evet çok doğru söylemişler...herkesten ağır sarımsak kokusu geliyor.birde soya kokusu...ben ilk haftalarda dayanamıyordum ama şimdi bende onlar gibi yemek yediğim için alıştım.normal geliyor bana.ben güneydoğuluyum,bizim yöresel yemeklerimiz kore yemeklerine benzer olduğu için çabuk adapte oldum.acısız yemek yok denecek kadar az...doğulular gibi acılı(hatta acıdan ağlatan acılı) yemekler yiyorlar.eğer dizilere kanıpta gelirsen tüm dünyan yıkılır derim ... kesinlikle dizilerdeki gibi değiller.istanbuldaki üç kağıtçılardan daha beterler..çok zekiler çok uyanıklar ...masum rolü yapar elindekini hatta geleceğindekileri bile alırlar.dikkatli olmak gerek.diğer ülkelere göre insanları geleneklerine bağlı kalmayı başarabilmişler.erkekler yardımsever.yinede ilk başlarda güvenme.iyice tanı...bir japon nasılki 2 yılda birine güveniyorsa sende öyle yap,pişman olmazsın.kültür aynı gibi gözüksede farklılık çok var.eğer mükemmel arkadaşlıklar kurabilirsen benim gibi,oradan asla vazgeçemezsin...
estetik burada moda.estetik olmayan bayan yok..normal estetiktende vaz geçmişler..adeta canavara dönüşüyorlar..tüm kemiklerini kırdırıyorlar.gözlerini büyütüyorlar.6 ay yatakta geçiyor kemikleri kırık olduğu için..delilik işte..ben burada çok ilgi çekiyorum..hiç estetik yok,gözler büyük,etine dolgun ve güler yüzlü..tam onların idealindeki insan tipi..ev ve oda kiraları çok pahalı.iyi gelirin olmalı yaşamak için ve sakın ingilizceyle idare ederim diye düşünme,korece bilmeden yaşamak o kadar zor olurki...benim amerikalı arkadaşlarım bile korece konuşuyor burada..düşün artık.