürlük diye diye normalleştirdiler.
Sıra pedofili ve zoofilide.
Bu nasıl özgürlük ki, konu cinsellik olunca sınırsız oluyor?
O zaman kleptomani de psikolojik rahatsızlık değil yönelim kabul edilsin mesela. Bu kişilerin kleptomaniyi özgürce yaşama hakları var.
Cinsel rust yasi apayri bir seydir, pek cok ulkede 18 yasin altindadir zaten, bundan haberdar degil miydiniz de bu kadar sasirdiniz? Kucuk bir arastirmayla bircok ulkeninkini bulabilirsiniz; "age of consent" olarak aratin. Ve hayir cinsel rust yasi pedofilinin legallesmesine sebebiyet vermez.Belçika'da cinsellik yaşı 16'dan 14'e indirildi.
18 yaşında ancak reşit kabul edilen ve çocuk olarak muamele gören ergenler için bu tehlikeli değil midir?
Evet.
Beklendiği gibi pedofilinin sapkınlık değil "cinsel tercih" olabileceği bazı çevrelerce "özgürce" tartışılmaya başlandı bile.
Ve ibretlik bir yazar haberi. Yıl 2015.
Gülay Göktürk kaybetti
Konu: Subyancılık
Hollanda'da yüksek mahkeme tarafından yasaklanan Martijn adlı pedofil derneğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı başvuru reddedildi.
Çocuklarla cinsel ilişkiyi savunan Martijn adlı dernek, "düşünce özgürlüğü"ne sığınarak faaliyetlerini sürdürmek istiyordu. Hatta dernek bünyesinde bir siyasi parti oluşumu bile gündeme gelmişti.
Hollandalı ebeveynlerin yoğun çabası sonucu mahkeme derneğin yasaklanmasına karar verdi. Martijn adlı dernek bu kararı temyiz etti.
Ancak yüksek mahkeme, pedofil derneğinin kapatılmasına ilişkin kararı onadı.
Yüksek mahkeme, yasağa karşı olduğunu ancak pedofil derneğine ilişkin "istisna" olduğunu ve uygulanması gerektiğine hükmetti.
MAHKEME: "KAMU DÜZENİNE AYKIRI"
Mahkeme, çocuklarla cinsel ilişkiyi savunan derneğin "kamu düzenine aykırı olduğunu" vurguladı.
Mahkeme kararında yetişkinlerin, seks yoluyla çocukları büyük ve kalıcı hasara uğrattıklarını dile getirildi. Çocukların, yetişkinlerin bu tür eylemlerinden kesinlikle korunmaları gerektiğinin altı çizildi.
Hollanda'daki iç hukuk yollarının kapanması üzerine pedofil derneği, "hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiği" gerekçesiyle AİHM'e gitti.
Ancak AİHM, pedofil derneğinin başvurusunu reddetti. Mahkeme kaynakları bu kararı çocuklar açısından konunun takipçilerinden bir, olan Hıristiyan Demokrat Parti (CDA) Milletvekili Pieter Omtzigt'e teyit etti.
Martijn derneğinin avukatları Gerard Sprong ve Sidney Smeets, AİHM'in kararını "cesaret eksikliği" olarak değerlendirdi.
Avukatlar, esnek ve demokratik bir toplumda "popüler olamayan görüş ve yaşam tarzının" da korunması gerektiğini savunuyor. İfade özgürlüğünün, herkes için uygulanması halinde bir anlamı olacağını söylüyorlar.
GÜLAY GÖKTÜRK KAYBETTİ
Akşam gazetesi yazarı Gülay Göktürk de, 9 Ocak 2002'de Sabah gazetesinde yayımlanan "Çocuk Pornosu" başlıklı yazıda, "sübyancı olma hakkını" savunmuştu.
Göktürk, konuyu düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirerek, şöyle demişti:
"Ben, arzunun bu lanetlenişini haklı bulmuyorum. Yani, insanların çocuklara zarar vermedikleri sürece 'sübyancı olma hakkını' savunuyorum.”
https://odatv.com/gulay-gokturk-kaybetti-0302151200_m.html
O yüzden Lgbt konusu benim için hala muallak.
Toplumsal bakış açısındaki farklılıklar derken yine aklıma geldi.
Belçika'da (yakında Batı'nın her ülkesine yayılır sanırım)
Cinsellik yaşama yaşı 14 'e indirildi, aradaki yaş farkı en fazla 5 olabilir diyor. İleride bu yaş farkı yasağı özgürlük gerekçesiyle kalkabilir. Hep öyle olur çünkü.
14 yaşında cinsellik demek; kondom, doğum kontrol hapı, ertesi gün hapı, istenmeyen gebelik, kürtaj, çocuk anneler demek.
Çocukların bu kadar ağır sorumluluklar altına sokulması, kötülük değil mi?
İleride yaş engeli kalkarsa 14 yaşındaki kız/erkek çocuğu 34 yaşındaki kadın/erkek yetişkinle cinsel hayatı yasal çerçevede yaşayacak demektir.
Bu da pedofili değil midir?
Pedofili değildir demek için yeni yasa çıkaracaklar belki 13 yaş ve üzeri pedofil değildir diye.
Bunu kabullenebilmek mümkün değil.
Ve hiçbir resmi kurumdan ses çıkmıyor Avrupa'da.